|
Konu Kimliği: Konu Sahibi Medine-web,Açılış Tarihi: 15Haziran 2007 (14:29), Konuya Son Cevap : 25 Mart 2024 (23:22). Konuya 137 Mesaj yazıldı |
| LinkBack | Seçenekler | Değerlendirme |
10 Mayıs 2014, 20:58 | Mesaj No:111 |
Durumu: Medine No : 13301 Üyelik T.:
04 Şubat 2011 | Cevap: Senai Demirciden İnciler Dinle neyden ki hikâye etmede Hep ayrılıktan şikayet etmede Mevlânâ'nın mesel dünyasında ney insanı temsil eder. İnsan da tıpkı ney gibi içinde nefes saklamaktadır. İnsanın her sözü bir özleyişin ve bir ayrılığın ifadesidir. İnsanın iç çekişleri aslından ayrı olmanın hüznünü yuvadan uzak olmanın sancısını yansıtır. Kamışlıktan kopardıklarından beri beni Feryadım ağlatır her kadını ve erkeği. Kamışlık neyin anayurdu ve evidir. İnsan da tıpkı ney gibi cennetten yani yuvasından ayrılmıştır. Kalbinin ebedî muhabbetle doyduğu cennetten dünya gurbetine sürülmüştür. İnsan kalbi tıpkı ney gibi fena ve zevvalin ayrılık ve yokluğun yaşandığı bu dünyada inceden inceye feryad etmektedir. İnsan ruhu olması gereken yerde değildir; geçmişe ait hüzünler ve geleceğe ait kaygılar aslında hep bu uzaklığın sözsüz ve sessiz ağlayışından ibarettir. Ayrılık parça parça eyledi sinemi Anlaşılır eyleyeyim diye aşk derdini. İnsan duyguları göğsünde açılan yaralar gibidir. Tıpkı neyin göğsündeki deliklere benzer duygular. İnsana üflenen ruh da bu deliklerle ifade eder kendini. Evden uzak kalmanın derdi Ebedî Sevgili'den ayrı düşmenin sızısı insanın kalbinden dışa doğru açılan duygularla sese gelir söze dökülür. Her kim ki aslından uzak ve ayrı kalırsa Kavuşma zamanını bekler durur ya. İnsan En Sevgili'den uzak olup asıl yurdundan ayrı kaldıkça kalbi hep bir buluşmanın ardı sıra koşar. Kalbi gurbete razı olmaz ruhu ayrılığa dayanamaz. Dünyaya razı değildir; sevince ebediyen sevecekmiş gibi sever insan. Sevdiğini hiç ölmeyecekmiş farzedip öyle sever. Sınırlı bir zamanda sevmek ölünceye kadar sevmek insan kalbinin işi değildir. Ölümlü dünyada her aşk yarım kalmıştır belki hiç başlamamıştır insan için. Bir başka yerde hiç ayrılmamak üzere kavuşacağı zamanı bekler durur. Çünkü onun yurdu burada değil ötelerdedir. Ben ki her cemiyetin ağlayanıyım İyilerin de kötülerin de yârânıyım. İnsan dünyada tamamlanmamışlık hissiyle yaşar her daim eksiği vardır. Eksikliğini çektiği şeyler sayısınca özlemleri vardır. Erişmek istediği ufuklar kadar geniş idealleri vardır. Her nerede olursa olsun ağlar haldedir insan. İyiler de kötüler de aynı hal içredirler ki hepsine sırdaştır neyin ağlayışı. Herkes kendince bana dost olmaya bakar Sohbetimden sırlar öğrenmeye yol arar. Her insan adını ne koyarsa koysun bu derin ayrılığın sancısını çeker. Dile gelen her şikayet kalbe düşen her hüzün bu ayrılıktan kaynaklanır. Ayrılığın farkına varmayacak denli gafil olanlar da ayrılığı inkâr edip bu dünyaya razı olanlar da başlarını kalplerini bu ayrılık sızısından kurtaramazlar. İnsanlığın temel acıları değişmez; ama bu acıların sırrı da herkese açık değildir. Sırrım ağlayışımdan uzak değil gerçi Ancak her göz ve kulağa âşinâ değil ki. Aşkın sırrı ötelere aşina olanların kârıdır. Gördüğünü gördüğünden ibaret bilen duyduğunu duyduğundan ibaret bilen gözler ve kulaklar öteleri görmeye hazır değildir. İnsanın ağlayışının sırrını insanın tamamlanmamışlığının hikmetini ancak gördüğüne razı olmayan gözler görebilir duyduğundan ötesini duymak isteyen kulaklar işitir. Feryat herkesin kulağına erişiyor ağlamanın göz yaşı herkesin gözüne değiyor ama sır gözün gördüğünden ve kulağın duyduğundan ötededir. Can ile ten gizli değil birbirinden Lâkin canı görmeye izin yok tenden. Bu âlem ruh ile cesedin birlikte olduğu mânâ ile maddenin eş olduğu bir âlemdir. Görünmeyen gayb âlemi görünen şehadet âlemine komşudur. Ancak alemdeki her şeyi bir başkasını gösterir bir harf olarak görmeyen için gaybı görmeye izin yoktur. Oysa görünen alem görünmeyene şahit olmak için yaratılmıştır. Ancak tende kalıp canı aramayan görünen alemin şahitliğine perde olmaktadır. Neyin sadâsı ateştir hava sanma Kimde bu ateş yoksa yazık ona. Ney ayrılığın acısını seslendirmededir; o halde ona söylettiren hava değil ayrılığın ateşidir. Bu ateş olmasaydı ney böylesine ağlamazdı. Gurbette olduğunu farketmeyen için de ayrılık ateşi diye bir şey yoktur; sılayı özlemeyenin sesi sedâsı çıkmaz. Sevgili'den ayrılık derdi olmayanın diline yakarış değmez. Sürgün olduğunu bilmeyen ateşsiz ve heyecansızdır; onun dudağına aşkın sözü erişmez onun kalbine aşkın ateşi düşmez. Neyin tesiri aşk ateşinden Şarabın hâli aşk cilvesinden. Şarab yaratılışı temsil eder Mevlânâ'nın mesel dünyasında. Serap gibi aldatıcı değildir şarab. Yokluk acısı serap gibi ümitsiz bir acı verir. Varlık ise Sevgili'ye yakınlığı haber veren ümit dolu bir hüzün verir. Zaten bütün bir alemin coşkusu zerre zerre hareket etmesi de Sevgili'ye erişmenin O'na dönmenin cilvesindendir. O'ndan gelip O'na gitmenin heyecanıdır kâinatı velveleye veren. İnsana bu heyecandan daha fazlası düşmüştür; onun kalbinde aşkın heyecanından fazlası yani aşkın ateşi vardır. Cilveyi besleyen ateştir hareketi sağlayan ateştir. Yârden ayrılmışın derdiyle dertlendi ney Kavuşmanın önündeki perdeleri parçaladı ney. Ayrılık derdinin kendisi kavuşmanın devasıdır. Çünkü aramadıkça bulunmaz. Bizi dertsiz eyleyen her türlü rahatlık bize ayrılığın acısını unutturan her türlü gaflet asıl derdimizdir bizim. Ağlayışımız ve yakarışımız özlemlerimiz ve arzularımız yaramıza devadır. Derdimiz dev*******n kendisidir. Dertsizliğimiz en büyük derdimizdir. Neyin ayrılık derdiyle dertlenmesi Sevgili'yi gizleyen perdeleri yırtıp parçalıyor; duamızı dillendirdiğimiz anda gözümüze ve gönlümüze pencereler açılıyor. Ney gibi zehir ve tiryak olamaz Ney gibi dost ve müştak olamaz. İnsanın ney gibi ağlayışı ve inleyişi görünüşte bir zehirdir ama çareye yasak kelimeürdüğü için en güzel ilaç ve tiryaktır. Neyin inleyişine benzeyen dualarımız ve yakarışlarımız sayesinde Sevgili'nin yoluna düşeriz ki yakarışlarımızın ne kadar dost ve müştak olduğunu gösterir. Ney kana bulanmış yoldan söz açar Mecnun'un kıssasını anlatıp açıklar. Neyin sızısı kanlı gözyaşlarına konu olmuş bir aşk yolunun habercisidir. İnsan da Sevgili'ye ulaşmak için kanlı gözyaşlarını dökmelidir. Mecnun gibi Leylâ'nın yolunda çöllere düşüp başka her şeyi yok bilmedikçe bu aşkın hakkını vermiş olamayız. Şükür ki bize düşen Leylâ değildir sadece. Leylâ'dan Mevlâ'ya yol vardır ki Mevlâ'ya yasak kelimeüren Leylâ'lar da bizim çölümüzdür. Bu yüzden Mecnun'dan çok daha fazlası beklenir Mevlâ'nın yoluna düşmüş olandan. Leylâ'ların hepsine 'Lâ ilâhe' demeli ki Mevlâ için 'İllallah diyebilsin. Senai Demirci |
28 Ağustos 2014, 21:19 | Mesaj No:112 |
Durumu: Medine No : 13055 Üyelik T.:
18 Aralık 2010 | Cevap: Senai Demirciden İnciler Yağmurun annesi ey sevgili - Senai Demirci Yağmurun yağdığı bir gün göğsünü açıp kollarını da kaldırarak damlaların mübarek bedenini ıslatmasına izin vermişsin. Neden böyle yaptığın sorulmuş. Demişsin ki: “Yağmurun Rabbine verdiği söz tazedir yenidir.” Yağmur ki varlık alemine henüz buyur edilmiştir. Daha “Ben sizin Rabbiniz değil miyim?” sorusuna az önce “belâ” demiştir. O’ndan ayrılığın henüz başındadır. Rabbine verdiği kul olma sözü henüz tazedir. Şimdi Sen geliyorsun yeniden ruhlarımıza. Seni soluyoruz yeniden. Küçük çocuklar gibi bağırıyoruz: “Resulallah geliyor ay doğuyor üzerimize yeniden.” Güzel zamanlar düşüyor nasibimize. Yeniden yazıyoruz kalbimizi. Ay doğuyor üzerimize. Senin ikliminden yağmur iniyor göğsümüze. Sen gerçeği bulandırmadan bize taşıyan billur pınarımızsın. Sözlerini içmeye ceylan bakışlı kızlarımızla geliyoruz. Sen kendisine indirilene kendinden hiçbir şey katmadan aktaran duru ayinemizsin. Sen ilahi emirlerin ağırlığını üzerimize hiç incitmeden indiren incecik yağmurumuzsun. Sen ki yağmursun. Kimseyi kimseden ayırmıyorsun herkese eşitçe her yere bolca rahmet taşıyorsun… Çoraklaşmış kalplerimize ebedi serinlikler indiriyorsun. Sen sessizliklerin ortasına inen yağmur şıpıltısısın. Sen ayrılık uçurumlarına serinlikler taşıyan yağmurların habercisisin. Sen rüzgarların önü sıra müjdeler getirensin. Bütün Zamanların En Güzel Yağmuru” Sensin . Öyle ki yağmurlar bile Senin hatırına ıslandı. Öyle ki dudağımıza Senin adınla değdi sular. Seni hep bir bulutun gölgelemesi elbette ki boşa değildi. Değil bir bulut bütün alem bir bulut olup başına toplansa Sana değerdi. Varlığın kalbi Senin tebessümünle teselli buldu. Yokluğun bağrından Senin dokunuşunla varlığın pınarı coştu. Sen yokluğun katılığına asâ-yı Musa oldun. Fenanın ateşinden sen ruhlarımıza gül kokulu serinlikler sundun. Ayrılıkların amansız ateşinde bize İbrahim teni oldun. Sen yağmurun annesi ey Sevgili muhabbetin bin yağmurdan serin sen yağ ki çöl doysun çöl doysun ey Nebi… Senai Demirci "Alıntı"
__________________ "Bir yαrım αklın kuyusundα öbür yαrım αşkın kuytusundα... Cennet ve cehennem αrαsındα.Ucu sırαttαn geçen bir uçurum kenαrındα... Â'râftα..... Ârâfın dα αrαsındα...Ar ve αf yαrαsındα..." |
03 Kasım 2014, 19:58 | Mesaj No:113 |
Durumu: Medine No : 13055 Üyelik T.:
18 Aralık 2010 | Cevap: Senai Demirciden İnciler İnsan sözünü yağmur gibi,yumuşakça indirmeli kulaklara; Kırıp dökmemeli... Damla damla söylemeli, İnce ince sevmeli... Senai Demirci
__________________ "Bir yαrım αklın kuyusundα öbür yαrım αşkın kuytusundα... Cennet ve cehennem αrαsındα.Ucu sırαttαn geçen bir uçurum kenαrındα... Â'râftα..... Ârâfın dα αrαsındα...Ar ve αf yαrαsındα..." |
04 Kasım 2014, 00:44 | Mesaj No:114 | |
Durumu: Medine No : 33478 Üyelik T.:
09 Kasım 2013 | Re: Senai Demirciden İnciler (3) Alıntı:
__________________ Vakit namazinizi kildiniz mi? Ebu Hüreyre'den (r.a.) rivayetle: Mü'minin durumu yeşil ekin gibidir. Rüzgar ne taraftan gelse onu eğer. Rüzgar durduğunda doğrulur. Mü'min de böyledir. O da bela ve musibetlerle eğrilir. Kafirin durumu ise çam ağacı gibidir. Allah dilediği zaman sert ve dik durur. ][Bela ve musibetlere uğramaz. | |
04 Kasım 2014, 21:51 | Mesaj No:115 |
Durumu: Medine No : 13055 Üyelik T.:
18 Aralık 2010 | Cevap: Senai Demirciden İnciler Şimdi akşam… “Gün, akşamlıdır” unutma! Ölmeden önce bil öleceğini ki, Yaşatıldığını farkedesin. | Senai DEMİRCİ |
__________________ "Bir yαrım αklın kuyusundα öbür yαrım αşkın kuytusundα... Cennet ve cehennem αrαsındα.Ucu sırαttαn geçen bir uçurum kenαrındα... Â'râftα..... Ârâfın dα αrαsındα...Ar ve αf yαrαsındα..." |
07 Mart 2015, 21:33 | Mesaj No:116 |
Durumu: Medine No : 13055 Üyelik T.:
18 Aralık 2010 | Cevap: Senai Demirciden İnciler Çocuğa verilen ismin bir kıblesi olmalı,ya bir Peygamber’i gösteriyor olmalı ya da Peygamber izinden yürüyen birinin hatırasını taşımalı. -Senai Demirci-
__________________ "Bir yαrım αklın kuyusundα öbür yαrım αşkın kuytusundα... Cennet ve cehennem αrαsındα.Ucu sırαttαn geçen bir uçurum kenαrındα... Â'râftα..... Ârâfın dα αrαsındα...Ar ve αf yαrαsındα..." |
18 Mart 2015, 19:31 | Mesaj No:117 |
Durumu: Medine No : 13055 Üyelik T.:
18 Aralık 2010 | Cevap: Senai Demirciden İnciler Dua sözün miracıdır. Dua dudağın kıblesidir. Dua sesin secdesidir. Dua nefesin Kâbesidir. .. Senai Demirci
__________________ "Bir yαrım αklın kuyusundα öbür yαrım αşkın kuytusundα... Cennet ve cehennem αrαsındα.Ucu sırαttαn geçen bir uçurum kenαrındα... Â'râftα..... Ârâfın dα αrαsındα...Ar ve αf yαrαsındα..." |
21 Mart 2015, 12:49 | Mesaj No:118 |
Durumu: Medine No : 13055 Üyelik T.:
18 Aralık 2010 | Cevap: Senai Demirciden İnciler Ya Vedud! Sen sevdiğin ve sevdirdiğin için bakar yüzler yüzlere Sen sevdiğin ve sevdirdiğin için güneş doğar günlere Sen sevdiğin ve sevdirdiğin için baharın gelir her yere Sen sevdiğin ve sevdirdiğin için kelamın değer dillere... Senai Demirci
__________________ "Bir yαrım αklın kuyusundα öbür yαrım αşkın kuytusundα... Cennet ve cehennem αrαsındα.Ucu sırαttαn geçen bir uçurum kenαrındα... Â'râftα..... Ârâfın dα αrαsındα...Ar ve αf yαrαsındα..." |
11Haziran 2015, 16:49 | Mesaj No:119 |
Durumu: Medine No : 13055 Üyelik T.:
18 Aralık 2010 | Cevap: Senai Demirciden İnciler Avucuma koyduğum kalbimdir Rabb’im. Çırpındıkça kırılıyor kanatları, kalbimin kedersiz uçacağı bir gök ver bana... Senai Demirci
__________________ "Bir yαrım αklın kuyusundα öbür yαrım αşkın kuytusundα... Cennet ve cehennem αrαsındα.Ucu sırαttαn geçen bir uçurum kenαrındα... Â'râftα..... Ârâfın dα αrαsındα...Ar ve αf yαrαsındα..." |
26Haziran 2015, 02:05 | Mesaj No:120 |
Durumu: Medine No : 13055 Üyelik T.:
18 Aralık 2010 | Cevap: Senai Demirciden İnciler İnsan yağmur gibi olmalı , herkesi ıslatabilmeli. . Rahmeti kuşanıp herkese her şeye merhamet etmeli.. İnsan sözünü yağmur gibi yumuşakça indirmeli kulaklara; Kırıp dökmemeli, damla damla söylemeli, ince ince sevmeli... Şefkatli olup kimseyi küçümsememeli, hor görmemeli, kimsenin dalını kırmamalı.. İnsan yağmur gibi, bir görünmeli bir saklanmalı... Öyle ince olmalı ki, ihtiyaç duyan onu dizi dibinde bulmalı, ihtiyaç bittiğinde hiç şikayetsiz ortalıktan kaybolmalı.. Yağmur göklerden yere serinliktir; Yağmur yukarıdan aşağıya minnetsiz iniştir. Yağmura “rahmet” diyenlere, yağmur damlaları sayısınca rahmet okumalı.. senai demirci
__________________ "Bir yαrım αklın kuyusundα öbür yαrım αşkın kuytusundα... Cennet ve cehennem αrαsındα.Ucu sırαttαn geçen bir uçurum kenαrındα... Â'râftα..... Ârâfın dα αrαsındα...Ar ve αf yαrαsındα..." |
Konuyu Toplam 11 Kişi okuyor. (0 Üye ve 11 Misafir) | |
Benzer Konular | ||||
Konu Başlıkları | Konuyu Başlatan | Medineweb Ana Kategoriler | Cevaplar | Son Mesajlar |
senai hocamdan bir hoş dua | _bülbül_ | Dua Bölümü | 1 | 30 Ocak 2023 15:09 |
Senai Demirciden Vakit Öğle Şiiri Videosu | MERVE DEMİR | Videolar/Slaytlar | 1 | 11Haziran 2021 00:13 |
Şeyh Sadi' den Sözler/İnciler-Medineweb | MERVE DEMİR | Güzel Sözler-Deyımler-Nükteler | 14 | 30 Mart 2020 01:03 |
La Tahzen ( Üzülme ) Senai Demirci Medineweb | nurşen35 | Şiir Dinletileri | 2 | 18 Ağustos 2017 00:50 |
Siz ve Eşiniz // Senai Demirci | enderhafızım | Evlilik-Nikah Konuları | 3 | 24 Ocak 2014 01:12 |
.::.Bir Ayet-Kerime .::. | .::.Bir Hadis-i Şerif .::. | .::.Bir Vecize .::. |
|