|
Konu Kimliği: Konu Sahibi Medineweb,Açılış Tarihi: 11 Kasım 2012 (16:00), Konuya Son Cevap : 18 Kasım 2012 (14:26). Konuya 72 Mesaj yazıldı |
| LinkBack | Seçenekler | Değerlendirme |
14 Kasım 2012, 22:42 | Mesaj No:51 | |
Durumu: Medine No : 14876 Üyelik T.:
01 Aralık 2011 | Cevap: Bu Haftanın Misafiri '' muallime'' Ablamız Alıntı:
Allah razı olsun Allahu Teala sizi hizmet ehli eylesin inşallah. Plan program yapabilirsin. Yaptığın plana uyabilir misin kendini kontrol edersin.Alimler günlerini üçe ayırmışlar. ibadet-ilim-zikir Aile ve diğer dünyalık işler Dinlenme-uyku İlahiyat okuduğuna göre emri bil maruf nehyi anil münker yapabilir ,hemen en yakın çvrenden başlayarak, çocuğun ,kardeşin ,hatta eşin komşuların bir ders veya sohbet grubu oluşturabilirsin. Başta herşey zor olur ama sonra, Rabbim ihlasımızı beğenirse arkası gelir. Bu işlerde niyet çok önemlidir.Allahın dinine yardım etmek (ateşe bir damlada olsa su götürmek karınca misali) Ey iman edenler! Eğer siz Allah'a (Allah'ın dinine) yardım ederseniz O da size yardım eder, ayaklarınızı kaydırmaz(.Muhammed suresi 7) Allah için yapmakve bu niyette devamlı olmak başarılı olmak için birinci şarttır.Yalnız bu şart öyle kolay değildir.Güzel niyetle başlasa bile bu niyete devam etmek zordur. Vaktini boşa geçirdiğini düşündüğünde şunu hep aklımıza getirebiliriz. Cennette pişmanlık yoktur.Sadece ''keşke dünyada bir saniyemi bile boş geçirmeseydimde şu üstteki mertebelerde olsaydım diye bir pişmanlık gıpta vardır'' Çok iyi anlatamadım biliyorum ama daha sonra da görüşürüz inşallah. birde Neyi çok arzu ediyorsan.Annene dua ettir.Annelerin ve babaların duası peygamber duası gibidir reddolunmaz.Annem bana çok dua eder.Biride oruç açan çocuklarına dua ettirirdi.Rabbim böyle zamanda oruç tutan çoukların duasını da kabul eder. Başarılar dua iledir.Alah emanet ol.
__________________ | |
14 Kasım 2012, 22:46 | Mesaj No:52 |
Durumu: Medine No : 14876 Üyelik T.:
01 Aralık 2011 | Cevap: Bu Haftanın Misafiri '' muallime'' Ablamız
Ey iman edenler! Eğer siz Allah'a (Allah'ın dinine) yardım ederseniz O da size yardım eder, ayaklarınızı kaydırmaz.(Muhammed /7) Allahın bizim yardımımıza ihtiyacı yoktur.Rabbim dilerse ttüm dünyadakileri Müslüman yapardı.Burdaki mana Müslümanlar çalışmalı.
__________________ |
14 Kasım 2012, 22:52 | Mesaj No:53 | ||
Durumu: Medine No : 14876 Üyelik T.:
01 Aralık 2011 | Cevap: Bu Haftanın Misafiri '' muallime'' Ablamız Alıntı:
Alıntı:
Yoğunluğunu artırsın kısmı hariç,amin diyorum Bende sizleri tanımaktan memnunum.
__________________ | ||
15 Kasım 2012, 00:02 | Mesaj No:54 |
Durumu: Medine No : 20682 Üyelik T.:
08 Ekim 2012 | Cevap: Bu Haftanın Misafiri '' muallime'' Ablamız
hocam sabr etmek ile ilgili bir şeyler söylermisiniz?sabrın mükafatı, herşeye sabır etmemiz mi gerekiyor,her çektiğin sıkıntı sınav mıdır? selam ve dua ile...
__________________ Hüzünle titreyen gönüle ince bir âh dokunur, Kalbi kırık olanın kalbine Allah dokunur... |
15 Kasım 2012, 13:00 | Mesaj No:55 |
Durumu: Medine No : 14876 Üyelik T.:
01 Aralık 2011 | Cevap: Bu Haftanın Misafiri '' muallime'' Ablamız
[QUOTE=bilinmez;199143]Benimde bi kaç sorum var, inşaallah her kes için faydalı olur sorularda ,cevaplarda... 1.islamın son rasulu muhammed as,peygamber olmadan önce yaşadığı toplumun içinde,gerek akrabaları gerek mekke şehir devletinde yaşayanlarla geçinip gidiyordu ve hatta tarihi malumatta kendisine muhammedul emin ismini vermişler mekkenin ileri gelen yönetim kadrosu,yani muhammed bin abdullah ken kimseyle herhangi bi sorunu olmayan,40 yaşından sonra muhammed rasulullah olmasıyla,yaşadığı bütün mekke şehri ve,akarabaları Rasulullahı yalanlayıp,Ona ve ,rasulullaha inanan her kese her türlü işkenceyi reva görüp,evinden barkından ettirilip ve rasulullah ile savaşmaya kadar götüren ne idi,40YIL hiç bir sorun yaşamayan birbiriyle geçinen ve hatta ortak hılful fudula kadar ,ortak çalışma yapanları işkillendiren ve baba oğula,anne oğula,kardeş kardeşe karşı tavır almaya,hatta birbirleriyle savaşmaya götüren sebeb neydi..yani muhammed bin abdullaha, muhammedul emin diyenler,daha sonra ne olduda muhammed rasulullah olunca bu kadar değiştiler Rasulullah bunlara ne dedi,nasıl bi tebliğ yaptı.. 2.Bizlerde rasulullah ve rasuller gibi yaşasak ve rasuller gibi tebliğ yapsak bizimde başımıza aynısı gelebilir mi..başımıza rasullerin geldiği gelmiyorsa TEBLİĞİMİZDEKİ EKSİKLİK NERDE,ve nasıl telafi edebiliriz,veya bizler Rasullerden daha mı iyi tebliğ yapıyoruzki HİÇ KİMSE BİZİM TEBLİĞİMİZE TEPKİ GÖSTERMİYOR,YOKSA BİZ NABIZA GÖRE ŞERBET Mİ VERİYORUZ.. Birinci ve ikinci soruya beraber cevap vermek istiyorum, Hira mağarasında 14 asır evvel ''oku''emriyle başlayan ilahi vahiyi doğuya ve batıya ulaştırmak her müslümanın görevidir. Kime? Fikir sancısı ve kuyusunda ve küfrün karanlığında kıvranan insanlara . Nasıl? Çağın aletlerini ,yeniliklerini kullanarak yaşadığı asrın, çağın ihtiyaçlarına cevap verecek bir uslüp ve sistemle . Yaşanacak zorluklarda peygamberler alimler örnek alınır. Neden tebliğimizin tesiri yok? Niyet doğru olmadığı için,medot doğru olmadığı için olabilir.Bence tebliğcilerin edep adap derslerinde başlamaları gerekir.kendini ıslah edemiyen başakalarını islah edemez. Başımıza rasullerin başına gelenler gelmiyor,çünkü o putperestlere biz mslümanlara tebliğ ediyoruz(.Bazı sözleri duyar gibiyim) Tebliğ edenlerde çeşitli imtihanlardan geçerler.Gücümüze kuvetimize göre imtihandan gçeriz. Rasululah ile bizim tebliğ ettiğimiz toplum Türkiye müslümanlarını düşünerek söylüyorum arasındaki farkı bilmek önemli.Birde tebliğ medot ve cemaat işidir.İyi bir organize olmadan yapılan çabalar ne yazıkki( sizinde belirttiğiniz gibi) cılız kalmaktadır.
__________________ |
15 Kasım 2012, 13:48 | Mesaj No:56 |
Durumu: Medine No : 13402 Üyelik T.:
25 Şubat 2011 | Cevap: Bu Haftanın Misafiri '' muallime'' Ablamız
muallime size göre hayal yerine yazdığın söz burda okuduğumdan beridir aklımda bu yaz hz.Osmanın bir sözünü ben yeni duydum ve kalakaldım isabetinden dolayı.o söz şu''Allah nasib etmeyeceği şeyin hayalini kurdurmaz.'' çok güzel söz ben de lisansa tamamlamak isteğine girdim gireli ya yapamazsam diye çoğu kez düşünüyordum bu söz beni de cesaretlendirdi allah razı olsun sizden allah istediğin şeyi er veya geç veriyor skr hayat size ne öğretti yerine Hiçbir zaman aileni ihmal ederek ,başkalarına iyilik yapmaya çalışma. çok çok doğru söz |
15 Kasım 2012, 13:52 | Mesaj No:57 | |
Durumu: Medine No : 14876 Üyelik T.:
01 Aralık 2011 | Cevap: Bu Haftanın Misafiri '' muallime'' Ablamız Alıntı:
Ey iman edenler sabır ve namazla yardım isteyin.Şüphe yokki Allah,sabredenlerle beraberdir.Bakara 153 Çaresiz biz sizi biraz korku,biraz açlık,biraz da malllardancanlardan ve ürünlerden eksiltme ile imtihan edeceğiz.sabredenleri müjdele.Bakara 155 Sabrın mükafatı dünyada da ahirettede genişliktir.Sabrın sonu selamettir.Sadece bir söz değil,hakikattir. Her sıkıntı bir imtihandır. Kuranı Kerimde nerdeyse 84 ayet var sabırla ilgili.Kulun sabırlı olması Allaha isyan etmemesi demektir.Bela geldiği anda Allahu tealaya bu belayı verdiği için kızması isyan manasına gelir. Fakat her yaşadığımıza sabretmemiz gerekir mi?İnsanın başına gelenler iki türlüdür.Allahın kendisi için takdiri(özürlü doğması,yakınlarını kaybetmesi,afetler,hastalıklar vs.) İkinci olarakta kendi seçimi ;dindar ve dindar olmayan iki eş adayı arsında dindar olmayanı seçip çeşitli sıkıntılara maruz kalması gibi Faize bulaştıktan sonra batması gibi Evladını din üzere yetiştirmeyip ondan zulüm görmesi gibi. Eğer başına gelen kendi eliyle yapıp ettiklerinden ise bol tevbe istığfar etmeli.Değilse ,sabırdan başka çare yoktur.Allahu Tealaya yönelip bol dua etmelidir.Sıkıntıda olan hiç bir zaman şunu unutmamalı ki Hiç bir sıkıntı hayat boyunca sürmez.Hiçbir ferahlıkta hayat boyu sürmez.Sıkıntıda olan insan zanneder ki bu sıkıntı hiç bitmeyecek.Halbuki Allah sıkıntı içinde bir zaman belirlemiştir.Dilediği zaman o sıkıntıdan onu kurtaracaktır.Duaların tesiri çok büyüktür. İnsan bazen çaresizliği sabır zanneder.Yol yordam bilmeyişini sabır zanneder.Bu sabır değil acizliktir. Bir örnek, Zengin bir ailenin kızı buraya evlendi.Cahil ailenin niyeti; yanlış yolda olan oğullarını gelinin doğru yola getirmesiydi.Gelin tam 6-7 yıl koca yüzünü altı ayda bir gördü.sabırla kocasının bir gün evine geri dönceğini bekledi.Bir gün artık yeter deyip boşanma davası açtı.Dava açınca........adam geri döndü!!boşanmak istemediğini söyledi.bir iki yıl denediler,öbürü bunları rahat bırakmadı.Şimdi tekrar ayrıldılar.Genç kadının 10 yılı boşa gitmiş oldu. Bu kadın bir çocuğum var diyerek hiç görmediği kocasını beklemesi sabırmıdır? Bence gençliğini boşa harcamasıdır.Sabır bu değildir. Boşanmanın moda haline geldiği bir zamanda güzel bir örnek olmadı biliyorum ama. Herşeye sabretmemiz gerekmiyor,Mesela içki içen zina eden birisiyle ya da karısının (kocasının) islamı yaşamasına engel olan bir kişi ile kimse yaşamını sürdürmek zoorunda değildir.Allah bizden bunu istemiyor.
__________________ | |
15 Kasım 2012, 14:04 | Mesaj No:58 | |
Durumu: Medine No : 14876 Üyelik T.:
01 Aralık 2011 | Cevap: Bu Haftanın Misafiri '' muallime'' Ablamız Alıntı:
Hayal meselesi çocuklarımız için çok önemlidir.Onların hayallerini dinlemeli ,ufuklarını açacak masallar hikayeler anlatmalıyız.
__________________ | |
15 Kasım 2012, 14:37 | Mesaj No:60 | |
Durumu: Medine No : 14876 Üyelik T.:
01 Aralık 2011 | Cevap: Bu Haftanın Misafiri '' muallime'' Ablamız Alıntı:
3.soruya cevap Sünen-i Ebu Davud 4297... Sevban (radiyallahu anh) 'dan rivayet edildiğine göre Rasûlullah (sallallahu aleyhi ve sellem) şöyle buyurmuştur: "Yakında milletler, yemek yiyenlerin (başkalarını) çanaklarına (sofralarına) davet ettikleri gibi size karşı (savaşmak için) biribirlerini davet edecekler." Birisi: "Bu, o gün bizim azlığımızdan dolayı mı olacak?” dedi. Rasûlullah (sallallahu aleyhi ve sellem) ; "Hayır, aksine siz o gün kalabalık fakat selin önündeki çerçöp gibi zayıf olacaksınız. Allah düşmanlarınızın gönlünden sizden korkma hissini soyup alacak sizin gönlünüze de vehn atacak" buyurdu. Yine bir adam: “Vehn nedirya Rasululah diye sorunca, "Vehn, dünyayı (fazlaca) sevmek ve ölümü kötü görmektir" buyurdu. Bundan daha güzel cevap var mı?Ölümü kötü görmek cihadı nefsin istememesi. 4.soruya cevap Kuranadaki ibadetler ,zahiri va batını diye ayrılabilir.Mesela gözle gördüğümüz ibadetler,Namaz ,oruç,zekat hac gibi . Batını ibadetler sadece kendinin bilebileceği (yada kendinin bile bazen farkedemediği) Kibirlenme,sabır et,suizanda bulunma,ihlas ve takva üzere ol,alay etme , lakap takma dedikodu etme ,nemime yapama gibi güzel ahlak tealluk eden emirler vardır . İşte sizin karşı geldiğiniz( Tasavvuf)nefis terbiyesi olmadığı için sadece ibadetler zahirde olup batına hitap etmediği için insanların ne okudukları Kuran gırtlakalrından aşağı iniyor.nede hayatımızı tanzim etmemize yarıyor .Herkes nefsinin kusurlarıyla başbaşa.Güzel ahlaklı kişi yüz kişiden kaç tanedir.Herkes birbirini aldatmaya çalışıyor.İnsanoğlu nefis terbiyesi yapmadan bir adım dahi gidemez. İşte bu kadar araştırmaya rağmen bir adım iyileşme olamamasının sebebi. Bir insan Allahın razı olduğu bir kul olacaksa 1-İtikadı sağlam olacak(neye nasıl inanırım bilecek),Cumhur ulemanın yolundan ayrılmayacak.(Ehli sünnet vel cemaat) 2-İlim öğrenecek 3-Bildiği ile amel edecek 4-ihlaslı olacak( nefsinin terbiye ) vesselam
__________________ | |
Konuyu Toplam 10 Kişi okuyor. (0 Üye ve 10 Misafir) | |
Benzer Konular | ||||
Konu Başlıkları | Konuyu Başlatan | Medineweb Ana Kategoriler | Cevaplar | Son Mesajlar |
Haftanın Konu/ğu ''Muallime'' | Mihrinaz | Hafta'nın Misafiri | 4 | 17 Nisan 2019 13:03 |
Haftanın misafiri | Gül âsası | Hafta'nın Misafiri | 5 | 07 Şubat 2013 17:53 |
75.Haftanın Misafiri Araz | Yitiksevda | Hafta'nın Misafiri | 10 | 06 Temmuz 2010 22:47 |
37.Haftanın Misafiri Türkcan | Yitiksevda | Hafta'nın Misafiri | 16 | 04 Eylül 2009 23:41 |
26.Haftanın Misafiri Nas | Yitiksevda | Hafta'nın Misafiri | 37 | 11Haziran 2009 11:27 |
.::.Bir Ayet-Kerime .::. | .::.Bir Hadis-i Şerif .::. | .::.Bir Vecize .::. |
|