|
Konu Kimliği: Konu Sahibi namzet davadar,Açılış Tarihi: 27 Eylül 2009 (18:11), Konuya Son Cevap : 13 Nisan 2014 (02:23). Konuya 4 Mesaj yazıldı |
| LinkBack | Seçenekler | Değerlendirme |
27 Eylül 2009, 18:11 | Mesaj No:1 |
HÜZÜN SAYFASİ HÜZÜN SAYFASİ Kalplerde yaşayanlar asla ölmezler Hüzün öylesine dilsizki... Ay'ı pırıltısıyla parlayan gözlerini görmesemde yıldızlara bakarken isterim gözlerini gözlerimde Yürek vurgunu nedir bilirmisin? isyan ettimi yüregin diline ve yürek ülkendeki yarayı anlatabildimi dudakların Kelimeler hiç ihanet ettimi sana onlara en cok ihtiyacın olduğunda Beni hep o anlarda terkettiler Lal olur dilin, mühürlenir yüreğin sessizlik çok kalabalık gelir yüreğine ve gözlerin yere eğer bakışlarını duymasın ister hiç kimse ızdırabını, hiç hayal kurdunmu gecenin karasına aldırmadan Gökyüzünün en uçuk mavisi kadar saf ve yapmacıksızca... Dokundunmu Bulutlara Yagmur tenine düşünce titredinmi, üşüdünmü sessizce Her adımın ayrılık oldumu senin Kaldırımlarda dinlemek ayakabılarının sesini ellerin cebinde olmalı ve bedenin yanında olmalı düsüncelerin en olmadık uçuk yerlere gitmeli GÖZ KAPAKLARINDA HÜZÜN TİTREDİMİ HİÇ Masum olmalı bu hüzün bir çocuk gibi yanaklarindan süzülmesi için bir ömür geçmeli rüzgar, ağlıyorum nedenini bilmeden Gün, mü suçlu gece mi anlıyamadım Yıldızlar göz kırpıyor gökyüzünden yüreğime Hüzün öylesine dilsizki...... | |
Konu Sahibi namzet davadar 'in açmış olduğu son Konular Aşağıda Listelenmiştir | |||||
Konu | Forum | Son Mesaj Yazan | Cevaplar | Okunma | Son Mesaj Tarihi |
Cennet Sizin Neyinize !!! | Şiirler ve Şairler | GÖKCEN_AZRA | 6 | 2546 | 20 Ekim 2009 15:06 |
YENİLGİLERİ ZAFERE DÜNÜŞTÜREN..YİĞİTLER. | Şiirler ve Şairler | kurtmehmet | 3 | 1723 | 09 Ekim 2009 11:39 |
“Harcarım” Yüreğimi ! | Kıssalar-Hikayeler-Nasihatler | su damlası | 2 | 1626 | 09 Ekim 2009 11:19 |
BİR DEMET NASİHAT... | Kıssalar-Hikayeler-Nasihatler | namzet davadar | 0 | 1849 | 07 Ekim 2009 19:35 |
Entel Abilere İsyankarız Biz | Serbest Kürsü | NİLGÜN YAZAR | 5 | 2110 | 02 Ekim 2009 15:24 |
27 Eylül 2009, 18:34 | Mesaj No:2 |
RE: HÜZÜN SAYFASİ
Hüzün... Gönlün derûni ve bir o kadar da ulvî misafiri Sinsi sinsi girer kalplere de divâne eder insanı Ah, hüzün!.. Deli dostum!.. İnsan, hüzünlü olduğu sürece olgunlaşır. Hüzün yoksa, insanı içten içe yakan, yaktığı gibi bir o kadar da olgunlaştıran dert yoksa eğer, o zaman, evet işte o zaman gaflet dehlizinde yok olma riski belirir. Hüzün ve aşk. İki samimi dost. Bakıldıkda birbirinden ayırt edilemeyen iki yüce dost. Âh, insan!.. İnsan ne kadar gariptir ki kendisini mecnun eden bu müptelânın kendisinden ayrılmasını istemez. Yanmak ister hüznün kucağında. İmdi, rahat durmak varken niye başını derde sokasın, niye hüzün ummanında yok olasın, diye bir sual aklını meşgul edebilir ?. Hüznü taşıyan/yaşayan insan bilir ki ne kadar hüzünlü olursa bir o kadar aşktan tat alacaktır. Sevgiliyi anarak ve onun hüznüyle yaşayarak geçirilen vakitler en güzel vakitlerdir muhakkak. Yukarıdaki soruyu cevapla(ya)mayacağım. Çünkü aynı dili konuşanlar değil aynı duyguları paylaşanlar anlaşabilirler. Hüzün nedir, neden insan hüzün ister, gibi soruların cevabını ancak ve ancak yaşayanlar bilir. Bu noktada Dücane Cündioğlu´nun şu söyledikleri ne kadar doğru değil mi: "Duygularınızı açıkladığınızda, muhatabınız aynı duyguların tecrübesine sahip değilse, o duyguları hiç tanımıyorsa, ifadelerinizden hareketle duygularınızı kesinlikle anlamayacaktır. Fakat duygularınızın tecrübesine sahipse, siz sussanız, açıklama yapmasanız bile muhatabınız sizi anlamakta hiç zorluk çekmeyecektir." Ah dostum! Şimdi tek söyleyeceğim, eğer, hüzün nedir, diye aklına bir sual gelecek olursa, onu dışarıda değil de bilakis kendinde ara. İşte o zaman hüznü anlamakla kalmayacak, onun yakıcılığında olgunlaşacaksın. Eğer, rahat durmak varken niye başımı hüzünle meşgul edeyim, diyorsan, unut gitsin bu dediklerimi. | |
27 Eylül 2009, 18:34 | Mesaj No:3 |
RE: HÜZÜN SAYFASİ
Hüzün nedir bilir misiniz? Hüzün, yuvasından,düşen bir kuştur Hüzün,bir neşeye ulaşmak için Devamlı çıkılan bitmez yokuştur Hüzün,ayrılıktır,kavuşmamaktır Hüzün,gurbet elde siyah gecedir Hüzün,yaslı gönül,konuşmayan dil Suskun dudaklarda,iki hecedir Hüzün,tek kumrudur ağaç dalında Hüzün,bir buhardır,sistir,dumandır Hüzün toplulukta, kalabalıkta Yalnızlık duyduğun bir kısa andır | |
27 Eylül 2009, 18:35 | Mesaj No:4 |
RE: HÜZÜN SAYFASİ
Hayat içinde savrulmuş milyonlarca tohum var. Kimisi neşe, kimisi bereket, kimisi hüzün. Şimdi sonbahar ya belki de o yüzden sonbaharın diğer adı hüzün. Oysa sonbaharlardaki renk bereketini seviyorum ben, sonra sonbaharın yağmurlarını birde en çok. Bazen yağmuru aratmayan göz yaşlarına şahit oluyor yüreğim, bazen şahit olunan oluyor gözlerim.. Her şey iç içe yaşam içinde. Kötü varsa ancak iyinin olduğunun farkına varıyoruz. Güzellik çirkinin varlığına borçlu makamını nasıl ki zengin fakire borçluysa servetini. Mutluluk ise hüzne borçlu mahiyetini. Tezatsız dengelenemiyoruz dünyada! Siyah yoksa beyaz yok. Kötü yoksa iyi.. O yüzden arada akmalı yaştan gözler ve var olmalı hüzün hayatımızda gerektiği kadar. Kıvamında bir hüzünde gerekli ruhlara mutluluk ve huzurun kıymeti için. Bazen keyifle okunan bir kitabın satır aralarındaki baskı hatası nasıl kaçırsa da kitaba dair iştiyakımızı, satır arası hüzünler asla bozmamalı yaşam anlayışımızı.. Var olan ve başa gelen her şeye tevekkül edebilmek asıl olan.. O öyle bir Rabb’ki gereksiz ve hedefsiz tek bir zerreyi dahi yaratmayan ve bir yerden bir yere sevk etmeyen. O yüzden “Ey Rabbim! Senden ne gelecekse gelsin! Sen ki, rahmetinle de, kahrınla da güzelsin!” diyebilmek tüm kalple.. Beklenmedik satır arası hüzünleri tevekkül ile karşılamak, sabredebilmek. Her şeyi bir hediye hükmünde görebilmek. Bilinçli bir tercih aslında huzur ve mutluluk. Etrafa saçılan her türlü tohum aslında kişinin kendi tercihine bağlı olarak şekil alıyor zannımca. Hüznü dahi sevebiliyorsak eğer belli bir süre sonra mutluluk olarak geri dönüşümünü alabiliyoruz aslında. O yüzden yaratılmış her şeyi sevmek gerek Yaradan’dan ötürü. O yüzden şefkatle kucaklayabilmek gerek kainattaki tüm zerrecikleri ve tüm yürekleri. Zengin borcunu ödemeli fakire ki, hak etsin iki cihan servetini . Zahmet vermeli biraz rahmete kavuşmak için. Merhamet etmeli kainata, merhamete mahzar olmak için.. Yaşayabilmek gerek her şeye rağmen, yaşata bilmek için . Hüznü de yaşamak gerek, mutluluğun kıymetini daha iyi bilebilmek için Var olmak gerek her şeye rağmen, var kılmak için. Barışık olmak gerek, en başta küskünlüğe mani olmak için. Satır arası kadar kısa ve dar alanlara sıkıştı artık yaşamlarımız. Yine bu satır aralarında yaşanıyor hüzünlerimiz yada mutluluklarımız.. Satır arası alınan nefesler kadar hayatımız ve satır araları kadar da kısa artık yaşantılarımız. Bu kısacak zaman dilimlerini bereketlendirmek adına hep güzelden ve iyiden yana atsın nabızlarımız.. Bir okuma molasıdır belki satır arası yaşanılan bir hüzün. Kıymetini bilmek lazım, iyinin, hüznün ve güzün... alıntı | |
13 Nisan 2014, 02:23 | Mesaj No:5 | |
Durumu: Medine No : 13402 Üyelik T.:
25 Şubat 2011 | Cevap: RE: HÜZÜN SAYFASİ Alıntı:
| |
Konuyu Toplam 1 Kişi okuyor. (0 Üye ve 1 Misafir) | |
Benzer Konular | ||||
Konu Başlıkları | Konuyu Başlatan | Medineweb Ana Kategoriler | Cevaplar | Son Mesajlar |
Hüzün evi... | İslaminesil | Serbest Kürsü | 3 | 19 Eylül 2022 16:18 |
Medineweb İlahiyat öğrencileri not paylaşma sayfası | makbergülü | İlahiyat Öğrencileri İçin Genel Paylaşımlar | 158 | 11 Ocak 2020 13:38 |
Android İşletim Sistemine Program Sayfası (Yeni Nesil Cep Telefonlarına:)) | enderhafızım | Programlar//İstekler | 13 | 14 Kasım 2016 17:43 |
.. HüzüN .. | Beytül Ahzan | Hadis-i Şerif | 4 | 27 Ağustos 2014 20:57 |
Aşıklar Sayfası (Lütfen Saygılı Olalım :) | MERVE DEMİR | Serbest Kürsü | 7 | 13 Nisan 2014 14:29 |
.::.Bir Ayet-Kerime .::. | .::.Bir Hadis-i Şerif .::. | .::.Bir Vecize .::. |
|