|
Konu Kimliği: Konu Sahibi Nebevi Sevda,Açılış Tarihi: 24Haziran 2019 (00:41), Konuya Son Cevap : 29Haziran 2019 (11:04). Konuya 3 Mesaj yazıldı |
| LinkBack | Seçenekler | Değerlendirme |
24Haziran 2019, 00:41 | Mesaj No:1 |
Durumu: Medine No : 59388 Üyelik T.:
05 Nisan 2018 | ESKİMEYEN KITAPLAR ESKİMEYEN KITAPLAR Kardeşlerim bu bölümümüzde inşallah geçmişten günümüze gelen bir çok kitabı tanıtacağız. Kimini özetleyip kimine de kısmi değineceğiz. Bu bölümde sizlerinde okuduğu istifade ettiği kitapları atarsanız memnun oluruz. Rabbim bu güzel alanı bereketli kılsın inşallah. KİTABIN KONUSU: Bir hapishane koğuşunda bir gecede geçen olayda İslam’ı ve âlimlerini yaşatmak uğruna feda edilen bir hayat öyküsü kısaca anlatılmaktadır. Bayan öğrenciler tarafından takip edilen ve ateist bir öğretmen olan Ebazer daha sonraları tanıştığı bir kız öğrencisi sayesinde İslam dini ile ilgilenmeye başlar. Lakin Ebazer’in bu kız öğrencisi ile irtibatta kalması sonucu sürekli olarak aksilikler yaşanmaktadır. Bunlardan biriside abartılı bir biçimde gazetelere eklenen “öğrencisini taciz etti” başlığıydı. Bunun üzerine Ebazer öğrencisinin isminin lekelenmemesi adına ona evlilik teklif eder. Ebazer sonraları İslami cemiyetlere katılır. Bu cemiyetlerde İslam dinini kötüye kullanan insanların tuzağına düşürülür. Akabinde ağır suçlu olarak görülür ve idama mahkûm edilir. Getirildiği koğuşta farklı suçlardan cezaevine girmiş insanlar yer almaktadır. Bunlardan birisi Vedat’tır. Hırsızlık nedeniyle mahkûm olan Vedat’ın annesi yıllar önce kocasını aldatmıştır. Bu sebeple Vedat kendisine “Piç Vedat” şeklinde hitap edilmesini sıkça vurgulamaktadır. Vedat bu şekilde annesinden intikam aldığını düşünmektedir. Vedat uzun süredir dedesinin yanında yaşarken ölümlerinden sonra sokaklara düşmüştür. Daha sonra bir kadının yanına sığınan Vedat uzun bir süre orada yaşamıştır. Yanında yaşadığı kadının kızına aşık olan Vedat bunu hiçbir zaman kıza söyleyemez. Bir gün kız Vedat’ın yanına gelir ve Vedat tam kendisini sevdiğini söyleyeceğini düşünürken kız başka birini sevdiğini ve Vedat’ı kardeşi gibi gördüğü için ilk olarak ona söylediğini bildirir. Bunun üzerine Vedat o evden uzaklaşır ve bir daha dönmez. Tekrar sokaklara düşen Vedat bir süre İslami topluluklarda bulunur. Daha sonrasında kötü çevre etkisiyle giriştiği gayri ahlaki işler neticesinde 10 yıl hapse mahkûm edilir. Koğuştakilerden bir diğeri fabrikatör oğlu şişman yapılı birisidir. Vergi kaçakçılığından gözaltına alınan şişman şahıs sık sık Vedat ile atışmalarda bulunur. Lakin gardiyanlara verdiği rüşvetler neticesinde Vedat tarafından tavırlarına göz yumulur. Koğuştaki bir diğer mahkûm ise dilsiz ve kendi halinde birisidir. Koğuşa en son olarak gelen Ebazer tüm soğukkanlılığı ile dikkatleri üzerine çekmiştir. Sanki yarın asılacak olan Ebazer değil başka birisi gibi Kitap okumaya, sohbet etmeye ve diğer aktivitelerine normal bir şekilde devam etmektedir. Vedat ise yaşadıklarını zaman zaman bir kenara atıp Ebazer’ in bu haline hem üzülmekte hem de anlam verememektedir. Tüm gece boyunca Ebazer ile sohbetlerine devam eden Vedat ondan çok etkilenir ve onun yarın asılacağını bilmek Vedat’ı ziyadesiyle üzer. O gece koğuştakiler sabaha kadar birbirleriyle sohbet ederler. 10 yıllık mahkûmiyetinin ardından tahliyesine bir gün kalan Vedat kendisinin Ebazer kadar topluma faydalı olmayacağına ve Ebazer gibilerin yaşaması gerektiği gerçeğini tamamen kabullenip, onun yerine ipe kendisi gitmeye karar verir. Bunun üzerine bu fikrini Ebazer’ e söyler. Bunu duyan Ebazer ise asla böyle bir şeyi kabul edemeyeceğini söyler. Bunun üzerine Vedat şişman adam aracılığı ile gardiyanlara rüşvet verir ve eter ister. Eter eline geçtiği zaman onu Ebazer’ in koklaması için çalışır ve sonunda başarır. Vedat sabah olduğunda uyanır ve Ebazer’ in yerine geçer. Gardiyanlardan birisi onun Ebazer değil Vedat olduğunu anlar ama o da bu durumu gizlemek ister. Vedat’ın kulağına defalarca eğilir ve onun Ebazer olmadığını kendisinin de onlardan olduğunu ve gerçeği söylemesini istese de Vedat kendisinin Ebazer olduğunu söylemekte ısrar eder. Vedat gitmeden önce diğer mahkûmlara ise Ebazer’ in onun adına yarın tahliye olmasını istediğini belirtir. Eterin etkisinin kaybolmasıyla beraber uyanan Ebazer, uyandığında Vedat çoktan asılmıştır. Büyük bir üzüntü duyar ve uzun süre bunun etkisinden çıkamaz. Daha sonra ise Vedat’ın adına tahliye olur. Eve döndüğünde annesi ve nişanlısı gözlerine inanamaz. Ebazer olayı olduğu gibi onlara da anlatır. Bu hayat öyküsü ise Ebazer’ in kızı tarafından yazara aktarılır. |
Konu Sahibi Nebevi Sevda 'in açmış olduğu son Konular Aşağıda Listelenmiştir | |||||
Konu | Forum | Son Mesaj Yazan | Cevaplar | Okunma | Son Mesaj Tarihi |
İZZET SAVAŞÇISI | Nebevi Sevda/Kişisel | Nebevi Sevda | 2 | 28 | 29 Aralık 2024 00:43 |
Döndükten sonra değişeceksiniz | Nebevi Sevda/Kişisel | Medine-web | 3 | 50 | 27 Aralık 2024 16:15 |
Bulamadım | Duyurular/Öneriler/Şikayetler | Nebevi Sevda | 5 | 83 | 26 Aralık 2024 17:05 |
Gidiyoruz inşallah | Nebevi Sevda/Kişisel | Nebevi Sevda | 6 | 120 | 21 Aralık 2024 22:34 |
Cennet ne büyük nimet ki | Nebevi Sevda/Kişisel | Nebevi Sevda | 1 | 70 | 20 Aralık 2024 01:10 |
25Haziran 2019, 11:00 | Mesaj No:3 |
Durumu: Medine No : 59388 Üyelik T.:
05 Nisan 2018 |
Hatıralarım, Hasan el-Benna Hatıralarım, Hasan el-Benna’nın çocukluğundan gençliğine ve nihayetinde olgunluk dönemine uzanan mücadele içerisinde geçmiş ömrünün lisân-ı hâlidir. Kitapta bizleri karşılayan ilk duygunun hiç tereddütsüz “samimiyet” olduğunu söyleyebiliriz. Herhangi bir edebi kaygıya, ifâde bocalamasına düşmeksizin derdini/dâvasını anlatan üstâd en çokta gerçekliği ile hakikatliği ile bizi anlattıklarına bağlıyor. Kitabı iki kısım olarak inceleyebiliriz. İlk bölümde eğitimi/çalışmaları/sosyal hayatı ve bu zaman içerisinde karşılaştıkları yani onun Hasal el-Benna olmasını sağlayan şeyler anlatılırken ikinci bölümde daha ziyade Müslüman Kerdeşler’in faaliyetleri,amaçları,programları Mısır üzerindeki etkilerinden bahsedilmektedir. Birinci bölüm münferidliğine rağmen düşünen her ruh üzerinde çok derin izler bırakacak nitelikte. Üstâd’ın hassasiyetleri ve küçük yaştan itibaren bunlar uğruna göstermiş olduğu çabalar birer vebal olup boyunlarımıza dolanıyor sanki. O dünyayı düzeltmeye kendini düzeltmekle başlıyor. Gördüğü medrese eğitiminin şüphesiz yaşamında büyük etkileri var. Örgün eğitimin içine sıkıştırmadığı öğrenim hayatını “Biz ilim için ilim tahsil ediyoruz.” diye tanımlıyor. Bunların yanı sıra tasavvufa olan doğru yaklaşımı ve hayat düzenine maneviyatını hakim kılması yaşından önde bir karaktere sahip olmasını sağlıyor. Ki kendini genç yaştaki fazla ilmin insanı haddi aşacak noktalara sürekleyen o kibrinden uzak tutması, ilmini ibadeti ile yumuşatmasından mütevellit. Ve Hasan el-Benna’nın hatıraları ile birkez daha görüyoruz ki eylemin söylemden çok daha etkili bir yaptırımı vardır. Hiçbir doğrusunu yalnızca dillendirme ile yahutta öğüt vererek ifade etmeye çalışmıyor üstâd, hepsi için fiili bir yaklaşımı var. Uygulayabildiği her sünneti uygulamaya, her doğruyu hayatına almaya çabalıyor. Hadis ve Kur’an bilgisinin derinliği yaşamının her alanında kıyası onlarla yapmasına imkan sağlıyor. Ayrıca büyükte bir toplumsal duyarlılığa sahip. Henüz on üç yaşlarında iken arkadaşları ile oluşturdukları bir toplulukla kendilerine dert edindikleri herşey için faaliyette bulunuyorlar. Mesela herbiri bir mahallenin sorumluluğunu alıp mahalle sakinlerini o gece sabah namazlarına kaldırıyor. Mesela etrafta yanlış yaptıklarına şahit oldukları insanlara gizliden bir mektupla uyarıda bulunuyorlar. Bunlar gibi pek çok çaba aslında onları “Müslüman Kerdeşler” kalesine götüren küçük taşlar oluyor. Çünkü her şeyden evvel Allah’ın halifesi oldukları bilincine vararak olgunlaşıyorlar. Dini yeryüzüne hakim kılmak için tüm içtenlikleriyle öne çıkıyorlar. İnsan tüm bu gördükleri ile hayatını bir süzgeçten geçiriyor. Nasıl, neden, niçin yaşadığını birkez daha düşünüyor. Kitabı okuyan herkesin zihninde başka bir Hasan el-Benna profili oluşacak ve yine herkeste başka bir yönü ağırlık gösterecektir sanıyorum. Çünkü okuyucu kendinden yola çıkarak ulaşacak doğrusuna/yanlışına. İşte Üstâdı pozitivizt aydınlardan, entelektüel câmiadan ayıran en bâriz şeyde bu! İdeolojik bir saplantı ile kalamıyorsunuz onun hayatında, düşüncelerinizle yorduğunuz zihninizin faaliyete güç yetirememesi gibi bir durumda yok! Her şey ancak harekete geçtiğiniz zaman başlıyor. Ses çıkardığınız ölçüde “insan” oluyorsunuz yaşamının bıraktığı izlerde. Ve kitabın bu bölümünü tamamlarken onun sevinçleri, üzüntüleri, öncelikleri, erteledikleri, kızgınlığı, affediciliği hepsi birer öğreti olup düşüyor önümüze. İkinci bölümde ise bu sağlam altyapının üzerine inşâ edilmiş bir birliğin, bir yürek birliğinin kapısından giriyoruz. Müslüman Kardeşler teşkilatının çekirdeğini yalnızca altı kişilik bir gruptan oluşuyor. Zaman içerisinde bu sayı katlanarak artıyor. Kahvelerde başlattıkları sohbetler üniversitelere, yüksek okullara kadar uzanıyor. İsmailiyye’den Kahire’ye sıçrıyor. Halkın her kesimi ile ayrı iletişime geçecek şekilde kollara ayrılıyor teşkilat. Kadınlar, çocuklar, gençler… Tabî yolun burasında önlerine birçok engelde çıkıyor bunların en can acıtanı elbette içten geleni.Üstâdın bu iç darbeye karşı aldığı tavır ve önlemler hayatında ki en etkileyici dönemlerden birisi. Bir imtihanı nasıl ince ince dokuyarak geçtiğine şâhitlik ediyoruz. Tüm iftiralara ve karalama kampanyalarına karşı sabrı kuşanıyor. Bununla birlikte oldukça akılcı bir yöntemle fitnenin kökünü kurutma yoluna gidiyor. Her adımında sebebi Allah rızası olan bu ulvi rûhun çalışmalarındaki bereket de buradan geliyor olsa gerek. Kitabın bu bölümünün sonlarında ise daha ziyade Müslüman Kardeşler teşkilatının yayın kolu olan en-Nezir Dergisinden alıntılar bulunuyor. Kardeşlerin “Akidesi” - şeyhlerle, devlet adamlarıyla, kendi üyeleriyle yazışmaları ve Hasan el-Benna’nın bâzı beyanatları alıntıların temel mevzûları diyebiliriz. Teşkilatlarının en verimli zamanlarını gözler önüne seren bu yazışmalar Müslüman Kardeşler’in Mısır toplumu üzerinde nasıl bir hâkimiyet kurduğununda göstermektedir. Bu güç teşkilatın siyasete müdahele etmelerinde dâhi etken olmuştur. Gerek ikinci dünya savaşı sonrası Mısır’ın uluslararası tavrına gerekse iç reformlara karşı “Kardeşler’in” öngörüleri oldukça önemli addedilmektedir. Ki buda dini bir oteritenin ülke gidişatında söz hakkına sahip olması demektir. Müslüman Kardeşler teşkilatının daha sonra Filistin dâvasına olan katkısı Sûriye ve Lübnan üzerindeki çabaları ise bu iç otoritenin bir ürünüdür. “Kim Allah ile üzerinde anlaştığı şeye vefa gösterirse, (Allah) ona yakında çok büyük bir ecir verecektir.” [el-Fetih/10] Allah onlardan razı olsun. [Linkler Ziyaretçilere Kapalıdır.Giriş Yap Veya Üye Olmak için TIKLAYIN...] |
29Haziran 2019, 11:04 | Mesaj No:4 |
Durumu: Medine No : 59388 Üyelik T.:
05 Nisan 2018 |
Müslüman olmam Neyi Gerektirir Fethi Yeken İnsanların çoğu, ya kimliklerinde “Dini İslam’dır” yazılı oldukları için veya müslüman anne ve babanın çocukları oldukları için müslümandırlar. Gerçekte ise bu her iki grup da müslüman olmalarının manasını anlamıyorlar. Bu dine mensup olmanın neyi gerektirdiğini bilmiyorlar. Bu sebeple onların bir yerde, İslâm’ın ise bambaşka bir yerde olduğu görülür. Bu kitabı yazmamın gayesi bütün bu sorulara cevap vermek ve her müslümanın gerçek manada İslâm’a mensup olması ve gerçek bir müslüman olabilmesi için İslâm’ın kendisinden ne istediğini ve vazifelerini açıklamaktır. Kitap_20090709144402_10426_9.jpg (16.0 KB (Kilobyte)) |
Konuyu Toplam 1 Kişi okuyor. (0 Üye ve 1 Misafir) | |
Benzer Konular | ||||
Konu Başlıkları | Konuyu Başlatan | Medineweb Ana Kategoriler | Cevaplar | Son Mesajlar |
Tavsiye kitaplar bölümümüz | AŞK'ÜL İSLAM | Kütüphane (Genel) | 55 | 19 Şubat 2023 21:27 |
Derlenmiş Dini Kitaplar Arşivi | latahzenn | İlahiyat Öğrencileri İçin Genel Paylaşımlar | 0 | 22 Temmuz 2015 15:21 |
İslam Kütüphanesi (Sesli Kitaplar) | Bahamut | Fıkıh | 1 | 24 Ekim 2012 10:29 |
Sigara, kitaplar ve annem... | Esma_Nur | Tıbb-ı Nebevi ve Alternatif Tıp Bilgileri | 2 | 21 Eylül 2012 11:54 |
birazda kitaplar seni okusun(şiirdir) | inzar | Şiirler ve Şairler | 0 | 29 Kasım 2007 23:34 |
.::.Bir Ayet-Kerime .::. | .::.Bir Hadis-i Şerif .::. | .::.Bir Vecize .::. |
|