Bir Hadisden ne istifade edebilirz.

[İslaminesil]

Bir Hadisden ne istifade edebilirz.

1. Ebu Zerr-i Gıfari (r.a)’den şöyle dediği rivayet olunmuştur:
   
   Ben bir kere Rasûlullah(s.a.v) (s.a.s)’in huzuruna vardım. O Sırada Rasûlullah(s.a.v) (s.a.s) Ka’benin gölgesinde:
   
   «Kâ’be’nin Rabbine yemin ederim ki, muhakkak Onlar, çok hüsranda (ve ziyanda)dırlar. Kâ’be’nin Rabbine yemin ederim ki, muhakkak onlar çok hüsranda dırlar» buyuruyordu. Ben (kendi kendime):
   
   «Durum nedir ki? Acaba Rasûlullah(s.a.v) (s.a.s) bende hüsranı gerektiren bir şey mi gördü? Benim durumum ne olabilir ki? diyordum. Rasûlullah(s.a.v) bu sözü (tekrarlayıp) söylerken ben de yanına oturdum. Fakat dayanamayıp sordum:
   
   «Ya RasulALLAH! Babam ve anam sana feda olsun. Bu hüsranda ve (büyük ziyanda) olanlar kimlerdir?»
   
   Rasûlullah(s.a.v) (s.a.s):
   
   «Dünyalığı çok olan (zengin)lerdir. Fakat bunlardan şöyle (önündekini), şöyle (sağındaki), şöyle (solundaki) ve ALLAH dini için verenler müstesna» buyurdu.
   
   (Buhari-Müslim)
   
   
   HADİSTEN NE İSTİFADE EDERİZ
   
   — İşte mal varlığı sahib olan Müslümanlara muhteşem bir uyarı... ALLAH kime mal mülk verir de, o kişi bu nimetleri ALLAH rızasını gözeterek, ALLAH yolunda sarfetmez ve bu nimetlerin şükrünün edası hususunda bir şart olan, zekatı ve sadakayı ihtiyaç sahiblerine vermezse evet işte bu kişi ALLAH’ın kendisine cömertçe verdiği nimetlere şükretmemiş, ALLAH’ın mülkü hususunda cimrilik etmiş ve kıyamet gününde ALLAH’ın azabına çarptırılan, hüsrana uğramışlardan olmayı hak etmiştir.

[İslaminesil]

Ebu Hureyre (r.a) Rasûlullah(s.a.v) (s.a.s)’in şöyle buyurduğunu rivayet etmiştir:
...
«Yedi kimseyi ALLAH-u Teâlâ kendi gölgesinden başka gölge olmayan kıyamet gününde kendi gölgesi altına da barındıracaktır.

Birincisi: Adalet sahibi devlet başkanı.

İkincisi: Rabbine ibadet ve itaatle yetişmiş genç.

Üçüncüsü: Gönlü mescidlere bağlı olan kimse.

Dördüncüsü: ALLAH için birbirini seven, ALLAH için birleşen, ALLAH için ayrılan iki kişinin herbiri.

Beşincisi: Asil ve güzel bir kadın tarafından çağrıldığı halde «Ben ALLAH’tan korkarım» diyerek haramı işlemeyen erkek.

Altıncısı: ALLAH yolunda harcadığından solundaki haberdar olmayacak kadar gizli sadaka veren adam.

Yedincisi de: Tenhada ALLAH-u Teâlâ’yı zikredip de gözü dolup taşan kişi.»

(Buhari-Müslim)


HADİSTEN NE İSTİFADE EDERİZ

— Adaletle yani ALLAH’ın adil kanunlarıyla hükmeden devlet adamı, Rabbine olan kulluğunun idrakinde olan mü’min genç, ALLAH’a ibadete, Müslümanlarla birlik olarak harekete gönülden bağlı mü’min, sevdiğini ALLAH için seven, buğzettiğine de ALLAH için buğz eden mü’min, nefsinin Şehevi arzularına ve isteklerine hakim olabilen mü’min, ALLAH yolunda malıyla cihad eden ve tasadduk eden mü’mim ve kimsenin olmadığı bir anda ALLAH’ı anmasıyla kalbi coşup, gözyaşlarına boğulan mü’min... İşte, mü’minin pratik hayatında birçok unsurun ifade edildiği yedi haslet... Evet bu hasletlere sahip olan her mümin gölge bulunmayan kıyamet gününde ALLAH’ın kendi gölgesi altında barınacak kimselerdir.

[İslaminesil]

(Mümin, Günahını Dağ gibi görüp üstüne Düşeceğinden korkar. Münafık ise, Burnunun üzerine konan ve hemen Uçacak Sinek gibi görüR
[Buhari][Hadisi şerif]

[İslaminesil]

“Müslüman Müslüman’ın kardeşidir. Ona hıyanet etmez, yalan söylemez ve yardımı terk etmez. Her Müslüman’ın, diğer Müslüman’a ırzı, malı ve kanı haramdır. Takva buradadır. Bir kimseye şer olarak Müslüman kardeşini hor ve hakir görmesi yeter.” (Tirmizî, Birr, 18)

[İslaminesil]

Ebu Hureyre (R.A.) 'dan rivayetle...

Resulullah (s.a.v.) (bir gün):
"Size en hayırlınız ve en şerlinizin kim olduğunu haber vermiyeyim mi?" buyurdular ve bunu üç kere tekrar ettiler.
Cemaat:
"Evet, haber veriniz!" dedi.
"En hayırlınız, kendisinden hayır umulan ve şerri dokunmayacağı hususunda emin olunandır; en şerliniz de kendisinden hayır ümit edilmeyen ve şerrinden de emin olunmayan kimsedir."

Tirmizi,Fiten 76