|
Konu Kimliği: Konu Sahibi melis,Açılış Tarihi: 27 Ağustos 2008 (15:01), Konuya Son Cevap : 27 Ağustos 2008 (15:01). Konuya 0 Mesaj yazıldı |
| LinkBack | Seçenekler | Değerlendirme |
27 Ağustos 2008, 15:01 | Mesaj No:1 |
Yüzünde güller acar,konustugunda yureklere su serperdi...** Yüzünde güller acar,konustugunda yureklere su serperdi...** İnsanlarla iç içe olmak, onlar için muhabbet beslemek ve her fırsatta güzellikleri sergilemek “sevgi insanının” özelliğidir. Baktığında yüzünde güller açan, konuştuğunda yüreklere su serpen, bir sıkıntın olduğunda yanında olacağını bildiğin insanlardır onlar. Böyle bir dost; vefa abidesidir âdeta. Sırtınızı dayadığınız sağlam bir duvar gibidir. Dostların dostu, arkadaşların pîri, muhabbetin kaynağı, güleryüzün bir menşei vardır ki; o da Allah’ın (cc) sevgilisi Efendimiz (sas)’dir. İnsanlık adına ne kadar özellik arasanız O’nun hayatından bir örnek bulursunuz. Kabilesinin önde gelen isimleriyle Efendimiz (sas)’i ziyarete gelen ve O’nun getirdiklerini bizzat duymak isteyen Adiy b. Hatim, Resulullah (sas)’ın bir peygamber değil, bir hükümdar olduğunu düşünüyordu. Adiy b. Hatem ve arkadaşları Efendimiz’le (sas) görüşürken, yaşlı bir kadın geldi. Resulü (sas) bu yaşlı kadının derdini dinlemek için meclisten kalkmış ve onun bütün sözlerini dikkatle dinlemişti. Bu manzaraya şahit olan Adiy b. Hatem şöyle demişti: “Ben Muhammed’in bu tevazuunu, bu yumuşaklığını gördükten sonra anladım ki; O bir hükümdar değil, bir peygamberdir.” Nitekim Mekke’nin dulları ve yetim çocukları, Efendimiz (sas)’in yanında kendilerini güvende hissediyor, O’nu en mükemmel sığınılacak bir yer olarak görüyorlardı. Zarif bir gönlü, sevgi dolu bir kalbi vardı Peygamber Efendimiz (sas), torunları Hz. Hasan ve Hz. Hüseyin’i sırtına alıp halkın içine çıkardı. Bir gün iki torunu sırtındayken eve Hz. Ömer (ra) geldi. Onları öyle görünce, “Ne güzel bineğiniz var.” dedi. Allah Resulü ise şöyle dedi: “Ne güzel süvariler onlar.” Resulü, bütün evlatlarını, torunlarını canı gibi sever, sevgisini de onlara hissettirirdi. Ne var ki, bu sevgisinin kötüye kullanılmasına izin vermezdi. Hz. Hüseyin ve Hz. Hasan henüz küçük oldukları için sadaka hurmalarından alır; Efendimiz (sas) bunu görünce onlara, “Bize sadaka hurması haramdır.” der ve o hurmaları yemelerine izin vermezdi. Medine’ye her girişinde bindiği hayvanın üzerinde, Resulü’ne sarılmış birkaç çocuk görmek mümkündü. Bu da Nebi (sas)’nin sadece torunlarına ilgi göstermediğini ortaya koyuyor. Peki sadece erkek çocuklar mı ilgi görüyordu? Tabii ki hayır! Kız çocuklarını da onlardan ayırt etmiyordu. Torunu Ümame’yi de sırtına alır, bazen böylece evin dışına çıkardı. Bazen kıldığı nafile namazda Ümame’yi sırtına aldığı olurdu. O dönemde kız çocukları utanılacak bir durum olarak görülüyordu. Ama Resulü, sırtında bir kız çocuğuyla çıkarak ve ona sevgi gösterisinde bulunarak bu inancın ne kadar yanlış olduğunu anlatmaya çalışıyordu. Hz. Bilal (ra)’i, Efendimiz (sas)’in müezzini olarak biliriz. Halbuki, Hz. Bilal’e (ra) Efendimiz (sas) tarafından verilmiş bir başka görev vardır ki; o da gelen ziyaretçilerle ilgilenmesidir. Hz. Peygamber (sas) bir Müslüman’ı zor durumda gördükçe Hz. Bilal’i çağırır, onun yiyecek, giyecek ihtiyaçlarını gidermesini emrederdi. Hz. Bilal (ra), ihtiyaçlarını giderecek bir şey bulamazsa borç bulur bu vazifeyi ifa ederdi. O borç da sonradan ödenirdi. Bir keresinde bir muhacir kafilesi çıplak ayakla ve üstlerinde sadece yalın bir elbise olduğu halde Efendimiz’in (sas) yanına gelmişti. Resulü (sas) bunların haline üzülmüş, Hz. Bilal’den (sas) ezan okumasını istemiş, cemaat toplandığında bu muhacir insanlara yardım edilmesi çağrısında bulunmuştu. Ashap da bu çağrıya kulak vermiş ve onları giydirecek para kısa sürede toplanmıştı. | |
Konu Sahibi melis 'in açmış olduğu son Konular Aşağıda Listelenmiştir | |||||
Konu | Forum | Son Mesaj Yazan | Cevaplar | Okunma | Son Mesaj Tarihi |
Güzel bir hikaye... | Kıssalar-Hikayeler-Nasihatler | melis | 0 | 2270 | 01 Ocak 2009 15:34 |
Filistinli Küçük Kızın İsrail i Lanetleyen... | Videolar/Slaytlar | Mihrinaz | 6 | 2369 | 28 Aralık 2008 15:20 |
Ruhumun hicran damlaları... | Şiirler ve Şairler | Mihrinaz | 25 | 14018 | 26 Aralık 2008 12:58 |
^^İsTaNbuL^^ | Şiirler ve Şairler | Mihrinaz | 19 | 7682 | 18 Aralık 2008 14:21 |
--BeSMeLe-- | Allah(c.c) | Mihrinaz | 14 | 8727 | 18 Aralık 2008 13:50 |
Konuyu Toplam 1 Kişi okuyor. (0 Üye ve 1 Misafir) | |
Benzer Konular | ||||
Konu Başlıkları | Konuyu Başlatan | Medineweb Ana Kategoriler | Cevaplar | Son Mesajlar |
Çocukluğum penceresini açar mı, taş atsam..? | su damlası | Çocuk ve Aile Sağlığı | 1 | 12 Ağustos 2015 04:08 |
Sen Yeter ki "ALLAH" de,Açar Bahçende Güller.. | su damlası | Allah(c.c) | 1 | 02 Kasım 2014 17:23 |
Hiç açar mı hazanda bigâne bahar…/Mustafa Cilasun | Mustafa CİLASUN | Makale ve Köşe Yazıları | 2 | 04 Eylül 2013 15:38 |
Hasan Dursun - Gül Açar (Güzel Bir İlahi) | melis | İlahiler/Ezgiler | 3 | 07 Ocak 2013 22:25 |
Gözyaşları çiçek açar, tebessümler ağlar… | Minam | Şiirler ve Şairler | 5 | 20 Kasım 2008 14:14 |
.::.Bir Ayet-Kerime .::. | .::.Bir Hadis-i Şerif .::. | .::.Bir Vecize .::. |
|