|
Konu Kimliği: Konu Sahibi Medineweb,Açılış Tarihi: 28 Ekim 2013 (23:47), Konuya Son Cevap : 28 Ekim 2013 (23:48). Konuya 3 Mesaj yazıldı |
| LinkBack | Seçenekler | Değerlendirme |
28 Ekim 2013, 23:47 | Mesaj No:1 |
Durumu: Medine No : 13301 Üyelik T.:
04 Şubat 2011 | Din Bilimleri-Ünite6: Din Eğitimi Bilimi Din Bilimleri-Ünite6: Din Eğitimi Bilimi ÜNİTE 6: DİN EĞİTİMİ BİLİMİ DİN EĞİTİMİ BİLİMİ Bu ünite, Din Eğitimi Biliminin “ne”liğini, gelişimini, amacını ve görevlerini, alanını ve sınırlarını, yöntemini ve diğer bilimlerle ilişkisini ortaya koymayı amaçlamıştır. 1. Din Eğitimi Bilimi Nedir? Din Eğitimi Bilimi ünitesinin ilk konusunda, din eğitimi biliminin “ne” olduğu sorusuna, doğrudan bir tanım yapmak yerine, tanımdan daha kapsamlı bir açıklama oluşturarak cevap aranmıştır. “Din Eğitimi Bilimi”nin “ne”liği ortaya konulurken, kendisini oluşturan beş kavramı analiz etme yaklaşımı benimsenmiştir. Bu kavramlar, “din”, “eğitim”, “bilim”, “din eğitimi” ve “eğitim bilimi” kavramlarıdır. Yapılan analizler doğrultusunda din eğitimi bilimini; bireyin dinî davranışlarında kendi yaşantıları vasıtasıyla ve kasıtlı olarak istendik değişme meydana getirme denemeleri sürecini geçmişi, bugünü ve geleceği ile bilimsel metotları kullanarak, betimlemeye, açıklamaya ve kontrol altına almaya çalışan bilimsel disiplin olarak açıklamak mümkündür. 2. Din Eğitimi Biliminin Doğuşu ve Gelişimi Bir bilim dalı olarak din eğitimi biliminin gelişim sürecini, bu bilimin doğuş sebeplerini ve bu doğuşu geciktiren sebepleri inceleyerek ortaya koymak mümkündür. Dolayısıyla bu konu aşağıdaki başlıklar altında ele alınacaktır. Din eğitimi biliminin doğuş sebepleri (Bilimselleşme süreci) En genel ifadesiyle, din eğitimi bilimi de, diğer bütün bilimlerin doğuşu gibi var olan bir gerçekliği –eğitimin dinî boyutunu- anlama, açıklama ve kontrol etme ihtiyacından doğmuştur. Din eğitiminin bilimselleşme sürecini Türkiye açısından ele alacak olursak, ilâhiyat fakültelerinin kurulmasını önemli bir dönüm noktası olarak görebiliriz. Zira Türkiye’de ilâhiyat fakültelerinin halkı din konusunda bilimsel olarak aydınlatma amaçlı kurulduğunu söyleyebiliriz. Din eğitimi biliminin doğuşunu geciktiren sebepler Yukarıda belirtildiği gibi, din eğitimi bilimi, çok geç fark edilmiş olsa da gerçek bir ihtiyaçtan doğmuştur. Bu durum özellikle ülkemiz için daha geçerli görünmektedir. Çünkü Batı’da din eğitimini bilimselleştirme çabaları 19. yüzyılın sonlarına kadar uzanırken, bizde 20. yüzyılın ikinci yarısından sonra başlamaktadır. Aşağıda, gecikme sebepleri maddeler halinde sıralanmıştır: 1. Din eğitiminin hayatın gerçekliğinden doğan bir ihtiyaç olduğu ve bu ihtiyacın bilimsel bilgiyle giderilmesi gerektiği geç fark edilmiştir. 2. Din eğitimi uzun süre sadece pratik yönüyle görülmüş, bilimsel-teorik boyutugözden kaçırılmıştır. 3. Bilimlerin ayrışmasından sonra, din eğitimi, modern bilimciler, özellikle de eğitim bilimcileri tarafından ihmal edilmiş, din bilimcileri ise, modern bilimcilerle olan çatışmalar yüzünden savunma içine girmişlerdir. Bu savunma pozisyonu, geleneğe bilinçsizce sarılmayı beraberinde getirmiş ve bilimselleşme gereğinin gizli kalmasına sebep olmuştur. 4. Okullardaki din eğitiminin meşruiyetini tartışmaktan, onu bilimsel niteliklere ulaştıracak tartışmalara zemin bulunamamıştır. 5. Psikoloji gibi eğitime etki eden yeni bilimlerin verilerini din eğitimi açısından yorumlamak zaman almıştır. Geleneksel öğretim ve öğretmen anlayışı bu yorumlamayı geciktirmiştir. Psikoloji ve eğitim alanındaki yeni yaklaşımlar, çocuk merkezli yaklaşım gibi, din eğitimi alanına bir saldırı gibi algılanabilmiştir. 6. Yüzyılın bilimlerindeki pozitivist anlayışlar, din ve din adamlarıyla ilişkilerin kurulmasını zorlaştırmıştır. 7. Program geliştirme ve öğretmen yetiştirme çabalarına din eğitimi uzunca bir süre dâhil edilmemiştir. 3. Din Eğitimi Biliminin Alanı ve Sınırları Bilim başlığı altında ele alındığı gibi, bilim olmak belli bir konu alanına sahip olmayı gerektirir. Buna göre, din eğitimi biliminin de kendi alanı olmalıdır. Her ne kadar bu alanı kesin sınırları ile tespit etmek mümkün değilse de, disiplinler arası bir anlayıştan hareket etmek, bu konudaki sorunu çözebilir gözükmektedir. Esasen, din eğitimi biliminin alanı hakkında, daha önce, din eğitimi bilimi nedir, başlığı altında kavramlar analiz edilirken kısmen söz edilmişti. Buna göre, din eğitimi biliminin alanı, “din eğitimi ile ilgili gerçeklikler”dir. Bu gerçeklikler tespit edilirken, normatiflikten uzak kalınarak, betimleyici bir yaklaşım izlenmelidir. Bunun için din eğitimi biliminin de araştıracağı ilk mesele, nelerin öğretileceği, hangi davranışların kazandırılması gerektiği olmamalı, aksine, din eğitimi nedir, niçin vardır ve nasıl vardır soruları olmalıdır. Bunlar da normatif olarak değil, olgusal olarak araştırılmalıdır. Din eğitimi bilimi, dini ve dinî geleneği mahiyeti itibarıyla sorgulayan ve ortaya koymaya çalışan bir bilim değildir. Din eğitimi bilimi, dinin öğretilebilirliği ve niçin, nasıl, nerede, hangi araç ve gereçlerle öğretilebileceğini araştıran bilimdir. O, bunu yaparken tarihi, günü ve geleceği birlikte değerlendirir. Diğer taraftan, din eğitimi bilimi eğitim bilimlerinin ve beşeri bilimlerin verilerini de kullanır. Bu itibarla din eğitimi bilimi, disiplinler arası bir özelliğe sahiptir. |
Konu Sahibi Medineweb 'in açmış olduğu son Konular Aşağıda Listelenmiştir | |||||
Konu | Forum | Son Mesaj Yazan | Cevaplar | Okunma | Son Mesaj Tarihi |
Medinewebli önlisans İlahiyat 1.sınıf öğrencileri... | İlahiyat Öğrencileri İçin Genel Paylaşımlar | nurşen35 | 87 | 33957 | 23 Mayıs 2015 21:53 |
Gülmek isteyenler tıklasın :))) | Videolar/Slaytlar | Kara Kartal | 3 | 4092 | 10 Mayıs 2015 16:16 |
Cumartesi Anneleri’nin ahı/Can Dündar | İslami Haberler | Medineweb | 0 | 2745 | 10 Mayıs 2015 16:13 |
Ayın Üyesi ''zeynepnm'' | Ayın Üyesi | 9Esra | 13 | 9035 | 30 Nisan 2015 14:29 |
Müzemmil suresi bize ne anlatıyor | Tefsir Çalışmaları | Medineweb | 0 | 3353 | 19 Nisan 2015 15:45 |
28 Ekim 2013, 23:47 | Mesaj No:2 |
Durumu: Medine No : 13301 Üyelik T.:
04 Şubat 2011 | Cevap: Din Bilimleri-Ünite6: Din Eğitimi Bilimi 4. Din Eğitimi Biliminin Amacı ve Görevleri Din Eğitimi Biliminin Amacı Din eğitimi biliminin amaçları konusunda, din eğitimi bilimi hakkındaki farklıyaklaşımlardan kaynaklanan çeşitli görüşlere rastlamak mümkündür.Bilim merkezli yaklaşıma göre, bir bilim dalı olarak din eğitiminin amacını; araştırmaalanına giren din eğitimi gerçekliğini bütün boyutlarıyla bilimsel metot ve tekniklerkullanarak betimlemeye, açıklamaya ve kontrol altına almaya çalışmak, olarakbelirlemek mümkündür. Din Eğitimi Biliminin Görevleri Din eğitimi biliminin en önemli ve birinci görevi, kendi “ne”liğini ortaya koymaktır. Bu, din eğitimi biliminin, bağımsız bir disiplin olarak varlığını ispat etmesi demektir. Bunun için, Bir anabilim dalı olarak din eğitimi biliminin: 1) Bilim olarak din eğitiminin tanımını ve açıklamasını yapması, 2) Din eğitimi biliminin alanını tespit etmesi, 3) Din eğitimi biliminin bilimler arasındaki konumunu, ilgili bilimlerini ve ilişki biçimlerini belirlemesi, 4) Din eğitimi biliminin araştırma metotlarını ortaya koyması, 5) Din eğitimi biliminin amaç ve görevlerini irdelemesi, 6) Din eğitiminin bilimsel terminolojisini oluşturması gerekmektedir. Tüm bunları yaparken, dindar insanların beklentilerini karşılanma amacıyla değil, din eğitiminin gerçek fonksiyonlarına uygun bir teori geliştirilebilmelidir. Ayrıca, 1) Yaygın ve örgün din eğitimini, bireysel, toplumsal, milli, evrensel, ekonomik, hukuksal açılardan temellendirerek, din eğitimi ve öğretiminin gereğini ortaya koyması, 2) Din eğitiminde program geliştirmeden başlayarak bütün süreç için teorik zemin oluşturması, 3) Din eğitimi sürecinin öğeleri üzerinde düşünmesi de bu çerçevedeki görevlerinden sayılabilir. Belli bir dinin eğitimi tarihi olarak din eğitimi biliminin:Din eğitiminin başlangıcından günümüze kadar geçirdiği süreci; 1) Kurumsallaşma açısından, 2) Ders anlayışı ve çeşitleri açısından, 3) Eğitim anlayışı ve gelişimi açısından, 4) Öğretmen ve öğrenci anlayışı ve gelişimi açısından, 5) Öğretim yöntem, teknik ve araç gereçleri anlayışı ve gelişimi açısından tespitlerde bulunması, 6) Tespit ettiği hususları betimleyici bir şekilde açıklaması, 7) Açıkladığı hususları hermenötik yaklaşımla değerlendirmek üzere din eğitimi anabilim dalının hizmetine sunması beklenir. Belli bir dinin özel öğretim yöntemleri açısından din eğitimi biliminin:Din eğitimi ana bilim dalının tespit ettiği amaçlara ulaşmak için, 1) Bu amaçlara uygun konu ve muhtevaları araştırması, 2) Bu amaçlara ulaşmak için gerekli öğrenme ortamlarının düzenlenmesi üzerinde düşünmesi, 3) Uygun genel ve özel öğretim yöntem ve teknikleri üzerinde çalışması 4) Uygun araç ve gereçlerin tespiti ve kullanımı üzerinde çalışması, 5) Amaçlara ulaşılıp ulaşılmadığının tespiti için değerlendirmeler üzerinde çalışması, 6) Yaptığı çalışmalar ile din eğitimi ana bilim dalına yeniden düşünülmek üzere problemler sunması beklenir. Yaygın Din Eğitimi (Yetişkinler Din Eğitimi) olarak din eğitimi biliminin: 1) Yaygın din eğitiminin imkanlarını ve problemlerini araştırması, 2) Yaygın din eğitimi için uygun konu ve muhtevaları araştırması, 3) Yaygın din eğitimi için yöntem ve teknikleri araştırması, 4) Yaygın din eğitimi için uygun araç ve gereçleri araştırması beklenir. D i5. Din Eğitimi Biliminde Yöntem Bilim olmak, kendine özgü bilimsel yöntemlere sahip olmayı gerektirir. Dolayısıyla din eğitimi bilimi de, kendi gerçekliğini kendine özgü bilimsel yöntemlerle açıklamak durumundadır. Sözü edilen bilimsel yöntemler, açıklanması gereken her gerçeklik için değişebilir. Bu yüzden sürekli geliştirilmelidir. Din eğitiminden çoğunlukla güncel problemlere güncel çözümler arama görevi beklenirse, böyle bir durumda onun mahiyetini, felsefesini ve bilimsel araştırma metodolojisini de ortaya koyacak çalışmalar lüzumsuz teorik uğraşılar olarak görülebilir. Ayrıca geleneksel yöntemlerin dışına çıkamamak da metodolojinin oluşmasını ve gelişmesini engelleyebilir. |
28 Ekim 2013, 23:48 | Mesaj No:3 |
Durumu: Medine No : 13301 Üyelik T.:
04 Şubat 2011 | Cevap: Din Bilimleri-Ünite6: Din Eğitimi Bilimi Din eğitimi biliminde aşağıdaki yöntemler kullanılmaktadır: 1.Normatif-Dedüktif Yöntem: (tümden gelim) Normatif-dedüktif yöntem, eğitimde ve din eğitiminde kullanılan en eski yöntemdir. Konu ve öğretmen merkezli eğitim anlayışının yöntemidir de denilebilir. Öğrenen ve hedef merkezli eğitim anlayışının yaygınlaşmasından sonra, önemini tam anlamıyla yitirmemekle birlikte, yerini büyük ölçüde diğer yöntemlere bırakmış gözükmektedir. Bu yöntem, adından da anlaşıldığı gibi, belli normları esas alan ve bu normlardan tümdengelim yoluyla sonuca ulaşmaya çalışan bir yöntemdir. Din ve din eğitimi araştırmaları açısından bu yöntem, inanç, fikir ve davranış normlarını bir üst değer olarak kabul eden yaklaşımdır. Bu anlayışa göre, din eğitiminin bütün boyutlarında o dinin kutsal metinlerinde ve geleneğinde yer alan normlar esas alınmalıdır. Din eğitiminin konusu, amacı, ilgili bilimleri ve teorik boyutları ilgilendiren din dersinin hedefleri, konuları, muhtevaları ve metotları, üst değer olarak kabul edilen bu normlardan çıkarılır. 2.Manevî Bilimsel- Hermenötik Yöntem: (Anlama ) Bu yöntemin merkezinde “anlama” kavramı yer almaktadır. Din eğitimi açısından bakıldığında yine metne bağlılık söz konusudur. Normatif dedüktif yöntemden faklı yanı ise, metnin, günün insanı tarafından günün şartları ve birikimi doğrultusunda anlaşılmasının esas alınmış olmasıdır. Manevî bilimsel anlayışın yaygınlaşmasıyla birlikte, eğitimde ve din eğitiminde hermenötik yaklaşım ağır basmaya başlamıştır. Hermenötik anlayışa geçildiği zaman normatif-dedüktif yaklaşımın yukarıda belirtilen sıkıntılarından önemli bir kısmı aşılmıştır. Ancak norm problemi tam olarak aşılamamıştır. Çünkü yine merkezde kutsal metin ve normlar bulunmaktadır. Getirilen yenilik, o metin ve normların zamana göre kendi tecrübeleri çerçevesinde anlamak olmuştur. Bu durumda, hermenötik anlayışın, uygulamadan hareket ediyor olmasının teori ile pratik arasındaki dengeyi kurması beklense de teorinin ağırlığı hissedilmeye devam edilmiştir. “Anlama”nın merkeze alındığı bu yaklaşımda, kişisel anlayışların değil, empirik bulguların varlığına ihtiyaç duyulması beklenir. Ancak, kişisel anlayışların bu noktada önemli sıkıntıya sebep olduğu bilinmektedir.Bu yöntemin önemli bir unsuru da sorudur. Bilimsel araştırmada soru, merkezi bir konumdadır. Soru vasıtasıyla gerçeklik hakkında yeni bilgiler edinilir ve yeni boyutlara kapı açılır. 3.Empirik-Analitik Yöntem:(Öğrenci merkezli anlayış )Eğitim ve din eğitiminde normatif-dedüktif ve manevî bilimsel-hermenötik yaklaşım ve yöntemlerin tek başlarına yetersiz kaldıklarının anlaşılmasından sonra, empirik-analitik yöntemler gündeme gelmeye ve ağırlık kazanmaya başlamıştır. Bunun arkasındaki itici güç ise öğrenci merkezli anlayış olmuştur. Hedef, eğitim olgusunun, öğrencinin, toplumun, zamanın ve çevrenin ihtiyaçlarına göre şekillendirilmesi ihtiyacını karşılamaktır. Bu anlayışın temelinde alan araştırmaları ve bunlara ilişkin yöntem ve teknikler bulunmaktadır. Ancak, tek başlarına kullanıldıklarında, yukarıdaki bütün eleştiriler hemen hemen empirik-analitik görüş için de geçerli hale gelmektedir. Çünkü bu kez de muhtevayı belirleyecek olan metinler göz ardı edilmiş duruma düşmektedir. 4.Dialektik-İdeoloji Eleştirel Yöntem: (Akıl yürütme) Eğitim ve din eğitimi alanında, yukarıda verilen üç yöntemin yanında, dialektik-ideoloji eleştirel yöntemi teklif edenler vardır. Dialektik-ideoloji eleştirel yöntem, diğer üç yönteme alternatif olarak değil, aksine bu üçünün yanında tamamlayıcı bir yaklaşım olarak doğmuş gözükmektedir. Dialektik metod, zıtlıkların kaldırılması için akıl yürütme ilkesine dayanmaktadır. Bu ilkeye göre, ulaşılan her sonuç yeni bir başlangıç olarak kabul edilir. Sürekli tez anti-tez vardır. Bu anlamda düşünme “tecrübe ile gerçeklik arasındaki zıtlığı akıl yürüterek çözme denemesidir.”Din eğitimi araştırmalarında, normatif, hermenötik ve empirik yaklaşımların tek başlarına yeterli olamadıkları anlaşılmıştır. unların, gerektiğinde birlikte ve iç içe kullanılması gereği ortaya konulmuştur. |
28 Ekim 2013, 23:48 | Mesaj No:4 |
Durumu: Medine No : 13301 Üyelik T.:
04 Şubat 2011 | Cevap: Din Bilimleri-Ünite6: Din Eğitimi Bilimi 6.Din Eğitimi Biliminin Dili Bilimsel araştırmalarda kullanılan bilimsel dilin önemi inkar edilemez. Daha önce de belirttiğimiz gibi, kendi bilimsel terminolojisini oluşturmamış bir alanda bilimsel çalışma yapmanın zorlukları vardır. Bu zorluklar, bir taraftan bilimsel araştırma yapan kişinin olayları ve olguları nitelendirmesinde ve açıklamasında kendini hissettirecektir. Diğer taraftan, aynı alanda çalışan araştırmacılar arasında ortak nitelendirme ve açıklamalara ulaşma açısından söz konusu olacaktır. Böylece doğal olarak, belli konularda sistemli, yani bilimsel bilgiye ulaşma güçlükleri yaşanacaktır. Din eğitimi biliminin dilinin, betimleyici, değer ve yargılardan mümkün olduğunca arınmış, yeniden düşünülmeye imkan tanıyan bir dil olması gerekir. Özellikle, dilin ve terminolojinin anlaşılır olması konusunu din eğitimi bilimcileri önemle üzerinde durmaları gereken bir konudur. Çünkü din eğitimi bilimcilerinin, araştırmalarında aynı kavramları aynı anlam, maksat ve muhtevada kullanmaları yani, terminolojide birlik sağlamaları bir ihtiyaçtır. 7.Din Eğitimi Biliminin Diğer Bilimlerle İlişkisi Din Eğitimi Biliminin diğer bilimlerle ilişkisini ve konumunu belirlemek, bilimselleşme sürecinin ortaya konulması açısından gereklidir. Konu alanları itibarıyla bağımsız olan veya belirli bilimler sınıfına giren birçok bilim için bu belirlemeyi yapmak zor değildir. Ancak, din eğitimi için durum zordur. Çünkü din eğitimi, birkaç bilim dalının konu alanıyla ilgilidir. Din eğitimi bilimi, ilk bakışta “ilâhiyat bilimleri” ve “eğitim bilimleri” alanlarını birlikte çağrıştırmaktadır. Hatta bazı araştırmacılar din bilimleri ile ilâhiyat bilimlerini ayrı kategorilerde düşünerek, bu alan sayısını üçe çıkarmaktadırlar. Din eğitimi biliminin bilimler arasındaki konumu hakkında çeşitli yaklaşımlar vardır. Bunlar,Din eğitimi biliminin ilâhiyat bilimleri arasında olduğunu benimseyen yaklaşım, Din eğitimi biliminin eğitim bilimleri arasında olduğunu benimseyen yaklaşım, Din eğitimi biliminin disiplinler arası olduğunu benimseyen yaklaşım. Bilimsel Bilgil8. Din Eğitimi Biliminin İlgili Bilimleri (ilahyat bilimleri)Din eğitimi bilimi, din ve insan ile ilgili konuları ele alırken, diğer bilimlerle işbirliği yapmak durumundadır. Din eğitimi biliminin ilgili bilimlerinin başında ilâhiyat bilimleri gelir. Bunlardan anlaşılması gereken ise, inanılan dinin ilâhiyatının bilimleridir. İslâm dininin öğretim konusu yapıldığı din eğitimi için ilâhiyat bilimleri, İslâm bilimleridir. Yani Tefsir, Hadis, Kelam, Fıkıh, İslâm Felsefesi, Tasavvuf, İslâm Tarihi gibi bilimsel disiplinlerdir. (Eğitim bilimleri) Din eğitimi bilimi, dini öğretime konu ederken, ilgili bilgiyi ilgili ilâhiyat biliminden alır. Eğer, öğretilmesine ihtiyaç duyulan bir konuda yeterli bilgi yoksa veya yeni yorumlara ihtiyaç duyuluyorsa, bunları yine ilgili ilâhiyat biliminden bekler. Kısaca din eğitimi bilimi, ilâhiyat bilimlerinden aldığı bilimsel bilgiyi kendine özgü bilimsel yöntem ve yaklaşımlarla anlamaya ve öğretime hazır hale getirir. Daha önceki açıklamalarımızı da göz önünde bulundurduğumuzda, ilahiyat bilimlerini merkeze alan yaklaşımın söz konusu olduğu ilişkide, din eğitimi biliminin, öğretilmesini uygun gördüğü bilimsel bilgiyi oluşturma görevinin olmayışı dikkati çekmektedir. Din eğitimi biliminin ilgili bilimlerinin ikinci önemli grubunu eğitim bilimleri oluşturmaktadır. Eğitim bilimleri denilince akla, eğitim gerçekliği üzerinde çalışan bilimler gelmektedir. Eğitim felsefesi, eğitim sosyolojisi, eğitim psikolojisi, eğitim tarihi, program geliştirme, planlama ve değerlendirme, eğitim teknolojileri ve materyal geliştirme, eğitim yönetimi, sınıf yönetimi, genel öğretim metotları, özel öğretim metotları, eğitimde psikolojik danışma ve rehberlik gibi disiplinler bu bilimler grubunu oluşturmaktadır. Din bilimleri din eğitimi biliminin vazgeçilmez ilgili bilimler grubunu oluşturur. Hatta, din eğitimi biliminin bir din bilimleri disiplini olması gerektiğini savunanlar da olmuştur. Din bilimleri arasında, din felsefesi, dinler tarihi, din fenomonolojisi, din sosyolojisi, din psikolojisi gibi disiplinleri anmak mümkündür. Din eğitimi biliminin işbirliği içerisinde olduğu antropoloji, sosyoloji, psikoloji, felsefe, iletişim-bilim gibi beşeri bilimler de vardır. Bunlara sosyal bilimler de denilmektedir. Bunun dışında, din eğitimi ilimi, dinî konuları öğretime müsait hale getirmeye çalışırken bazı, fen ve tabiat bilimlerinden de faydalanabilmektedir. |
Konuyu Toplam 1 Kişi okuyor. (0 Üye ve 1 Misafir) | |
Benzer Konular | ||||
Konu Başlıkları | Konuyu Başlatan | Medineweb Ana Kategoriler | Cevaplar | Son Mesajlar |
Çocuk Eğitimi mi Anne-Baba Eğitimi mi? | Hazan Mevsimi | Çocuk ve Aile Sağlığı | 3 | 13 Mayıs 2016 22:22 |
Din bilimleri ünite 3 | Medineweb | Din Bilimleri I | 0 | 28 Ekim 2013 23:54 |
Din Bilimleri-Ünite8: Yaygın Din Eğitimi | Medineweb | Din Bilimleri I | 4 | 28 Ekim 2013 23:51 |
Din Bilimleri-Ünite5: Eğitim ve Din | Medineweb | Din Bilimleri I | 5 | 28 Ekim 2013 23:44 |
Hadiselerin İlmi (Olayların Bilimi)/Muhsin İyi | muhsin iyi | Makale ve Köşe Yazıları | 0 | 10 Mayıs 2013 21:02 |
.::.Bir Ayet-Kerime .::. | .::.Bir Hadis-i Şerif .::. | .::.Bir Vecize .::. |
|