|
Konu Kimliği: Konu Sahibi Şuara,Açılış Tarihi: 09 Ocak 2009 (04:06), Konuya Son Cevap : 09 Ocak 2009 (04:06). Konuya 2 Mesaj yazıldı |
| LinkBack | Seçenekler | Değerlendirme |
09 Ocak 2009, 04:06 | Mesaj No:1 |
Kadınlara Özel Sorular Kadınlara Özel Sorular Kadınlara Mahsus Haller Kadınlara mahsus haller denilince, hayız, nifas ve istihaze'den ibaret üç hâl kasdedilir Bunları sırası ile görelim: Hayız Nedir? Hayız (regl), kadınların hastalık ve doğum halleri dışında ve belli yaşlar arasında rahimden gelen bir kandır Buna âdet hâli, ay hâli, aybaşı, muayyen hâl gibi adlar da verilir Hayız hâli, kadınlara mahsus tabiî bir haldir Vücutta biriken kirli ve zehirli maddeler, hayız kanı ile dışarı atılır; vücut hafifler, sıhhat bulur Bu sebeble hayız hâlinden ürkmeğe, korkmağa, tiksinti duymaya sebeb yoktur Bu durumu normal bir hâl olarak karşılamalı, Allah'ın bir takdiri olarak bakmalıdır Nitekim şu rivâyet de bunu te'yid eder mahiyettedir: Âişe validemiz, Peygamberimizle haccettiği sırada kendisinde muayyen hâl olmuş, bu durumda haccı yarım kalacak zannederek ağlamaya başlamıştı Peygamberimiz kendisine: - Ne oluyorsun, ay hâli mi gördün? diye sormuş ve ardından şu açıklamayı yapmıştı: - Bu, kadınlar tâifesine Allah'ın bir yazısı ve takdîridir Kâbe'yi tavaftan başka hacıların yaptığı herşey'i yap; Kâbe'yi de ay hâlinden kurtulduktan sonra tavâf edersin" Ne Zaman Başlar, Kaç Yaşına Kadar Sürer? Hayız hâli, en erken 9 yaşında başlar Genç kızlar bu hâlin başlamasıyla bülûğa ermiş olurlar Bu hâl, en geç 55 yaşına kadar, her ay belli sürelerle devam edip gelir Bu yaştan sonra da kesilir 9'dan önce ve 55'ten sonra görülen kanamalar, muayyen halden sayılmazlar Bir hastalıktan gelen istihaze hâli kabûl edilirler Nasıl Belli Olur? Hayız akıntısı kırmızı, siyah, sarı, bulanık yeşil ve kiremit renklerinde olabilir Pamukta bu renklerden biri görülse, muayyen hâlin başlamış olduğuna hükmedilir Muayyen hâl kesildiğinde ise, gelen akıntı beyaz renktedir ve rahimin tabiî akıntısıdır Rahimden gelen akıntının ay hâli sayılabilmesi için kadının hâmile olmaması da şarttır Hâmilelik süresi içinde gelen kan, muayyen halden sayılmaz Kaç Gün Sürer? Muayyen hal, en az 3 gün, en çok da 10 gün sürer 3 günden (72 saat) az görülen akıntı ile, 10 günden (240 saat) fazla gelen akıntı muayyen halden sayılmaz Bir hastalıktan geldiği kabûl edilir Hayız süresi içinde akıntının devamlı olması şart değildir Arasıra kesilebilir Meselâ, bir kadın üç gün dem görse, sonra iki gün akıntı kesilse, sonra yine üç gün daha dem gelse, o kadının hayız müddeti 9 gündür Ve arada akıntısız geçen iki gün de hayız günlerinden sayılır İki Ay Hâli Arasında Kalan Temiz Günlerin Süresi Ne Kadardır? İki ay hâli arasındaki temizlik süresine "tuhr hâli" denir Bu süre 15 günden az olmaz, daha fazla olabilir Buna göre, 15 günden daha evvel ortaya çıkan akıntılar, ay hâlinden sayılmazlar Âdet Günleri Süresi Her Ay Muayyen midir? Bâzı kadınların âdet günleri muayyendir Meselâ, her ay 5 veya 7 veya 9 gün âdet görürler Bâzılarında ise, âdet günleri sabit değil, aydan aya değişkendir Meselâ, bunlar bir ay 5 gün, bir ay 6 gün âdet görürler Bu halde ihtiyata uygun davranmak gerekir Yani, böyle bir kadın, 6 gün oldu mu yıkanır, namazını kılar Ramazanda ise, orucunu tutar Çünkü, bu altıncı günde görülen kanın hastalık kanı olma ihtimali vardır Ancak bu kadın 6 gün çıkmadan kocasıyla cinsî münasebette bulunamaz Zira bu hal hayız hâli de olabilir Âdet Günlerinin Süresinin Değiştiği Nasıl Anlaşılır? Bir âdet süresinin değişmiş olması için, o âdet süresine aykırı üst üste iki âdet görülmelidir Meselâ, her ay, devamlı 5 gün âdet gören bir kadın, sonradan üstüste iki defa 4 veya 6 gün âdet görse artık onun âdeti 5 değil, 4 veya 6 gün olmuştur Şu halde mutad olan âdet süresinin değişmesi, üst üste görülen iki ayrı âdet ile olmaktadır Mûtad olan hayız müddetinden fazla olan, fazla süresi 10 günü geçmeyen kanamalar da, âdet hâlinden sayılır Bu durumda âdet süresi değişmiş kabûl edilir Meselâ, her ay 7 gün âdet gören bir kadın, sonradan 10 gün görmeye başlasa, 10 günü de hayızlı sayılır Fakat 10 günü geçen kanamalarda, mutad günden fazla olan günler, âdet hâli değil, istihaze hâli kabûl edilir Âdet Çağına Giren Bir Kız, Kendisinde İlk Kanamayı Görünce Ne Yapar? Âdet görecek çağa gelen bir kız, ilk defa görmeye başladığı âdetten dolayı, hemen namazı orucu terkeder Bu kıza "mübtedie" denir Âdet hâli üç günden az sürerse hayızlı olmadığı anlaşılır Terk ettiği ibâdetleri kaza etmesi gerekir İmam-ı A'zam'a göre, âdet tam üç gün devam edip hayız hâli olduğu kesinleşmeden namazı ve orucu terketmek câiz olmaz * Bir kadının görmekte olduğu âdetini kocasına karşı inkâr etmesi veya vâkıaya muhalif olarak âdet gördüğünü söylemesi helâl olmaz Nifas Neye Denir? Nifas, doğum sırasında kadından gelen kana denir Nifas hâline Türkçemizde "Lohusalık hâli" denir | |
Konu Sahibi Şuara 'in açmış olduğu son Konular Aşağıda Listelenmiştir | |||||
Konu | Forum | Son Mesaj Yazan | Cevaplar | Okunma | Son Mesaj Tarihi |
Hayız Kanının Çeşitleri | Kadın Mahrem Konular | Şuara | 0 | 2315 | 09 Ocak 2009 04:39 |
Kadının Zifafta Gözetilmesi | Kadın Mahrem Konular | Medineweb | 1 | 2570 | 09 Ocak 2009 04:31 |
Adet döneminde hafızın kuran okuması caizmi? | Kadın Mahrem Konular | Şuara | 0 | 3016 | 09 Ocak 2009 04:28 |
Hap Kullanırken Kanama Olması Özürmüdür? | Kadın Mahrem Konular | Şuara | 0 | 2537 | 09 Ocak 2009 04:25 |
Adetli İken Oruç Tutmanın Hükmü | Kadın Mahrem Konular | mehmet akif2 | 1 | 3578 | 09 Ocak 2009 04:22 |
09 Ocak 2009, 04:06 | Mesaj No:2 |
Cvp: Kadınlara Özel Sorular
Nifas Hâli Kaç Gün Sürer? Nifas, yani, lohusalık hâlinin en az kaç gün süreceği belli değildir Bir gün bile olabilir En fazla devam müddeti ise, 40 gündür 40 günden fazla sürmez 40 günde kesilmeyip devam eden kan, artık nifas kanı değil, istihaze kanıdır Bâzı kadınlar çocuk doğurduktan sonra, ancak 15-20 veya 25 gün kadar nifas görürler Sonra kan kesilir Böyle kadınların, nifas süreleri bu kadar olmuş olur Bundan sonra yıkanır, namaz kılıp oruç tutmaya başlayabilir Nifasın âzamî haddi, İmam-ı Şâfiî'ye göre 60 gündür Yaygını ise, 40 gündür Düşük Yapan Kadın Nifaslı Sayılır mı? Düşük çocukların el, ayak, parmak gibi uzuvları belirmiş ise, nifas hâli meydana gelir Fakat âzaları henüz teşekkül etmemiş bir düşük ile, nifas hâli vücut bulmaz Ameliyatla Doğum Yapan Kadınlar da Nifaslı Sayılırlar mı? Bir özür dolayısıyla çocuk ameliyatla (sezeryan) alınır ve kan da rahimden değil de karından çıkarsa, nifas hâli tahakkuk etmez Bu kan, yaradan akan kan hükmündedir Ancak kan, rahim yoluyla dışarı çıkarsa, kadın nifaslı sayılır Nifas Müddeti İçinde Görülen Temizlik, Yani Nifasın Muvakkaten Kesilmesi Hâli Nifastan Sayılır mı? Evet, sayılır Meselâ, 10 gün kan gelip 5 gün kesilse, sonra tekrar kanama başlasa ve 10 gün kadar sürse, bu 25 günlük sürenin hepsi de nifastan sayılır * Çocuk dünyaya gelirken vücudunun ekserisinin rahimden çıkmasıyla, çocuk dünyaya gelmiş sayılır Hayız - Nifas Ve İstihazenin Hükümleri Hayız ve Nifasla İlgili Hükümler: Hayız ve nifasın müşterek 8 hükmü vardır: 1 - Hayız ve nifas hâlindeki kadından her türlü namaz mükellefiyeti düşer Kadınlar hayız-nifas hâlinde oldukları müddet zarfında, namaz kılmaları kendilerine haram olur Hayız ve nifas hâlinde iken kılamadıkları bu namazları; kadınlar sonradan kaza etmek mecburiyetinde de değillerdir Cenâb-ı Hak, fazl ve kereminden onları böyle bir mükellefiyetten afvetmiştir İslâm dîni gerçekten kolaylık dînidir Hayız ve nifaslı kadınların namaz borçları hakkındaki hükmünde de, bu kolaylık prensibini apaçık görmekteyiz Çünkü, hayız hâli kadınların her ay mübtelâ oldukları ve bir haftaya yakın zamanlarını meşgul eden eziyetli bir durumdur Bu arada pek çok vakit namazlarını da kılamamış haldedirler Kadının devamlı olarak kocasının ve çocuklarının hizmeti yanısıra, evinin temizlik ve bakımıyla da uğraştığı malûmdur Bu durumda olan bir kadının, mecburen terkettiği pek çok vakit namazlarını sonradan kaza etmek zorunda kalmasının, ona ne derece ağır ve zahmetli geleceği apaçık meydandadır Nifas hâli için de durum aynıdır 20 gün, 30 gün, hattâ 40 gün namazını terketmek zorunda kalan bir kadının, bütün bu birikmiş namazları kaza edebilmesi ne kadar meşakkatli olacağı bedihîdir İşte, âlemlere rahmet olan İslâmiyet, büyük bir kolaylık olarak, kadınların, hayız ve nifas hâlinde iken kılamadıkları bütün namazları afvetmiştir * Hayız ve nifas hâlindeki kadınların namaz kılmaları haram olmakla birlikte, tesbih, zikir ve duada bulunmaları câizdir Hattâ hayız ve nifas hâlindeki bir kadının, mümkün ise ve vakti de müsait ise, her namaz vaktinde abdest alıp, bir vakit namaz kılacak kadar kıbleye karşı yönelerek oturması, bu süre içinde, tesbih, tevhid ve tehlil ile meşgul olması müstehab bile görülmüştür Bu şekilde o, hem Rabbini unutmamış ve ibadet zevkini kaçırmamış; hem de Allah'a ibadet hususunda -elinden gelseydi- ne derece arzu ve iştiyak içinde olduğunu da göstermiş olur Bu güzel ve temiz niyeti sebebiyle, o kadına hayatında en güzel ve en feyizli kıldığı namazın sevabı yazılacağı rivâyetlerden anlaşılmaktadır 2 - Hayız-Nifas hâlindeki kadınlara, namaz kılmak gibi oruç tutmak da haramdır Ancak namazdan farklı olarak, tutamadıkları günleri, temizlendikten sonra kaza etmeleri gerekmektedir Çünkü, oruç, namaz gibi devamlı olmayıp senede bir ay olduğundan, kadınların tutamadıkları birkaç günlük oruç borçlarını sonradan kaza etmeleri, onlara pek fazla bir zahmet ve meşakkat yüklemez Bu bakımdan namaz borçları afvedildiği halde, oruç borcu baki kalmış, sonradan kazası istenmiştir Âişe validemiz bu hususta şöyle buyurmuşlardır: "Bize hayız ve nifas hâlleri geldiğinde, Hz Resûlüllah (asm) tutmadığımız oruçlarımızı kazâ etmemizi emir buyururlardı Kılmadığımız namazların ise kaza edilmesini emretmezlerdi" 3 - Hayız ve nifas hâlinde olan bir kadına Kur'an okumak da haramdır Resûl-i Ekrem (asm) Efendimiz, bu hususta şöyle buyurmuşlardır: "Hayızlı veya cünüp olan kimse, Kur'an-ı Azîmüşşân'dan birşey okuyamaz" Hayızlı ve nifaslı kadınların veya cünüplerin kunut vesaire gibi çeşitli duaları okumalarında, tesbih ve tehlil kelimelerini söylemelerinde ve Hazret-i Peygambere salât ve selâm getirmelerinde hiçbir mahzur yoktur Hayız ve nifaslı halde olanlar, Kur'an-ı Kerîm'i okuyamamakla beraber, onu dinleyebilirler 4 - Hayız ve nifas hâlinde bulunanların, Kur'an'a ellerini sürmeleri de haramdır Hattâ bütün Kur'an'ı (Mushaf'ı) değil, bir âyeti, bir âyetin birkaç kelimesini dahi tutmak haramdır * Kur'an Kursu öğretmenliği yapan bir kadın, hayız hâlinde öğretim işini yardımcısına yaptıracaktır Yardımcısı yoksa Hanefî ulemasından Kerhî ve Tahavî'ye göre öğretimini devam ettirecektir Kerhî: Öğretmen hanım hayız hâlinde kelime kelime, Tahavî ise, yarımşar âyet söylemekle öğretim yapılmasında 'beis yoktur' demişlerdir 5 - Hayız-Nifas halinde olan kadınlara (veya cünüplere) mescid ve camilere, zaruret olmadan girmek de haramdır 6 - Hayız-Nifas hâlindeki kadının veya cünüp olan kadın ve erkeğin, mü'minlerin kıblesi olan Kâbe-i Mükerreme'yi tavaf etmeleri de haramdır 7 - Hayız-Nifas hâlinde olan kadının kocası ile cinsî münasebette bulunması da haramdır Bu halde yapılan bir cinsî birleşme, büyük günahlardan (günâh-ı kebâir) sayılmıştır Kur'ân-ı Kerîm'de şöyle buyurulur: "Sana kadınların hayız (âdet) hallerini de soruyorlar De ki: O (hayız) bir ezâdır Binaenaleyh siz hayız hâlinde kadınlardan çekilin Temizleninceye kadar onlara yanaşmayın" (el-Bakara, 222) Âyette geçen kadınlara yaklaşmama emrinin ne mânâ ifade ettiğini Enes'den (ra) rivâyet edilen bir hadîs-i şerîf şu şekilde açıklamaktadır: "Yahudiler kadın hayız gördüğü vakit onlarla birlikte yeyip içmezlerdi Peygamber (asm) ise bu hususta: "- Her şey'i yapın, yalnız cinsî münasebet müstesna" buyurdular" Hayız-Nifas hâlinde iken kadınla cinsî temasda bulunmak dinî yönden olduğu gibi, tıbbî yönden de çok mahzurludur Kadın bu hallerde hasta hükmündedir Son derece itinalı bir bakıma ve temizliğe muhtaçtır Yorulmaktan büyük ölçüde kaçınmalı, mümkün mertebe istirahat halinde olmalıdır Ayrıca hayızlı kadının dışarı yaydığı ağır koku, erkeği kadından tiksindirmeğe de sebeb olabilir Bu bakımdan bu nazik dönemde yapılacak cinsî münasebetler, kocayı hanımından tiksindirip soğutabileceği gibi, pek çok kadın hastalıklarına da sebebiyet verebilir Meselâ: Bugün Avrupa'da kadınlarda çok sık görülen rahim kanserlerinin mühim bir sebebi de, ay hâlinde kadınların kocalarıyla cinsî münasebette bulunmaya devam etmeleri olarak tesbit edilmiştir Bir erkeğin hayız hâlinde olan hanımına yaklaşması haram olduğu gibi, kadının ona boyun eğmesi de haramdır Eğer, karı-koca bu halde iken, cinsî münasebette bulunurlarsa, her ikisinin de tevbe ve istiğfar etmeleri gerekir Ayrıca bir veya yarım dinar miktarında altın veya onun bedelini de fakirlere sadaka olarak vermelidirler [Bir dinar, bir miskal (4 gr) ağırlığında bulunan altın sikkedir] Hayız hâlinde olan kadından yatağını ayırmak câiz değildir Bu tarz davranış, Yahudilerin mezhebidir Yahudiler ay hâlindeki kadından yataklarını ayırdıkları gibi; onlarla yanyana oturmaz, beraber yemek bile yemezlerdi Silindikleri havluları bile ayırırlardı İslâmiyet bu haksız ve bâtıl âdeti kaldırmış, ay hâlindeki kadınla yatmayı, pişirdiği yemeği yemeyi, aynı havluya el, yüz silmeyi mekruh dahi saymamıştır Hazret-i Âişe vâlidemiz şöyle buyurur: "Ben hayızlı iken Nebî (asm) mübarek başını kucağıma yaslar, sonra Kur'an okurdu" Diğer bir rivâyet: "Ben hayız hâlinde iken, Resûl-i Ekrem (asm) hazretlerinin mübarek saçlarını tarardım" Bu hadîslerden anlaşılıyor ki, hayız hâlindeki kadınlar necis (pis) değillerdir Nifas hâlinde olanlar da böyledir Bu haller sadece birer hadestir Yani bâzı dinî mükellefiyetleri ifaya mâni şer'î birer kirlilik hâlidir Yoksa neces, yani, hakikî pislik hâli asla söz konusu değildir | |
09 Ocak 2009, 04:06 | Mesaj No:3 |
Cvp: Kadınlara Özel Sorular
Hayız ve Nifastan Kesilen Kadına, Gusletmeden Evvel Kocasının Cinsî Münasebette Bulunması Helâl Olur mu? Hayız ve nifasın âzamî müddetleri (hayızda 10, nifasta 40 gün) geçince kadınla cinsî münasebet helâl hâle gelir Guslü beklemek gerekmez Ancak yine de kadın guslettikten sonra temas, müstehab kabûl edilmiştir 10 günden evvel hayız ve 40 günden evvel nifas hâlinin sona ermesi durumunda ise, cinsî münâsebet derhal helâl olmaz Cinsî münasebetin helâl olması için, kadın ya yıkanmış olmalı veya yıkanmamış olsa bile hayız ve nifas hâlinin bitiminden sonra üzerinden bir namaz vakti geçmelidir Bu takdirde gusledilmemiş bile olsa, cinsî münasebet helâl hâle gelmiş olur 8 - Ay hâlinde olan kadının göbek ile diz kapakları arasında kalan avret sahasına kocasının şehvetsiz bile olsa çıplak olarak temas etmesi, el dokundurması da haramdır Hayızlı olan kadında kocasının faydalanabileceği, el sürebileceği kısımlar; göbeğin üstü ile dizlerin altında kalan kısımdır İstihaze Hâline Ait Hükümler: İstihaze kanı, ne oruca, ne de namaza engel değildir Cinsî münasebete de mâni olmaz Ancak istihaze hâlindeki kadınlar, özürlü hükmünde bulunurlar Özürlülerin tâbi olduğu hükümlere uygun olarak ibadetlerini yaparlar Asr-ı Saâdette bir gün bir kadın Peygamberimize gelerek: "Benden devamlı kan gelir, namazı bırakayım mı?" diye sormuştu Peygamberimiz de cevaben: "Hayır, o damardaki bir hastalıktandır, hayız değildir Âdet vaktin gelince namazı bırak, âdet hâlin geçince guslederek temizlen ve bundan sonra her vakit namazı için ayrı abdest alarak namazlarını kıl Tekrar âdet hâli gelinceye kadar böyle yapmaya devam et" buyurmuşlardı Bu rivayet, istihaze hâlinin özür hâline ait hükümlere tâbi olduğunu açıkça göstermektedir Hayız Hali İle İlgili Faydalı Bilgiler * Memleketimizde genç kızlar umumiyetle 12-15 yaşları arasında hayız görmeye başlarlar * 12 yaşına yaklaşan bir kıza sâhip olan bilgili ve anlayışlı bir anneye bu devrede düşen en mühim vazife, kızını bu konuda aydınlatmaktır Bunun için de kızı ile bir arkadaş gibi konuşup, ona günün birinde idrar yolundan biraz kan geldiğini göreceğini, bunun normal bir hâdise olduğunu, korkmaması gerektiğini, çünkü anne olacak her genç kızda, belli bir yaştan itibaren bunun görüldüğünü ve görüleceğini, bunun adına aybaşı veya hayız dendiğini, bunun gebelik ve lohusalık durumları hariç 45-55 yaşına kadar, muntazaman ve her ay görüleceğini, çünkü Allahımızın kadınları bu hilkatte ve bu fıtratta yarattığını, bunda nice hikmetler bulunduğunu ve ay başılı devrede temizliğe bilhassa dikkat edilmesi gerektiğini öğretmesi lâzımdır * Hayız denince akla ilk gelecek şey temizliktir Çünkü, bir kadının sıhhatli, huzurlu ve neş'eli olması, maddî bakımdan aybaşı günlerinde riayet edeceği temizlik derecesine ve dolayısıyla aybaşısının her ayın belli günlerinde başlayıp bitmesine, aybaşı kanının normal miktarda ve ağrısız olarak gelmesine, yani normal bir aybaşı görmesine bağlıdır * Her kadın ve genç kız, bu temizlik için: * Tülbentten kesilip dikilmiş yumuşak bir bezi veya bir deniz süngerini, bir de iyi kaliteli bir sabunu, el altında bulundurmalıdır * Gerek normal ve gerekse aybaşılı günlerinde, günde en az bir defa ılık sabunlu su ile tülbenti veya deniz süngerini ıslatarak kasık aralarını yıkayıp kurulamalıdır * Ayrıca geceleri yatarken dişlerini temizlemeli ve ayaklarını -bilhassa ayak parmaklarının arasını- sabunla yıkamalıdır * Her genç kız ve kadın, normal günlerinde -hiç olmazsa- gün aşırı, aybaşılı günlerinde ise hergün mutlaka ılık su ile yıkanmalıdır Ve bu yıkanma esnasında kasık aralarını, göğüs ve koltuk altlarını parmak aralarını gene sabunlu bezle yıkamalıdır * Bir kadın aybaşı günlerinde yıkanıp temizlenirken, sıcak ve soğuk su değil, ılık su kullanmalıdır Çünkü soğuk su ile yıkanırsa, aybaşı sebebiyle vücudunun ne de olsa yorgun ve halsiz olduğu bir devrede, kendisini üşütmüş olur ki bu hal birçok tehlikeli hastalıklara yol açar Kasık arası temizliğini soğuk su ile yaparsa, hem bu bölgeyi üşüterek mikropların faaliyetini artırmış olur, hem de soğuk su, bâzı hassas kadın ve kızlarda aybaşının vaktinden önce ve âni kesilmesine sebeb olur Sıcak suyun mahzuru ise, kanamanın artmasına yol açmasıdır * Aybaşılı bir kadının tutunacağı bezler: * Gayet yumuşak, meselâ tülbentten kesilip dikilmiş, * Mutlaka ütülenmiş, * Kolaylıkla değiştirilebilen bezler olmalıdır Düşük kaliteli, kaba elyaflı pamukların kullanılması doğru değildir Bu nevi pamuklar kanamayı artırırlar Fakat eczahanelerde satılan rule halinde veya dışı eterli yani mikropsuz gazlı bezle sarılı hususî pamuklar vardır ki her bakımdan tavsiyeye şâyândır * Aybaşı temizliği yalnız kadınlar için değildir Evli olmayan genç kızlar da bu temizliği aynı şekilde yapmak zorundadırlar Bilhassa genç kızların bu temizliğe küçük yaştan alışmış olmaları, onların hayatları boyunca sıhhatli olmalarını sağlar * Aybaşı günlerinde kadınlar ve genç kızlar her türlü yorgunluktan sakınmalıdırlar Sancıları varsa, kanamaları normalden çok veya az ise, hulâsa, şikâyetleri mevcut ise, hiç vakit geçirmeden bir doktora müracaat etmelidirler Soğuk duşlardan, kendilerini ve bilhassa ayaklarını üşütmekten, uzun yol yürümekten, ata ve bisiklete binmekten, ayaklı dikiş makinesi kullanmaktan, ağır yük kaldırmaktan, uykusuzluktan sakınmalıdırlar Fena koku neşreden yiyeceklerden çekinmelidirler Mehmet Dikmen | |
Konuyu Toplam 1 Kişi okuyor. (0 Üye ve 1 Misafir) | |
Benzer Konular | ||||
Konu Başlıkları | Konuyu Başlatan | Medineweb Ana Kategoriler | Cevaplar | Son Mesajlar |
Kadınlara büyük müjde | EyMeN&TaLhA | İslami Haberler | 0 | 27 Mayıs 2013 10:27 |
Müslüman Kadınlara Kan Donduran İğrençlik | ahmetmeydani | Bilgi Dağarcığı | 1 | 13 Nisan 2013 11:36 |
Bütün kadınlara şöylece haber ver! | KuM TaNeSi | İslamda Kadın ve Erkek | 0 | 14 Nisan 2009 13:18 |
Kadınlara saç uzatmak caiz mi? | MERVE DEMİR | Tesettür Konuları | 0 | 14 Nisan 2009 01:24 |
Kadınlara özel durumun çeşitleri | Şuara | Kadın Mahrem Konular | 1 | 09 Ocak 2009 04:10 |
.::.Bir Ayet-Kerime .::. | .::.Bir Hadis-i Şerif .::. | .::.Bir Vecize .::. |
|