|
Konu Kimliği: Konu Sahibi Yitiksevda,Açılış Tarihi: 05 Temmuz 2009 (01:11), Konuya Son Cevap : 10Haziran 2015 (14:52). Konuya 64 Mesaj yazıldı |
| LinkBack | Seçenekler | Değerlendirme |
09 Temmuz 2009, 21:58 | Mesaj No:31 |
Durumu: Medine No : 2 Üyelik T.:
10 Nisan 2008 | RE: İslami AHLAK Temsilcisimiyiz!!! Biz bu insanların DOSDOĞRU olanı ile Dosdoğru olmayanını nasıl ayırd edebiliriz ? Allahın gerçekten Lütfettikleri var Gerçekten lutfetmedikleri fakat sanki allah onlara lutfetmiş gibi davranan / yaşayanları var... Bu iki tip insanı nasıl ayırt ederiz ? ALLAH'ın LÜTUF ve KEREM'i Sonsuzdur ALLAH' Teala AYETLERİNDE şöyle bildirmektedir: Musa'nın annesine: "Onu emzir; ona zarar gelmesinden bir korku hissettiğinde, kendisini denize bırakıver ve artık korkup üzülme! Biz, muhakkak onu sana iade edeceğiz ve kendisini peygamberlerden biri yapacağız." diye vahyettik." (Kasas Suresi 7. Âyet Meali) Böylece: "Allah içimizden bunlara mı lütufta bulundu?" demeleri için onlardan bazısını bazısıyla denedik. Allah, şükredenleri daha iyi bilen değil mi? Muhammed, Allah'ın elçisidir. Ve onunla birlikte olanlar da kafirlere karşı zorlu, kendi aralarında ise merhametlidirler. Onları, rüku edenler, secde edenler olarak görürsün; onlar, Allah'tan bir fazl (lütuf ve ihsan) ve hoşnutluk arayıp-isterler. Belirtileri, secde izinden yüzlerindedir. İşte onların Tevrat'taki vasıfları budur: İncil'deki vasıfları ise: Sanki bir ekin; filizini çıkarmış, derken onu kuvvetlendirmiş, derken kalınlaşmış, sonra sapları üzerinde doğrulup-boy atmış (ki bu,) ekicilerin hoşuna gider. (Bu örnek,) Onunla kafirleri öfkelendirmek içindir. Allah, içlerinden iman edip salih amellerde bulunanlara bir mağfiret ve büyük bir ecir va'detmiştir. (FETİH/29) İslam garib başladı. Başladığı gibi yine garib olacaktır. O gariblere ne mutlu!" dediler ki: Garibler kimlerdir Ya Resulullah? Resulullah (Sallallahu Aleyhi ve Sellem) insanlar bozulduğunda iyi olandır. "Buyurdu. Ayetlerde Lütuf sahibi olan kişiler Özellikle MUTTAKİ'ler olarak belirtilmekte,MUTTAKİ kişiler zaten tevazu sahibi kimselerdir Bu LÜTUF tekelcilik yapanların dediği gibi Belli kişilere değil MUTTAKİ olan MÜSLÜMAN'laradır.Nasıl ayırd edebiliriz KURAN MÜMİN MUTTAKİ kulların Eşkalini belirlemiştir inşaallah kafiidir değilse açabiliriz. |
09 Temmuz 2009, 22:15 | Mesaj No:32 |
Durumu: Medine No : 38 Üyelik T.:
30Haziran 2007 | RE: İslami AHLAK Temsilcisimiyiz!!!
diye vahyettik... (Bir peygamberin annesi bu vahyi alıyor.. ) Üzerinde düşünülmesi gereken bir nokta... bazısını bazısıyla denedik.. (Verilen lütuflar özellikle deneme amaçlı ! BUNA DİKKAT EDİLECEK ) Ruku edenler Secde edenler Belirtileri yüzlerindeki secde izidir ( Çok az insan görür o izi dikkat!.. ) İman edecekler Salih amelde bulunacaklar... İnsanlar bozuldugunda iyi olacaklar Tevazu sahibi olacaklar (Kendisine el pençe divan durup hocam diye etraflarında pervane olanların da kafasını kıracaklar mümkünse ) Eveet belli bir eşkalleri var, Ama bunlar da onlara LÜTUFTA bulunuldugunu ispat eder mi abicim ? Sence ? Örneğin, tam bu özelikleri taşıyıp da , ortalığa bende keramet var demeden , keramet özellikleri gösterip yayan , ya da şöyle söyleyeyim ALLAH İLE ARASINDAKİ MUHABBETİ ÇAKTIRMADAN SAĞA SOLA AÇIK EDEN ! insan/lar ( genelde onlara şeyh gavs hocam vb diye seslenilir :=) ) allahın luffu ile lutuflandırılmış mıdır ? Yani.. Her kuşun eti yenir mi ? İşte en önemli nokta bu... Yiyenler var... Yemeyenler var.. |
09 Temmuz 2009, 22:26 | Mesaj No:33 |
Durumu: Medine No : 2 Üyelik T.:
10 Nisan 2008 | RE: İslami AHLAK Temsilcisimiyiz!!! YAĞMUR SANCAK Ruku edenler Secde edenler Belirtileri yüzlerindeki secde izidir ( Çok az insan görür o izi dikkat!.. ) İman edecekler Salih amelde bulunacaklar... İnsanlar bozuldugunda iyi olacaklar Tevazu sahibi olacaklar (Kendisine el pençe divan durup hocam diye etraflarında pervane olanların da kafasını kıracaklar mümkünse ) Örneğin, tam bu özelikleri taşıyıp da , ortalığa bende keramet var demeden,keramet özellikleri gösterip yayan,ya da şöyle söyleyeyim ALLAH İLE ARASINDAKİ MUHABBETİ ÇAKTIRMADAN SAĞA SOLA AÇIK EDEN ! insan/lar ( genelde onlara şeyh gavs hocam vb diye seslenilir :=) ) allahın luffu ile lutuflandırılmış mıdır ? Yani.. Her kuşun eti yenir mi ? Yağmur kardeşim Gavs vs kavramlar İSLAM dininde olamayıp sonradan eklenen isimlerdir.FATİHA suresinin mesajı apaçıktır Yalnız ALLAH'tan dilemek ALLAH bizlere bunu emretmiş iken ARACILAR kim oluyor SAHABE keramet gösterebildimi ki! ALLAH'ın İSLAM'ı ile uyuşmayan ALLAH'ın arşını beğenmeyenler,ALLAH'ı Hatun durumuna düşürecek kadar kendini kaybeden Elleri ile yazdıklarını ALLAH katından göstermeye gayret eden,Kendine bağlamak istediği MÜRİD'lerini rüya ile ONAYLAYAN,RABITA gibi din dışı bir olay sergiliyen,vs Bunlar ALLAH'ın islamı ile uyuşmayan uçuk kaçık olaylardır.Lütuf ALLAH'ın isteği iledir İsterse istediğine verir ama İSLAM'da olmayan RUHBAN kesim bunu kendine menfaat için istediği gibi kullanıyor.Darda kalanın ALLAH'tan istemesi gerekir iken RUHBAN sınıf isimleri ile istemek İSLAM'ın neresine konulabilir. |
09 Temmuz 2009, 22:52 | Mesaj No:34 |
Durumu: Medine No : 38 Üyelik T.:
30Haziran 2007 | RE: İslami AHLAK Temsilcisimiyiz!!!
Abi ben oradan gitmiyordum ama Sorguladıgımız, Masaya yatırdığımız olay / olgu şu : Basit bir örnek vereyim.. Misal de ben olayım... İslami alanda bilgi yönünden diyelim çok ilerideyim Elimle yüzlerce insanı islama davet ediyorum ve başarıyorum da ... Dışardan bakanlar bana bulunmaz hint kumaşu muamelesi yapıyorlar ; İnsanlarla namaz kılıyorum misal / islama ısındıracam ya !!! Ama içeride ; Namaz yok iNFAK YOK Yüzümde secde izi hak getire ... İnsanlar bozuldugunda iyiymiş gibi davranarak geçip gidiyorum.. Tevazulu/ymuş gibi yapıyorum Yani bende islam adına ne ararsan var ama allah ile ilişkim ÖZELDE sıfır...Genelde ise ne ararsan var islam adına.! İşte tam böyle bir insan düşün Gavsı mavsı bırak yani Tam dediğim prototipi düşün Ayrıca keramet namına birşeyler de oluyor diyelim ( çok insanda da olur ) Ne yapacaksın nasıl anlayacaksın benim ne olup ne olmadıgımı ? |
10 Temmuz 2009, 00:12 | Mesaj No:35 |
Durumu: Medine No : 2 Üyelik T.:
10 Nisan 2008 | RE: İslami AHLAK Temsilcisimiyiz!!! YAĞMUR SANCAK Abi ben oradan gitmiyordum ama Sorguladıgımız, Masaya yatırdığımız olay / olgu şu : Basit bir örnek vereyim.. Misal de ben olayım... İslami alanda bilgi yönünden diyelim çok ilerideyim Elimle yüzlerce insanı islama davet ediyorum ve başarıyorum da ... Dışardan bakanlar bana bulunmaz hint kumaşu muamelesi yapıyorlar ; İnsanlarla namaz kılıyorum misal / islama ısındıracam ya !!! Ama içeride ; Namaz yok iNFAK YOK Yüzümde secde izi hak getire ... İnsanlar bozuldugunda iyiymiş gibi davranarak geçip gidiyorum.. Tevazulu/ymuş gibi yapıyorum Yani bende islam adına ne ararsan var ama allah ile ilişkim ÖZELDE sıfır...Genelde ise ne ararsan var islam adına.! İşte tam böyle bir insan düşün Gavsı mavsı bırak yani Tam dediğim prototipi düşün Ayrıca keramet namına birşeyler de oluyor diyelim ( çok insanda da olur ) Ne yapacaksın nasıl anlayacaksın benim ne olup ne olmadıgımı ? İyi ile kötüyü ayırd etme hususunda ALLAH bizlere şöyle buyurmaktadır: Ey iman edenler! Allah'a karşı takva çerçevesinde hareket ederseniz, O size iyi ile kötüyü ayırmaya yarayan bir anlayış (furkan) verir, günahlarınızı örter ve sizi bağışlar(Enfal 29) Kuran kendisini tanımlarken Muttakiler için hidayet rehberi olduğunu söylemektedir.(Bakara 2) Dolayısıyla takvanın bir sonucu olarak ihsan edilen furkan'a nail olmadan vahyin nurundan yeterince istifade edilemeyeceği anlaşılmaktadır. Kim Allah'a karşı saygılı davranırsa (takva sahibi olursa) Allah ona bir çıkış ve kurtuluş yolu gösterir.(Talak 3) Bu ayetlerden yola çıkalım Muttakilere iyi ve kötüyü ayırd edebilecek yolları gösterme ALLAH'ın indinde olan LÜTUF'tur. ŞONUÇ olarak takva sahibi olmaktan yani Allah'a karşı sorumluluk bilinciyle düzenlenen bir hayat tarzından geçmektedir.Söz konusu bilincin makamı da KALP'tir.Kalpler ALLAH'ı anmakla MUTMAİN olur Huzurlu bir hayat NEFİS TEZKİYESİ ile TAKVA sahibi bir yaşam ile gerçekleşir. |
10 Temmuz 2009, 00:39 | Mesaj No:36 |
Durumu: Medine No : 38 Üyelik T.:
30Haziran 2007 | RE: İslami AHLAK Temsilcisimiyiz!!!
Abi işte şimdi bu cevaba bittim SÖYLEYECEK BİR ŞEY BIRAKMAMIŞSIN Şimdi en başa dönelim ve yeni bir irdeleyeceğimiz nokta yakalayalım Var mı senin konuyla alakalı, yakaladığın irdelemek istediğin bir başka nokta ? |
10 Temmuz 2009, 09:47 | Mesaj No:37 |
Durumu: Medine No : 2 Üyelik T.:
10 Nisan 2008 | RE: İslami AHLAK Temsilcisimiyiz!!!
28-Zulme ve zorbalığa karşı HİCRET ederler. Müslümanın HİCRET etmesi günümüz şartlarında nasıl olmalı: |
10 Temmuz 2009, 13:01 | Mesaj No:38 |
Durumu: Medine No : 38 Üyelik T.:
30Haziran 2007 | RE: İslami AHLAK Temsilcisimiyiz!!!
Abi islam dini içinde tekzibe uğrayabilen konulardan bahsedelim. Çıkış noktamız bu. HİCRET Konusunda bir tezkip var mı önce bunu bi belirtmen lazım bunu işleyeceksek. |
10 Temmuz 2009, 14:19 | Mesaj No:39 |
Durumu: Medine No : 2 Üyelik T.:
10 Nisan 2008 | RE: İslami AHLAK Temsilcisimiyiz!!!
Tekzib Kelime anlamı :Yalanlamak. Bir işe inanmayıp inkar etmek. Yalan olduğunu söylemek. Anlamlarına gelir bunu öncelikle izah edelim. Bizler günümüz İSLAM toplumu olarak HİCRET'i sade PEYGAMBER dönemi için genelde görmekteyiz bu olgu HİCRET'in tam manası ile anlaşılmadığını göstermektedir HİCRET:Zalimlerin içerisinde yaşamaya razı olup hicret etmeyenlerin cezası elbette vardır. Buhari'de yer alan bir hadiste İbni Abbas şöyle rivayet eder: Müslümanlardan bazıları mallarının orada bulunması nedeniyle Mekke'de müşriklerle beraber yaşıyorlar hicret etmiyorlardı. Bir gün bir ok fırlayıp birisine isabet etti ve öldü. Bunun üzerine Allah:Kendilerine yazık edenlerin canların aldıkları zaman... ayetlerini indirdi. Yeryüzünde ZALİM'lerin sömürgeleri altında MUSTAZAF olarak ölmemek için gerektiğinde ZİLLET'e boyun eğmeme adına MAZLUM'lara ZULÜM edilriken rahatımızın bozulacağından korkarak HİCRET edemediğimiz vakit gerçek manada anlayamamışlığımız gün yüzüne çıkar. GÜNÜMÜZ İSLAM toplumunda en zorlu HİCRET'lerden biri MÜSLÜMAN kadınların omuzunda olan HARAMLARDAN HELALLERE doğru giden bu kutlu davadaki EĞİTİM yani Allah’ın dinine bütünüyle sahip çıkarak, yetiştirecekleri SALİH evlatlarla ÜMMET'in yeniden dirilişini sağlayacaklar bu bir HİCRET değilmi. İLİM için BAŞÖRTÜ'leri için ALLAH'ın emirleri doğrultusunda yaşam sürmek adına herşeylerinden vazgeçme adına direnen BACILARIMIZIN yaptıkları HİCRET değilmi. HİCRET illa bir yerden başka bir yere göç değildir ALLAH'ın dininin HÜKÜM'leri için herşeyini feda edebilmekte bir HİCRET'tir. |
10 Temmuz 2009, 14:22 | Mesaj No:40 |
Durumu: Medine No : 2 Üyelik T.:
10 Nisan 2008 | RE: İslami AHLAK Temsilcisimiyiz!!!
ALLAH'ın izni ile maddeler halinde verdiğim her noktayı en güzel şekilde el birliği ile açmaya ve anlatmaya gayret edelim KARDEŞ'lerim. Şüphesiz iman edenler, hicret edenler ve Allah yolunda cihad edenler; işte onlar, Allah'ın rahmetini umabilirler. Allah bağışlayandır, esirgeyendir. (BAKARA/218) Nitekim Rableri onlara (dualarını kabul ederek) cevab verdi: "Şüphesiz Ben, erkek olsun, kadın olsun, sizden bir işte bulunanın işini boşa çıkarmam. Sizin kiminiz kiminizdendir. İşte, hicret edenlerin, yurtlarından sürülüp-çıkarılanların ve yolumda işkence görenlerin, çarpışıp öldürülenlerin, mutlaka kötülüklerini örteceğim ve onları, altlarından ırmaklar akan cennetlere sokacağım. (Bu,) Allah katından bir karşılık (sevap)tır. (O) Allah, karşılığın (sevabın) en güzeli O'nun katındadır." (AL-İ İMRAN/195) Onlar, kendilerinin inkâra sapmaları gibi sizin de inkâra sapmanızı istediler. Böylelikle bir olacaktınız. Öyleyse Allah yolunda hicret edinceye kadar onlardan veliler (dostlar) edinmeyin. Şayet yine yüz çevirirlerse, artık onları tutun ve her nerede ele geçirirseniz öldürün. Onlardan ne bir veli (dost) edinin, ne de bir yardımcı. (NİSA/89) Melekler kendi nefislerine zulmedenlerin hayatına son verecekleri zaman derler ki: "Nerde idiniz?" Onlar: "Biz, yeryüzünde zayıf bırakılmışlar (müstaz'aflar) idik." derler. (Melekler de) "Hicret etmeniz için Allah'ın arzı geniş değil miydi?" derler. İşte onların barınma yeri cehennemdir. Ne kötü yataktır o? (NİSA/97) Allah yolunda hicret eden, yeryüzünde barınacak çok yer de bulur, genişlik (ve bolluk) da. Allah'a ve Resûlü'ne hicret etmek üzere evinden çıkan, sonra kendisine ölüm gelen kişinin ecri şüphesiz Allah'a düşmüştür. Allah, bağışlayıcıdır, esirgeyicidir. (NİSA/100) Gerçek şu ki, iman edenler, hicret edenler ve Allah yolunda mallarıyla ve canlarıyla cihad edenler ile (hicret edenleri) barındıranlar ve yardım edenler, işte birbirlerinin velisi olanlar bunlardır. İman edip hicret etmeyenler, onlar hicret edinceye kadar, sizin onlara hiç bir şeyle velayetiniz yoktur. Ama din konusunda sizden yardım isterlerse, yardım üzerinizde bir yükümlülüktür. Ancak, sizlerle onlar arasında anlaşma bulunan bir topluluğun aleyhinde değil. Allah, yaptıklarınızı görendir. (ENFAL/72) İman edenler, hicret edenler ve Allah yolunda cihad edenler ile (hicret edenleri) barındıranlar ve yardım edenler, işte gerçek mü'min olanlar bunlardır. Onlar için bir bağışlanma ve üstün bir rızık vardır. (ENFAL/74) Bundan sonra iman edip hicret edenler ve sizinle birlikte cihad edenler, işte onlar sizdendir. Akrabalar (mirasta) Allah'ın Kitabına göre, birbirlerine (mirasta) önceliklidir. Doğrusu Allah her şeyi bilendir. (ENFAL/75) İman edenler, hicret edenler ve Allah yolunda mallarıyla ve canlarıyla cihad edenlerin Allah katında büyük dereceleri vardır. İşte 'kurtuluşa ve mutluluğa' erenler bunlardır. (TEVBE/20) Zulme uğratıldıktan sonra, Allah yolunda hicret edenleri dünyada şüphesiz güzel bir biçimde yerleştireceğiz; ahiret karşılığı ise daha büyüktür. Bilmiş olsalardı. (NAHL/41) Sonra gerçekten Rabbin, işkenceye uğratıldıktan sonra hicret edenlerin, ardından cihad edip sabredenlerin (destekçisidir). Şüphesiz senin Rabbin, bundan sonra da gerçekten bağışlayandır, esirgeyendir. (NAHL/110) Allah yolunda hicret edip öldürülen veya ölenlere gelince muhakkak Allah, onları güzel bir rızıkla rızıklandıracaktır. Şüphesiz Allah, rızık verenlerin en hayırlısıdır. (HAC/58) Sizden, faziletli ve varlıklı olanlar, yakınlara, yoksullara ve Allah yolunda hicret edenlere vermekte eksiltme yapmasınlar, affetsinler ve hoşgörsünler. Allah'ın sizi bağışlamasını sevmez misiniz? Allah, bağışlayandır, esirgeyendir. (NUR/22) Bunun üzerine Lut ona iman etti ve dedi ki: "Gerçekten ben, Rabbime hicret edeceğim. Çünkü şüphesiz O, güçlü ve üstün olandır, hüküm ve hikmet sahibidir." (ANKEBUT/26) Ey Peygamber, gerçekten biz sana ücretlerini (mehirlerini) verdiğin eşlerini ve Allah'ın sana ganimet olarak verdikleri (savaş esirleri)nden sağ elinin malik olduğu (cariyeler) ile seninle birlikte hicret eden amcanın kızlarını, halanın kızlarını, dayının kızlarını ve teyzenin kızlarını helal kıldık; bir de, kendisini peygambere hibe eden ve peygamberin kendisini almak istediği mü'min bir kadını da, -mü'minler için olmaksızın yalnızca sana has olmak üzere- (senin için helal kıldık). Biz, kendi eşleri ve sağ ellerinin malik olduğu (cariyeleri) konusunda onlar (mü'minler) üzerine neyi farz kıldığımızı bildik (size bildirdik). Böylelikle senin için hiç bir güçlük olmasın. Allah çok bağışlayandır, çok esirgeyendir. (AHZAB/50) (Bundan başka bu mallar,) Hicret eden fakirleredir ki, onlar, Allah'tan bir fazl (lütuf ve ihsan) arayıp, Allah'a ve O'nun Resûlü'ne yardım ederlerken yurtlarından ve mallarından sürülüp-çıkarılmışlardır. İşte bunlar, sadık olanlar bunlardır. (HAŞR/8) Kendilerinden önce o yurdu (Medine'yi) hazırlayıp imanı (gönüllerine) yerleştirenler ise, hicret edenleri severler ve onlara verilen şeylerden dolayı içlerinde bir ihtiyaç (arzusu) duymazlar. Kendilerinde bir açıklık (ihtiyaç) olsa bile (kardeşlerini) öz nefislerine tercih ederler. Kim nefsinin 'cimri ve bencil tutkularından' korunmuşsa, işte onlar, felah (kurtuluş) bulanlardır. (HAŞR/9) Ey iman edenler, mü'min kadınlar hicret ederek size geldikleri zaman, onları imtihan edin. Allah, onların imanlarını daha iyi bilendir. Şayet (gerçekten) mü'min kadınlar olduklarını bilip-öğrenirseniz, artık sakın onları kafirlere geri çevirmeyin. (Çünkü) Ne bunlar onlara helaldir, ne onlar bunlara helaldir. Onlara (kafir kocalarına kendileri için) harcadıklarını verin. Onlara (hicret eden mü'min kadınlara) ücretlerini (mehirlerini) verdiğiniz takdirde onları nikahlamanızda size bir güçlük yoktur. Kafir (kadın)ların ismetlerini (nikahlarını) tutmayın ve (onlar için) harcadıklarınızı isteyin. Onlar da (mü'min kadınlara) harcadıklarını istesinler. Bu, Allah'ın hükmüdür; sizin aranızda hükmeder. Allah, bilendir, hüküm ve hikmet sahibidir. (MÜMTEHİNE/10) |
Konuyu Toplam 17 Kişi okuyor. (0 Üye ve 17 Misafir) | |
Benzer Konular | ||||
Konu Başlıkları | Konuyu Başlatan | Medineweb Ana Kategoriler | Cevaplar | Son Mesajlar |
Mesih İslami Rap | Boykotrani | İlahiler/Ezgiler | 0 | 23 Mart 2021 23:44 |
İslami Analiz | İslaminesil | Serbest Kürsü | 2 | 15 Aralık 2018 16:39 |
İslami Cihad | vertyucek | Hafta'nın Konusu | 0 | 02 Temmuz 2015 02:08 |
İslami Bir Film | Matemkar | Videolar/Slaytlar | 0 | 07Haziran 2014 16:48 |
İslami Düğün | f_kryln | Videolar/Slaytlar | 10 | 13 Mayıs 2012 23:21 |
.::.Bir Ayet-Kerime .::. | .::.Bir Hadis-i Şerif .::. | .::.Bir Vecize .::. |
|