Durumu: Medine No : 12645 Üyelik T.:
19Haziran 2010 Arkadaşları:0 Cinsiyet: Memleket:urdun Mesaj:
47 Konular:
4 Beğenildi:0 Beğendi:0 Takdirleri:10 Takdir Et:
Konu Bu
Üyemize Aittir! | Sunneti reddin sonuclari Sunneti reddin sonuclari
asagidaki yazilar farkli sitelerden alinti olup haluk gumustabaka aittir. sunneti reddetmek, peygamberi tarihin derinliklerine hapsolmus kisilik gormekle ayni seydir. sonrasi malum, kuraniyyun, hanif dostlar gibi sapkin ve allahin gazabina ducar olusumlar bu sekilde olusmaktadir.
RABBİM KURAN DA NE DİYORSA BİZ TERSİNİ YAPIYORUZ.
Rabbim haç görevinden bahsederken bakın ne demiş? Bakara suresinin 197. ayetinde "Hac (ayları) bilinen aylardır. Kim o aylarda hacca başlarsa, artık ona hacda cinsel ilişki, günaha sapmak, kavga etmek yoktur" buyrularak hac aylarına işaret edilmiş ve bu aylarda hacca niyet edilip, başlanılabileceği vurgulanmıştır. Bu kısmı diyanete sormuştum aynen yazdım ve son kısmını özet olarak veriyorum. ( Bu itibarla, arefe günü (Zilhiccenin 9. günü) vakfesi yapılmayan hac geçerli değildir. Hac Dolayısıyla hac ayları içinde ve fakat yukarıda belirtilen günler dışında hac ibadeti yerine getirilemez.) Bu yazdıklarımı dikkatli okuyalım bunları söyleyen Diyanet. Rabbim ayetinde Haccın bilinen aylarda derken diğer ayetlerinde bunların haram aylar olduğunu bu aylarda savaşmanın bile yasak olduğunu anlatır. İşte bu aylarda yani bu 4 ay içinde Hac görevini yapabilirsin demesine rağmen , bizler peygamberimiz in hayatında bir kez yaptığı haç günü haricinde haccın kabul olmayacağını söyleyebilmekteyiz.Tabi yüzlerce insanımız da heba olmaktadır.Hem bilinen aylarda diyeceğiz hem de söylediğimizi unutup yalnız Kurban bayramı ayından başka ayda yapılamaz diyeceğiz.Bunu Rabbime nasıl izah edecekler Huzuru mahşerde bilmiyorum.Bakara Suresi 203.Ayetinde;( Bir de sayılı günlerde Allah`ı zikredin (tekbir alın). Bunlardan kim iki gün içinde (Mina`dan) dönmek için acele ederse ona günah yoktur. Kim geri kalırsa ona da günah yoktur. Ama bu, takva sahipleri içindir. Allah`tan korkun ve bilin ki, siz ancak O`nun huzuruna varıp toplanacaksınız.)Bu ayette de görevin şimdiki gibi haftalarca uzatılmaması gerektiğini gösteriyor.
KADIN SAÇININ ÖRTÜLMESİ ALLAH EMRİ OLSAYDI.... . Günümüzde başörtüsü konusu topluma bazı çevreler tarafından istedikleri doğrultuda o kadar dikta ettirilmiş ki özellikle kadınlarımıza, ya başörtüsü Allah emriyse kuşkusu ile karşı karşıya kalmaktadırlar. Bu konu üzerinde değişik bir bakış açısından bakmak istiyorum bu sefer. Kuranı anlayarak okuyan bir insan kuranın hiçbir yerinde Allah kadın saçını örtmelidir diye tek bir söz bulamaz. Ne yazık ki başörtüsünün Allah emri olduğunu söyleyenler kurandan delil bulabilmek için Nur suresi 31. ayette geçen hımar yani örtü sözcüğüne başörtüsü anlamını vererek delil bulma çabasına girmişlerdir. Bir kısım meal tefsirinde (Başörtülerini, yakalarının üzerine (kadar) örtsünler. ) (Başörtülerini (göğüs) yırtmaçlarının üstüne koysunlar. ) Bazılarında ise, (Örtülerini göğüs yırtmaçlarının üzerine vursunlar. ) diye çevirmektedirler. Doğrusu Allah herkesin kendisinden sorumlu olduğunu söylüyor da, bizleri düşünmeye akıl yürütmeye davet ediyorsa bizler de kimsenin etkisinde kalmadan bunu yapmalıyız. Aradığımız cevap, ya gerçekten Allah kadının başını örtmesini istiyorsa sorusuna cevap olduğuna göre, düşüncemizi ve araştırmalarımızı en kötü ihtimalden yola çıkarak yapmayı deneyelim. Aslında kuranda hımar sözcüğü ve ondan türetilen tüm kelimeler mecaz anlamları dâhil, örtü anlamında kullanılmasına rağmen biz korktuğumuz sorunun doğruluğundan yola çıkarak gerçek doğruyu bulmaya çalışalım. Önce şöyle düşünelim acaba peygamberimiz bu ayetten ne anlamış ve bu ayeti nasıl tebliğ etmiş olabilir onu düşünelim. Güzel huylu, akıllı ve bizlere örnek olan peygamberimiz acaba kadınları toplayıp bu ayeti tebliğ ederken, Ey iman eden kadınlar, başörtülerinizin alt kısımlarını göğüs yırtmaçlarının üzerine salınız ki göğüs dekolteniz görünmesin bu Allahın sizlere bir ayeti bir emridir mi demiş olabilir sizce? Bir an, evet aynen böyle tebliğ etmiştir çünkü birçok mealde başörtülerinizle diye başlıyor ayet diyebiliriz. Önce şunu hatırlatmak isterim kuran ın anlatım biçimi, izahı ve kullandığı kelimeler o kadar özel ve özenle seçilmiştir ki, emri alan hiç kimse kendisine konuyu anlamakta zorlanmaz ve başka anlamlar asla çıkaramaz yeter ki insanlar kendisine öğretilenleri kurandan aramak adına sözcüklerin anlamları ile oynamasın. Şimdi yukarıda peygamberimizin kadınlarımıza özellikle tebliğ ettiğini kabul ettiğimiz şekli ile ayeti hatırlayalım. Eğer bu din özgür insan, köle ya da cariye diye ayırt etmeden tüm iman edenlere inmiş ise ki kuran böyle olduğunu söylüyor, bu ayeti peygamberimiz iman eden özgür, köle, cariye tüm iman edenlere bu şekliyle tebliğ ettiğini kabul etmemiz gerekir, ayrıca eğer böyle tebliğ etmiş ise, peygamberimizde bu ayetten başörtüsünün Allah emri olduğunu anlamış olmalı diye de düşünmeliyiz biran. Bu tebliği eğer bu şekilde yapmış olsaydı bakın cariyeler nasıl bir soru soracaktı o zaman peygamberimize? Ey Allahın resulü, siz başörtülerinizi göğüs yırtmaçlarının üzerine salınız diyor ve bunun Allah emri olduğunu söylüyorsunuz, ama biz köle ve cariyelere başın örtülmesi yasaktır bildiğiniz gibi. Özgür ve cariye kadınların ayırt edilebilmesi için bizlerin başını örtmemiz yasaklanmıştır, bu durumda bizler nasıl örtelim göğüs dekoltesini, bizim başörtümüz yok diyeceklerdi. Şimdi düşünmeye devam edelim. Sizce peygamberimiz bu ayetten kadın saçını örtmelidir emrini anlamış olup bu ayeti bu şekliyle iman edenlere tebliğ etmiş ise, cariyelerin hala başının açık gezmelerine izin verir miydi dersiniz? Bunu hatırlattığım bazı arkadaşlar yine beşerin öğretisini savunmak adına kuranı delil almaktan uzak, cariyelerin ve kölelerin hakları, kanunları ayrıdır deme yanlışlığını, hatasını gösterebiliyorlar. Hâlbuki Allah her şeyden nice örnekler verdim dediği kuranda, onların lehine elbette bazı ayrı kuralların uygulanmasını açıklamıştır. Örneğin aynı suçu işlemiş köle ya da cariyeye cezanın yarısını verin emrini vermiştir. Onların da evlendirilmesi, özgürleştirilmesi için kurallar koymuştur. Ama ne hikmetse başörtüsünden hiç ama hiç söz etmemiştir. Eğer peygamberimiz bu ayetten başın örtülmesi Allah emridir anlamını çıkarsaydı, asla ayrım yapmadan cariye, köle herkesin başının örtülmesini emrederdi. Bunun tersini düşünmek hem ayetin anlamını kendi düşüncene göre saptırmak, hem peygamberimize, İslam dinine saygısızlıktır. Allah eğer bu ayette kadın başının örtülmesini emretseydi bunu ayrım yapmadan emrederdi. Ayrıca Allah nice örnekleri değişik ifadelerle açıkladım anlayasınız ayrılığa düşmeyesiniz ayetlerine de uymaz. Allah kadının saçını örtmesini emretmiş olsaydı, açıkça kadın saçını örtmelidir derdi. Bizler kuranı anlayarak okumadığımız ve Allahın emrettiği gibi özgür irademizle düşünmediğimiz sürece, bize öğretilenlerin etkisinden kurtulmamız mümkün olmayacaktır. Peygamberimiz devrini düşünün, o devirden gelen hadislerde bile, kadın erkek birlikte abdest aldıkları örnekleri verilir. Birlikte abdest alan kadın başını mesh ettiğinde saçını açacaktır, kadının erkeğe saçını göstermesi haram olsa bunu nasıl yapar lütfen düşünün. Yine o devri hatırlayın, kadınlar saçını uzatıp örgü yaparlar ve arkalarına atarlardı yani açıkta kalırdı saçlar. Eğer kadın saçının günümüzde söylendiği gibi bir telini göstermesi haram olsa peygamberimiz nasıl müsaade ederdi tüm bunlara, bunları hiç mi düşünen yok? Peygamberimiz eğer Nur suresi 31. ayette geçen hımar sözcüğünden başörtüsü anlasa ve bu ayetten kadının saçını örtmesi Allah emri olduğunu çıkarmış olsa, bunu tüm iman edenlere uygulatırdı. Allah ta kadının saçını örtmesini isteseydi açıkça kadın saçını örtmelidir derdi, çünkü Allah ayetlerini bakın nasıl gönderdiğini söylüyor? Kehf Sur54. ayet; Yemin olsun, biz, bu Kuran`da, insanlar için her türlü örneği değişik ifadelerle gözler önüne koyduk. İnsan ise varlığın, tartışmaya en çok tutkun olanıdır. İsra suresi 89. ayet; Yemin olsun, biz bu Kuran`da, insanlar için her benzetmeden nice örnekler sıraladık. Ama insanların çoğu inkâr ve nankörlükten başka bir şeyde diretmediler. Sizlere sormak istiyorum bırakın onlarca ayeti, yukarıdaki iki ayete de uyuyor mu Nur suresi 31. ayette geçen sözlerden kadın başını örtmelidir emrini nasıl çıkarabiliriz? Hani Rabbim insan için her türlü örneği değişik ifadelerle vermişti? Hani her benzetmeden nice örnekleri sıraladım diyordu? Doğrusu Rahman da böyle yapacaklarını bildiğinden bakın bu sözlerin sonunda ne diyor? Ama insanların çoğu inkâr ve nankörlükten başka bir şeyde diretmediler. Evet Rabbim senin asla söylemediğin sözleri senin sözün diye ortaya sürdüler, elbette bunun hesabı çetin olacaktır. Doğruyu gerçek doğruyu Rabbim bilir, bizlere düşen peygamberimizin bizlere tebliğ ettiği kuranı, bir insan olarak diğer canlılardan farklı oluşumuzun tek özelliği olan, Rahmanın bizlere bahşettiği aklımızı kullanmaktır. Onu kullanmıyorsak bakın onlar için neler söylüyor Rabbim? Enfal sur. 22. Çünkü yeryüzünde debelenenlerin Allah katında en kötüsü, akıllarını işletmeyen sağır-dilsizlerdir. Kuran kadının saçını örtmesini emretmez, ama örtmek isteyene de kimse aç diyemez. Başın örtülmesi tıpkı Araplarda olduğu gibi bir gelenektir ve iklimin gerekliliğidir. Bakın bu konuda sorduğum bir soruya Diyanetin cevabından bir alıntı vermek istiyorum. (İslâm dini tesettüre böyle önem vermekle birlikte, örtünmenin şekli konusunda ayrıntıya girmemiş, bunu örf ve âdete bırakmıştır. Böylece her çağda ve her bölgede bu emrin yerine getirilmesine imkân verilmiştir. Sonuç olarak tesettür evrensel, sürekli bir hüküm; örtünmenin şekli ise yereldir. ) Allah örtünmeyi emreder hatta açıklamaya çalıştığımız ayette dikkat edin göğüs kısmının bile örtülmesi ayrıntısına girer kuran. Namus ve iffetli yaşamamızı emreder erkek ya da kadın olarak. Dikkat edin Diyanetin açıklamasında olduğu gibi örtünme hem örf ve adet, hemde bölgeye iklime göre değişen bir olgudur. Amaç iffetli ve namuslu yaşamaktır. Namus ve iffet kuranın bahsetmediği saçta değil, cinsel organlarımızı ve özellikle kuranın zikrettiği göğüs dekoltesini korumak ve kollamakla cinsel cazibeli dolaşmamakla namusumuzu koruyabileceğimizi ve Allahın emrettiği iffetli insanın bu şekilde olacağını bilmeliyiz. Başı örtenin iffetli sayıldığı zihniyetin tezahürünü günümüzde çok iyi görmekteyiz. Başını örtüp tüm cazibelerini sergileyenler yanlış zihniyetin bir ürünüdür. Daha 20 sene öncesine kadar analarımızın ve nenelerimizin başını nasıl örttüklerini hatırlayınız lütfen. Birde şimdiki halini düşünün, ne oldu da bir tek saç telinin görünmesi cehennemlik yaptı insanları, yoksa hâşâ birisine vahiy mi indi dersiniz? İşte güzel Kuran işte güzel İslam dini. Onu anlayarak okursan sana rehber ve bir güneş olur. Eğer anlamadan okursan, Rahmanın ne söylediğini ilk elden almıyorsan, beşerin sözlerine kanıyorsan, asla doğru yolda olduğunu bilemez ve kuranın rehberliğinden ve ışığından faydalanamazsın. Allah onun rehberliğinde ruhumuzu teslim eden kulları arasına alması dileklerimle. SAYGILARIMLA Haluk GÜMÜŞTABAK |