TEVHİD CADDESİ
TEVHİD CADDESİ
“Biz ona 'iki yol-iki amaç' gösterdik. (Beled:10)”
Öz olarak, ya tevhid, ya şirk; ya İslam, ya küfür; ya cennet, ya da cehennem...
Bunlardan herhangi birini tercih etmek insanoğlunun inisiyatifine bırakılmış, isteyen önüne bırakılmış olan iki yolda birini tercih etme hakkına sahiptir. Tevhid caddesinin işaret levhaları her ümmette olduğu gibi Hz. Muhammed’in(sav) ümmetinden de istenmiştir.
1- O'na hiç bir şeyi ortak koşmayın,
2- Anne-babaya iyilik edin,
3- Yoksulluk-endişesiyle çocuklarınızı öldürmeyin.
4- Çirkin-kötülüklerin açığına ve gizli olanına yaklaşmayın.
5- Hakka dayalı olma dışında, Allah'ın haram kıldığı kimseyi öldürmeyin.
6- Yetimin malına, o erginlik çağına erişinceye kadar yaklaşmayın.
7- Ölçüyü ve tartıyı doğru olarak yapın.
8- Söylediğiniz zaman -yakınınız dahi olsa- adil olun.
9- Allah'ın ahdine vefa gösterin.
10- Sizi O'nun yolundan ayıracak yollara uymayın. (En’am:151–153)
İnsanoğlu dünya hayatını yaşarken, kendisini birtakım olumsuzluklardan korumak için Rabbi tarafından veya kendisi tarafından hayatını idame etmekte bazı düzenlemeler koymak zorundadır. Koyduğu bu düzenlemelere uymamazlık ettiğinde karşısında istemediği olumsuzlukların çıkmasına sebep olur...
Allah’ın kullarından istediği tek şey vardır tevhidi istikamette yaşamak, kendilerine peygamberleri aracılığıyla ulaştırılan işaret levhalarına uymak. Dünya hayatı içerisinde tevhid caddesinde yürürken tıpkı trafik levhalarında olduğu gibi, yoldaki işaretlere bağlı kalmadan yürümesi halinde kendisi için hiçte hoş olmayan durumlar ortaya çıkar. Ortaya çıkan olumsuzlukların cezasını hem bu dünyada hem de ahirette çeker.
Önüne iki yol konulan insan bu yollardan birini tercih etme konusunda serbesttir, hiçbir konuda kendisine sınırlama getirilmemiştir. Peygamberlerin yolu ve şeytanın yolu, şeytan Allah’tan aldığı izinle “Dedi ki: "Madem öyle, beni azdırdığından dolayı onlar(ı insanları saptırmak) için mutlaka senin dosdoğru yolunda (pusu kurup) oturacağım." (A’raf:16). Bu izini kopartan şeytan yol üzerinde oturarak fırsat kollayarak her an insanları yoldan çıkarmak için pusuda bekler.
Doğru yol üzerinde oturan şeytan “(Şeytan) Onlara vaatler ediyor, onları en olmadık kuruntulara düşürüyor. Oysa şeytan, onlara bir aldanıştan başka bir şey va'detmez. (Nisa:120)” Şeytana uymayıp, Peygamberlerine kulak verip, onlara itaat eden müminler tevhid caddesinde tökezlenmeden yürümüşler/yürürler, kulak vermeyip itaati reddedenler de Tevhid caddesinde tökezlenip kalmışlar/kalırlar.
İki yoldan birini seçmekle karşı karşıya bırakılan insan, Ya bir olan Allah'ın Ulûhiyetine ve Rubbiyetine dayanan İslam'a; ya da birçok aciz insanın şeytanın felsefesinden türettiği cahiliye düzenine inanarak hayatını mahveder. Neticede, ya gemiye binip Allah'ın izniyle kurtulup müreffeh bir hayatı seçer, ya da sularda boğulup Allah'ın çetin azabıyla başbaşa kalınır.
“Ey iman edenler, şeytanın adımlarına uymayın. Kim şeytanın adımlarına uyarsa, (bilsin ki) gerçekten o (şeytan) çirkin utanmazlıkları ve kötülüğü emreder. Eğer Allah'ın üzerinizde fazlı ve rahmeti olmasaydı, sizden hiç biri ebedi olarak temize çıkamazdı. Ancak Allah, dilediğini temize çıkarır. Allah, işitendir, bilendir.(Nur:21)” Dava adamları kendi ruhlarında ve kendi iç âlemlerinde ciddi bir şekilde yaşatmalıdırlar Rabblerine olan inançlarını...
İnsanlar, bütün insanlar sadece birer canlıdırlar, başka değil ve bilmelidirler ki Rableri her canlının alnından yakalayacaktır. “Hayır; eğer o, (bu tutumuna) bir son vermeyecek olursa, andolsun, onu perçeminden tutup sürükleyeceğiz; O yalancı, günahkâr olan alnından. O zaman da meclisini (yakın çevresini ve yandaşlarını) çağırsın. Biz de zebanileri çağıracağız. (Alak:15–18)
Allah’ın belirlemiş olduğu tevhid caddesindeki işaretler uymayarak şeytanın adımlarına yani işaretlerine uyanlar konusunda yüce rabbimiz şöyle buyurmaktadır. “Ey iman edenler, şeytanın adımlarına uymayın. Kim şeytanın adımlarına uyarsa, (bilsin ki) gerçekten o (şeytan) çirkin utanmazlıkları ve kötülüğü emreder. Eğer Allah'ın üzerinizde fazlı ve rahmeti olmasaydı, sizden hiç biri ebedi olarak temize çıkamazdı. Ancak Allah, dilediğini temize çıkarır. Allah, işitendir, bilendir. (Nur:21)”
Nasihatlerin musibetlerden evla olması dileğiyle.
Abdulhelim Almalı
a_h_almali@mynet.com