|
Konu Kimliği: Konu Sahibi bilinmez,Açılış Tarihi: 19 Nisan 2013 (20:15), Konuya Son Cevap : 24Haziran 2015 (10:37). Konuya 70 Mesaj yazıldı |
| LinkBack | Seçenekler | Değerlendirme |
21 Nisan 2013, 14:23 | Mesaj No:31 |
Durumu: Medine No : 13966 Üyelik T.:
27Haziran 2011 | Cevap: PUTLU DOĞuM....
Tamamda abiciğim gelenektir ama,sizin daha önceki örf başlığında verdiğiniz sayfalarca ayrıntıdada geleneğin meşru olabilmesi için içeriği islam ile çakışmamalı,yoksa bu tür gelenekler red dilmelidir.içeriğinde,şirk bidat,hurafe barındıran kutlu doğum densde,maalef putlu doğuma dönüşmüştür. Siz ve abdulmelk abi isme takılmışsınız,sayin abilerim isa rasul as mı putlaştıran zihniyetten farkı ne bu zihniyetin onu verin,isa rasul as mıda svenleri böyle buharlaştırıp putlaştırdılar.. Abdulmelik abi bende anlatiyorum ama bunlar gibi değil demeye getiriyor,sayın abim biz peygamberleri her zaman gündem edmek zorundayız ve aralarından sadce birini kutsayıp digerlerinide bırakamayız,hırıstiyanların kaybıda bundan dolayı değil mi.ha size siz peygamberlerin arasını ayırıyor demiyorum,bu tür peygamber yarıştırmaktanda rabbimize sığınırız....
__________________ önce yazdığım katılım yaptığım beğeni yaptığım paylaşımların arasında azda olsa kuran ve sünnete uygun olmayan düşünceler olabilir.Bunların bana sorulmadan dikkate alınmasından mesul değilim... ... |
22 Nisan 2013, 11:15 | Mesaj No:32 |
Cevap: PUTLU DOĞuM.... 3 milyona yakın insan Peygamber Aşkıyla toplanmıştı. Sadece Türkiye'den de değil. Avrupa, Mısır, İran, Suriye, Irak, ABD ve bir çoğumuzun adını bile bilmediğimiz Odaden'den alimler gelmişlerdi. Bu arada Diyarbakır'da Alimler Birliği toplantısı da gerçekleştirildi. İnşaallah daha da güzel şeyler olacak. Bu arada biz hiç bir peygamberin arasını ayırmayız. Bunu yapmak küfürdür. Ama diğer peygamberlerin şeriatinden de sorumlu değiliz. Şimdi bir müslüman kalkıp Yakub akeyhiselamın yaptığı gibi kendisine devenin etnin bazı yerlerini kendisine haram edebilir mi? Ya bizim anlatamadığımız ya da muhatablarımızın bir türlü anlamak istemediği şey şu: Biz -hâşâ- Efendimiz'i sav putlaştırma niyetinde değiliz. Böyle bir iddiada bulunmak büyük bir iftiradır ve bu iftiranın hesabını yarın Huzuru mahşerde sorarız. Orada sadece Allah cc ve Rasulunun mesajları kitlelere iletildi. Orada sadece Tevhid Bayrakları vardı. Atılan sloganlar, Tekbir, tevhid ve salavatlardan müteşekkildi.Bunu da yapmak ilahi bir emirdir. İşte emir bu: "AHZAB 33/21. Ey inananlar! And olsun ki, sizin için, Allah’a ve ahiret gününe kavuşmayı umanlar ve Allah’ı çok anan kimseler için Resulullah (Allah’ın Elçisi) en güzel örnektir." Peygamber'i Sav etkisizleştirmeye çalışanların kim oldukları iyice bir araştırılsın. Ve bir şey daha. Biz hesabımızı Allah'a cc vereceğiz. Bu konuda hiç kimse kendisini yetki sah,ibi sanmasın. | |
22 Nisan 2013, 11:29 | Mesaj No:33 | |
Cevap: PUTLU DOĞuM.... Alıntı:
| ||
28 Nisan 2013, 00:38 | Mesaj No:34 |
Durumu: Medine No : 13867 Üyelik T.:
24 Mayıs 2011 | Cevap: PUTLU DOĞuM....
Kandiller bidattir. lakin tv lerde cok afedersiniz dansöz oynatıp,açık sacık şeyler izlemek yerine,Peygamberimizin Çoskuyla dogum gününü kutlamak,sizin de dediniz gibi aşiriya gitmemek kaydıyla kötü yanını görmedim.Lütfen bölünmeyelim,ayrılıklara düşmeyelim.önce kendi nefsilerimizi temizleyip,sonra davetci olalaım. Allahın dinine yardımcı olan tüm müslümanlara selam olsun |
28 Nisan 2013, 01:09 | Mesaj No:35 | |
Durumu: Medine No : 27674 Üyelik T.:
25 Nisan 2013 | Cevap: PUTLU DOĞuM.... Alıntı:
__________________ Müslüman olmak bütün otoriteleri reddedip sadece Allah'ın otoritesini kabul etmektir.. | |
28 Nisan 2013, 09:03 | Mesaj No:36 | |
Durumu: Medine No : 13966 Üyelik T.:
27Haziran 2011 | Cevap: PUTLU DOĞuM.... Alıntı:
__________________ önce yazdığım katılım yaptığım beğeni yaptığım paylaşımların arasında azda olsa kuran ve sünnete uygun olmayan düşünceler olabilir.Bunların bana sorulmadan dikkate alınmasından mesul değilim... ... | |
28 Nisan 2013, 14:18 | Mesaj No:37 |
Durumu: Medine No : 15316 Üyelik T.:
18 Aralık 2011 | Cevap: PUTLU DOĞuM.... Mevlid Nedir? Doğum zamanı demektir. Peygamberimizin doğumu ve bunu anlatan eser anlamında kullanılır. 1989 yılından beri kutlanmakta olan Kutlu Doğum Haftası fikri nasıl doğdu? Sizin de bildiğiniz gibi Peygamberimizin dünyayı teşrifleri olan Mevlid-i Nebevi, asırlardır milletimiz tarafından ‘Mevlid Kandili’ olarak kutlanmaktadır. Mevlid Kandili ilk defa 13. asırda Erbil Atabeği Muzafferüddin Gökbörü tarafından iki ay süreyle kutlanmaya başlandı. Mevlid Kandili münasebetiyle ilim adamları bir araya gelip ilmi, fikri sohbetler yapıyor, halk sokaklarda mevlidi bir bayram havasında kutluyordu. Süleyman Çelebi’nin kaleme aldığı Vesiletü’n Necat isimli şiirin, Mevlid adıyla, yüzyıllardır sevinçte, tasada, doğumda, ölümde okuna gelmesi ve bu geleneğin bugün de canlı bir şekilde devam etmesi, Peygamber sevgisi etrafında teşekkül eden milli ruhun ifadesidir. Yüce dinimiz, huzurlu ve mutlu dünyanın en büyük hayat kaynağıdır. Bu noktadan hareketle dini tefekkürü cami dışına taşırmak, değerli ilim adamlarımızın araştırmalarını ve düşüncelerini halka aktarabilmek için Mevlid kandilini hayırlı bir vesile telakki eden Türkiye Diyanet Vakfı, yüzyıllar önce bir ilim ve kültür bayramı şeklinde kutlanan Mevlid geleneğini canlandırmayı amaçlamıştır. Bu düşünce ile Peygamberimizin doğum gününü içine alan haftayı, "Kutlu Doğum Haftası" olarak ilan etmiştir. Bir gelenek haline gelen Kutlu Doğum Haftasının gayesi nedir? Mevlidi, Türk kültürünün sağlam bir mesnedi, milletimizi birlik ve bütünlük içinde aydınlık geleceğe taşıyacak sağlam bir gelenektir. Hafta dolayısıyla hazırlanan programlar belirlenirken gözetilen gaye hep bu olmuştur. Takip ettiğimiz geleneğin gücü ve bunun hâlâ milletimizin gönlünde dipdiri yaşaması, gelecek için bizleri umutlandırmaktadır. Yüzyıllardır görülmüştür ki Türk Milleti inançlıdır, hoş görülüdür, dinî inançlarını bir kavga konusu olarak değil, barış ve huzur kaynağı olarak görmektedir. Mevlid’le ifadesini bulan kültür atmosferi, bu geleneğin devamıdır. 1989’dan beri icra ettiğimiz programlardan devşirdiğimiz fikir ve kültür iklimi, Türkiye Diyanet Vakfı’nın hayırlı bir yolda olduğunu göstermektedir. Unutulmamalıdır ki, insanlık için en güzel rehber; bütün güzellikleri bünyesinde toplayan ve güzel ahlâkı tamamlamak için gönderilen Hz. Peygamber, model ise Peygamberimizin insanlığa sunduğu modeldir. Çünkü O, tam bir anarşi ve kargaşa ortamında, insanlık için bir güneş olmuş, çirkinlikleri güzelliklere tebdil etmiştir. İnsanlık O’nun getirdiği yüce değerler ve prensipler doğrultusunda büyük medeniyetler kurmuş, kaybedilen haklarına kavuşmuş, fıtratında var olan yüce değerlerin farkına varmış, kadın erkek Allah’ın ve cemiyetin huzurunda eşit olmanın hazzını tatmıştır. İslam medeniyeti Kur’an ve Hz. Peygamberin sünnetinden kaynaklanan, evrensel ahlak ilkeleri ve insan hakları ile ilmi anlayış üzerine bina edilmiştir. Zira İslam Medeniyetinin esası, İslam dininin hikmet ve adaleti üzerine kurulmuş olduğundan, ilmi ve irfanı öğretmiş, zulmü ve zoru yasaklayarak, haksızlıklara karşı koymayı hedef almıştır. Şurası bir gerçektir ki Cenab-ı Hak, insanın kendisi ile olan ilişkisini iman ve ibadete bağladığı halde, insanın diğer insanlar ve eşya ile ilişkilerini ahlak ve hukuk kurallarına bağlamıştır. Kamil bir insan, bu ilişkilerini yerli yerince ve dengeli bir biçimde yapan kişidir. İşte Hz. Muhammed, bunu sağlayan ve bize örnek olan insandır. Biz de Türkiye Diyanet Vakfı olarak, örnek insan Hz. Muhammed’in evrensel prensiplerini ve insanlığa getirdiği yüce değerleri, günümüz şartlarını da dikkate alarak insanlığa ulaştırmak amacıyla Kutlu Doğum Haftası’nı ihdas ettik. Bunu çok evvel kaydetmişim sanırım o zamanlrda itiraz ehli vardı, diyanet vakfının bir cevabı ama tarih atmayı unutmuşum ama sene 2010 sanırım , vesselam |
28 Nisan 2013, 18:32 | Mesaj No:38 |
Cevap: PUTLU DOĞuM.... Andolsun, Allah’ın Resûlünde sizin için; Allah’a ve ahiret gününe kavuşmayı uman, Allah’ı çok zikreden kimseler için güzel bir örnek vardır. Ahzab/21 Bazı zevayı kiram sünneti hasene ile bid'atı birbirine karıştırmaktadırlar. Efendimizin (sav) hayatınınm ve mesajlarının aynı anda iki milyon kişiye anlatılmasının neresi bid'at? Bu soruya bugüne kadar hiç cevap alamadım. Çünkü bunun cevabının olumsuz olduğunu onlar da biliyorlar ve görmezden geliyorlar. Şayet birileri pasta yapıp mum söndürürse eyvallah. Efendimizi müslümanların gözünden düşürmek için çabalayanlar batılı müsteşrikler. Hadi onları anladık da kendilerine müslüman diyenlere ne oluyor? Onların derdi ne? Kimse sizi aldatmasın. Bu oyunlara da gelmeyin. İş yapamayanlar yapanlara çamur atıyor. Durum bu. Fiemanillah. | |
28 Nisan 2013, 19:35 | Mesaj No:39 |
Cevap: PUTLU DOĞuM.... Allah’a inanan ve itaat eden bir müslüman, Resûlullah’a da inanmak ve itaat etmek zorunda olduğu halde, bazı akl-ı evveller, Peygamber’e itaat meselesine böyle bakmıyorlar. Kendisine itaat edilmesi gerekenin sadece Allah olduğunu söylüyorlar. Âyetlerde geçen Peygamber’e itaatemrinin, onun getirdiği dînî, Kur’ân’ı kabul etmek olduğunu ileri sürüyorlar. Peygamber aleyhisselâm’ın, Kur’ân’da olan emir ve yasakların dışında yeni bir hüküm getiremeyeceğini iddia ediyorlar. Peygamber’e itaatin, sağlığında kendisine, vefatından sonra da sünnetine uymak olduğunu belirten ve bu itaatin aynı zamanda Kur’ân’ın temas etmediği konularda Resûlullah’ın ortaya koyduğu esasları kabul etmek anlamına geldiğini söyleyen İslâm âlimlerine karşı çıkıyorlar. Diğer bir ifadeyle, hadîs-i şerifleri tamamen devre dışı bırakıyorlar. Bu konuda daha önce muhtelif defalar sohbet etmiş, Kur’ân-ı Kerîm’de Peygamber’e itaatkonusunda onlarca âyet bulunduğunu söylemiştik. Bu sohbetimizde, Allah Teâlâ’nınPeygamber’e itaat konusundaki bazı emirlerini, sûrelerin sırasına göre okuyacağız. Bu yazının, bulundukları yerlerde Resûlullah sevgisini gönüllere fidelemeye gayret eden, onun sünnetinin ve hadislerinin vazgeçilmezliğini anlatmaya çalışan kardeşlerime faydalı olacağına inanıyorum. Sûret-i Hak’tan görünerek, “bize Kur’ân yeter” diyenlere bu 32 âyeti göstermeliyiz. Bu kadar sûrede, bu kadar defa Allah Teâlâ’nın Rasûlü’nü kendi adıyla birlikte anmasının vekendisiyle birlikte ona da itaat edilmesini emretmesinin, hatta bazan sadece Resûlü’nden bahsederek ona itaat edilmesini buyurmasının elbette bir mânâsı olmalıdır, diyerek herkesi bu âyetler üzerinde düşünmeye dâvet etmeliyiz. Allah Teâlâ Kur’ân-ı Kerîm’inde şöyle buyuruyor: 1. “(Resûlüm!) De ki: Eğer Allah’ı seviyorsanız bana uyunuz ki Allah da sizi sevsin ve günahlarımızı bağışlasın.” [Âl-i İmran sûresi (3), 31] 2. “De ki: Allah’a ve Rasûlü’ne itaat edin. Eğer yüz çevirirlerse bilsinler ki Allah kâfirleri sevmez.” [Âl-i İmran sûresi (3), 32] Birbiri ardından gelen bu iki âyette, önce Allah sevgisinden bahsediliyor ve bu sevginin itaati gerekli kılacağı hatırlatılarak Allah’a ve Peygamber’e uyup itaat etmenin vazgeçilmezliği belirtiliyor. 3. “Allah’a ve Rasûlü’ne itaat edin ki rahmete kavuşturulasınız.” [Âl-i İmran sûresi (3), 132] 4. “Kim Allah’a ve Peygamberi’ne itaat ederse, onu, içinden ırmaklar akan cennetlere koyacaktır; orada sûresiz kalmak üzere; işte büyük kurtuluş budur.” [Nisâ sûresi (4), 13] 5. “Ey iman edenler! Allah’a itaat edin. Peygamber’e ve sizden olan ülü’1-emre (idarecilere) de itaat edin. Eğer bir hususta anlaşmazlığa düşerseniz, Allah’a ve âhirete gerçekten inanıyorsanız, onu Allah’a ve Rasûlü’ne götürün. (Onların talimatına göre halledin); bu hem hayırlı hem de netice bakımından daha güzeldir.” [Nisâ sûresi (4), 59] 6. “Hayır, Rabbine yemin ederim ki, aralarında çıkan anlaşmazlıklarda seni hakem kabul edip sonra da verdiğin hükümden içlerinde hiçbir sıkıntı duymadan onu kabullenmedikçe,iman etmiş olmazlar.” [Nisâ sûresi (4), 65] 7. “Kim Allah’a ve Rasûl’e itaat ederse, işte onlar, Allah’ın kendilerine lutuflarda bulunduğu peygamberler, sıddîklar, şehidler ve sâlih kişilerle beraberdir. Bunlar ne güzel arkadaştır!” [Nisâ sûresi (4), 69] 8. “Kim Rasûl’e itaat ederse Allah’a itaat etmiş olur. Yüz çevirene gelince, seni onların başına bekçi göndermedik.” [Nisâ sûresi (4), 80] 9. “Allah’ın sana gösterdiği şekilde insanlar arasında hükmedesin diye sana Kitab’ı hak ile indirdik; hainlerden taraf olma!” [Nisâ sûresi (4), 105] Bu âyet-i kerîme, Peygamber Efendimizin verdiği hükümlerin ilâhî vahyin kontrolünde olduğunu göstermektedir. 10. “Allah’a itaat edin. Rasûl’e de itaat edin ve (kötülüklerden) sakının. Eğer (itaatten) yüz çevirirseniz, bilin ki Rasûlü’müzün vazifesi apaçık duyurmak ve bildirmektir.” [Mâide sûresi (5), 92] 11. “Siz gerçek mü’minler iseniz Allah’tan korkun, aranızı düzeltin, Allah’a ve Rasûl’üne itaat edin.” [Enfâl sûresi (8), l] 12. “Ey iman edenler! Allah’a ve Rasûlü’ne itaat edin; işittiğiniz halde O’ndan yüz çevirmeyin.” [Enfâl sûresi (8), 20] 13. “Ey iman edenler! Hayat verecek şeylere sizi çağırdığı zaman, Allah’a ve Rasûlü’ne uyun.”[ [Enfâl sûresi (8), 24] 14. “Allah’a ve Rasûlü’ne itaat edin: birbirinizle çekişmeyin.” [Enfâl sûresi (8), 46] 15. “Mü’min erkeklerle mü’minin kadınlar birbirlerinin yardımcılarıdır. Onlar iyiliği emreder, kötülükten alıkorlar; namazı kılar, zekâtı verirler; Allah’a ve Rasûlü’ne itaat ederler. İşte onlara Allah rahmet edecektir.” [Tevbe sûresi (9), 71] 16. “(Bazı insanlar “Allah’a ve Peygamber’e inandık ve itaat ettik” diyorlar; ondan sonra da içlerinden bir kısmı yüz çeviriyor. Bunlar inanmış değillerdir.” [Nûr sûresi (24), 47] Bu âyet-i kerîme, sadece diliyle “Allah’a ve Peygamber’e inandım” demenin yeterli olmadığını ifâde etmektir. Mü’min olabilmek için herşeyden önce gönlüyle iman etmek, ibâdeti ve yaşayışıyla inandığını ispat etmek ve her mes’elede Allah’ın ve Rasûlü’nün hükmüne gönül hoşluğu ile razı olmaktır. 17. “Aralarında hüküm vermesi için Allah’a ve Rasûlü’ne davet edildiklerinde, mü’minlerin sözü ancak <işittik ve itaat ettik> demeleridir. İşte asıl bunlar kurtuluşa erenlerdir.” [Nûr sûresi (24), 51] 18. “Her kim Allah’a ve Rasûlü’ne itaat eder, Allah’tan korkar ve O’na karşı gelmekten saygı ile sakınırsa, işte kurtuluşa erenler bunlardır.” [Nûr sûresi (24), 52] 19. “De ki: Allah’a itaat edin; Peygamber’e de itaat edin. Eğer yüz çevirirseniz şunu bilin ki, Peygamber’in sorumluluğu kendisine yüklenen (tebliğ görevini yapmak), sizin sorumluluğunuz da size yüklenen (görevleri yerine getirmeniz)dir. Eğer ona itaat ederseniz, doğru yolu bulmuş olursunuz. Peygamber’e düşen, sadece açık seçik duyurmaktır.” [Nûr sûresi (24), 54] 20. “Namaz kılın; zekât verin; Peygamber’e itaat edin ki merhamet göresiniz.” [Nûr sûresi (24), 56] 21. “(Ey mü’minler!), Peygamber’i, kendi aranızda birbirinizi çağırır gibi çağırmayın… artıkPeygamberin emrine karşı koyanlar, başlarına bir fitne gelmesinden veya kendilerine korkunç bir azabın isabet etmesinden kaçınsınlar!” [Nûr sûresi (24), 63] 22. “Yemin ederim ki, sizin için, Allah’ın huzuruna çıkmayı umanlar, âhiret gününe inananlar ve Allah’ı çok çok ananlar için Allah’ın Rasûlü güzel bir örnektir.” [Ahzâb sûresi (33), 21] Bu âyet-i kerîme, Hz. Peygamber’in hem sözleriyle hem de fiil ve hareketleriyle bize delil ve örnek olduğunu, kendisine uymanın ve itaat etmenin kaçınılmazlığını açıkça ortaya koymaktadır. 23. “Allah ve Rasûlü bir işe hüküm verdiği zaman, inanmış bir erkek ve kadına o işi kendi isteklerine göre seçme hakkı yoktur. Her kim Allah ve Rasûlüne karşı gelirse, apaçık bir sapıklığa düşmüş olur.” [Ahzâb sûresi (33), 36] 24. “Kim Allah’a ve Rasûlü’ne itaat ederse, büyük bir kurtuluşa ermiş olur.” [Ahzâb sûresi (33), 71] 25. “Ey iman edenler! Allah’a itaat edin, Peygamber’e de itaat edin ve yaptıklarınızı (amellerinizi) boşa çıkarmayın.” [Muhammed sûresi (47), 33] 26. “Kim Allah’a ve Peygamber’ine itaat ederse, Allah onu, altından ırmaklar akan cen-netlere koyacaktır. Kim de yüz çevirirse, onu acı bir azâb ile cezalandıracaktır.” [Fetih sûresi (48), 17] 27. “Ey iman edenler! Allah’ın Rasûlü’nün önüne geçmeyin. Allah’tan korkun. Şüphesiz Allah işitendir, bilendir.” [Hucurât sûresi (49), l] Allah’ın ve Rasûlü’nün önüne geçmemek demek, söylenen söz, yapılan iş ve çıkarılan hükümlerde Hz. Peygamber’e aykırı davranmamak, ona karşı saygılı olmak ve ona uyup itaat etmek demektir. 28. “Ey iman edenler! Seslerinizi Peygamber’in sesinden fazla yükseltmeyin ve birbirinizle yüksek sesle konuştuğunuz gibi, ona yüksek sesle hitap etmeyin ki, farkına varmadan amelleriniz değerini kaybetmesin.” [Hucurât sûresi (49), 2] 29. “Eğer Allah’a ve elçisine itaat ederseniz, Allah amellerinizden hiçbir şeyi eksiltmez.”[Hucurât sûresi (49), 14] 30. “Allah’a ve Peygamber’ine itaat edin. Allah yaptıklarınızdan haberdârdır.” [Mücâdele sûresi (58), 13] 31. “Peygamber size ne verdiyse onu alın, neyi yasakladıysa ondan sakının.” [Haşr sûresi (59), 7] Bu âyet-i kerîme, Peygamber aleyhisselâm’a itaat konusundaki âyetlere açıklık getirmekte, ona itaatin bir sınırı bulunmadığını belirtmekte ve Rasûlullah’ın buyurduğu her şeyi “başım gözüm üstüne” diyerek yapmaya mecbur olduğumuzu ve bunu Allah Teâlâ’nın emrettiğini hiçbir itiraza yer bırakmayacak şekilde açıkça ortaya koymaktadır. 32. “Allah’a itaat edin, Rasûlü’ne de itaat edin; yüz çevirirseniz, bilin ki, Rasûlümüzün görevi sadece apaçık bir tebliğdir.” [Tegâbün sûresi (64), 12] Demek oluyor ki, Resûl-i Zîşân’a itaat etmeyen kimse Allah’a itaat etmemiş olur. Allah’ın Kitabı’na sarılmak nasıl bir görevse, Rasûl-i Kibriya’nın sünnetine sarılmak da öyle bir görevdir. Bunun böyle olduğunu kabul edip etmemek, yukarıdaki âyetlerde belirtildiği üzere, herkesin kendi bileceği iştir. Allah’a ve Rasûlullah’a itaati emreden bu âyetlerin gönlümüzdeki imanı ve itaat duygusunu iyice perçinlemesini niyâz eder, hepinizi Allah’a emanet ederim, sevgili kardeşlerim. M. Yaşar Kandemir | |
29 Nisan 2013, 00:12 | Mesaj No:40 |
Durumu: Medine No : 13867 Üyelik T.:
24 Mayıs 2011 | Cevap: PUTLU DOĞuM....
Tartışmanızdan bişe anlamadım ama konu başlıgı çok igrenç.başlıgı degişirseniz daha elit gözükecek.Tevhid her bidate sapık gözüyle bakmak degildir. Dünyada öyle sapıklıklar vardır ki,onlara bir göz atmanızı tavsiye ederim. Müslümanları tekfir etmek yakışık almamış.Tekfir edilecek yerlerde tekfr edin lütfen |
Konuyu Toplam 6 Kişi okuyor. (0 Üye ve 6 Misafir) | |
Benzer Konular | ||||
Konu Başlıkları | Konuyu Başlatan | Medineweb Ana Kategoriler | Cevaplar | Son Mesajlar |
Kutlu Doğum Haftası Tarihi Değişti /Manşet | nurşen35 | Gündem/ Manşetler | 0 | 21 Eylül 2017 19:36 |
Kutlu doğum haftası özel | Efecan71 | Videolar/Slaytlar | 2 | 11 Aralık 2016 12:00 |
Diyanet İşleri Başkanlığı’ndan Kutlu Doğum Haftası’na özel büyük hediye | RemLe | Diyanetten Duyurular/Haberler | 0 | 26 Nisan 2013 23:17 |
Diyanet İşleri Başkanı Görmez Kutlu Doğum Haftası final gecesi gençlerle | RemLe | Diyanetten Duyurular/Haberler | 0 | 21 Nisan 2013 20:17 |
Diyanet İşleri Başkanı Görmez, Kutlu Doğum Haftası’nın son gününde çocuklarla | RemLe | Diyanetten Duyurular/Haberler | 0 | 21 Nisan 2013 20:14 |
.::.Bir Ayet-Kerime .::. | .::.Bir Hadis-i Şerif .::. | .::.Bir Vecize .::. |
|