Medineweb Forum/Huzur Adresi

Go Back   Medineweb Forum/Huzur Adresi > ..::.PEYGAMBERLER-ASHAB-I KİRAM-ALİMLER.::. > Peygamberler-Ashab-ı Kiram-Alimler > İslam/Dinler/Mezhepler

Konu Kimliği: Konu Sahibi umut628,Açılış Tarihi:  13Haziran 2014 (23:49), Konuya Son Cevap : 14Haziran 2014 (00:37). Konuya 1 Mesaj yazıldı

Yeni Konu aç  Cevapla
 
LinkBack Seçenekler Değerlendirme
Alt 13Haziran 2014, 23:49   Mesaj No:1
Medineweb Aktif Üyesi
umut628 - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
Durumu:umut628 isimli Üye şimdilik offline konumundadır
Medine No : 24048
Üyelik T.: 01 Ocak 2013
Arkadaşları:0
Cinsiyet:
Mesaj: 242
Konular: 66
Beğenildi:64
Beğendi:0
Takdirleri:110
Takdir Et:
Konu Bu  Üyemize Aittir!
Standart Kandiller ve tarih

Kandiller ve tarih

özellikle Türkiye’de her sene artık “dinin kesin bir emri, fıkhi bir vecibeymiş” gibi kutladığımız özel gecelerin aslında hem İslam’ın iki ana kaynağı (Kur’an ve sünnet) tarafından “kutsal” ilan edilmedikleri, “Kur’an’ın kendisinde indirildiği, bin aydan daha hayırlı ve meleklerle ruhun onda Rablerinin izniyle her bir iş için indiği” (97/Kadir, 1-4) ve bu özelliğiyle “mübarek/kutlu” olarak nitelendirilen (44/Duhan, 3) Kadir Gecesi’nin “mübarek” oluşunun diğer dinlerdeki “kutsallık telakkisi”nden çok farklı olduğunu görmüş olacağız.
Açık ki, dinde aşırıya gitmek makbul bir tutum değildir. Her şeyi, kendi tabii sınırları içinde ele almak, ne fazla ne eksik, Kur’an ve onun tebliğcisi Hz. Peygamber (sas) tarafından nasıl tebliğ edilip öğretilmişse, o kadarıyla almak gereklidir. Aksi halde kendimiz kendi ellerimizle dine müdahalede bulunmuş, işimize geldiği veya hoşumuza gittiği gibi dinde bazı ilave veya eksiltmelerde bulunmuş oluruz. Bizden önceki din mensupları da -ya kasıtlı veya iyi niyetle, ama- tam da bu şekilde dinlerini değiştirmişlerdi.
Bazı bilginlerin muhtemelen iyi niyetle zamanlarına ait bir maslahat gözeterek, ancak yeterince tahkik etmeden adına “kandil geceleri” denen gün ve gecelerle ilgili söyledikleri muhakkik âlimler tarafından eleştirilmiştir. Mesela İmam Gazali’nin “İhyau Ulûmu’d-Dîn” adlı değerli eserine aldığı rivayet ve nakiller bu türdendir. Gazali’nin “Bu gece her rekatta Fatiha’dan sonra 11 İhlas okunmak suretiyle kılınacak yüz rekat veya her rekatinde Fatiha’dan sonra 100 İhlas okunan 10 rekat namazın çok sevap olduğuna dair naklettiği rivayet” (İhya, I, 555 vd.) Zeynuddin el Iraki ve İmam Nevevi gibi âlimler tarafından uydurma olarak nitelendirilmiştir. Mevzu hadisler konusunda çalışması olan Aliyyu’l-Kari de, bu rivayetin uydurma olduğunu belirttikten sonra, Berat Gecesi namazının miladi 1010 (H. 400) yılından sonra Kudüs’te ortaya çıktığını söylemektedir.
Araştırmalar, kandil gecelerinin sonraki dönemlerde ihdas edildiğini ortaya koyuyor. Miladi IX. (H. III) yüzyılda yaşayan Fakihi, Mekke’de halkın Berat Gecesi’ni Mescid-i Haram’da namaz kılmak, Ka’be’yi tavaf etmek ve Kur’an okumak suretiyle ihya ettiğini söyler. XI. yüzyıldan itibaren Şam’da Emeviler Camii’nde Berat Gecesi’nde kandiller yakılmış, bid’at nitelendirilmesine rağmen bu âdet devam ettirilmiştir. İbn Kesir, “Halka Berat Gecesi’nde ilk tatlı dağıtan kişi Selçuklu veziri Fahrulmülk’tür.” der.
Osmanlılarda II. Selim döneminde (1566-1574), camiler aydınlatılıp minarelerde kandiller yakıldığı için bu gecelere (Mevlid, Regaib, Mi’rac, Berat, Kadir) “kandil geceleri” denilmiştir. (Nebi Bozkurt, Kandil md.; Halit Ünal Berat Gecesi md. DYA) Yukarıda değinildiği üzere bu gecelerde namaz kılınması, Kur’an okunması, dua ile Allah’tan af ve bağışlanma istenmesi, İslami bilginin artırılması amacıyla sohbet toplantılarının düzenlenmesi kuşkusuz güzeldir. Şaban’ın 15. gecesiyle ilgili Müslim’de yer alan Hz. Aişe’nin hadisi bu gibi tutum ve davranışları teşvik eder.
Ancak bu çerçeveyi aşan kutlama ve seremonilerin sakıncaları da yok değildir. Dinin, yılın belli başlı birkaç gecesine hasredilmesi; modern toplumdaki tüketime ve pagan seremonilere hizmet etmek üzere icat edilen günlere veya Yahudilik ve Hıristiyanlıktaki bazı gün ve özel kutlamalara nazire olsun diye İslam’da olmayan âdetlerin ihdas edilmesi; dinin bu gecelerde şekilden ibaret ritüellere dönüştürülmesi sağlıklı bir tutum değildir. Bazı zamanlara, gün ve gecelere Kur’an’ın ve Peygamber’in atfetmediği kutsallıklar atfetmek de dinin tasvip ettiği bir usul ve tutum değildir.
Alıntı ile Cevapla

Konu Sahibi umut628 'in açmış olduğu son Konular Aşağıda Listelenmiştir
Konu Forum Son Mesaj Yazan Cevaplar Okunma Son Mesaj Tarihi
ego - uşaklar ve efendiler! Şiirler ve Şairler umut628 0 2218 29 Ekim 2014 20:49
Sobadaki Hikmet Serbest Kürsü Allahın kulu_ 5 2274 28 Ekim 2014 22:35
Insanlık için bir göz yaşı Gönülden Dökülen Nağmeler Kara Kartal 4 2227 28 Ekim 2014 22:02
Din, savaş ve zulüm… Serbest Kürsü umut628 0 1935 02 Ekim 2014 23:11
Ey Allah'ın Kulları! Düşman Olun. Acımayın... Serbest Kürsü Allahın kulu_ 1 2300 01 Ekim 2014 22:06

Alt 14Haziran 2014, 00:37   Mesaj No:2
Medineweb Sadık Üyesi
Avatar Otomotik
Durumu:Fatıma-i Zehra isimli Üye şimdilik offline konumundadır
Medine No : 36712
Üyelik T.: 22 Aralık 2013
Arkadaşları:17
Cinsiyet:
Mesaj: 844
Konular: 67
Beğenildi:27
Beğendi:1
Takdirleri:60
Takdir Et:
Standart Cevap: Kandiller ve tarih



ben de bunu ekleyeyim :

Mezhep imamlarının kandil geceleri ile ilgili fetvaları var mıdır?


Soru: Kandil geceleri ile ilgili olarak mezhep imamlarının ( ebu HANİFE rha, İmam ŞAFİ rha, İmam MALİK rha, imam AHMED B HANBEL rha ) görüşleri nelerdir ?.. bizzat katılmışlar mıdır?.. fetvaları var mıdır?

Cevap:

Ebu Hanife rha (ö. 150 h.), İmam Malik rha (ö. 179 h.), İmam Şafii rha (ö. 204 h.) ve Ahmed b. Hanbel rha (ö. 241 h.) gibi mezhep imamlarının kandil geceleri ile ilgili fetvaları yoktur. Çünkü onlar hayattayken bu geceler henüz kutlanmıyordu.

Soru: Kandil geceleri Osmanlı’da başlamış. Peki, Osmanlı neye dayanarak bu geceleri başlatmıştır?

Cevap:

Kandil geceleri Osmanlı döneminde değil, hicretten yaklaşık üç yüz elli yıl kadar sonra Mısır’da, Şii Fâtimî Devleti döneminde kutlanmaya başlamıştır. Bu geceler, Osmanlılar döneminde II. Selim zamanından başlayarak, minarelerde kandiller yakılarak duyurulup kutlandığı için “kandil” olarak anılmaya başlamıştır. Yani bu gecelerin kutlanmaya başlaması değil, kandil olarak isimlendirilmesi Osmanlı döneminde olmuştur. İkisini birbirine karıştırmamanız gerekir.

İbn-i Mâcişûn rha:

“Ben Mâlik rha ’i şöyle derken işittim:

‘Her kim İslam’da güzel görüp bir bid’at çıkarırsa, Muhammed-sallallahu aleyhi ve sellem-’in risâleti edâ etmede ihânet ettiğini iddiâ etmiş olur. Çünkü Allah Teâlâ: ‘Bugün sizin için dîninizi tamamladım’ diye buyurmaktadır. Bu sebeple o gün dîn olmayan hiçbir şey bugün de dîn olamaz.”

[İmam Şâtıbî rha; "el-İ'tisâm"]

alıntıdır

Alıntı ile Cevapla
Cevapla


Konuyu Toplam 1 Kişi okuyor. (0 Üye ve 1 Misafir)
 

Benzer Konular
Konu Başlıkları Konuyu Başlatan

Medineweb Ana Kategoriler

Cevaplar Son Mesajlar
tarih boyunca kadın !! suhtem İslamda Kadın ve Erkek 3 05 Ocak 2024 16:06
Tarih Nedir Seyit_Onbaşı Tarih 0 16 Eylül 2022 15:17
MBSTS Tarih İle Bilgiler nurşen35 Seviye Belirleme Sınavı-(MBSTS) 0 05 Ağustos 2020 21:06
Çivisiz tarih! KardelenGül Bilgi Dağarcığı 1 28 Eylül 2018 10:27
Geceleri Nurlandıran Kandiller İnceSızı Namaz-Abdest-Teyemmüm 1 16 Nisan 2013 14:27

Bir Ayet Bir Hadis Bir Söz | www.kaabalive.net Bir Ayet Bir Hadis Bir Söz | www.medineweb.net Yeni Sayfa 1
.::.Bir Ayet-Kerime .::. .::.Bir Hadis-i Şerif .::. .::.Bir Vecize .::.
     

 

 Medineweb Sosyal Medya Gruplarımız:  Medineweb  Medineweb  Medineweb  Medineweb Medineweb     

  www.alemdarhost.com sunucularını Kullanıyoruz.