|
Konu Kimliği: Konu Sahibi MERVE DEMİR,Açılış Tarihi: 11 Ocak 2008 (23:34), Konuya Son Cevap : 12 Mayıs 2009 (10:16). Konuya 4 Mesaj yazıldı |
| LinkBack | Seçenekler | Değerlendirme |
11 Ocak 2008, 23:34 | Mesaj No:1 |
Farz Nedir? Farz Nedir? FARZ Dinî sorumluluk, yapılması dinen gerekli olma, bean etme, kesme, hisseye ayırma anlamlarını ifade eder. Kur'an-ı Kerîm'de onsekiz yerde geçen kelime değişik anlamlarıyla kullanılmıştır. "Allah'ın peygambere mikdarını belirlediği (farz), mübah kıldığı şeyde bir vebâl yoktur" (el-Ahzab, 33/38). "Hac vakti bilinen aylardır. Her kim o aylarda haccı kendine gerekli (farz) bilip bu ibâdete başlarsa, artık kadına yaklaşması, günâh işlemesi ve kavga etmesi helâl değildir" (el-Bakara, 2/197). "Sadakalar (zekâtlar) ancak şunlar içindir: ... Allah tarafından böyle beyan (farz) edildi" (et-Tevbe, 3/60). " Eğer onları kendilerine el sürmeden boşar da mehir kesmiş (farz) olursanız... ' (el-Bakara, 2/236). "Allah onu lânetledi. O da Şöyle dedi: Andolsun kullarından belirli (mefrûz) bir pay edineceğim"(en-Nisâ, 4/118). Kur'an'da geçen farz kelimesi alâ harf-i cerri ile kullanıldığında vücûb gereklilik; lâm harf-i cerri ile kullanıldığında bazan gereklilik bazan da beyan anlamını ifade eder (Hamdi Yazır, Hak Dini Kur'ân Dili, VI, 5109). Farz, Peygamber (s.a.s.)'in hadislerinde farklı anlamlarda kullanıldığı gibi vacib anlamında da kullanılmıştır. "Ramazan ayı geldi... Allah bu ayda oruç tutmanızı size farz kılmıştır" (Nesâî, Sıyâm, 5). Bir fıkıh terimi olarak farz: Şâri' tarafından emrolunduğu kat'î delil ile sâbit olan; özürsüz, mutlak surette terkedildiğinde ceza gereken amellerdir. Özürden maksat, dinin meşrû gördüğü özürdür; meselâ yolcunun orucu terk etmesi gibi. Mutlak terketmekten maksat; bir engelden dolayı geciktirmek anlamındadır. Namazın vaktin başında kılınmaması gibi. Tariften de anlaşılacağı gibi zannî delil ile sâbit olan hükümleri Hanefî hukukçuları farzın kaps----- almamıştır. Farz, kat'i deliller ile sâbit olduğu için inkâr edildiğinde küfrü gerektirir. Şayet yorumlanarak inkâr edilirse, inkâr eden fâsık olur. Hanefîler zannî delil ile sâbit olan hükümleri vacib olarak niteler. İmâm Şâfiî farz ile vâcibin arasını amel bakımından ayırmaz ise de itikâdı açıdan, Hanefi hukukçuları gibi değerlendirir. Bu da Hanefiler ile Şâfiiler arasındaki farz ve vâcib ayrılığının mâna, öz itibarıyla olmadığını, lafzı olduğunu gösterir. Farz; kat'ı ve ictihâdı olmak üzere ikiye ayrılır. Kat'î farz; delillerle yapılması kesin olarak bildirilen amellerdir. Buna amelî ve ilmî farz da denilir. İctihâdı farz ise müçtehid imamların ictihadıyla belirlenen, terk edildiğinde o ameli farz olmaktan çıkaran farzlardır. Meselâ; başa mesh miktarı, abdestin farzları, namazda Fâtihâ'nın okunması gibi mevzular mezhepler arasında farklı mütalaa edilir. İnkârı küfrü gerektiren farz, ilmî ve kat'ı farz çeşididir. Farziyyeti nass ile belirlenmiş kat'ı olan namaz, oruç gibi farzların inkârı küfrü gerektirir (Tehânevî, Keşşâf, II, 1126, Meydânı, Lübâb, I, 6). Farz, mükellef açısından ikiye ayrılır: 1- Farz-ı ayn: Her mükellefin yapması farz olan vazifedir. 2-Farz-ı kifâye: Mükelleflerden bir kısmının yapması ile diğerlerinden sâkit olan vazifedir (Ömer Nasuhi, Istılahatı Fıkhıyye Kâmusu, 1, 33). Farz-ı ayn, kifâye olan farzdan fazilet ve sevab bakımından daha üstündür. Çünkü, bir şey genelleşirse yükü, meşâkkati azalır. Hususileştiğinde ise daha meşakkatli olur. Kifâye farzlar umumen terkedildiğinde ise bütün insanlar bundan sorumlu olur (İbn Âbidîn, Reddu'l-Muhtâr, I, 42). Şamil İA | |
Konu Sahibi MERVE DEMİR 'in açmış olduğu son Konular Aşağıda Listelenmiştir | |||||
Konu | Forum | Son Mesaj Yazan | Cevaplar | Okunma | Son Mesaj Tarihi |
Başbakan Recep Tayyip ERDOĞAN ülke tv Canlı... | Videolar/Slaytlar | Medine-web | 1 | 2893 | 23 Ağustos 2013 00:41 |
İran Emperyalizmi | Makale ve Köşe Yazıları | Medine-web | 6 | 3638 | 26 Ocak 2013 22:53 |
gerekli gereksiz bir şiir.. | Makale ve Köşe Yazıları | MERVE DEMİR | 0 | 3281 | 06 Aralık 2012 10:48 |
olmamış kayınbiradere mektup :) | Komik Paylaşımlar | Allahın kulu_ | 10 | 7785 | 03 Kasım 2012 23:19 |
İslamın kurtuluşu bilinçlenme ile mümkündür | Makale ve Köşe Yazıları | Esadullah | 11 | 7252 | 02 Ekim 2012 21:16 |
11 Ocak 2008, 23:38 | Mesaj No:2 |
Durumu: Medine No : 16627 Üyelik T.:
11 Şubat 2012 | Cvp: Farz Nedir?
32 FARZ İMANIN ŞARTLARI 1- Allah'ın varlığına ve birliğine inanmak. 2- Allah'ın meleklerine inanmak. 3- Allah'ın kitablarına inanmak. 4- Allah'ın peygamberlerine inanmak. 5- Ahiret gününe inanmak. 6- Kadere, hayır ve şerrin yaratıcısının Allah (Celle Celâlühû) olduğuna inanmak. İSLAMIN ŞARTLARI 1- Kelime-i şehadet getirmek. 2- Namaz kılmak. 3- Oruç tutmak. 4- Zekat vermek. 5- Haccetmek. ABDESTİN FARZLARI 1- Yüzünü yıkamak. 2- Kollarını (dirsekleriyle beraber) yıkamak. 3- Başının dörtte birini meshetmek. 4- Ayaklarını (topuklarıyla beraber) yıkamak. GUSLÜN FARZLARI 1- Ağzına su vermek. 2- Burnuna su vermek. 3- Bütün bedenini yıkamak. TEYEMMÜMÜN FARZLARI 1- Niyet. 2- İki darb ve mesih. NAMAZIN FARZLARI Dışında olanlar: 1- Hadesten taharet 2- Necasetten taharet 3- Setr-i avret 4- İstikbal-i Kıble 5- Vakit 6- Niyet İçinde olanlar: 1- İftitah tekbiri 2- Kıyam 3- Kırâet 4- Rükû 5- Secde 6- Kaide-i ahire. |
11 Ocak 2008, 23:42 | Mesaj No:3 |
Durumu: Medine No : 16627 Üyelik T.:
11 Şubat 2012 | Cvp: Farz Nedir? 54 FARZ 1- Allah'ı daima zikretmek. 2- Helal kazanılmış elbise giymek 3- Abdest almak. 4- Beş vakit namaz kılmak. 5- Cünüplükten gusletmek. 6- Rızk için Allah'a tevekkül (itimad) etmek. 7- Helalden yeyip içmek. 8- Allah'ın taksimine kanaat etmek. 9- Tevekkül etmek. 10- Kazaya (yani Allah'ın hükmüne) razı olmak. 11- Nimete karşılık şükretmek. 12- Belaya sabretmek. 13- Günahlara tevbe etmek. 14- İbadetleri ihlas ile yapmak. 15- Şeytanı düşman bilmek. 16- Kur'an-ı delil tanımak. 17- Ölüme hazırlıklı olmak. 18- İyiliği emredip kötülükten alıkoymak. 19- Gıybet etmemek, kötü şeyleri dinlememek. 20- Anaya-babaya iyilik ve itaat etmek. 21- Akrabayı ziyaret etmek. 22- Emanete hıyaret etmemek. 23- Dinin kabul etmiyeceği latifeyi (şakayı) terk etmek. 24- Allah ve Rasulüne itaat etmek. 25- Günahtan kaçınıp Allah'a sığınmak. 26- Allah için sevmek, Allah için buğz etmek. 27- Her şeye ibretle bakmak. 28- Tefekkür etmek. (Cenab-ı Hakk'ın kudretini, azametini ve insanın yaratılışdaki gayeyi düşünmek) 29- İlim öğrenmeye çalışmak 30- Kötü zandan sakınmak 31- İstihza (alay) etmemek 32- Harama bakmamak 33- Daima doğru olmak 34- Esef ve ferahı, yani şımarıklık ve azgınlığı terketmek 35- Sihir yapmamak 36- Ölçü ve terazisini doğru tartmak 37- Allah'ın azabından korkmak 38- Bir günlük nafakası (yiyeceği-içeceği) olmayana sadaka vermek 39- Allah'ın rahmetinden ümid kesmemek 40- Nefsinin kötü arzularına tabi olmamak 41- İçki kullanmamak 42- Allah'a ve mü'minlere su-i zan etmekten sakınmak 43- Zekat vermek ve mali cihatta bulunmak 44- Hayız (adet) zamanlarında ve nifas halinde hanımı ile cinsi mukarenette bulunmamak 45- Bütün günahlardan; kötülüklerden kalbini temiz tutmak 46- Yetimin malını haksız olarak yememek, onlara iyilik etmek 47- Kibirlilik etmemek 48- Livata (erkekle cinsi münasebet) ve zina yapmamak 49- Beş vakit namazı muhafaza etmek 50- Zulm ile halkın malını yememek 51- Allah'a şirk (ortak) koşmamak 52- Riyadan (gösterişten) sakınmak 53- Yalan yere yemin etmemek 54- Verdiği sadakayı başa kakmamak |
09 Şubat 2008, 14:46 | Mesaj No:4 |
FARZ_ tarif
Dinî sorumluluk, yapılması dinen gerekli olma, beyan etme, kesme, hisseye ayırma anlamlarını ifade eder. Kur'an-ı Kerîm'de onsekiz yerde geçen kelime değişik anlamlarıyla kullanılmıştır"Allah'ın peygambere mikdarını belirlediği (farz), mübah kıldığı şeyde bir vebâl yoktur"Hac vakti bilinen aylardır. Her kim o aylarda haccı kendine gerekli (farz) bilip bu ibâdete başlarsa, artık kadına yaklaşması, günâh işlemesi ve kavga etmesi helâl değildir"Sadakalar (zekâtlar) ancak şunlar içindir: ... Allah tarafından böyle beyan (farz) edildi"Eğer onları kendilerine el sürmeden boşar da mehir kesmiş (farz) olursanız... roman,serif](el-Bakara, 2/236). Allah onu lânetledi. O da Şöyle dedi: Andolsun kullarından belirli (mefrûz) bir pay edineceğim"(en-Nisâ, 4/118) Kur'an'da geçen farz kelimesi alâ harf-i cerri ile kullanıldığında vücûb gereklilik; lâm harf-i cerri ile kullanıldığında bazan gereklilik bazan da beyan anlamını ifade eder (Hamdi Yazır, Hak Dini Kur'ân Dili, VI, 5109). Farz, Peygamber (s.a.s.)'in hadislerinde farklı anlamlarda kullanıldığı gibi vacib anlamında da kullanılmıştır. "Ramazan ayı geldi... Allah bu ayda oruç tutmanızı size farz kılmıştır" (Nesâî, Sıyâm, 5). Bir fıkıh terimi olarak farz: Şâri' tarafından emrolunduğu kat'î delil ile sâbit olan; özürsüz, mutlak surette terkedildiğinde ceza gereken amellerdir. Özürden maksat, dinin meşrû gördüğü özürdür; meselâ yolcunun orucu terk etmesi gibi. Mutlak terketmekten maksat; bir engelden dolayı geciktirmek anlamındadır. Namazın vaktin başında kılınmaması gibi. Tariften de anlaşılacağı gibi zannî delil ile sâbit olan hükümleri Hanefî hukukçuları farzın kapsamına almamıştır. Farz, kat'i deliller ile sâbit olduğu için inkâr edildiğinde küfrü gerektirir. Şayet yorumlanarak inkâr edilirse, inkâr eden fâsık olur. Hanefîler zannî delil ile sâbit olan hükümleri vacib olarak niteler. İmâm Şâfiî farz ile vâcibin arasını amel bakımından ayırmaz ise de itikâdı açıdan, Hanefi hukukçuları gibi değerlendirir. Bu da Hanefiler ile Şâfiiler arasındaki farz ve vâcib ayrılığının mâna, öz itibarıyla olmadığını, lafzı olduğunu gösterir. Farz; kat'ı ve ictihâdı olmak üzere ikiye ayrılır. Kat'î farz; delillerle yapılması kesin olarak bildirilen amellerdir. Buna amelî ve ilmî farz da denilir. İctihâdı farz ise müçtehid imamların ictihadıyla belirlenen, terk edildiğinde o ameli farz olmaktan çıkaran farzlardır. Meselâ; başa mesh miktarı, abdestin farzları, namazda Fâtihâ'nın okunması gibi mevzular mezhepler arasında farklı mütalaa edilir. İnkârı küfrü gerektiren farz, ilmî ve kat'ı farz çeşididir. Farziyyeti nass ile belirlenmiş kat'ı olan namaz, oruç gibi farzların inkârı küfrü gerektirir (Tehânevî, Keşşâf, II, 1126, Meydânı, Lübâb, I, 6). Farz, mükellef açısından ikiye ayrılır: 1- Farz-ı ayn: Her mükellefin yapması farz olan vazifedir. 2-Farz-ı kifâye: Mükelleflerden bir kısmının yapması ile diğerlerinden sâkit olan vazifedir (Ömer Nasuhi, Istılahatı Fıkhıyye Kâmusu, 1, 33). Farz-ı ayn, kifâye olan farzdan fazilet ve sevab bakımından daha üstündür. [/SIZE] Çünkü, bir şey genelleşirse yükü, meşâkkati azalır. Hususileştiğinde ise daha meşakkatli olur[/FONT][LEFT][FONT=times new roman,serif].[/ Kifâye farzlar umumen terkedildiğinde ise bütün insanlar bundan sorumlu olur | |
12 Mayıs 2009, 10:16 | Mesaj No:5 |
RE: Farz Nedir?
Farz, Peygamber (s.a.s.)'in hadislerinde farklı anlamlarda kullanıldığı gibi vacib anlamında da kullanılmıştır. "Ramazan ayı geldi... Allah bu ayda oruç tutmanızı size farz kılmıştır" (Nesâî, Sıyâm, 5).
| |
Konuyu Toplam 1 Kişi okuyor. (0 Üye ve 1 Misafir) | |
Benzer Konular | ||||
Konu Başlıkları | Konuyu Başlatan | Medineweb Ana Kategoriler | Cevaplar | Son Mesajlar |
Otuz İki Farz | MERVE DEMİR | İslami Kavramlar | 8 | 04 Şubat 2014 23:25 |
32 Farz Nelerdir? | KuM TaNeSi | İlmihal Bölümü | 2 | 12 Aralık 2012 21:34 |
54 Farz Nelerdir? | KuM TaNeSi | Soru Cevap Arşivi | 1 | 27 Kasım 2012 11:52 |
zekat nedir, sadaka nedir, infak etmek nedir | iblissavar | Zekat-İnfak | 3 | 31 Mart 2012 22:26 |
çarşaf farz mı?? | Efsa_Rana | Tesettür Konuları | 6 | 20 Ekim 2008 12:00 |
.::.Bir Ayet-Kerime .::. | .::.Bir Hadis-i Şerif .::. | .::.Bir Vecize .::. |
|