|
Konu Kimliği: Konu Sahibi Seher Yeli,Açılış Tarihi: 24 Eylül 2008 (15:38), Konuya Son Cevap : 06Haziran 2019 (02:26). Konuya 3 Mesaj yazıldı |
| LinkBack | Seçenekler | Değerlendirme |
24 Eylül 2008, 15:38 | Mesaj No:1 |
Bayramın adı......... Bayramın adı......... Şeker Bayramı değil, Ramazan Bayramı Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, ''Bakıyorsunuz, bayram adını değiştirdi. Ne oldu bayramın adı? Tatil. Olmaz. Bu bayram tatil değil, tatil başka bir şey. Adını bir başka türlü de değiştirmişler şimdi; Şeker bayramı. Bu dört dörtlük bir ramazan bayramı, ne şeker bayramı... İlginç şeyler oluyor bu erozyondur aslında. Yani buna bir kültürel erozyon denir. Bunlara fırsat veremeyiz, vermemeliyiz'' dedi. Başbakan Erdoğan, partisinin Şanlıurfa teşkilatı tarafından çamlık Restorant'da verilen iftar yemeğine katıldı. Erdoğan, burada yaptığı konuşmada Şanlıurfa'ya yönelik yatırımlar hakkında bilgi verirken bölgesel ayrımcılık yapmadıklarını söyledi. Erdoğan, şöyle konuştu: ''Bu ayrımların kalktığı bir Türkiye bizim hedefimizdir. Bizim üç tane kırmızı çizgimiz var. Bunlardan bir tanesi bölgesel milliyetçilik. Biz bölgesel milliyetçilik yapamayız. Bizim için batı neyse doğu da o. Kuzey neyse güney de o. Yani 780 bin metre karelik vatan topraklarının aynı şekilde ihya olduğu bir Türkiye hedefimiz var bizim. Bunun dışında başka bir şey düşünemeyiz. Kimsenin de bunun dışında başka bir şey düşünmesini istemeyiz. Bir diğeri de etnik milliyetçiliktir. Bizim ülkemizde hangi etnik kimliğe sahip olursa olsun Kürdüyle, Türküyle, Lazıyla Çerkeziyle, Gürcüsüyle Abhazasıyla aklınıza ne gelirse. Bunların hepsi bizim için birer alt kimliktir, ama bunun üstünde bizim bir anayasal kimliğimiz var. O da nedir? Türkiye Cumhuriyeti vatandaşı olmak. Ve bundan dolayı da kimsenin rahatsız olmaması gerekir. Demesi lazım ki 'Hepimiz alt kimlikle ben Türküm, ben Kürdüm, ben Lazım ben Çerkezim, ben Gürcüyüm. Şimdi ben Siirt'ten evliyim, ama ben Rizeliyim. Şimdi biz ayrı havada ayrı tavada mı yiyeceğiz? Bizi birleştiren bir sathın olması lazım. O da ne? Türkiye Cumhuriyeti vatandaşı olmak. Bu bizi birleştiriyor. Bunu başarıyla sürdürmemiz lazım. Bu vatan toprakları içinde hemen hemen herkes büyük bir çoğunlukla böyle değil mi? Niye rahatsız oluyorsun yahu. Nedir bu? Bakıyorsunuz bir grup illa 'benim etnik kimliğim galip gelecek' öbürü illa 'benim ki...' bırakın bu işleri. Bu ayrımcılıktır, bu bölücülüktür. Biz Yunus kültürünü yudumlamış bir milletiz. Mevlana kültürünü yudumlamış bir milletiz. Biz yaradılanı yaradandan ötürü seven bir anlayışın mensuplarıyız. Bunu yakalamamız lazım. Bakınız birisi çıkmış medeniyetler çatışmasından bahsediyor. Biz çıktık İspanya Başbakanı'yla BM Genel Sekreterinin riyasetinde Medeniyetler İttifakını başlattık. Niye başlattık? İstiyoruz ki farklı medeniyetler birbiriyle çatışmasın, farklı dinler birbiriyle çatışmasın. Bunları tarihin karanlıklarına gömelim, yeni bir dünyayı barış üzerine kuralım. Sevgiye, saygıya dayalı olarak kuralım istiyoruz. Birlik beraberlik içerisinde kuralım. Yalana, yanlışa dayalı olarak kurmayalım, dürüstlük üzerine kuralım. Bunu hatırlayalım, bunun gayreti içerisinde olalım. Ben onun için teşkilatlarımıza, sivil toplum teşkilatlarımızın temsilcelerine, muhtarlarımıza hep onu söylüyorum.'' ''BAYRAM TATİL DEĞİL'' Başbakan Erdoğan, birlik ve beraberliğin en güzel şekilde yaşandığı Ramazan Bayramı'nın yaklaştığını hatırlatarak, şöyle devam etti: ''Bu Ramazan Bayramı'nda da bu birliğimizi beraberliğimizi teyit eden gidiş gelişlerimiz olacak. Küçükler büyüklere muhakkak gitmeli. Bunu ihmal etmeyelim. Anneler, babalar bunları çok bekler. Annelerimizi babalarımızı bunlardan mahrum etmeyelim. Bunlar bizim geleneklerimizin, kültürümüzün güzel örnekleridir, ama ne yazık ki bunları büyük ölçüde kaybettik. Bakıyorsunuz, bayram adını değiştirdi. Ne oldu bayramın adı? Tatil. Olmaz. Bu bayram tatil değil, tatil başka bir şey. Adını bir başka türlü de değiştirmişler şimdi. Şeker bayramı. Bu dört dörtlük bir Ramazan Bayramı, ne şeker bayramı... İlginç şeyler oluyor, bu erozyondur aslında. Yani buna bir kültürel erozyon denir. Bunlara fırsat veremeyiz, vermemeliyiz. Ve olması gereken ne ise bunu yerinde aynı şekilde değerlendirmemiz lazım. Ve bu değerler erozyona uğrarsa işte o güç dengelerini sarsarız ve yavaş yavaş onlardaki kayıp geleceğimizi de ne yapar? İnkıraza götürür. Burada anneler babalar hep birlikte yavrularımıza bu telkinleri bu nasihatleri yapmamız gerekir. En doğrusu şartlar zorlamadığı sürece bayramda anacığımın elini öpmeden bir yere ayrılmıyorum. Büyüklerimi ziyaret etmeden bir yere ayrılmıyorum. Urfalı bunu zaten iyi bilir de buradan bu mesajı vereyim diyorum. Şimdi de 'Başbakan bunu da konuştu, burada da acaba ne yatıyor' diye birileri bir şey karıştırmaz. Ben bir sorumluluğun bir misyonunun gerekliliği olarak, bir sorumluluğun gereğini yerine getirmek durumundayım. Onun için bunu burada açıklıyorum. Birlik, beraberlik içinde dayanışma ve yardımlaşma içinde inşallah bu süreci sürdüreceğiz. AA
__________________ Şu an yaptığınız hiçbirrr iş, Kılınmayı bekleyen vakit namazından daha önemli değildir!! | |
Konu Sahibi Seher Yeli 'in açmış olduğu son Konular Aşağıda Listelenmiştir | |||||
Konu | Forum | Son Mesaj Yazan | Cevaplar | Okunma | Son Mesaj Tarihi |
20 kuruş (Bir İmamın İmtihanı) | Kıssalar-Hikayeler-Nasihatler | maşuk | 3 | 2714 | 18 Nisan 2009 13:08 |
pc leşmiş insanlar | Serbest Kürsü | Seher Yeli | 0 | 1948 | 17 Nisan 2009 16:34 |
İmanın tadına varmak için… | Adap-Edep-Ahlak | Seher Yeli | 0 | 2076 | 15 Nisan 2009 19:45 |
Tüm kötülüklerden Allah’a sığınmanın sırları! | Adap-Edep-Ahlak | İLAHİ AŞK | 1 | 2059 | 15 Nisan 2009 19:43 |
Allah’la aramızı nasıl düzeltiriz? | Adap-Edep-Ahlak | Kara Kartal | 5 | 2263 | 15 Nisan 2009 19:37 |
25 Eylül 2008, 15:17 | Mesaj No:3 |
Cvp: Bayramın adı.........
'Bırak başbakanlığı, Vakit'e başyazar ol' Erdoğan'ın üslubuna en sert tepki Ahmet Hakan'dan geldi Başbakan Erdoğan'ın "Bayram Şeker mi Ramazan mı polemiği ve üslubu"na Hürriyet yazarı Ahmet Hakan'dan çok sert bir tepki geldi. Hakan'a göre "Erdoğan bu üslupla başbakanlık değil, Vakit'te yazarlık yapmalı" Erdoğan Vakit’e başyazar olsun BAŞBAKAN Erdoğan uçağına Vakit’in küfürbaz yazarını aldıkça... Ben şu türden analizler patlatıyordum: "Tayyip Erdoğan, Vakit gibi cepheleştirici bir yayın organının sırtını okşayarak, oradan gelecek desteğe tenezzül ediyor." Meğer ben ne büyük bir yanılgı içindeymişim! Meğer Tayyip Erdoğan’ın içinde bir "klasik Vakit yazarı" uyuyormuş... Görmüyor musunuz? Frenler boşalınca, içindeki "klasik Vakit yazarı" nasıl da uyanıverdi? Artık o da cepheleştiriyor... Artık o da nefret ettiriyor... Artık o da Vakit üslubuyla racon kesiyor... Hatta Vakit’ten ilham alıyor: Medyaya boykot çağrısı fikrinin babası Vakit’tir... Şimdi de tutmuş, "Ramazan Bayramı’na Şeker Bayramı denmez" diyerek ahkam kesiyor... Sanki memleketin başbakanı değil de Vakit’in fıkıh köşesi yazarı konuşuyor... * * * Ey Tayyip Erdoğan... Sen merkez sağ bir partinin liderisin... Bırak isteyen vatandaşın "Şeker Bayramı" desin, isteyen vatandaşın "Ramazan Bayramı"... Bırak isteyen vatandaşın, "selamünaleyküm" desin, isteyen vatandaşın "merhaba"yı tercih etsin... Bırak isteyen vatandaşın "baklava" yesin, isteyen vatandaşın "likör artı kahve" takılsın... Sana ne? Toplumu bayram adları üzerinden cepheleştirme işini neden Vakit yazarlarına bırakmıyorsun ki? Sen ne diye giriyorsun bu topa? Yok, eğer nefsine hakim olamıyorsan... Bırak başbakanlığı, git Vakit’e başyazar ol... Gürbüz Çapan için bir tanıklık TUNCAY’a kefil olmam... Bir haltlar karıştırmış olabilir... Ya da hiçbir şey yapmamıştır da, kasten "bir haltlar karıştırdığı" izlenimini vermiştir... Bilmiyorum, bilemiyorum... Eski polis şefi Adil Serdar Saçan’a da kefil olmam... Adı işkenceciye çıkmıştır... Hüküm falan giymiştir... Ve ben öyle bilirim ki işkence yapmayı içine sindiren adam, her şeyi yapar... Ancak iş Gürbüz Çapan’a gelince, durum fena halde değişir... * * * Gürbüz Çapan, kafa dengi bir adamdır... Bırakın "Ergenekon Çetesi"ne üye olmayı, herhangi bir "ekip işi"nin içinde yer almaz, alamaz... Çünkü böyle bir etkinliğin içinde yer almak adamın doğasına aykırıdır... İstese de çete faaliyetine ayak uyduramaz ki... Çetenin elebaşıları, üç günde atarlar onu çeteden... Öylesine aykırıdır, terstir... Türküsü her saza uymaz... Emir komutaya gelemez... Cins bir adamdır Gürbüz Çapan... Bir yandan Cumhuriyet gazetesine destek çıkar, bir yandan Kanal 7’cilerle dost olur... İdeolojisi belli bir kalıbın içine sokulamaz... Dostlukları da tuhaftır... Gürültüsü de... Üslubu da... Tam 20 yıldır tanırım kendisini... Ben "dinci" idim, o dostum idi... Ben 28 Şubat’a karşı aslanlar gibi direnişte idim, o dostum idi... Ben hafiften yan çizmeye başlamış idim, o yine dostum idi... Dostluklarını, ideolojik duruşlara göre şekillendirmeyen ve bütün karakter sınavlarını başarıyla geçen biri, "Ergenekon Çetesi"ne atfedilen alçaklıkları yapabilir mi? Hadi diyelim ki bana "Sisi"yi, "Nurseli"yi "Ergenekoncu" diye yutturdunuz... 20 yıllık dostumu da mı yutturacaksınız? | |
06Haziran 2019, 02:26 | Mesaj No:4 |
Durumu: Medine No : 38944 Üyelik T.:
09 Şubat 2014 |
Bayram tatil değil, bayramı bayram gibi yaşamanız ümidiyle..
__________________ O (cc)’NA SIĞINMAK AYRICALIKTIR |
Konuyu Toplam 1 Kişi okuyor. (0 Üye ve 1 Misafir) | |
Benzer Konular | ||||
Konu Başlıkları | Konuyu Başlatan | Medineweb Ana Kategoriler | Cevaplar | Son Mesajlar |
Cuma Ve Bayramın Aynı Güne Rastlaması | Huzurİslam | Hadis-i Şerif | 0 | 22 Kasım 2008 02:29 |
.::.Bir Ayet-Kerime .::. | .::.Bir Hadis-i Şerif .::. | .::.Bir Vecize .::. |
|