Tekil Mesaj gösterimi
Alt 08 Nisan 2009, 09:19   Mesaj No:1

MERVE DEMİR

Medineweb Emekdarı
Avatar Otomotik
Durumu:MERVE DEMİR isimli Üye şimdilik offline konumundadır
Medine No : 5587
Üyelik T.: 05 Aralık 2008
Arkadaşları:14
Cinsiyet:
Memleket:İstanbul
Yaş:35
Mesaj: 2.537
Konular: 2038
Beğenildi:116
Beğendi:0
Takdirleri:270
Takdir Et:
Konu Bu  Üyemize Aittir!
Standart Futbol düşkünlüğü bir mümine yakışır mı?

Futbol düşkünlüğü bir mümine yakışır mı?

Müslümanlar'ın futbol düşkünlüğünü nasıl değerlendirirsiniz?


Futbol düşkünlüğü bırakın şuurlu bir Müslüman'ı hiç bir insana yakışmıyor Bazı Müslümanlar maalesef zahiren basit gibi görünen fakat genel manada düşünüldüğünde çok büyük bir yıkıma sebeb olan futbol düşkünlüğünü kendilerine yakıştırırken şuurlu ve Müslümanları sömürmek fikrinde olanlar, bir dakikasını dahi futbola ayırmamaktadır

Gerek futbol gerekse de buna benzer diğer eğlence vasıtaları, gayri İslami tv proğramları insanları düşünmekten alıkoyan, beynini uyuşturan sömürü vasıtalarıdır

Çok basit bir hesapla ülkemizde bir insan ortalama kaç saatini futbola ayırır diye soracak olsak yaklaşık iki saat belki daha fazla Bu gerek fotbol izleme, gerek spor haberlerini takip, gerekse de arkadaşlar arasında futbol üzerine yapılan konuşmalar olsun Bu insanlar iki saat futbola ayırmak yerine iki saat kitap okusaydılar her halde bugün ülke olarak farklı bir yerde olurduk

Dünyada kitap okuma sıralamasında maalesef çok gerilerde yer alıyoruz Yapılan araştırma sonuçlarında kitap okuma oranı olarak en fazla kitap okuyanlardan, bir Japon yılda ortalama 25 kitap okurken, en alt sıralarda yer alan ülkemizde altı Türk yılda ortalama bir kitap okuyor Bu duruma gülmek mi ağlamak mı gerekir?

Dinimiz israfı yasaklamıştır İsrafın en büyüklerinden birisi de zaman israfıdır İnsanın en önemli semayesi hayatıdır Halife Hazret-i Osman zamanında Medine’de güvercin merakı alıp yürüdüğünden bahsedilince, durumu tahkik ettiren Hazret-i Osman, derhal yasak koymuş, güvercinle uğraşmayı faydasız işle faydalı zamanı imha etmek olarak izah ederek zaman israfçılarını cezalandırmıştır

Futbolun dünyevi zararları çok olduğu gibi uhrevi yönden de insanı hasaret içerisinde bırakacağı kesindir Kısacık dünya hayatında faydasız boş işlerle ömrünü geçirenler sonsuz bir hayatta bu boşa geçirdikleri vakitler için çok büyük hüsran içerisinde bulunacakları muhakkaktır

Asr suresinde Allah-u Teala zamana yemin etmekte ve şöyle buyurmaktadır:

1 – Ye*min ede*rim za*ma*na

2 – İn*san*lar hüs*ran*da

3 – An*cak şun*lar müs*tes*na: İman edip mak*bul ve gü*zel iş*ler ya*pan*lar, Bir de bir*bir*le*ri*ne hak*kı ve sab*rı tav*si*ye eden*ler

İnsanın ömrü en kıymetli sermayesidir Ne kazanacaksa onunla kazanacaktır O ömür ise dehir (zaman)den biz cüzdür Onunla akmaktadır Hatta insan için zaman ömründen, hatta ömrünün içinde bulunduğu anından ibaret değildir Kârsız geçen her an, o güzel sermayeden heder edilen bir ziyan, bir hüsrandır

Bununla beraber senelerce kaybedilen bir ömür, içinde bulunduğu son bir lahzada kendisine ebedî cenneti kazandıracak güzel bir iş yapmaya muvaffak olabilirse, geçen bütün kayıpları telafi ederek o zarardan kurtulmuş ve o insan için en şerefli şey ve bütün zaman ve lahzadan ibaret olmuş olur Bu sayede insan, ömrünün içinde bulunduğu her saniyesini fırsat bilerek, onunla geçirmiş olduğu fırsatları kaza ile telafi etmeye bir dereceye kadar imkan bulur Nitekim

"Ve o, öğüt almak veya şükretmek isteyenler için gece ile gündüzü birbirlerini izler yaptı" (Furkan, 25/62) buyurulmakla ona işaret edilmiştir Böyle vaktinin kıymetini bilmek mânâsınadır ki, mutasavvıflar, "Sofî, ibnü'l-vakt (vaktin oğlu) olmalıdır, yani ömrünün ve özellikle fiilen içinde bulunduğu vaktin kıymetini bilmeli ve onunla yarın ahireti için ne kâr, ne hayır edebilmek mümkün ise onu kazanmaya çalışmalıdır, demişlerdir

Nasıl ki bugünün yarını yoktur, diye ahirete inanmayanlar da tersine dünya zevkini sürerek gönüllerince kâm almak için "Gün bugündür, saat bu saattir, ne yapacaksak şimdi yapmalıyız" diyerek, ne olursa olsun vaktine uyup, çıkarını gözetme mânâsına "İbnü'z-zaman" (zamanın oğlu) olmak, zaman geçince onunla beraber geçip gitmek isterler Maksatları farklı olmakla beraber ikisi de:

"Öğren rüsum-ı asrı, lisan-ı zamaneyi,

Bak tab-ı nasa vakte münasip tekellüm et"

"Öğren asrın âdetlerini, zamanın dilini

Bak insan tabiatına, zamana uygun konuş" demekten hoşlanırlar

Çünkü vakit gerek kazanmak, gerek tüketmek, gerek kâr, gerek zarar için kullanılacak iş zamanıdır İşte vakit böyle bir fırsat ve ömür bütün anlarıyla böyle kâr ve zarara maruz bir sermaye ve zaman böyle bir taraftan tükenmek, bir taraftan artmak üzere bulunan nimetlerin asıllarından bir nimet olmak hasebiyle vakit ve zamanın kadrini takdir ile ömrün kıymet ve mahiyetine dikkat nazarını çekmek için asra yemin edilmesinde mühim mânâlar vardır
SİE
Alıntı ile Cevapla

Konu Sahibi MERVE DEMİR 'in açmış olduğu son Konular Aşağıda Listelenmiştir
Konu Forum Son Mesaj Yazan Cevaplar Okunma Son Mesaj Tarihi
Başbakan Recep Tayyip ERDOĞAN ülke tv Canlı... Videolar/Slaytlar Medine-web 1 2913 23 Ağustos 2013 00:41
İran Emperyalizmi Makale ve Köşe Yazıları Medine-web 6 3662 26 Ocak 2013 22:53
gerekli gereksiz bir şiir.. Makale ve Köşe Yazıları MERVE DEMİR 0 3306 06 Aralık 2012 10:48
olmamış kayınbiradere mektup :) Komik Paylaşımlar Allahın kulu_ 10 7880 03 Kasım 2012 23:19
İslamın kurtuluşu bilinçlenme ile mümkündür Makale ve Köşe Yazıları Esadullah 11 7355 02 Ekim 2012 21:16