|
Konu Kimliği: Konu Sahibi MERVE DEMİR,Açılış Tarihi: 17 Mart 2009 (12:26), Konuya Son Cevap : 03 Aralık 2009 (23:55). Konuya 1 Mesaj yazıldı |
| LinkBack | Seçenekler | Değerlendirme |
17 Mart 2009, 12:26 | Mesaj No:1 |
Kur'an kıssaları başka kutsal kitaplarda da yer alabilir mi ? Kur'an kıssaları başka kutsal kitaplarda da yer alabilir mi ? Esasen Kur'an kendinden önce inmiş bulunan Tevrat, İncil gibi daha sonra muharref hale gelen kitapların; tahrif edilmeden önceki konumunu tanıyan destekleyen ve onlardaki tahrif edilmiş hususların tahrif edilmeden evvelki doğrularını tekrar açıklayarak, meydana gelen mesaj sapmalarını böylece düzelterek, insanlara hidayet kaynaklığını devam ettirme iddiasında olan bir kitap olmuştur. " Sana kendinden öncekileri doğrulayan Kitap’ı hak ile indirdi. İnsanlara yol göstermek üzere daha önce de Tevrat’ı ve İncil’i indirmişti. " 3/3-4 " Bu daha öncekilerin kitaplarında da vardır. İsrailoğlu bilginlerinin bunu bilmesi onlar için bir belge değil miydi ? " 26/196-197 " Onların bir kısmı var ki, Allah'ın kelamını dinleyip anladıktan sonra onu bile bile tahrif ediyor. " 2/75 " Ey Ehl-i Kitap: Resulümüz size Kitaptan gizlemekte olduğunuz bir çok şeyi açıklamak üzere geldi.. " 5/15 Dolayısı ile Kur'an'ı Kerim’in; Tevrat ve İncil’de geçen bazı hususlardan bahsetmesi kadar doğal bir durum olamazdı. Çünkü Allah, Kur'an inmeden evvel yolladığı mukaddes kitaplarda da Kur'an'da olduğu gibi, kıssa ve mesellere yer vererek o kitaplara muhatap toplumların da bu gibi örneklerden öğüt ve ibret almasını istemiştir. Ne var ki Kur'an öncesi mukaddes kitaplarda yer alan, Tevhid, şirk, peygamberlik, haram, helal ve buna mümasil diğer konularda olduğu gibi, kıssalarda üzerinde de insanların yaptıkları tahrifat sonucu; kıssalar gibi dilin edebi anlatım vasıtalarının da hidayet ve Tevhid gayesinden saptıkları müşahede olunmuştur. Allah kıssalar hususunda; " Andolsun biz bu Kuran'da insanlara her çeşit örneği ayrıntılı bir biçimde anlattık. " 18/54 diyerek; İnsanın yaratılışı ile başlayan süreçte, insanlar için öğüt ve ibret olacak kıssa ve meselleri; son inen Vahiy, Kur'an içersinde; çeşitli versiyonlarda anlatarak, vahiy muhataplarının onlardan ders almalarını istemiştir. " Resullerin kıssalarında aklı olanlar için bir ibret vardır. Kur’an uydurulacak bir söz değildir. Fakat o, kendinden öncekilerin doğrulanması, her şeyin açıklanması ve inanan bir toplum için bir rehber ve rahmettir. " 12/111 Binaenaleyh belli bir kıssanın Tevrat ve İncil gibi kutsal kitaplarda yer almış olup daha sonra Kur’an-ı Kerim’de de yer alması, Kur’an’ın ve onu getiren elçinin değerinden bir şey eksiltmez. Aksine Kur’an ve diğer kitapların aynı doğrultuda aynı yaratıcı tarafından indirildiği tescil edilmiş olur. " Biz sana da kendinden önce gelmiş olan kitapları doğrulamak ve böylece onları koruma altına almak üzere, gerçeği bildiren kitabı indirdik. " 5/48 Kur'an’da geçen mufassal olmayan bir vakıanın; ilgili konuların yer aldığı Tevrat veya İncil metinlerinden faydalanılarak detaylandırılmaya veya yaşanılan toplum ve etrafındaki yaşayan toplumların çeşitli bilgileri ile yeni açılımlar sağlanılmaya çalışılması kadar doğal bir tutum olamaz. Burada şu sorulabilir: Neden Kur'an’da geçen kıssaların anlatım metinleri, diğer kutsal kitaplardaki kıssaların anlatım metinleri gibi aynı değil de, değişik anlatım şekilleriyle veya bir kısım değişiklerle yer almıştır ? Esasen bu soruya verilecek cevap Kur'an ve muharref diğer kutsal kitaplar arasındaki , tahrif edilmelerinden doğan farkı göstermektedir. Muharref kutsal kitaplarda yer alan kıssalar, kıssalar dışındaki diğer dini metinler gibi tahrife uğramış olduğundan; vermek istedikleri mesajlar gerek daha sonraki katkılardan, gerek içerisinde yer alan ifadelerin eksiltilerek değiştirilmesinden, gerekse dilden dile aktarılırken yapılan hatalı tercümelerden v.s dolayı Allah'ın vermek istediği asıl mesajdan saparak; mitolojik, efsanevî, tarihi, biyografik, coğrafi ve edebî metinler haline dönüşmüştür. Dolayısıyla bu kıssaların öğüt ve ibret olma vasıfları kaybolmuş ya da daha hafif bir ifadeyle öğüt ve ibret alma vasıfları azaltılmış , mesajının yönü değiştirilmiştir. Bu hususta hem Kur'an'ı Kerim'de ve hem Tevrat'ta yer alan Lut @ ve Süleyman @ Kıssalarından Muharref olma vakıası hakkında örnek vermek ihtiyacı hissetmekteyiz. Tevhidi akidenin önderi Süleyman peygamber hem söylemleri hem eylemleri ile örneklik teşkil etmesi gerekirken; Tevrat metinlerinde hayatının sonunda kafir olan bir peygambere dönüşmektedir. " Süleyman yaşlandıkça, karıları onu başka ilahların ardınca yürümek üzere saptırdılar. Böylece Süleyman bütün yüreğini Tanrısı RAB'be adayan babası Davut gibi yaşamadı " Saydalılar'ın tanrıçası Aştoret'e ve Ammonlular'ın iğrenç ilahı Molek'e taptı." (1.Krallar,11/1-5) Yine Tevrat'ta Lut @ kıssası anlatıldıktan sonra; Lut'un kızlarının babaları ile yaptıkları fuhşiyat anlatılarak, Lut'a ve kızlarına iftira eden metinlere dönüşür. "O gece de babalarına şarap içirdiler ve küçük kız babasıyla yattı. Ama Lut yatıp kalktığının farkında değildi." "Böylece Lut'un iki kızı da öz babalarından hamile kaldı. " "Büyük kız bir oğlan doğurdu ve ona Moav adını verdi. Moav bugünkü Moavlılar'ın atasıdır." "Küçük kızın da bir oğlu oldu ve adını Ben-Ammi koydu. O da bugünkü Ammonlular'ın atasıdır." Tevrat; tekvin babı, 35-38 Bundan dolayı Allah, muharref kutsal kitaplardaki kıssaların ; asıl metinlerine ilave edilerek başkalaşmaya vesile olmuş olan ve mesajdan uzaklaştıran tarihî ve coğrafî biyografik eklemeleri ve buna benzer diğer tevhide ve hidayete aykırı muhtevayı tebdil ederek, tahriften arındırarak, insanların öğüt ve ibret alacağı şekilde yeni metinler halinde Kur'an’da muhataplara sunmuştur. Bunun için tahrif olan kitaplardaki kıssalar ile doğrusu; diğer bir ifadeyle hidayete yönelik içeriği Kur'an tarafından bildirilen kıssalar karşılaştırıldığında, kıssalar arasındaki Allah’ın mesajına aykırılık ve uygunluk rahatlıkla gözlemlenebilecektir. Burada dikkat edeceğimiz husus diğer kaynaklardan edineceğimiz malumatla; Kur'an perspektifini aşmamak, daraltmamak, onun ilahi mesajının ilkelerini kaydırmayacak bir yapıyı oturtturmak olacaktır. Bu noktada tefsir usulü, hadis usulü ve siyer dallarının yapılanmasını gözden geçirerek daha iyi sonuçlara ulaşmamız mümkün olacağı kanaatinde olduğumuzu beyan etmemizde yarar olacaktır. . Nitekim geçmişte Kıssaların yorumlanması hususuda yapılan çalışmalarda, ifrat ve tefritler sonucu İsrailiyât olarak adlandırılan aşırılıklar bu çerçevenin aşılması neticesi oluşmuş vakıalardır. Cengiz Duman Araştırmacı-Yazar | |
Konu Sahibi MERVE DEMİR 'in açmış olduğu son Konular Aşağıda Listelenmiştir | |||||
Konu | Forum | Son Mesaj Yazan | Cevaplar | Okunma | Son Mesaj Tarihi |
Başbakan Recep Tayyip ERDOĞAN ülke tv Canlı... | Videolar/Slaytlar | Medine-web | 1 | 2918 | 23 Ağustos 2013 00:41 |
İran Emperyalizmi | Makale ve Köşe Yazıları | Medine-web | 6 | 3666 | 26 Ocak 2013 22:53 |
gerekli gereksiz bir şiir.. | Makale ve Köşe Yazıları | MERVE DEMİR | 0 | 3309 | 06 Aralık 2012 10:48 |
olmamış kayınbiradere mektup :) | Komik Paylaşımlar | Allahın kulu_ | 10 | 7894 | 03 Kasım 2012 23:19 |
İslamın kurtuluşu bilinçlenme ile mümkündür | Makale ve Köşe Yazıları | Esadullah | 11 | 7363 | 02 Ekim 2012 21:16 |
03 Aralık 2009, 23:55 | Mesaj No:2 |
Durumu: Medine No : 16627 Üyelik T.:
11 Şubat 2012 | RE: Kur'an kıssaları başka kutsal kitaplarda da yer alabilir mi ?
İşte dört kitaptan seçmeler Sanki farklı çeşmeler ********* “Kalk, ya Rab, kaldır elini, ey Tanrı! Mazlumları unutma! Neden kötü insan seni hor görsün İçinden “Tanrı hesap sormaz” desin? Oysa sen sıkıntı ve acı çekenleri görürsün Yardım etmek için onları izlersin Çaresizler sana dayanır Öksüzün yardımcısı sensin Kötünün, haksızın kolunu kır Sormadık hesap kalmasın kötülükten Mazlumların dileğini duyarsın ya Rab! Yüreklendirirsin onları Kulağın hep üzerlerinde Öksüze, düşküne hep hakkını vermek için Dehşet saçıp durmasın ölümlü insan…” (Zebur: 10. Mezmur;12-18). *** “Korkma biri zenginleşirse Evinin görkemi artarsa Çünkü ölünce hiçbir şey götüremez Görkemi onunla mezara gitmez Yaşarken kendini mutlu saysa bile Başarılı olunca övülse bile Atalarının kuşağına katılacak Onlar ki asla ışık yüzü görmeyecekler Bütün gösterişine karşın anlayışsızdır insan Ölüp giden hayvanlar gibi…” (Zebur: 49. Mezmur; 16-20). *** “Yoksullardan adaleti esirgemek, Halkımın düşkünlerinin hakkını elinden almak, Dulları avlamak, Öksüzlerin malını yağmalamak için Haksız kararlar alanların, Adil olmayan yasalar çıkaranların Vay haline! Yargı(din) günü başınıza Ateşler geldiğinde ne yapacaksanız? Yardım için kime koşacaksanız? Servetinizi nereye saklayacaksanız?” (Tevrat; Yeşeya; 10/1-3) *** “Rab diyor ki: Toprak yığıp yol yapın Halkımın yolundaki engelleri kaldırın Yüce ve görkemli olan Adı kutsal olan diyor ki: Yüksek ve kutsal yerde yaşadığım halde Alçakgönüllülerle, ezilenlerle birlikteyim Yüreklerini sevindirmek için Ezilenlerin yanındayım…” (Tevrat; Yeşaya; 57/14-15) *** “Diyorlar ki oruç tuttuğumuzu niye görmüyor İsteklerimizi denetlediğimizi neden fark etmiyorsun? Bakın, oruç tuttuğunuz gün Keyfinize bakıyor, işçilerinizi eziyorsunuz. Orucunuz kavgayla, çekişmeyle Şiddetli yumruklaşmayla bitiyor. Bugünkü gibi oruç tutmakla Sesinizi yükseklere duyuramazsınız. İstediğim oruç bu mu sanıyorsunuz? İnsanın oruç günü böyle mi olmalı? Kamış gibi baş eğip çul ve kül üzerine mi oturmalı? Siz buna mı oruç, Rabb’i hoşnut eden gün diyorsunuz? Benim istediğim oruç; Haksız yere zincire, boyunduruğa vurulanları salıvermek Ezilenleri özgürlüğe kavuşturmak Her türlü boyunduruğu kırmak değil mi? Yiyeceğinizi açla paylaşmak değil mi? Barınaksız yoksulları evinize alır Çıplak gördüğünüzü giydirir Yakınlarınızı gözetirseniz Işığınız tan yeri gibi ağaracak Çabucak şifa bulacaksınız Doğruluğunuz önünüzden gidecek Rabb’in yüceliği artçınız olacak O zaman yardım çağrılarınızı Rab cevaplayacak Feryat ettiğinizde “İşte buradayım” diyecek Eğer boyunduruğa, başkalarını suçlamaya, Kötü konuşmalara son verirseniz, Açlar uğruna mallarınızı feda eder, Yoksulların ihtiyaçlarını karşılarsanız, Işığınız karanlıkta parlayacak, Karanlığınız öğlen gibi olacak! Rabb her zaman size yol gösterecek, Kurak toprakları sulayarak sizi doyurup güçlendirecek. İyi sulanmış bahçe gibi, Tükenmez su kaynağı gibi olacaksınız. O zaman Rab’den (zevk) aldıkça alacaksanız. eski yıkıntıları onaracak, Geçmiş temelleri üzerine Yeni yapılar dikeceksiniz. “Duvardaki gedikleri onaran, mekanları oturulacak hale getiren” denilecek sizlere.. Bunu söyleyen Rab’dir.” (Tevrat: Yeşaya; 58/3-14) *** “Ey Sodom yöneticileri! Rab’in söylediklerini dinleyin Ey Gomora halkı! Tanrımız’ın yasasına kulak verin Kurbanlarınızın sayısı çokmuş “Bana ne” diyor Rab Yakmalık koç sunularına Besili hayvanların yağına doydum. Boğa, kuzu, teke kanı değil istediğim Huzuruma geldiğinizde Yasaklarımı çiğnemenizi mi istedim sizden? Anlamsız sunular getirmeyin artık Buhurdan iğreniyorum Kötülük dolu törenlere Yeni Ay, Şabat Günü kutlamalarına Ve düzenlediğiniz toplantılara dayanamıyorum Yeni Ay törenlerinizden Bayramlarınızdan nefret ediyorum Bunlar bana yük oldu. Ellerinizi açıp bana yakardığınızda Gözlerimi sizden kaçıracağım Ne kadar dua ederseniz edin dinlemeyeceğim. Elleriniz kan dolu Yıkanıp temizlenin Kötülük yaptığınızı gözüm görmesin. Kötülük etmekten vazgeçin. İyilik etmeyi öğrenin. Adaleti gözetin. Zorbayı yola getirin. Öksüzün hakkını verin. Dul kadını savunun… Bunu söyleyen Rab’dir…” (Tevrat; Yeşaya; 1/10-20) *** “Yeryüzünde kendinize hazineler biriktirmeyin Dünyada güve ve pas onları yeyip bitirir Hırsızlar da girip çalar Kendinize gökte hazineler biriktirin Orada ne güve ne pas tutar onları Ne de hırsızlar girip çalar Hazineniz neredeyse Yüreğiniz de orada olacaktır… Hiç kimse iki efendiye kulluk edemez Ya birinden nefret edip öbürünü sever Ya da birine bağlanıp öbürünü hor görür Siz hem Tanrı’ya Hem de paraya (mamon) kulluk edemezsiniz! Size şunu söylüyorum: ‘Ne yeyip içeceğiz’ diye canınız için, ‘Ne giyeceğiz’ diye bedeniniz için kaygılanmayın. Can yiyecekten beden giyecekten önemli değil mi? Gökte uçan kuşlara bakın! Ne eker, ne biçer Ne de ambarlara yiyecek biriktirirler. Tanrı yine de onları doyurur Siz onlardan çok daha değerli değil misiniz? Hangi biriniz kaygılanmakla Ömrünü bir dakika uzatabilir? Neden sürekli kaygılanıyorsunuz? Kır zambaklarının nasıl büyüdüğüne bakın! Ne çalışırlar, ne de ipek eğirirler Size şunu söylüyorum: Bütün görkemine karşın Süleyman bile sizlerden birisi gibi giyinmiş değildi Öyleyse yarın için kaygılanmayın Yarının kaygısı yarının olsun Her günün derdi kendine yeter!” (İncil; Matta; 6/19-34, Luka; 12/12-36). *** “Zenginlerden birisi İsa’ya sordu: ‘Sonsuz yaşama kavuşmak için Nasıl bir iyilik yapmalıyım?’ İsa dedi: ‘İyi olan yalnızca birisi var Sonsuz yaşama kavuşmak istiyorsan O’nun buyruklarını yerine getir.’ ‘Hangi buyrukları’ dedi adam. Dedi ki: ‘Adam öldürmeyeceksin! Zina etmeyeceksin! Çalmayacaksın! Yalan yere tanıklık etmeyeceksin! Annene babana saygı göstereceksin! Komşunu kendin gibi seveceksin!’ Zengin; ‘Bunları gençliğimden beri yapıyorum’ dedi. Dedi ki: ‘Git, üzerindeki malları sat, parasını yoksullara ver. Böylece göklerde hazinen olur Sonra gel beni izle.’ Adam hızla oradan uzaklaştı…” (İncil; Matta: 10/17-31, Luka: 18/18-30) *** “İsa Yaruşalim’e gitti. Tapınağın havlusunda sığır, Koyun ve güvercin satanları, Ve para bozduranları gördü. Hepsini tapınaktan kovaladı. Para bozanların paralarını döküp Masalarını devirdi. Şöyle bağırıyordu: Tanrı evini haydut inine çevirdiniz Pazar yeri yaptınız. Yıkın şu tapınağı! Üç günde yeniden yapacağım…” (Matta; 21/12-13, Markos; 11/15-17, Luka; 19-45-46). *** “Bilir misin, nedir zor olan? Boyunduruk altındakileri salıvermek… Zor zamanda vermek… Öksüzün başını okşamak… Düşmüşün elinden tutmak… İman etmek… Göçlüklere göğüs gerip acıları paylaşmak; Sevgi ve merhamet yumağı olmak…” (Kur’an; Beled; 9-18). *** “İyilik, yüzlerinizi doğuya veya batıya çevirmeniz değildir. Asıl iyilik Allah’a, ahiret gününe, Meleklere, Kitaba ve peygamberlere inanmanız, O çok sevdiğiniz mallarınızdan, Yakınlar, öksüzler, ihtiyaç sahipleri, Yolu kesilmişler, düşürülmüşler, Boyunduruk altındakiler için vermeniz, Cân-ı gönülden namaz kılmanız, İhtiyaçtan fazla olanı vermeniz, Sözünüzün eri olmanız, Güçlüklere göğüs germenizdir. İşte bunlardır sözü namus bilenler! İşte bunlardır Allah bilinciyle yaşayanlar!” (Kur’an; Bakara; 177). *** “Bir zenginlik yarışıdır Oyalanıp duruyorsunuz. Mezarlarınıza girinceye kadar Süren bir oyun ve oynaş… Fakat hayır! Yakında bileceksiniz. Fazla uzak değil; çok yakında bileceksiniz. Evet, daha derinden bakabilseydiniz, Bir ateş çemberine doğru Yuvarlanmakta olduğunuzu görürdünüz. Kendi gözlerinizle onu apaçık göreceksiniz. O gün her nimetten Tek tek sorgulanacaksanız…” (Kur’an: Tekâsür; 1-8) *** “Yalancı (sahte) din nedir Haber vereyim mi (gördün mü?) Öksüzü hor görür Yoksulun halinden anlamaz (Üstelik namaz kılar ki) O namaz kılanların vay haline! O kuru kuruya yatıp kalkanların vay haline! Çünkü gösteriş yapıyorlar, En küçük yardıma bile yanaşmıyorlar.” (Kur’an; Maun; 1-7) *** “Firavun yeryüzünde büyüklük taslamış Ve halkını sınıflara ayırmıştı. Onlardan bir grubu ezmek istiyordu. Oğullarına kurbanlık muamelesi yapıyor, Kadınlarını hayâsızlığa zorluyor, Sürekli terör estiriyordu. Biz ise Yeryüzünde ezilenlere lütufta bulunmak, Onları önderler yapmak, Ve Firavun’un yerine geçirmek istiyorduk. Onları yeryüzünde işbaşına getirmek suretiyle Firavun, Haman ve ordularına Korktuklarının başlarına geleceğini Gösterelim istiyorduk…” (Kur’an; Kasas; 4-6) |
Konuyu Toplam 2 Kişi okuyor. (0 Üye ve 2 Misafir) | |
Benzer Konular | ||||
Konu Başlıkları | Konuyu Başlatan | Medineweb Ana Kategoriler | Cevaplar | Son Mesajlar |
başka sevdalar başka rüyalar | MescidiAksa | Makale ve Köşe Yazıları | 1 | 04 Kasım 2023 19:23 |
Kuran'da Peygamber Kıssaları | MERVE DEMİR | Kur'an Kıssaları | 6 | 14 Aralık 2022 08:22 |
Kıssaları Hayatımıza Taşıyalım | nurşen35 | Kıssalar-Hikayeler-Nasihatler | 1 | 08 Aralık 2020 17:51 |
nikah ile ilgili soruma cevap alabilir miyim? | hakkadost | Serbest Kürsü | 3 | 25 Mayıs 2012 12:55 |
Diğer Kutsal Kitaplarda Kıssalar Geçer mi? | MERVE DEMİR | Kur'ân-ı Kerim Genel | 0 | 19 Mart 2009 11:30 |
.::.Bir Ayet-Kerime .::. | .::.Bir Hadis-i Şerif .::. | .::.Bir Vecize .::. |
|