Medineweb Forum/Huzur Adresi

Go Back   Medineweb Forum/Huzur Adresi > ..::.MEDİNEWEB FORUM GÜNCEL.::. > Üyelerimizin Tanışma Bölümü > Hafta'nın Konusu

Konu Kimliği: Konu Sahibi Allahın kulu_,Açılış Tarihi:  09 Ekim 2014 (23:56), Konuya Son Cevap : 11 Ekim 2014 (17:40). Konuya 5 Mesaj yazıldı

Yeni Konu aç  Cevapla
 
LinkBack Seçenekler Değerlendirme
Alt 09 Ekim 2014, 23:56   Mesaj No:1
Medineweb Emekdarı
Allahın kulu_ - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
Durumu:Allahın kulu_ isimli Üye şimdilik offline konumundadır
Medine No : 33478
Üyelik T.: 09 Kasım 2013
Arkadaşları:29
Cinsiyet:
Memleket:sıratı mustakım
Yaş:48
Mesaj: 2.632
Konular: 164
Beğenildi:1155
Beğendi:1570
Takdirleri:5244
Takdir Et:
Konu Bu  Üyemize Aittir!
Standart Haftanin konusu:Kurban neden kesilir?

Haftanin konusu:Kurban neden kesilir?

Selamun aleykum medineveb ailesi,

Hz ibrahim ve hz ismail as
Habil ile kabil
Kurban en guzel hediyeyi sunmak
Hersey onun icin
Biz yuce allh emri ile bize kalan bayramimiz atamiz hz ibrahim as rehber olan hayatimizin cizelgesi rotasi kullugun ornek sahsiyetleri uce rabbimizin izni ile oglunu kurban etmesini emr etmis
Kurban bayrami yardimlasma m
Kurban kesmeyip sadaka verlirmi
Veya cocuklara kiyafet mi alinir
Hz ibrahim as dan gelen bu bayram et solenine mi donustumu
Yada hic sebze yemeyip surekli et yiyen kurbanda kesilen hayvanlara aciyanlar mi
Daha kotusu bu kurbanlar eskidenmis diyenlermi
Sizce
Kurban nedir
__________________

Vakit namazinizi kildiniz mi?
Ebu Hüreyre'den (r.a.) rivayetle:
Mü'minin durumu yeşil ekin gibidir. Rüzgar ne taraftan gelse onu eğer. Rüzgar durduğunda doğrulur. Mü'min de böyledir. O da bela ve musibetlerle eğrilir. Kafirin durumu ise çam ağacı gibidir. Allah dilediği zaman sert ve dik durur. ][Bela ve musibetlere uğramaz.
Alıntı ile Cevapla

Konu Sahibi Allahın kulu_ 'in açmış olduğu son Konular Aşağıda Listelenmiştir
Konu Forum Son Mesaj Yazan Cevaplar Okunma Son Mesaj Tarihi
Haftanın konusu:Şiddet neden artıyor? Hafta'nın Konusu gün ışığı 8 1571 26 Ağustos 2019 00:20
AÖF İlahiyat Arapça 2. Sınıf Vize Soruları – 2009 Arapça 4 Allahın kulu_ 3 1617 23 Ocak 2019 20:40
Sayı ve Temyiz soruları Arapça 4 Allahın kulu_ 0 3067 23 Ocak 2019 20:09
Arapça 3 dersleri Arapça 3 Allahın kulu_ 0 1201 03 Ocak 2019 13:34
Arapça 3 | Çıkmış Soru Çözümleri Arapça 3 Allahın kulu_ 2 1631 03 Ocak 2019 12:56

Alt 11 Ekim 2014, 13:09   Mesaj No:2
Medineweb Emekdarı
Allahın kulu_ - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
Durumu:Allahın kulu_ isimli Üye şimdilik offline konumundadır
Medine No : 33478
Üyelik T.: 09 Kasım 2013
Arkadaşları:29
Cinsiyet:
Memleket:sıratı mustakım
Yaş:48
Mesaj: 2.632
Konular: 164
Beğenildi:1155
Beğendi:1570
Takdirleri:5244
Takdir Et:
Konu Bu  Üyemize Aittir!
Standart Cevap: Haftanin konusu:Kurban neden kesilir?

Kurban Bir İbadet midir Yoksa Gelenek midir?

Kurban bir gelenek değil, kitap ve sünnetle meşrûiyeti sabit olan bir ibadettir. Kurban da zekat gibi Hicretin ikinci yılında meşru kılınmıştır. Kur'an-ı Kerim'de şöyle buyuruluyor:

"Kurbanlık deve ve sığırlar, Allah'ın size olan nişanelerinden kıldık. Sizin için onlarda hayır vardır. O halde onları ön ayaklarından biri bağlı olduğu halde keserken üzerlerine Allah'ın adını anın. Yanları yere yaslandığı vakit onların etlerinden yiyin, kanaat edip istemeyene de, isteyene de yedirin. Böylece onları sizin emrinize verdik ki, şükredesiniz." (Hacc, 36)

Peygamberimiz de bir hadis-i şeriflerinde şöyle buyurmuşlardır:

"Ademoğlu kurban bayramı günü, Allah katında kurban kesmekten daha sevimli bir iş yapmamıştır. Şüphesiz ki o kesilen kurban kıyamet günü boynuzları ve kılları ile gelir. Hiç şüphe yok ki, kurbanın kanı yere düşmeden önce Allah katında kabul görür. Öyle ise gönüllerinizi kurban ile hoş edin."
__________________

Vakit namazinizi kildiniz mi?
Ebu Hüreyre'den (r.a.) rivayetle:
Mü'minin durumu yeşil ekin gibidir. Rüzgar ne taraftan gelse onu eğer. Rüzgar durduğunda doğrulur. Mü'min de böyledir. O da bela ve musibetlerle eğrilir. Kafirin durumu ise çam ağacı gibidir. Allah dilediği zaman sert ve dik durur. ][Bela ve musibetlere uğramaz.
Alıntı ile Cevapla
Alt 11 Ekim 2014, 13:11   Mesaj No:3
Medineweb Emekdarı
Allahın kulu_ - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
Durumu:Allahın kulu_ isimli Üye şimdilik offline konumundadır
Medine No : 33478
Üyelik T.: 09 Kasım 2013
Arkadaşları:29
Cinsiyet:
Memleket:sıratı mustakım
Yaş:48
Mesaj: 2.632
Konular: 164
Beğenildi:1155
Beğendi:1570
Takdirleri:5244
Takdir Et:
Konu Bu  Üyemize Aittir!
Standart Cevap: Haftanin konusu:Kurban neden kesilir?

Kurban Nasıl Kesilir?

Hayvan incitilmeden kesilecek yere götürülür. Devenin dışındakiler kıbleye karşı sol tarafları üzerine yavaşça yatırılır. Kolaylık olması için üç ayağı da bağlanır. Sonra kesecek olan:

"Allahü ekber, Allahü ekber, lâ İlâhe illallahü vellahü ekber, Allahü ekber ve Lillahilhamd. Bismillâhi Allahü ekber'' der, ara vermeden büyük ve keskin bir bıçakla keser.

Sadece "Bismillâhi Allahü ekber'' diye kesse de olur.

Usulüne göre bir kesim yapmış olmak için, hayvanın yemek ve nefes boruları ile iki şah damarının kesilmesi gerekir.

Kurban kesildikten sonra sahibi, Allah rızası için iki rekat namaz kılar, sonra da dua ederek Cenâb-ı Hak'tan dileklerde bulunur.

Kurban Nedir

Kurban bayramı günlerinde ibadet niyetiyle belli hayvanlardan birini keserek yapılan bir ibadettir. Kurban, Allah Tealâ'nın ihsan buyurduğu varlığa bir teşekkürdür.

Kurban Niçin Kesilir?

Kurban Allah'a yaklaşmak maksadıyla ve yalnız Allah'ın rızasını kazanmak için kesilir. Allah'tan başkası adına hayvan kesmek haramdır ve böyle yapanlara Peygamber Efendimiz (s.a.v) "Allah'tan başkası nâmına hayvan kesene Allah lânet etsin" şeklindeki ifâdeleriyle uyarmıştır.

Kurban ve Seferilik

Sual: Evli olup ailesi ile beraber gurbette bulunduğu şehirde uzun yıllar bulunsa ve fakat ömür boyu yerleşmeyi düşünmese, buradan doğup evlendiği yere bayramda 15 günden az süre ile gidip orada kurban kesse kesilen kurban vacip kurban olur mu?

CEVAP : Bir günlüğüne de gitse orada mukim olur, kestiği kurban vacip olur.

Sual: Birçok insan Kurban bayramında memleketine gidip kurbanı orada kesiyorlar. Bunlar bilerek veya bilmeyerek yaşadıkları şehre yerleşmeye niyet etmişse, fakat kurbanları bayram vesilesiyle gittiklerinde doğdukları yerde kesseler bunlar vacip olan kurban borcundan kurtulur mu?

CEVAP: Gittikleri yerlerde mukim oluyorlarsa vacip olarak keserler. Seferi iseler zaten kurban vacip olmuyor, keserlerse nafile olur.

Sual: Vatan-ı aslimiz İstanbul’dur. Hanımım nisap miktarı mala sahip olduğu için kurban kesmesi vacip. Bayramda Tekirdağ’a gidiyoruz. Tekirdağ’da birisine kurban için vekalet verdik. Fakat Tekirdağ’da seferi oluyoruz. Vacip sevabı almak için ne yapmak gerekir?

CEVAP: Tekirdağ’da kurban kesilirken İstanbul’da bulunursanız yani mukim olursanız kurban vacip olur. Telefonla öğrenirsiniz. Kestik derlerse buradan hareket edersiniz.

Sual: Seferde olan zengin birisi kurban bayramının üçüncü günü vatan-ı aslisinin içinden transit geçse kurban kesmesi vacip olur mu?

CEVAP: Şehir küçük ise, içinden geçiyorsa vacip olur. Büyük şehir ise, evleri ile çevre yolu arasında, mezarlık, fabrika, kışla, ırmak, deniz, harman yeri, futbol sahası gibi yerler var ise, o zaman vatan-ı aslisine girmemiş olur, vacip olmaz.

Sual: Bir zengin, işi olduğu için bayramın birinci günü kurban kesmeden sefere çıksa günaha girer mi?

CEVAP: Kurban, bayramın üçüncü günü kesilmesi vacip olduğu için sefere çıkmakla günaha girilmiş olmaz.

Sual: Bir zengin, kurban kesmek niyetiyle bir koyun satın aldıktan sonra, sefere çıksa ve bayramın üçüncü günü de seferde olsa, vekalet verip o koyunu kestirmesi gerekir mi?

CEVAP: Kestirmesi gerekmez, yani seferde olduğu için kurban kesmesi vacip olmaz. Ama alınmış bir kurbanı kesmek, nafile de olsa çok sevaptır, Sırattan geçirir. Bu bakımdan zengin olan kimse, sevaptan mahrum kalmamak için seferi de olsa kurban kesmelidir. Kendi kesemezse, kesen birine vekalet verip kestirmelidir.

Sual: Zengin, bayramın üçüncü günü, kurbanını kesmeden sefere çıkarsa, günaha girmiş olur mu?

CEVAP: Üçüncü günü kesmeden çıkarsa, üzerine vacip olduktan sonra çıktığı için günaha girer. Bedelini bir fakire altın olarak vermesi gerekir. Birinci veya ikinci günü çıksa idi kendisine vacip olmadan çıktığı için günah olmazdı.

Sual: Zengin, sefere çıkarken kurbanını kesmek için birini vekil etse, gittiği yerde mukim olsa, vekilin, kestiği hayvan vacip kurban olur mu?

CEVAP: Evet. Sefere çıkarken kurbanını kesmek için birini vekil eden zengin, gittiği yerde mukim olsa, vekilin kestiği hayvan, vacip kurban olur. Çünkü zengin mukimdir ve vekaletle istediği şehirde kestirebilir.

Sual: Hacca giderek, orada 15 günden fazla kalan kimse, mukim olduğundan kendisine kurban vacip olur. Bu vacip kurbanını kestirmek üzere telefonla Türkiye’deki bir yakınına vekalet verip kestirebilir mi?

CEVAP: Evet kestirebilir. Fakat şükür kurbanını Harem’de kesmesi gerekir, vekaletle Türkiye’de kestiremez.

Sual: İstanbul’a temelli yerleştik. Bayramda memleketim olan Rize’ye gidip orada kurban kesmemde mahzur var mıdır?

CEVAP: Hiç mahzuru yoktur. İstanbul’a temelli yerleşmekle Rize, vatan-ı asli olmaktan çıkar. 15 günden az kalmak üzere Rize’ye gidince orada seferi olursunuz. Seferde, kurban kesmek gerekmez. Kesilirse sevap olur.

Sual: Bayramın birinci veya ikinci günü kurbanını kesip sefere çıkan, vacip sevabı alır mı? Üçüncü günü seferden dönenin, tekrar kurban kesmesi gerekir mi?

CEVAP: Bayramın birinci veya ikinci günü kurbanını kesip sefere çıkarsa, vacip sevabı alır. Üçüncü günü seferden dönene, artık tekrar kurban kesmek gerekmez.

Sual: Kurban kesmeden sefere çıkan ve üçüncü günü memleketine gelip mukim olan zengin günaha girer mi?

CEVAP: Kurban kesmeden sefere çıkan zengin, seferde iken kurban kesmiş olsa bile, üçüncü günü mukim olunca, tekrar kesmesi vaciptir. Mesela, İstanbul'da oturan ve kendisine kurban kesmek vacip olan bir kimse, bayramda Ankara’ya gidip ikinci gün kurbanını Ankara’da kesse, üçüncü günü İstanbul’a gelse, Ankara’da seferi olduğu için kestiği nafile olur, İstanbul’a gelince bir kurban daha kesmesi gerekir.

Sual: İstanbul’da doğdum büyüdüm, vatan-ı aslim İstanbul’dur. Fakat bir seneyi aşkın bir zamandır yurt dışında yaşıyorum. Nasipse birkaç sene daha kalacağım.Yaklaşan kurban bayramı için İstanbul’a gitmeye niyetliyim.10 gün kalmayı planlıyorum. Bu durumda İstanbul’da kalacağım süre için seferi sayılır mıyım? Kurban kesmem vacip mi?

CEVAP: Vatan-ı aslide bir saat bile kalsanız mukim olursunuz. Kurban kesmeniz vacip olur.

Sual: İstanbul’da oturuyorum. Her yıl bayramda memleketim olan Kayseri’ye gidip kurban kesiyorum. Bir mahzuru oluyor mu?

CEVAP: Kayseri vatan-ı asliniz ise, bir günlük için de gidilse mukim olursunuz ve kurban kesmeniz vacip olur. Eğer İstanbul’a temelli yerleşmişseniz, Kayseri vatan-ı asli olmaktan çıkar. Gittiğinizde seferi oluyorsanız kurban kesmek gerekmez. Şayet keserseniz çok sevap alırsınız.

Sual: Seferi olan vekil, vekaleten kurban kesebilir mi?

CEVAP: Vekilin seferi olmasının önemi yok.

Kurbanda Mekruh Olan Davranışlar

Kurbanlık hayvanın yününden veya sütünden yararlanılması; kurbanlık hayvanın değiştirilmesi; kurbanlık hayvana binilmesi; bulunması mekruh olan kusuru taşıyan hayvanın kurban edilmesi; kurbanın ehl-i kitaptan birine kestirilmesi; satın alınan kurbanlığa sonradan ortak olunması; kurban etinin veya derisinin satılması; kurban etinin nakledilmesi; kurban etinin veya derisinin kasap ücreti olarak verilmesi.

Kurban Kimlere Borçtur?

Kurban, mukim olan ve sadaka-i fıtır nisabına malik olan her kadın ve erkek müslümana vaciptir.

Bu tariften şu anlaşılıyor: Müslüman olmayan, seferde bulunan müslümana ve fakir olana kurban vacip değildir.

Hz. Ebû Bekir ile Hz. Ömer seferde bulunduklarında kurban kesmemişlerdir. Şayet seferde olan kimse kurban kesmek isterse, kurban kendisine vacip olduğu için değil, nafile olarak kesebilir, kesmediği takdirde sorumlu olmaz.

İmam Azam Ebû Hanife ile Ebû Yusuf'a göre kurbanın vacip olmasında akıl ve erginlik çağına gelmiş olma şart değildir. Yani zengin olan çocuğun ve delinin mallarından babaları veya vasileri kurban keserler. Bu kurbanlardan sadece kendileri yiyebilir, başkaları yiyemez.

İmam Muhammed ile İmam Züfer'e göre kurbanın vacip olması için akıl ve erginlik çağına gelmiş olma şarttır. Bu itibarla zengin olan çocuklarla deli olanların mallarından kurban kesilmez. (Fetvâ da bu görüşe göredir, yani zengin de olsalar çocuklarla delilerin kurban kesmesi gerekmez.

Kurbanın Daha Faziletlisi

Soru: Ortaklaşa kurban kesmek mi daha faziletlidir, yoksa tek başına bir koyun kesmek mi daha faziletlidir?
Cevab: Bismillâhirrahmanirrahim.

Bu hususta asıl kaide şudur: Eğer et ve değer itibariyle eşit olurlarsa, eti daha lezzetli olan efdaldir. Şayet bu konuda aralarında fark olursa, daha fazla olan evlâdır.

Buna göre eğer et ve kıymette eşit olurlarsa, bir koyun bir ineğin yedide birinden efdaldir. Şayet ineğin yedide birinin eti fazla olursa, o zaman inek kesmek efdal olur. Eğer etleri ve kıymetleri eşit olacak olursa, koç koyundan efdaldir. Değilse koyun efdaldir. Keçinin dişisi etleri eşit olduğu takdirde, burulmamış ise erkeğinden efdaldir. Devenin ve sığırın dişisi et ve kıymet bakımından eşit oldukları takdirde erkeğinden efdaldir. Çünkü dişilerinin eti daha lezzetlidir. Buna göre burulmuş erkek efdaldir, değilse dişisi efdaldir. Boynuzlu ve beyaz olanı başkasından efdaldir. İmkân dahilinde kurbanın daha faziletli olanını kesmeğe gayret etmek gerekir. Çünkü Ebû Seid (R.A.)’den rivayete göre Resûlullah (S.A.V.) Efendimiz:

"Kurbanlarınızı büyük büyük, seçkin yapınız. Çünkü onlar, sırat köprüsü üzerinde sizin binekleriniz, yani kolayca geçmenize vesile olacaktır," buyurmuşlardır.

Kurbanın Hükmü

İslâm alim ve müçtehitleri kurbanın hükmü hakkında farklı içtihatlarda bulunmuşlardır.

İmam Azam Ebû Hanife'ye göre kurban vaciptir. Delili de:"Rabbin için namaz kıl ve kurban kes"(Kevser, 2) âyet-i kerimesinin delâletiyle peygamberimizin :

"Kimin hali vakti yerinde olur da kurban kesmezse namazgahımıza yaklaşmasın."Hadisindeki vaid (korkutma) dır. Böyle bir korkutma ancak vacip olan bir ibadetin terki için yapılır. Yani İmam Azam demek istiyor ki, kurban vacip olmasaydı peygamberimiz onu terkedene böyle bir tehditte bulunmazdı.

Şâfiî, Mâliki ve Hanbelîler ile Hanefîlerden İmam Ebû Yusuf'a göre ise kurban vacip değil, sünnet-i müekkededir.

Kurbanın sünnet olduğunu söyleyenlerin dayandıkları delillerin bir kısmı aşağıdaki hadis-i şeriflerdir:

Ümmü Seleme (r.a.)' den rivayete göre Peygamberimiz şöyle buyurmuştur:

"Bilinen on gün girdiği vakit elinde kurbanı olup kurban kesmek isteyen kimse (bedeninden) asla bir kıl almasın, tek bir tırnak kesmesin."

Bu hadis-i şerifte Peygamberimiz kurbanı kişinin isteğine bırakmıştır. Bu ise onun vacip olmadığını gösterir.

Bir başka hadis-i şerif ise meâlen şöyledir:

"Üç şey vardır, bunlar bana farz, size nafiledir. Onlar da vitir, kurban ve kuşluk namazıdır."

Kurbanda Müstehaplar
-Eyyâm-ı nahr'dan önce kurbanlığı bağlamak.
-Hayvana kurbanlık nişanı takmak, işaretlendirmek.
-Kesilecek yere güzellikle, eziyet vermeden götürmek.
-Yemek borusu, nefes borusu ve iki şahdamarını kesmek ve keserken acele davranmak.
-Boğazlamayı enseden değil boğazdan yapmak.
-Kendi kurbanını kendisi kesmek, kesemiyorsa müslümana kestirmek. Ehl-i kitab'tan birine kestirmek mekruhtur.
-Hayvanı kıbleye karşı kesmek. Hayvan kesilirken orada hazır bulunmak.
-Dua etmek ve besmeleden önce veya sonra: "Allahümme minke ve leke salatî nusukî ve mahyâye ve mematî lillahi Rabbil-Alemine lâ şerike lehu ve bizalike Umirtu ve ene mine'l-müslimîn." "Ey Rabbim bu senden ve yine sanadır. Namazım, kulluğum, kurbanım, ölümüm ve dirimim eşi benzeri olmayan âlemlerin Rabbi Allah içindir. Ben bununla emrolundum ve teslim olanlardanım" demek.
-Dua ile besmeleyi birbirinden ayırmak. Besmeleden önce veya sonra dua etmek, Besmele ile beraber dua etmek mekruhtur.
-Kurban olacak hayvanın imkan ölçüsünde en semizi, en büyüğü olması.
-Eyyâm-ı nahr'ın ilk günü gündüzleyin kesmek.
-Kurban bıçağının çok keskin olması.
-Hayvanı kesildikten sonra soğumaya ve canın iyice çekilmeye bırakılması, soğumadan ve can çekilmeden önce yüzmek mekruhtur. -Kurban sahibinin kurban etinden yemesi. Çünkü bu Allah'ın bir ziyafetidir.
-Etinden başkalarına vermek.
-Kurban Bayramında kesilmek üzere satın alınmış olan hayvan kesilmez ve bayram günleri geçerse, hayvanın tasadduk edilmesi gerekir. Bu konuda zengin ve fakir aynı hükme tabidir. Zengin olan kişi ise kurbanlık alsın veya almasın kurban kesmediği takdirde kurbanın kıymetini tasadduk etmesi gerekir. Ertesi yıla bırakamaz.
-Ölüye kurban keseceğini söyleyen bir kimse, kurbanını bayram günlerinde kesmesi ona vacib olur.
Kurbanda Vekâlet
-Bir müslüman kurbanını kendisi kesebileceği gibi bir müslümana da kestirebilir. Ancak kendisinin kesmesi daha faziletlidir.
-Kurbanı kestirme konusundaki izin bizzat ifâde edilebileceği gibi, izne delâlet eden söz, fiil ve davranışlar da izin sayılır. Meselâ bir müslüman kurbanlık satın alsa kurban bayramı günü hayvanı yatırıp ayaklarını bağlasa onun emri olmadan bir başkası gelip hayvanı boğazlasa bu kurban için yeterlidir. Başka bir hayvan kesmek gerekmez.
-İki müslüman yanılarak birbirlerinin kurbanlarını kendi adlarına kesmiş olsalar vacibi yerine getirmiş olurlar ve kestiklerini değişmek suretiyle kendi hayvanlarını alırlar. Eğer böyle bir durumu etler yenildikten sonra farkederlerse helâlleşirler.
-Aralarında anlaşmazlık çıkarsa birbirlerine kurbanlıkların değerini öderler. Eğer eyyâm-ı nahr geçmiş ise bu paralan tasadduk ederler.
Kurbanın Vakti Ne Zamandır?

-Kurban, eyyâm-ı nahr (Kurban kesme günleri) denilen Zilhicce ayının onuncu, on birinci ve on ikinci günleri kesilir.

-Onuncu gün kesmek daha faziletlidir. Zilhiccenin onuncu günü ikinci fecir doğmadan önce kurban kesmek câiz değildir. İkinci fecirden sonra Zilhiccenin on ikinci günü güneş batıncaya kadar geçen zaman içinde gece ve gündüz kurban kesilebilir. Ancak geceleri kesmek mekruhtur.

-Bayram namazı kılınan yerlerde, imam bayram namazında iken veya teşehhüd miktarı oturmadan önce kurban kesilmesi caiz değildir, Selâm verdikten sonra ise kurban kesilebilir. Bayram namazı kılınmayan yerlerde ikinci fecrin doğumundan sonra kurban kesilebilir. (14)

Kurbanlık Hayvanlar ve Bu Hayvanlarda Aranan Şartlar
-Kurban edilecek hayvanlar, koyun, keçi, sığır, manda ve devedir.
-Vahşi hayvanlardan kurban etmek caiz değildir. Çiftleşen hayvanlardan doğan yavrunun annesi ehlî ise erkeği vahşî'de olsa bu yavrudan kurban etmek câizdir. Çünkü hayvanlarda yavru anneye tâbidir.
-Koyun ve keçinin bir yıllığı kurban edilir. Ancak altı ayını doldurmuş olan kuzu annesinden ayırdedilemeyecek kadar gösterişli ve semiz ise kurban edilebilir. Oğlak için bu durum geçerli değildir.
-Sığır ve mandanın iki, devenin ise beş yaşında olanı kurban edilir.
-Koyun ve keçi bir kişi adına kurban edilebilir.
-Sığır ve deveye ise birden yediye kadar kişiler ortak olabilir. Ancak ortaklardan her biri müslüman olmalı ve kurban niyetiyle ortaklığa girmiş bulunmalıdırlar.
-Et yeme maksadıyla ortaklık kurulursa veya birisi et yeme maksadıyla ortaklıkta bulunursa hiç birisinin kurbanı yerine gelmiş olmaz. Sığır veya deveyi kurban etmek üzere ortaklık kuranlardan her birinin vacip olan kurban niyyetleri şart değildir. Ortaklardan bazısı vacip olan kurban, bazıları nafile, bazıları keffâret kurbanı, ceza kurbanı, Hacc-ı temettü veya Hacc-ı kıran kurbanı, akîka kurbanı gibi değişik niyetlerle oraklıkta bulunabilirler.
-Kurban kesildikten sonra et, tartı ile eşit şekilde paylaşılmalıdır.
-Yaradılıştan boynuzsuz, burma, yenini yiyebilen delirmiş hayvan, çok zayıflamamış olan uyuz hayvan, yaradılıştan kulakları küçük olan hayvan, dişlerinin azısı düşmüş veya dişleri olmadığı halde yemini yiyebilen ve otlayabilen hayvanlardan kurban etmek câizdir.
-Bir veya iki gözü kör, kemiğinde ilik kalmayacak kadar zayıflamış, kesileceği yere gidemeyecek derecede topal, kulak veya kuyruğunun yarıdan fazlası kesilmiş veya kopmuş, boynuzunun çoğu kırılmış, memesi kesilmiş, yavrusunu emziremeyen, memesi kurumuş veya memelerinden birisi sütten kesilmiş olan koyun-keçi ile, ikisi sütten kesilmiş sığır-deve, dört ayağından biri kesilmiş olan hayvan, burnu kesilmiş, pislik yiyen hayvanlar etindeki pislik temizleninceye kadar tutulmamış ise kurban olmazlar.
-Bu konuda ulemadan bazıları şöyle bir genel kaide koymuşlardır: "Hayvandan tam olarak, güzelce istifadeye mani olan her kusur kurbana manidir." Kusur bu durumda değilse kurbana mani değildir. Kurbana mani olan bu kusurlar zengin içindir. Zengin, kurban edeceği hayvanı bu kusurlardan biri bulunduğu halde satın alırsa veya satın aldıktan sonra bu kusurlardan birisi meydana gelirse bu hayvanlar kurban edilemez. Fakir için ise her hâlükârda kesmek câizdir.

Kurbanlık Olan Hayvan Boğazlanmadan Önce Yavrularsa

Yavru da annesiyle beraber kesilir. Bu hüküm kendisine kurban vacip olmadığı halde kurbanlığı satın alıp kendine vacip kılan fakir hakkındadır. Çünkü kurban bizzat o hayvana taalluk etmiştir ki yavrusu da kendisine tabidir. Eğer bu yavru boğazlanmayıp satılırsa parasını tasadduk etmek gerekir. Şayet yavru eyyâm-ı nahr geçinceye kadar boğazlanmaz ve elde tutulursa tasadduk edilir. Zengin, yavruyu eyyâm-ı nahr'dan önce veya sonra kesebileceği gibi eyyâm-ı nahr'da diri olarak tasadduk da edebilir. Eğer eyyâm-ı nahr'da satılmış olursa kıymeti tasadduk edilir. Yavru kesilmez ve satılmaz ise diri olarak tasadduk edilir.

Kurbanlıktan Nasıl Faydalanılır?
-Kurbanlıktan tüylerinin kırpılması ve sütünün sağılması suretiyle faydalanmak mekruhtur.
-Eğer kırpılmış ise tüyü ve sütlü ise sütü sağılıp tasadduk edilir.
-Hatta karışmasın diye alâmet olmak üzere alman tüyleri bile tasadduk etmek gerekir.
-Eğer kullanılmış ise parası tasadduk edilir.
-Kurban kesildikten sonra derisi satılmış ise parası tasadduk edilir. Ancak deriden mest, seccade vb. şekilde istifâde edebileceği gibi eve demirbaş eşya almak üzere satmakta da bir sakınca yoktur.
-Kurbanın eti konusunda en faziletli tutum üçte birini tasadduk, üçte birini dostlara ikram, üçte birini de evde alıkoymaktır.
-Kurbanlık yapmak üzere satın alınan bir hayvan satılıp yerine başka bir hayvan almak câizdir. Eğer paradan arta kalan olursa tasadduk edilir.
-Kurbanlığa binmek, onunla yük taşımak veya herhangi bir iş için ondan istifade etmek mekruhtur. Eğer hayvan kullanılır ve değeri noksanlaşırsa eksilen kıymeti tasadduk etmek gerekir. Kiraya verilmiş ise kiradan elde edilen para da tasadduk edilir.
-Kurbanın eti, yağı, başı, tüyü, sütü vb.lerinin satışı câiz değildir. Eğer satılmış ise tasadduk etmek gerekir.
Ölmüş Kimse İçin Kurban Kesilir mi?

Ölü kurbanı veya kabir kurbanı diye bir kurban çeşidi yoktur. Ancak, ölü adına veya sevabı ölüye bağışlanmak üzere kendi malından kurban kesilebilir. Vasiyeti yoksa, ölen kimseler için mirasçılarının kurban kesmeleri gerekmez. Ancak bir kimse, sevabını ölmüş bulunan anne veya babasına yahut diğer yakınlarına bağışlamak üzere, çeşitli hayır kurumlarına, fakir ve muhtaç kişilere bağışta bulunabileceği gibi, kurban da kesebilir. Ölenin kendisi için kurban kesilmesine dair vasiyeti yoksa, kesen kimse, bu kurban etini fakirlere yedirebileceği gibi, kendisi ve zenginler de yiyebilir. Vasiyet varsa, tamamen fakirlere yedirilmesi veya dağıtılması gerekir.
Ölen kimsenin vasiyeti olmaksızın, sevabı onun ruhuna bağışlanmak üzere kesilen kurbanın herhangi bir zamanda kesilmesi caiz ise de, kurban bayramı günlerinde kesilmesi daha faziletli ve daha sevaplıdır. Ölenin vasiyeti gereğince kesilen kurban ise, ancak kurban bayramı günlerinde kesilir. Arefe günü kesilemez. Çünkü, kurban niyeti ile kesilecek hayvanlar ancak kurban günleri kesilebilir. Halk arasında ölüler için kesilecek kurbanlar arefe günü kesilir, şeklindeki yaygın inanış yanlıştır.

Satın Aldıktan Sonra Kurbana Ortak Almak

Soru: Tek başına kesmek niyetiyle kurban alan bir kimse, daha sonra başkalarını kurbanına ortak alabilir mi?

Cevap: Alabilir, fakat bu mekruhtur. Çünkü bu kimse ahdini, sözünü bozmuş sayılır. Bu durumda en güzeli, bu kimsenin ortaklarından aldığı hisse tutarlarını sadaka olarak fakirlere vermesidir.

Fakat bu durumdaki kimse fakir ise, bir görüşe göre başkalarını ortak edemez. Çünkü yükümlü değilken onun keseceği bu kurban, bir adak kurbanı derecesindedir. O kimse, bu kurbanı almakla kendisine vacip kılmıştır.

Bir kimsenin daha sonra başkalarını ortak etmek niyetiyle tek başına kurban alması caizdir. Bu kimse şayet ortak bulamazsa bile tek başına keser, caizdir.

Zenginliğin Ölçüsü

Herhangi mali bir ibadetin borç olması için ön görülen zenginlik ölçüsü 'Nisap' kelimesi ile ifade edilmektedir.

Kurban nisabı, kişinin temel ihtiyaçları olan oturacak evi, evinin yeter derecede eşyası, binek için olan hayvanı, üç kat elbisesi, kendisinin ve bakmakla yükümlü olduğu kimselerin bir yıllık nafakalarından ve borcundan fazla 80, 18 gr. altın veya bunun kıymeti para ve eşyaya malik olan kimse kurban kesecek kadar zengin demektir. Bu kimseye yılda bir defa kurban günlerinde kurban kesmek vacip olur.

Bu ölçü aynı zamanda zekat için de geçerlidir. Ancak zekat nisabında malının artıcı olması ve üzerinden bir yıl geçmiş bulunması şarttır. Kurban nisabında bunlar aranmaz. Kurban kesme günlerinde zengin olan kimseye kurban kesmek vacip olur.

KURBAN DA HİJYEN VE GIDA GÜVENLİĞİ
GIDA MÜHENDİSLERİ ODASI UYARIYOR
KURBAN BAYRAMINI SAĞLIKLI GEÇİRMEK İÇİN HİJYENE VE GIDA GÜVENLİĞİNE DİKKAT!

Kurban Bayramı nedeniyle kesimi gerçekleştirilen hayvanlardan elde edilen etlerin ve sakatatın güvenli bir biçimde tüketilebilmesi için bazı konulara dikkat edilmelidir. Öncelikle kesilecek hayvan sağlıklı olmalı ve kurban kesimi, bu iş için adres gösterilen uygun ve hijyenik ortamlarda ve gerekli kontroller altında uzman kişiler tarafından gerçekleştirilmelidir. Hijyenik olmayan ortamlarda ve hayvan hastalıkları açısından gerekli kesim öncesi ve sonrası muayenelerin yapılmadığı kurban kesimlerinde sadece eti tüketenler değil, kesenler, taşıyanlar ve parçalayanlar da risk altında olacaktır. Ayrıca, kesimin ardından elde edilen etler ve sakatat tüketim aşamasına kadar doğru biçimde muhafaza edilmeli ve zamanında tüketilmelidir. Evlerde ve özellikle böyle dönemlerde kurban eti bağışının yoğun olduğu kurumlarda, etlerin ve sakatatın gıda güvenliğine uygun biçimde muhafaza edilmesi ve güvenle tüketilebilmesi için aşağıdaki hususlara dikkat edilmesi büyük önem taşımaktadır:

- Hayvanların kesilmesi, yüzülmesi, karkasın parçalanması, etin nakli, muhafazası, pişirilmesi ve tüketime sunulması aşamalarında hijyen kuralları ihmal edilmemelidir.

- Hayvanların bağırsaklarından yararlanılacaksa, bağırsaklar öncelikle hayvan kesilir kesilmez, yani bağırsaklar kesim sıcaklığında iken kaba yağlarından temizlenmelidir. Bu işlem yapılırken bağırsakların kesilmemesi ve patlatılmamasına dikkat edilmeli, ardından bağırsakların içerisi boşaltılmalıdır. Daha sonra bağırsak içeriği su ile tamamen temizlenmelidir.

- Kurban etleri, parçalar halinde temiz kaplara konulmalı ve öncelikle güneş görmeyen serin bir yerde (14–16°C ‘lerde), 5–6 saati geçmeyecek şekilde bekletilmelidir. Bekletme sırasında etlerin hava alması sağlanmalı ve bu süre sonunda oda sıcaklığına ulaşan etler buzdolabına kaldırılmalı, +4 °C ile +5 °C arasında muhafaza edilmelidir. Kurbanlık etler henüz kesim sıcaklığında iken buzdolabına poşet içinde veya hava alamayacak bir durumda büyük parçalar halinde üst üste konulursa, buzdolabı sıcaklığı etin iç kısımlarını soğutmaya yetmeyecektir. Bu durumda, etin hava almayan kısımlarında çok kısa sürede (2. gün) bozulma ve kokuşma meydana gelecek, hatta daha ileri aşamalarda yeşillenme görülecek ve bu değişim sağlık açısından risk oluşturacaktır. Bu nedenle, ön soğutma koşullarına özen gösterilmeli, buna rağmen bozulma olan etler kesinlikle tüketilmemeli ve imha edilmelidir.

- Kurban etlerinin uzun süre muhafazasında öncelikle kesim sırasında hayvanın kanının çok iyi akıtılmış olması büyük önem taşımaktadır. Kan mikroorganizmalar için iyi bir ortam oluşturacağından kanı iyi akıtılmamış hayvanların eti dayanıksız olur ve çabuk bozulur. Kurbanlık etin dayanma süresi, kesim kalitesine ve parçaların büyüklüğüne göre değişmekle beraber normal buzdolabı koşullarında en fazla 3–4 gündür. Ancak, etler kıyma haline getirilirse bu süre 1–2 gün kadardır. Etlerin, daha uzun süre muhafaza edilebilmesi için buzlukta (dondurucuda) -18 °C’de dondurulmuş olarak saklanması gerekir. Diğer taraftan dondurulmuş etlerin de belirli bir raf ömrü olduğu unutulmamalı ve saklama süresi 4–6 aydan fazla olmamalıdır.

- Dondurulmuş etler çözdürüldükten sonra hemen tüketilmeli, asla tekrar dondurulmamalıdır. Çözdürme işlemi buzdolabı koşullarında gerçekleştirilmelidir. Etin mikroorganizmalar tarafından kısa sürede bozulabilecek bir ürün olduğu bilinmelidir. Çözünme dıştan içe doğru olur ve merkezdeki donmuş kısım çözülene kadar, yüzeydeki sıcaklık artarak mikrobiyal gelişmelere neden olur. Bu durumda gıda güvenliği riskinin ortaya çıkması kaçınılmazdır.

- Hemen tüketilmeyecek etler kavurma yapılarak da muhafaza edilebilir. Kavurma yapılacaksa, önce yağın iyice erimesi beklenmeli, et tuzlandıktan sonra yağda kavrulmalı veya kavurma yapıldıktan sonra üzerine tuz ilave edilmelidir.

- Tüketilmesi planlanan sakatat, kesim sırasında temiz bir şekilde çıkarılmalı, sakatat ile etler aynı ortamda bulundurulmamalı ve muhafaza edilmemelidir.

- Etler kesinlikle çiğ veya az pişmiş olarak tüketilmemeli, pişirme sırasında etin merkezinin de tam olarak pişmesine özen gösterilmelidir. Diğer yandan, çok kuvvetli ateşte pişirme, etin merkezi tam olarak pişene kadar, dış yüzeyde yanmaya neden olabilmekte, oluşan yanma ürünleri ayrı bir sağlık riski oluşturmaktadır. Güvenli olan, dış yüzü yanmamış ve merkezi tam olarak pişirilmiş olan etlerdir. Sağlık açısından; etlerin pişirilmesi aşamasında kızartmak yerine haşlama veya ızgara gibi yöntemler tercih edilmelidir.

- Pişirilen etler en kısa sürede tüketilmeli, tüketilmeyen kısım buzdolabında saklanmalıdır. Birden çok ısıtma ve takiben dolaba kaldırma işlemi, yine mikrobiyal bozulmalara yol açacağından; pişirilmiş etler bir seferde tüketileceği miktarda ısıtılmalıdır.

Et muhafazası ve tüketiminde yukarıda bahsedilen noktalara dikkat edilmemesi halinde; mikrobiyal kaynaklı hastalıklar, gıda zehirlenmeleri ve istenmeyen maddelerden kaynaklanan hastalıklar görülebilir. Uygun koşullarda ve kontrol altında yapılmayan kesimlerden elde edilen ürünlerde bu risk daha da artarak sağlıksız hayvan kaynaklı sorunları da içine alır. Sağlıklı bir Kurban Bayramı geçirmeleri için halkımızı sesimize kulak vermeye çağırıyoruz.
__________________

Vakit namazinizi kildiniz mi?
Ebu Hüreyre'den (r.a.) rivayetle:
Mü'minin durumu yeşil ekin gibidir. Rüzgar ne taraftan gelse onu eğer. Rüzgar durduğunda doğrulur. Mü'min de böyledir. O da bela ve musibetlerle eğrilir. Kafirin durumu ise çam ağacı gibidir. Allah dilediği zaman sert ve dik durur. ][Bela ve musibetlere uğramaz.
Alıntı ile Cevapla
Alt 11 Ekim 2014, 13:11   Mesaj No:4
Medineweb Emekdarı
Allahın kulu_ - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
Durumu:Allahın kulu_ isimli Üye şimdilik offline konumundadır
Medine No : 33478
Üyelik T.: 09 Kasım 2013
Arkadaşları:29
Cinsiyet:
Memleket:sıratı mustakım
Yaş:48
Mesaj: 2.632
Konular: 164
Beğenildi:1155
Beğendi:1570
Takdirleri:5244
Takdir Et:
Konu Bu  Üyemize Aittir!
Standart Cevap: Haftanin konusu:Kurban neden kesilir?

1 - Soru: Bir Hıristiyan, koyun veya sığır keserken "Bismillahillezi salisü selaseh" diyerek kesecek olsa, kesilen hayvanı yemek helal olur mu?

Cevap: Olmaz. Çünkü bunda Allah'ın (cc) adını anmış olmamakta, ilahlaştırılan Hazret-i İsa'nın adına kesilmektedir. Bu sözde şirk tasrih edilmekte bulunduğundan onun kestiği Allah'tan (cc) gayrisi adına kesilmiş olmaktadır. Zira bu söz, "Üçün üçüncüsü bulunan Allah (İsa)'nın adı ile" manasını ifade etmektedir.

2 - Ali Efendi Fetvalarından: "Zeyd, kendi parası ile, küçük (yaştaki) oğlu için kurban kesecek olsa, etini kendi kurbanının eti gibi sarfeder" (H.Ec. 2/161)

3 - Soru: Kurban Bayramı günü Lavarpiye'de kurban edilmek üzere bir boğa aldılar. Bu hayvan, çok tavlı olduğu için, kesileceği sırada arkadaşların ellerinden kaçtı. Tutamayınca polise haber verdik ve polis ayaklarından vurdu, öylelikle kestik. Biz olur fetvasını verdik, ama bir de size soralım dedik. Ne dersiniz?

Cevap: Hayvanın sakatlanması suretiyle kesimine gidildiği için kerahetle caiz olur.

4 - Soru: Benim bir ineğim var. Kurban almak isteyen beş kişi ile yaptığım pazarlıkta kendim de kurban hisselerinde ortak olarak katılmak üzere, beş kişiye ortak olabilir miyim?

Cevap: Evet, olabilirsiniz. Bu beş kişi ile yaptığınız pazarlık ile vardığınız karar, karşılıklı rıza esasına, icap ve kabule dayanan kafi fiyattır. Onlardan aldığınız bedel karşılığı, bu beş kişiyi o hayvanın kurban edilmesine ortak almanız caiz olur.

5 - Soru: Bir binek hayvanını veya bir deveyi yedi kişi kurban edebiliyor da 8 kişi veya 10 kişi neden ortaklaşmıyor?

Cevap: Peygamber Efendimiz'in (sav) zamanında bir deve veya sığır ancak yedi kişi için kurban edilmiş bulunmaktadır. Bu sebeple bir deve veya sığır, en fazla yedi kişi için kurban edilebilir. Bu husustaki ortaklık, şahısların arzusuna değil, dinimizin müsaadesine bağlıdır.

6 - Soru: Kurban kesilmesi için belirli bir vakit var mıdır?

Cevap: Evet, vardır. Bayram namazı kılınan yerlerde, namazı takiben kesilecektir. Çadırda yaşayan göçebelerin, tedavi maksadı ile veya keyfi olarak bir dağ başında meskun bulunmayan başka bir yerde çadır kurmuş bulunan "asri haymenişin"ler, bulundukları yerde bayram namazı kılınmadığı için, bayram günü tanyeri ağardıktan sonra kurbanlarını kesebilirler.

7 - Soru: Kurbanı keserken ne okumak gerekmektedir?

Cevap: "Bismillah, Allahu Ekber" demek gerekir. Bunu takiben, "Benim namazım, haccım ve kurbanım, hayatım ve ölümüm alemlerin Rabbi olan Allah'a mahsustur" mealine gelen ayeti okumak münasiptir.

8 - Soru: Misafir olan kurban kesemez diyorlar, bu söz doğru mu?

Cevap: Bu iddianın izaha ve düzeltmeye ihtiyacı vardır. "Kesemez" değil, "Misafir bulunan kimse, kurban kesmekle yükümlü değildir, kesmediğinden dolayı sorumlu değildir." Kendiliğinden kesecek olsa, nafile kurban sevabına erişir.

9 - Soru: "Yurtdışında kesilen kurbanlar, makbul değildir. Zira fakir payı için verilecek üçte bir pay kime verilecek? Burada ise fakir yok" diyerek bazı kimseler fetva vermeye kalkıyor. Kafi olarak, kesilip kesilmemesinde bir mahzur olup olmadığını açıklar mısınız?

Cevap: Böyle bir fetva tamamen yanlıştır. Yarım bilgili doktor insanı candan, yarım bilgili kişi de insanı dinden edermiş. Kurbanın kesilmesi vacibdir. Kan akıtılmakla bu vacib yerine gelmiş olur. Etinin üçte birinin fakirlere dağıtılması ise sünnettir. Sünneti yapmaya imkan bulunmuyor diye vacibi de terk etmek, yersiz ve dine uymayan bir davranıştır, isterseniz orada kesersiniz, dilerseniz parasını Türkiye'ye gönderip bir kimsenin vekaleti ile burada da kestirebilirsiniz. Yanlış sözlere kanarak dini vazifenizi ihlal etmeyiniz.

10 - Soru: Kurban etinden en yakın komşuya ikram edilse ve o kimse de verilen eti içki ile meze yaparak yese, bundan eti veren kimseye bir vebal gelir mi?

Cevap: O şahsın böyle yapacağını kafi olarak biliyorsanız, sadaka olarak vermeyiniz. Ancak hediye niyeti ile verebilirsiniz. Zira gayrimüslim bir komşuya bile kurban etinden hediye niyetiyle verilebilir.

11 - Soru: Bir sığır azami yedi kişi için kesilir, bunu biliyoruz. Bundan daha az olmak üzere tek veya çift kişilerin ortaklık yapmalarında bir engel var mı? Bunlar etleri nasıl taksim ederler?

Cevap: Hiçbir engel yoktur. Etlerini terazi ile tartarak taksim ederler. Terazi bulunmadığı takdirde göz kararı ile taksim edilip ciğer, kelle, dalak, böbrek gibi sakatat, payların üzerine ilave edilerek, biraz fazla giden kimsenin fazla yemiş olma ihtimali önlenmiş olur.

KURBAN HANGİ HAYVANLARDAN KESİLİR?
1 - Soru: Mandadan kurban olur mu?

Cevap: Manda sığır cinsindendir. Bu sebeple kurban edilmesinde hiçbir mahzur yoktur. İki yaşını doldurup üç yaşına basmış ise yedi kişi için kurban olur. (Büyük İslam İlmihali, Kurban bahsi, madde: 6)

2 - Soru: Bazı kitaplardan okuduğuma göre, inek 2 yaşında kurban ediliyor. Bir sığır var, iki yaşına girmeye yirmi gün kalıyor. Bu hayvanı kurban edebilir miyiz? Koyundaki hüküm, kıyas yolu ile bunda da tatbik edilebilir mi?

Cevap: Sığırın kurban edilebilmesi için en az iki yaşını doldurmuş ve üçüncü yaşa basmış olması lazımdır. Aksi halde kurban edilemez. Koyundaki istisnai hüküm keçiye, sığır ve deveye uygulanamaz.

3 - Soru: Bir kimse, kurban olarak aldığı hayvanı satıp yerine başkasını alabilir mi?

Cevap: Böyle bir hareket, İmam Ebu Yusuf'a göre caiz olmaz. İmam-ı Azam ve İmam Muhammed'e göre kerahetle caiz görülmektedir.

4 - Soru: Hayaları burulan bir koyun veya sığır kurban olur mu?

Cevap: Evet olur. Çünkü burulmuş bulunan bir hayvanın değeri düşmez. Bilakis kıymeti artar. Bu sebeple, burulma işi hayvan için bir ayıp sayılmamaktadır.

5 - Soru: Koyun, keçi ve sığır gibi hayvanların "Saime" sayılmaları için ne olması gerekir?

Cevap: Halkın umumunun istifadesine terkedilmiş merada altı aydan fazla otlatılan ve nesli, sütü ve semizleşmesi için elde bulundurulan hayvanlara "Saime" denilmektedir.

6 - Soru: Dişleri olmadığı halde kendisini doyuran ve yürümeye muktedir olan hayvanı kurban etmekte bir mahzur var mıdır?

Cevap: Dişlerinin tamamı veya ekserisi dökülmüş bulunan bir hayvan, ayıplı olması itibariyle, kurban yapılamaz. Karnını doyurabilmesi bu hükmü değiştirmez.
( islamiyasam.com -- Üçharfbeşnokta -- Mehmed Emre - Çağımız ve Günümüz Meselelerine Fetvalar )
__________________

Vakit namazinizi kildiniz mi?
Ebu Hüreyre'den (r.a.) rivayetle:
Mü'minin durumu yeşil ekin gibidir. Rüzgar ne taraftan gelse onu eğer. Rüzgar durduğunda doğrulur. Mü'min de böyledir. O da bela ve musibetlerle eğrilir. Kafirin durumu ise çam ağacı gibidir. Allah dilediği zaman sert ve dik durur. ][Bela ve musibetlere uğramaz.
Alıntı ile Cevapla
Alt 11 Ekim 2014, 17:15   Mesaj No:5
Medineweb Emekdarı
İslaminesil - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
Durumu:İslaminesil isimli Üye şimdilik offline konumundadır
Medine No : 40187
Üyelik T.: 20 Mart 2014
Arkadaşları:0
Cinsiyet:Erkek
Memleket:Wan
Yaş:42
Mesaj: 2.708
Konular: 316
Beğenildi:1428
Beğendi:590
Takdirleri:598
Takdir Et:
Standart Cevap: Haftanin konusu:Kurban neden kesilir?

Allah razı olsun...


Kurban !!! Kurban etmek nefsimize gelen herseyi ,bütün ego ve kibirliğimizi,israf ve süsümüzü,zevklerimizi kölesi oldugumuz dünyaperesliğimiz,hayatımızın her zerresine işlenen haramları,Rabbimizin yolunda kesmeye ,teslimiyetin ve ahdin samimiyetliğine kurban adamak isterdim..
__________________
Ben sizi Allah’ın kitabına ve Resulü’nün sünnetine çağırıyorum: Gerçekten sünnet öldürülmüş ve bidat diriltilmiştir.Hz.Huseyin
Alıntı ile Cevapla
Alt 11 Ekim 2014, 17:40   Mesaj No:6
Medineweb Emekdarı
Allahın kulu_ - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
Durumu:Allahın kulu_ isimli Üye şimdilik offline konumundadır
Medine No : 33478
Üyelik T.: 09 Kasım 2013
Arkadaşları:29
Cinsiyet:
Memleket:sıratı mustakım
Yaş:48
Mesaj: 2.632
Konular: 164
Beğenildi:1155
Beğendi:1570
Takdirleri:5244
Takdir Et:
Konu Bu  Üyemize Aittir!
Standart Cevap: Haftanin konusu:Kurban neden kesilir?

MasaAllah
__________________

Vakit namazinizi kildiniz mi?
Ebu Hüreyre'den (r.a.) rivayetle:
Mü'minin durumu yeşil ekin gibidir. Rüzgar ne taraftan gelse onu eğer. Rüzgar durduğunda doğrulur. Mü'min de böyledir. O da bela ve musibetlerle eğrilir. Kafirin durumu ise çam ağacı gibidir. Allah dilediği zaman sert ve dik durur. ][Bela ve musibetlere uğramaz.
Alıntı ile Cevapla
Cevapla


Konuyu Toplam 1 Kişi okuyor. (0 Üye ve 1 Misafir)
 

Benzer Konular
Konu Başlıkları Konuyu Başlatan

Medineweb Ana Kategoriler

Cevaplar Son Mesajlar
Haftanin konusu: muslumanlar neden geri kaldi? Allahın kulu_ Hafta'nın Konusu 8 13 Nisan 2015 18:44
haftanin konusu:ask nedir Allahın kulu_ Hafta'nın Konusu 4 04 Kasım 2014 13:37
kurban konusu özeti aslıı Fıkıh 0 12 Kasım 2012 13:23
Kurban niçin kesilir? NUR Soru Cevap Arşivi 24 23 Ekim 2012 13:50
Araba İçin Kurban Kesilir mi? Belgin Soru Cevap Arşivi 0 12 Ekim 2008 13:03

Bir Ayet Bir Hadis Bir Söz | www.kaabalive.net Bir Ayet Bir Hadis Bir Söz | www.medineweb.net Yeni Sayfa 1
.::.Bir Ayet-Kerime .::. .::.Bir Hadis-i Şerif .::. .::.Bir Vecize .::.
     

 

 Medineweb Sosyal Medya Gruplarımız:  Medineweb  Medineweb  Medineweb  Medineweb Medineweb     

  www.alemdarhost.com sunucularını Kullanıyoruz.