|
Konu Kimliği: Konu Sahibi KuM TaNeSi,Açılış Tarihi: 06 Mayıs 2009 (09:01), Konuya Son Cevap : 03 Eylül 2012 (21:12). Konuya 1 Mesaj yazıldı |
| LinkBack | Seçenekler | Değerlendirme |
06 Mayıs 2009, 09:01 | Mesaj No:1 |
Durumu: Medine No : 5998 Üyelik T.:
02 Ocak 2009 | Sevgili...' diye başlayan cümleler kurmak Sevgili...' diye başlayan cümleler kurmak Sevgili...' diye başlayan cümleler kurmak ... sana bugün bir mektup yazdım: en çok en çok güllerden sözettim saydam renksiz özgür güllerden bir gül olmak korkusundan nedenini hatırlamıyorum ama ağladım sağda solda yakılıp unutulmuş sönmüş sigaralar 'canım...' diye başlanılıp yarım bırakılmış bir sürü kâğıt parçası ruh parçası aşk parçası buğu parçası haz parçası paramparça içime paramparça bir kış gelmiş biliyor musun ben daima kışları saklanırım kan kan ödüldür açıkçası ... * En son ne demiştik: “Mektup bir umman telefon klorlanmış bir damla şehir suyu” gençlerin itibar etmediği yaşlılarınsa çoktan unutmuş olduğu bir hazine "mektup"... Neden mektup? Diye sordum kendime sonra o sesi duydum: “Kirli sarı duvara çivilenmiş gri asık suratlı posta kutusuna baktım Soğuk metal kutudan gökkuşağı fışkırıyordu sanki. Loş bir boşluğun içinde hem de yıllardan sonra minik posta kutumda sarı bir zarf... Üzerinde pul. Özlemişim! Çocuk gibi sevindim. Bir süre açmaya kıyamadım zarfı öylece bekledim. Apartmanın girişindeki asık suratlı gri posta kutusu bana göz kırptı sanki. Konuştu... Duydum! Ne zamandır hep ince uzun dikdörtgen zarflar alıyordum. Bankalardan taksitli kartların ekstreleri. Bir de telefon ve elektrik faturaları. Başka zaman olsa kendime kızardım. Bu kez öyle olmadı. Kendimi anlamaya çalıştım. Affettim. Zarfı yavaş yavaş açtım. Sindire sindire. Çizgisiz kâğıda yazılmış kat yerleri özenle ayarlanmış mektubu şaşkınlıkla okşadım. Sadece iki satırdı mektup: “Her gün mailleşmek yetmedi birden. Ekrandan ekrana yaptığımız yazışmalar yetmedi. Yıllar önceki gibi olsun istedim. Biliyor musun sana mektup gönderirken ben aslında kendimi tazeledim.” Yüreğim pır pır etti gülümsedim!” Ben de gülümsedim hatta büyük bir mutluluk duydum belki mutluluğu bu pencereden keşfettim. Mektup dedim gerçekten hazine. Fakat sonra onu hor görenler adını anmayanlar yitirip gidenler geldi aklıma... Bir fasıla “hüzün” girdi araya. Mailler bu kadar tatlı mı telefon yeterli mi tüm duyguları aktarmaya kısa mesajlar daha mı hatırlanır duruyor yoksa; acaba hatırlamanın vefanın özlemin en güzel göstergesi mektup değil mi mektup değil mi yıllarca unutulmayacak en güzel hatıraların arasına saklanacak olan? Yıllar sonra bir sohbete; “bundan 16 yıl önce bir mektup almıştım” cümlesini sığdırmak ne kadar sığ? Ayakkabı kutusundan bozma hatıra sandığını el yordamıyla karıştırırken yıllar öncesine ait anne baba sevgili ya da bir arkadaşa ait mektupları tebessümle okumak ardından itinayla zarflarına yerleştirmek yitirilen özlemleri kelimeler dehlizinde yeniden ve usanmadan keşfetmek... Bugün yine su faturası gördüm posta kutumda ve başka gözler başka görüntülere kavuşsun diye sarıldım kaleme... Önce İstanbul sonra İzmit sonra Eskişehir hatta Suriye gördü düğünlerde içerisine para koyulmaktan usanmış zarflar. Bir akraba bir arkadaş bir sırdaş bir eski komşu gülecek dedim postanedeki memur şaşırmadı değil. Ne yazık ki duymak isteyeceğim en son söz döküldü dilinden: “düğün davetiyesi mi hepsi?” Hayır! Hayır! Diye haykırmak istedim o devlet dairesinde sesim yankılansın on yıllar öncesine ulaşsın geçmişe hatırlatma geleceğe ders olsun istedim. Fakat kuru bir “sadece mektup” çıktı dilimden... Sonra düşündüm ve en güzel cevap bu dedim içimden: “sadece mektup”... Sizin unuttuğunuz unutmayanların komadan kurtarmaya çalıştıkları mektup... Hani beyaz bir kağıda tertemiz harfler hediye etmek... Hani bir zarfa başına gelebilecek en güzel şeyi vermek... Hani bir pulu koleksiyonların arasından hayata döndürmek... Bir mektubu defalarca okumak üstüne başka bir memleketin ağaçlarının çiçeklerinin kuşlarının kokusu sinmiş kâğıdını koklamak hassasiyetle zarfı açmak iştah ile yeni bir beyaz kâğıda sarılmak... 'Sevgili...' diye başlayan cümleler kurmak mutlu olmak mutlu kılmak... *sacrifice ... Mahmut Sayar |
Konu Sahibi KuM TaNeSi 'in açmış olduğu son Konular Aşağıda Listelenmiştir | |||||
Konu | Forum | Son Mesaj Yazan | Cevaplar | Okunma | Son Mesaj Tarihi |
41.Haftanın Misafiri Belgin | Hafta'nın Misafiri | Belgin | 37 | 15040 | 04 Ekim 2009 16:49 |
Neden Su içmeliyiz(46 sebep) | Tıbb-ı Nebevi ve Alternatif Tıp Bilgileri | su damlası | 6 | 3668 | 04 Ekim 2009 12:50 |
Yokluğuna Alıştırma... | Şiirler ve Şairler | KARAKÖSE | 1 | 3010 | 04 Ekim 2009 12:45 |
Kırgınım Sana /medineweb | Şiirler ve Şairler | su damlası | 8 | 3289 | 02 Ekim 2009 19:49 |
google amcam düzeltir işi bilir herşeyi =) | Resim/Karikatür | Esma_Nur | 2 | 2767 | 02 Ekim 2009 11:25 |
03 Eylül 2012, 21:12 | Mesaj No:2 |
Durumu: Medine No : 18280 Üyelik T.:
13 Nisan 2012 | Cevap: Sevgili...' diye başlayan cümleler kurmak
hüzünlüymüşş
__________________ SUSTUM YANAKLARIMDA BİRİKTİ ALFABE... YA RAB..!! SUKUTUMU EN GÜZEL DUAM EYLE... |
Konuyu Toplam 1 Kişi okuyor. (0 Üye ve 1 Misafir) | |
Benzer Konular | ||||
Konu Başlıkları | Konuyu Başlatan | Medineweb Ana Kategoriler | Cevaplar | Son Mesajlar |
Sen Gel Diye Ey Sevgili!... | NUR | Şiirler ve Şairler | 5 | 11 Mart 2022 11:07 |
Ömer Karaoglu - Sen Gel Diye Ey Sevgili | enderhafızım | İlahiler/Ezgiler | 0 | 12Haziran 2013 23:15 |
Sen Gel Diye Ey Sevgili- mehmet Gökçe (şiir) | MUHACİR. | İlahiler/Ezgiler | 1 | 29 Mart 2013 22:50 |
Nişanlılık döneminde günaha girmeyelim" diye başlayan dinî nikâh kıydırma âdeti | MERVE DEMİR | Evlilik-Nikah Konuları | 0 | 14 Nisan 2009 11:41 |
Denklemler Kurmak Ve DENGEDE KALMAK ... | AŞK'ÜL İSLAM | Makale ve Köşe Yazıları | 0 | 26Haziran 2008 20:50 |
.::.Bir Ayet-Kerime .::. | .::.Bir Hadis-i Şerif .::. | .::.Bir Vecize .::. |
|