Medineweb Forum/Huzur Adresi

Go Back   Medineweb Forum/Huzur Adresi > ..::.KADIN AİLE ÇOCUK.::. > Kadın-Aile-Çocuk > Çocuk ve Aile Sağlığı

Konu Kimliği: Konu Sahibi Fatıma-i Zehra,Açılış Tarihi:  11 Ağustos 2014 (17:36), Konuya Son Cevap : 19 Ağustos 2014 (15:50). Konuya 3 Mesaj yazıldı

Yeni Konu aç  Cevapla
 
LinkBack Seçenekler Değerlendirme
Alt 11 Ağustos 2014, 17:36   Mesaj No:1
Medineweb Sadık Üyesi
Avatar Otomotik
Durumu:Fatıma-i Zehra isimli Üye şimdilik offline konumundadır
Medine No : 36712
Üyelik T.: 22 Aralık 2013
Arkadaşları:17
Cinsiyet:
Mesaj: 844
Konular: 67
Beğenildi:28
Beğendi:1
Takdirleri:60
Takdir Et:
Konu Bu  Üyemize Aittir!
Standart Çocuğunu Namaza Nasıl Alıştıracağını Soran Anneye Mektup

Çocuğunu Namaza Nasıl Alıştıracağını Soran Anneye Mektup



SORU: Selamunaleyküm hocam,6,5 yaşında oğlum var. Onu namaza alıştırmaya çalışıyorum ama hep bir karşılık istiyor. En son 40 gün abdest al dedim sana sevdiğin bir şey alacağım dedim. Yaptı, bu yöntem doğru mudur? Açıkçası oğlumu Allah’ın istediği şekilde nasıl yetiştirebilirim metodu nedir? Selam ve dua ile

CEVAP:

Selamünaleyküm.

Allah Teâlâ size yardım etsin. Çocuk yetiştirmek en büyük cihadımızdır. Çocuğun iman ehli olması da yetiştirmedeki gayemizdir. Namaz ise çocuğu ne kadar iman ehli olarak yetiştirdiğimizin göstergelerinden biridir. Namazı sadece ibadet olan bir namaz olarak göremeyiz. O hem namaz hem bizim başarı grafiğimizdir. Bu nedenle namazı daha geniş bir pencereden izlemeye gayret ediniz. Burada bilmemiz gereken bir hakikat vardır. O hakikat şudur: Biz namazı, dikkat ederseniz namazdan daha büyük bir iş olarak görüyoruz, görmemiz gerektiğini söylüyoruz. Namazı ibadet olmanın ilerisine taşıyıp, onu iman davamızın grafiği olarak görüyoruz dedik. Kendimiz için de çocuklarımız için de. Hatta yaşadığımız toplumun da genel grafiği namaz üzerinden izlenebilir. Diyebiliriz ki: ‘Ne kadar namazımız varsa, namazımızda ne kadar iyi isek o kadar da iman davamız vardır!’ bunu ilan etmemizde hiçbir sakınca olmasa gerek. Ancak, bizi izlemekle yetkilendirilmiş olan İblis de namazı bu pencereden seyretmektedir. İblis leîn, hiçbir zaman namaz kılan bir mü’mine bakıp da: ‘Bu adam ne yapıyor acaba?’ diyen bir turist gibi tepki vermez. O namazı, belki de bizden de iyi bilmektedir. Biz, namaz hakkında değerlendirme yaparken, gerek kendimiz ve gerekse çocuklarımız üzerinden namaz hesapları yaparken İblis’in bu yönünü unutmayalım. Biz bir çocuğa namaz için her gün vakit ayırsak bile bu ayırmamız bilemedin beş saat olur, on saat olur. İblis ise günün tamamını çocuğu namazdan soğutmak için ayırabilir. Onun vakti de çoktur, alanı da geniştir. Biz ise kaşıkla doldurmaktayız. Kaşıkla doldurduğumuzun kova ile boşaltıldığını düşünebiliyor musunuz? Kaşık ve kova! İşte namaz mücadelemiz böyle bir şeydir. Keşke bunu bu şekilde idrak edebilsek de, bir çocuğun namazının ne demek olduğunu anlayabilsek!

Aziz Kardeşim,

Dara düşen mü’min kardeşlerimize yardım kampanyası açılmaya görsün; siz de müşahede ediyorsunuz, mü’minler olarak ne kadar büyük bir alaka gösteriyoruz. Rabbimize hamd ederiz bu ameli bize ihsan ettiği için. Ne var ki, filan yerde deprem görmüş, sele kapılmış bir aileye yardımda bu derece hassas olan mü’minlerin, namazı kaybolmak üzere olan gençlerin bulunduğu bir eve yardım kampanyasına ne diyeceklerini kestirmek hiç de güç olmayacaktır. Belki de en makul mazeret, herkesin aynı dertle muzdarip olduğu mazeretidir. Ne olursa olsun özrümüz, birbirimizi, ailelerimizi çocuklarımızın namazı ve imanı konusunda yalnız bırakmayı örtülebilir bir hata olarak göremeyiz. Mü’min cemaat olmak bu değildir. Mahallemizde bulunan caminin de asıl işlevi Cuma namazlarına çatı vazifesi yapmak olmamalıdır. Ailelerin tek başına namaz eğitimi vermekte zorlanacakları şüphe edilmeyecek kadar açıktır. Namazın abdest şartını, kıbleye yönelme şartını öğrenmek için sadece birkaç dakika yeterlidir ama bir çocuğun namaza ısındırılması için yıllar gerekmektedir. İki iş arasındaki ağır farkı artık takdir etmeliyiz. Zaman çok kötü bir şekilde aleyhimize işlemektedir.

Aziz Kardeşim,

Bir çocuğun en normal şartlarda namaza ısındırılması ve namaz ehli yapılması on yıldan fazla bir zaman alır. Altı yaşında başlamanız güzel ama acele etmeyin. Kılsa bile siz işi bitmiş kabul etmeyin. En az yirmi yaşına kadar sabredeceksiniz. Bıktırmadan, itmeden ve usandırmadan namazı sevdireceksiniz. Bazen görmeyecek bazen da duymayacaksınız. Bir siz bir annesi öne çıkacak. Bazen de dayılarından, komşulardan yardımlar alın. Sürekli hediye ile çocuğun bir hususta eğitilmesi doğru değildir. Hediyenin sonu gelir ve namazın anlamı kalmayabilir. Ara sıra ve pazarlık etmeden hediye verin. Kesinlikle bilesiniz ki, sabır yegâne silahınızdır. Onu asla kaybetmeyin. Kitabımız Kur’an’ımızın Nuh aleyhisselamı bize sık sık örnek göstermesini sakın unutmayın! Sakın, yoksa bunalırsınız; yolunuz çabuk biter. Bugünden itibaren dokuz yüz elli yıl beklemeye hazır olun. Siz de hanımınız da, ancak başarılı olabilirsiniz. Sizi bekleyecek en büyük iki tehlike, hanımınız ile bu hususta özellikle ve eğitimde genel olarak çocuğun hissedeceği şekilde farklı görüşlere sahip olmanızdır. O zaman erirsiniz.

İkinci olarak da moralsiz kalmayacaksınız. Susuz ve havasız kalın ama sakın moralsiz kalmayın. Bizim Allah’ın yardımına olan umudumuz, onun sevabına olan bakışımız burnumuzdan giren havadan daha gereklidir bizim için. Bunu asla unutmayasınız. Sizi, moralsiz bırakacak olan yer, Mekke bile olsa oradan uzak durun. Sizi çocuklarınız hususunda emelsiz bırakan kim olursa olsun onu yok sayın. Tek kaldığınızı zannetmeyin. Bir tek başınıza kalsanız bile Rabb’iniz sizinledir ya; O yeter size. Böyle düşünün. Düşüncelerinize itimadı abartmayın. Muhakkak istişareler edin. ‘Şu yaşta şu hatayı nasıl düzelteyim?’ diye sorun, çekinmeyin, üşenmeyin. Çok dua edin. Camiîde, namazda, secdede dualar edin. Yolda yürürken dua edin. Çocuklarınızla piknik yaparken, onlarla oynarken dualar edin. ‘Rabb’im! Neslimi mü’min nesil kıl. Beni de onlara imam kıl. Rabbim, ocağımdan namazı söndürme. Seccadeleri ile yaşasın çocuklarım.’ deyin. Allah yardımcınız olsun.

Selamünaleyküm.

Nureddin YILDIZ
Alıntı ile Cevapla

Konu Sahibi Fatıma-i Zehra 'in açmış olduğu son Konular Aşağıda Listelenmiştir
Konu Forum Son Mesaj Yazan Cevaplar Okunma Son Mesaj Tarihi
O daha çocuk... Çocuk ve Aile Sağlığı su damlası 2 1943 09Haziran 2015 22:35
Nureddin Yıldız'ın Kaleminden: Mücahide Kadın İslamda Kadın ve Erkek Mihrinaz 16 11861 29 Ocak 2015 10:04
Kek mi Tesettür mü ? Tesettür Konuları Mihrinaz 2 2342 14 Ocak 2015 21:28
Ahireti Yaratmak Allah İçin Çok Kolaydır ! Ölüm-Ahiret-Sırat-Mizan-Kader Fatıma-i Zehra 0 2249 10 Ocak 2015 22:43
Gel, bugün sana anladığın dilden konuşmaya... Serbest Kürsü su damlası 2 1872 24 Ağustos 2014 00:05

Alt 11 Ağustos 2014, 17:42   Mesaj No:2
Medineweb Sadık Üyesi
Avatar Otomotik
Durumu:Fatıma-i Zehra isimli Üye şimdilik offline konumundadır
Medine No : 36712
Üyelik T.: 22 Aralık 2013
Arkadaşları:17
Cinsiyet:
Mesaj: 844
Konular: 67
Beğenildi:28
Beğendi:1
Takdirleri:60
Takdir Et:
Konu Bu  Üyemize Aittir!
Standart Cevap: Çocuğunu Namaza Nasıl Alıştıracağını Soran Anneye Mektup

Çocuklarımıza namazı sevdirmek için dikkat!


Çocuklarımıza namazı sevdirmek için öncelikle kararlı ve düşünceli olmak zorundayız. Çocuklarımızı daha çok küçük yaşlarından itibaren namaz ibadetine karşı sevgi dolu olarak yetiştirmek gerekiyor.

1) İkna edip sevdirmek en temel düsturdur. Namazı öğretmeyin, sevdirin.

2) Sevdirmeden ve anlatmadan çocukları namaza zorlamak, namaz kılmalarını mecburi tutmak onları namazdan soğutur. Buna dikkat etmek gerekir.

3) En iyi öğretmen örnekliktir. Çocuklar, sizin namaza gösterdiğiniz saygı ve sevgiyi görmeliler.

4) Namazı ilgi çekici hale getirerek, çocukların sevgi dolu bir merak edinmelerini sağlamak gerekir. Kitaplarla, CD lerle namaz eğitimi çeşitlendirilmelidir.

5) Çocuk güzel hediyelerle teşvik edilmeli, onun için sürprizler hazırlanmalıdır. Teşvik ve tebrik edilmelidir.

6) Kendisine ait bir seccadesi, tesbihi ve takkesi olmalıdır. Kız çocuklarına namaza mahsus özel beyaz başörtüsü alınmalıdır.

7) Küçük yaşlardan itibaren devamlı camiye götürülmeli ve çocuğun namazı en ön safta kılması sağlanmalıdır.


cahidejibek.com'dan alıntıdır.
Alıntı ile Cevapla
Alt 11 Ağustos 2014, 19:23   Mesaj No:3
Medineweb Emekdarı
GÖKCEN_AZRA - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
Durumu:GÖKCEN_AZRA isimli Üye şimdilik offline konumundadır
Medine No : 27691
Üyelik T.: 26 Nisan 2013
Arkadaşları:14
Cinsiyet:ANNE
Memleket:ARZ
Yaş:42
Mesaj: 2.423
Konular: 105
Beğenildi:98
Beğendi:4
Takdirleri:60
Takdir Et:
Standart Cevap: Çocuğunu Namaza Nasıl Alıştıracağını Soran Anneye Mektup

Sevgili Peygamberimiz(sav)’in zamanında
mescide ailece gidilirdi. Sabah ve yatsı
namazlarına bile çocuklar anneleriyle gider,
onlar da orada yerlerini alırlardı. Kimi oynar,
kimi namaza eşlik ederdi. Bazıları ise
namazdayken ağlardı. Efendimiz onlara
kızmaz, bağırmazdı. Onların mescide
gelmesine asla engel olmazdı. Çocuklar
O’nu sever, O da çocukları severdi. O,
yarının büyüklerini bu feyizli, bereketli
ortamda yetiştirmek istiyordu.

Bir gün sabah namazının birinci rekâtında
oldukça uzun okudu.
O okudukça ashabı
keyifle okunan ayetleri dinledi, tefekkür etti.
Ayetlerle gönülleri inşirah buldu.
Kim istemezdi ki o havayı teneffüs etmek, O’nun
kıraatinden feyizlenmek?
Derken birinci rekâtın rükûsu ve secdesi yapıldı ve ikinci rekâta başlandı.
İkinci rekâtta ise birkaç ayet okudu ve namazı tamamladı.
Sahabe-i kiram şaşırdılar.
Onlar bekliyorlardı ki ikinci
rekâtta da birinci rekâtta olduğu gibi uzunca
bir Kur’an ziyafeti ile nimetlenecekler.
Bu duruma anlam veremediler.
Ve sonunda bu durumu anlamak için Efendimiz(sav)’e sordular:
“Ya Resulallah! Biz bekliyorduk ki ikinci
rekâtta da uzunca okuyacaksın, biz de huşu
ile dinleyeceğiz. Fakat olmadı. Kısa bir
kıraatle namazı tamamladınız. Mahzuru
yoksa sebebini anlatır mısınız?”

Bunun üzerine Efendimiz(sav):
“Duymadınız mı ağlayan çocuğun sesini?
Annesine ve çocuğa sıkıntı vermemek için
namaza yetecek kadar okudum ve namazı
tamamladım.” der.

O’nun dünyasında çocukların özel bir yeri
vardır. Peygamber Efendimiz(sav) çocukları
anne ve babalarından daha çok düşünürdü.

Çocukları üzmemek için en çok sevdiği
namazını kısa keserek tamamlar.

Başka bir gün çok daha farklı bir durum meydana
gelir.
O gün de namazda secde alışılmışın dışında
uzatılır. Birlikte namaz kıldıkları ashabı
secdenin bu kadar uzatılmasına anlam
veremezler.
Zannederler ki O’na vahiy geldi.
Namazdan sonra içlerinden biri sorar:

“Ya Resulallah! Namazda secdeyi oldukça
uzattınız. Diğer zamanlarda bu kadar
bekletmiyordunuz. Bundan sonra namazda
böyle mi yapacağız?”

Bunun üzerine Efendimiz(sav):
“Torunum boynuma binmişti. Oyunu
bozulmasın diye secdeyi biraz uzatıverdim.”
buyurdu.
Alıntı ile Cevapla
Alt 19 Ağustos 2014, 15:50   Mesaj No:4
Medineweb Sadık Üyesi
Avatar Otomotik
Durumu:Fatıma-i Zehra isimli Üye şimdilik offline konumundadır
Medine No : 36712
Üyelik T.: 22 Aralık 2013
Arkadaşları:17
Cinsiyet:
Mesaj: 844
Konular: 67
Beğenildi:28
Beğendi:1
Takdirleri:60
Takdir Et:
Konu Bu  Üyemize Aittir!
Standart Cevap: Çocuğunu Namaza Nasıl Alıştıracağını Soran Anneye Mektup

Çocuklarımızı Namaza Nasıl Alıştırırız?


Hz. Peygamber (sav)’ın şöyle buyurduğu rivayet edilmiştir: “Çocuklarınız yedi yaşına geldiklerinde onlara namazı emredin. On yaşlarına gelince (namaz kılmazlarsa) onları dövün. Ve yataklarda aralarını ayırın.”( Ebû Davut, Salât, 26, h.no: 495; İbn Ebî Şeybe, I/304, h.no:3482; Darakutnî, I/230; Hâkim, Müstedrek, I/311, h.no: 708; Beyhakî, Şuabu’l-İman, VI/398, h.no: 8650)



İslam’ın beş şartı içerisinde kelime-i şehadetten hemen sonra gelen, Allah Rasulu(s.a.v.)’nun “iman ile küfür arasında” olarak işaret ettiği namazdır. Başlıktaki soru, müslüman anne-babaların en çok düşündüğü, üzerinde durduğu ve belki de en çok dua ettiği konuların başında gelmekte. Ama bu soruyu sormazdan evvel kendimize şu soruyu sormalıyız? “Ben, kendi nefsimi namaza nasıl alıştırırım?” Nefs, kendini savunmaya geçip, yıllardır namaz kıldığını söyleyebilir, ama bu namaza alışmış olmak demek değildir. Bu, namaz kılmanın gerekliliğini idrak etmiş, kılmadığı takdirde cehennem ile korkutulduğunun bilincinde olan insanın “kılayım da üzerimdeki borçtan kurtulayım” edasıyla yapageldiği bir ibadet şekli olur ancak. Ve bu da münafıkların namaza tembellikle kalkması gibi, insanı zarureti yerine kerhen getirme konumuna düşürebilir. Yani bu namaz, namaza alışmış olmanın bir neticesi değildir. İşte bu nedenle, çocuklarımızı namaza alıştırmak istiyorsak, namazın ne denli önemli bir ibadet olduğunu hareketlerimizle göstermek zorundayız. Nasıl mı?

Çocuklar rol model alarak öğrenirler. Anne-babayı namaz kılarken gören, minik yavrularımız nasıl da bizim yanımızda secde yapmaya çalışır. Çok küçükken tam secde yapamazlar, kimi zaman popo havada, kimi zaman boylu boyunca yere uzanarak bizi taklit ederler. Aynı anda çocuğumuzla secdeye gidince, hemen o an “bir ömür böyle yavrumla yan yana secde etmeyi nasip et Allah’ım” diye dualar ederiz. Salt taklitten ibaret olan bu namaz, biraz büyüdükçe çocuk tarafından anlamlandırılmaya çalışılacak. Bu nedenle “öyleyse namazı çocuğun hayatında öylesine gelip geçen bir şey gibi bırakmamak gerekir”. Bu ne demektir? Ezan okunduğunda çocuğa bunu duyurmalı. “Bak ezan okunuyor. -klasik halk deyimiyle- Allah diyor” diyerek çocuğun dikkatini ezana çekmek gerekir. İkinci aşamada o an elimizde olan işi gücü bırakıp abdeste yönelmeli ve ilk vakti içerisinde namazı kılmalıyız. Böylece çocuk “namaz ne kadar önemli ki, annem bütün işini gücünü bırakıyor, hemen abdest alıp namaz kılıyor” diye düşünmeli.

Ve yazarın dediği gibi namazı, hayattaki önemsiz, “bir ara yapılabilen” bir şey gibi değil, onun için her şeyin bir kenara bırakıldığı bir ritüel olarak algılasın. Tabi burada abdest alışımız bile çocuk için namazın değerini gösterecek. Ne kadar temiz de olsa, yeniden ellerini,yüzünü, ayaklarını yıkıyor diye düşünmeli. namaz için setr-i avret yapmak(yani belirli yerleri örtmek) de çocuğun dikkatini çekecek. Namaz için özel bir hazırlık olduğunu görmesi, namazın her şeyden başka bir yerde/konumda olduğunu anlamasını sağlayacaktır. Bu kısım, çocuğumuz bizi görerek namaz alışkanlığı edinebileceği için, dikkat etmemiz gerekenlerdi. Hem ezan okunduğunda hemen namaza yönelmek, hem abdest almak, hem setr-i avret gibi. Bir de bu görerek öğrenmenin dışında, birkaç yolla çocuklarımıza namaz alışkanlığı kazandırmaya çalışabiliriz:

Çocuğumuz 2 yaşına geldiğinden itibaren ona bir seccade alabiliriz, minik seccadeler var ya, onlar çok hoşlarına gidiyor. Aynı zamanda kendilerine ait bir seccade olması, namazla bütünleşmelerini de sağlıyor. Dolaplarında, uzanabilecekleri bir yerde muhafaza edebilirsiniz.

Namaz kılacağınız zaman çocuğunuza seslenebilirsiniz. “aa sen akşam namazını kıldın mı bakalım? diyebilir, onu namaza teşvik edebilirsiniz. Bu arada vakitleri de öğrenmiş oluyorlar. Ama anne az önce kıldım ben, diye cevap alabilirsiniz. Bu durumda da bunun farklı bir vakit olduğunu belirtirsiniz.

Kızlar için bir başörtü, erkeklere de takke alabilirsiniz. Farklılıklar hoşlarına gidiyor ve daha cazip hale getiriyor olayı. Tabi bu eşyalar sürekli ellerinin altında olursa, namazla bütünlük sağlanamayabilir.

Kısa surelerden ezberletmeye başladıysanız, hadi şimdi sen de oku bakalım diyerek de teşvik edebilirsiniz. Hem sureyi tekrar etmiş olurlar, hem de kendilerini daha da büyümüş hissedip mutlu oluyorlar.

Cemaat halinde namaz kılınırken, onların da ortamda olmasına özen gösterin. Eğer baba camiye gidiyorsa götürebilir, ya da eve misafirler geldiğinde cemaat olunduğunda çocuğun da yanlarında bulunmasına dikkat edin. Evde sakince kılınan namazdan ziyade böyle namazlar daha çok dikkatlerini çekiyor ve bir ritüel olarak uygulandığını hissediyorlar.

küçük bir Kuran hediye edin, namazdan sonra açıp okusun. Tabi okuma bilmeyecektir daha küçükken. Ama sorun değil. Bunu bir alışkanlık haline getirmesini sağlayabilirsiniz. Namazdan sonra siz kendi Kuranınızı elinize aldığınızda(ya da zikir kitapçığını), o da kendi Kuranını eline alıp okur-muş gibi- yapabilir.



7 yaş öncesi dönem için namaz konusunda bu tür uygulamalar yapabiliriz. Tabi yan etkileri var. Ezanı duyduğu anda konumuna bakmadan secdelere kapanabilir, ezan duyduğunda kolunuzdan çekiştirip “anne hadi koş ya, namaz geçiyor” diyebilirler. Sağlık olsun

7-10 yaş arası, namazı çocuğa sevdirme ve onda bunu alışkanlık haline getirme yaşıdır. Hadise binaen böyle söylüyoruz tabi. Arada tam 3 yıl var. Bu da çok önemli bir nokta aslında. hiçbir ibadet için bu kadar uzun bir alışma süresi konmamıştır esasen. Çocuğa 7 yaşından itibaren namaz kıldırmaya çalışacağız ama zorlamadan, baskı yapmadan, sevdirerek, zaman zaman kılmadığında üstüne gitmeyerek. Ama on yaşında geldiğinde artık kesin bir şekilde bütün namazları kılması gerektiği için, bu üç sene içinde çocuğu çok iyi işlemeliyiz. Kesinlikle, “aman daha çok var” diye düşünmemeliyiz.Çok sakat bir düşünce, zira alışmak uzun sürebilir diye zaten üç sene gibi bir süre verilimiş. Siz kendi insiyatifinizle bu süreyi kısaltmayın lütfen. Çocuğunuzun hakkından çalmak olur bu. Bu süre içinde, çocuğa namazda okuyacağı sureleri, duaları öğretmeli, abdest almayı, namazın rükunlarını tam olarak öğretmeli, aynı zamanda namazların kaç vakit ve rekat olduğunu da belletmeli. 10 yaşına geldiğinde desteksiz olarak abdest alıp namazını kılabilmeli artık.

Allah çocuklarımızı namazdan ayırmasın. Bizleri de onlara her haliyle hayırla örnek olabilen anne-babalar olmayı nasip etsin. Amin…

ان بين الرجل و بين الشرك و الكفر ترك الصلاة”. “Muhakkak ki, kişi ile şirk ve küfür arasında namazın terki vardır.” (Müslim, Îmân 134)

seyyafinannesi.wordpress.com'dan alıntıdır.
Alıntı ile Cevapla
Cevapla


Konuyu Toplam 1 Kişi okuyor. (0 Üye ve 1 Misafir)
 

Benzer Konular
Konu Başlıkları Konuyu Başlatan

Medineweb Ana Kategoriler

Cevaplar Son Mesajlar
Namaza nasıl kalkılmalı Seyyid Namaz-Abdest-Teyemmüm 5 18 Mayıs 2015 20:24
Tekfir fitnesini soran müslümana mektup hiranur86 Tevhid Ve Şirk Konuları 55 18 Kasım 2013 00:01
namaza nasıl başladınız nurhan murat Serbest Kürsü 7 14 Ocak 2013 21:43
Çocuğunu seven bu haberi okusun! muuskem Tıbb-ı Nebevi ve Alternatif Tıp Bilgileri 0 14 Ocak 2013 13:37
kabirden anneye mektup... nermin Kıssalar-Hikayeler-Nasihatler 0 08 Kasım 2008 15:39

Bir Ayet Bir Hadis Bir Söz | www.kaabalive.net Bir Ayet Bir Hadis Bir Söz | www.medineweb.net Yeni Sayfa 1
.::.Bir Ayet-Kerime .::. .::.Bir Hadis-i Şerif .::. .::.Bir Vecize .::.
     

 

 Medineweb Sosyal Medya Gruplarımız:  Medineweb  Medineweb  Medineweb  Medineweb Medineweb     

  www.alemdarhost.com sunucularını Kullanıyoruz.