Medineweb Forum/Huzur Adresi

Go Back   Medineweb Forum/Huzur Adresi > ..::.KUR'ÂN-I KERİM.::. > Kurân-ı Kerîm > Kur'ân-ı Kerim Genel

Konu Kimliği: Konu Sahibi bilinmez,Açılış Tarihi:  29 Temmuz 2011 (09:49), Konuya Son Cevap : 30 Temmuz 2011 (19:41). Konuya 1 Mesaj yazıldı

Yeni Konu aç  Cevapla
 
LinkBack Seçenekler Değerlendirme
Alt 29 Temmuz 2011, 09:49   Mesaj No:1
Meal Gurubu Üyesi
Medineweb Emekdarı
bilinmez - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
Durumu:bilinmez isimli Üye şimdilik offline konumundadır
Medine No : 13966
Üyelik T.: 27Haziran 2011
Arkadaşları:0
Cinsiyet:
Mesaj: 2.154
Konular: 309
Beğenildi:180
Beğendi:15
Takdirleri:560
Takdir Et:
Konu Bu  Üyemize Aittir!
Standart Dinde Zorlama Yoktur'' Ayetinin Açıklaması

Dinde Zorlama Yoktur'' Ayetinin Açıklaması

Bakara 256- Dinde zorlama yoktur, Artık hak bâtıldan seçilip belli olmuştur. Kim Tağutu reddedip Allaha iman ederse, muhakkak ki o, kopmayan sağlam bir kulpa sarılmıştır. Allah, her şeyi çok iyi işiten ve çok iyi bilendir.

İslamda, dine girmek için zorlama yoktur. Artık hak ile bâtıl açıkça ortaya çıkmıştır. Kim, Şeytan ve putlar gibi, Allahtan başka tapınılan tağutları tanımaz da Allahın, kendisinin rabbi ve hak mabudu olduğuna iman ederse şüphesiz ki o, en sağlam bir iman kulpuna yapışmıştır. O kulp kendisine sarılanı Allahın azabı ve cezasından kurtaracak olan en sağlam bir kulptur. Allah, kendi birliğini tasdik edenlerin ikrarını işiten, ihlas ve samimiyetlerini çok iyi bilendir.

Bazı âlimlere göre bu âyetin hükmü kaldırılmıştır. Fakat sahih olan görüşe göre bu âyetin hükmü kaldırılmamıştır. Bu âyet, İslam devletine Cizye vererek boyun eğen ehl-i kitabın durumunu hükme bağlamaktadır. Bunlardan, cizye verenleri İslama girmeye zorlama yoktur. Fakat putlara tapanlar ve İslam dininden donenler bu hüküm dışmdadırlar. Onlar, İslamı kabul etmeye zorlanırlar.

Bu âyet-i kerimenin hükmünün kaldırılıp kaldırılmadığı hususundaki gö*rüşleri şöylece özetlemek mümkündür:

a- Abdullah b. Abbas, Said b. Cübeyr, Âmir eş-Şa'bi ve Mücahide göre bu âyet-i kerime, Ensardan bir kısım insanlar hakkında nazil olmuştur. Bu in*sanların kadınlarının çocukları yaşamadığında bu kadınlar, çocukları yaşadığı takdirde onu Yahudi yapacaklarına dair adakta bulunurlardı. Çünkü bunlar müş*riktiler. Yahudiler ise ehl-i kitaptandı. Bu sebeple müşrikler ehl-i kitabın üstün*lerini kabul ediyorlardı.

Resullah (s.a.v.) Medineden Yahudi kabilesi Nadr oğullarını uzaklaştırdı*ğı zaman bunların içinde, Ensarın, Yahudileşmiş bu gibi çocuklarıda bulunu*yordu. Ensar, "Biz çocuklarımızı bırakmayız." dediler. Bunun üzerine Allah teala: "Dinde zorlama yoktur. Artık hak bâtıldan seçilip belli olmuştur." âyetini in*dirdi[140] Ensann, çocuklarını zorla Yahudilikten çevirip Müslüman yapmaları*nın doğru olmadığını, onlan kendi iradelerine bırakmaları gerektiğini, onlar, İs*lam gelmeden önce Yahudiliği kabul ettiklerinden, kendilerine ehl-i kitap mua*melesi yapılacağını beyan etti.

b- Abdullah b. Abbas ve Süddiden nakledilen diğer bir görüşe göre ise bu âyet-i kerime, Ensann Salim b. Avf oğullanndan "Hüseyni" adlı bir kişi hakkın*da nazil olmuştur. Bu kişi Müslümandı ve onun, Hristiyan olan iki de oğlu var*dı. Bu kişi, oğullarının, kendi istekleriyle Hristiyanlıktan dönmemeleri üzerine, Resulullahtan, bunların zorla Müslüman edilmelerini istedi. İşte bunun üzerine de Allah Teala bu âyeti indirdi[141]

c- Katade, Dehhak, Mücahid ve Abdullah b. Abbastan nakledilen diğer bir görüşe göre bu âyet-i kerime, cizye verip boyun eğen ehl-i kitap hakkında nazil olmuştur. Bu sebeple hükmü bakidir, mensuh değildir. Zira bunlarla "Kitap ehlinden Allaha ve âhiret gününe iman etmeyenler, Allahın ve Peygamberi*nin haram kıldığını haram saymayanlar ve hak din olan İslamı din edinmeyenlerle, boyun eğip kendi elleriyle cizye verinceye kadar savaşın. [142]ayeti gere*ğince Müslümanlara boyun eğip cizye verdikleri takdirde zorla İslam dinine so*kulmaları için savaşılmaz. Daha sonra açıklanacağı üzere Taberi bu görüşü tercih etmektedir.

d- Zeyd b. Eslem'e göre ise bu âyet-İ kerime, kâfirlere karşı savaşmayı emreden şu âyetlerle neshedilmiştir. Ve artık bütün insanların İslam dinine davet edilmeleri gerekmektedir. İnsanlar bu daveti kabul ederlerse Müslümanların kardeşleri olacaklarını, kabul etmezlerse öldürülmeleri gerektiğini, ancak bu in*sanlardan ehl-i kitap olanların müslümanlara boyun eğerek cizye vermeleri ha*linde Öldürülmeyeceklerini söylemiştir.

Bu konuda âyet-i kerimelerde şöyle buyrulmaktadır: "Ey müminler, çevrenizde bulunan kâfirlerle savaşın. Sizi sert ve kuvvetli bulsunlar. İyi bilin ki Allah, kendisinden korkanların yanındadır: [143]"Ey Peygamber, kâfir ve münafıklarla cihad et. Onlara karşı sert davran. Onların varıp kalacakları yer cehennemdir. Orası varılacak ne kötü bir yerdir[144]"Ey Muhammed, savaşa ka*tılmayıp geride kalan Bedevilere sen şöyle de: "Yakında güçlü kuvvetli bir kavimle savaşa çağırılacaksınız. Onlarla ya savaşacaksınız veya müslüman olacaklar. Eğer bu davete uyarsanız Allah, size güzel bir mükâfaat verecektir. Eğer daha önce yüz çevirdiğiniz gibi yine de yüz çevirecek olursanız sizi, can yakıcı ağır bir azapla cezalandıracaktır. [145]

Taberi, âyet-i kerimenin, cizye veren ehli kitap ve mecusilerin hüküm*lerini beyan ettiğini söyleyen, bu nedenle mensuh olmadığını zikreden görüşü tercih etmiş ve gerekçe olarak ta özetle şunları zikretmiştir: Bir nassın mensuh olabilmesi için, onu nesheden diğer nass ile tamamen çelişmesi ve aralarını te'lif etmenin imkânsız olması halinde söz konusu olur. Şayet iki nassın birini âmm (Genel) ifadeli diğerini hâss (Özel ifadeli) kabul etmek mümkünse, âyetlerin bir*birlerini neshettiklerini söylemek isabetli değildir. Bu âyet de bu kabilendir. Ya*ni, cizye vererek boyun eğen ehl-i kitabı ve mecusileri zorla dine sokmak caiz değildir. Buna mukabil cizye vermeyen veya ehl-i kitap ve mecusi olmayan kâfirleri zorla dine girmeye mecbur etmek caizdir. O halde bu âyetle, kâfirleri öldürmeyi emreden âyetlerin arasını te'lif etmek mümkündür. Bu da bu âyetin, özel bir kısım kâfirlerin hükmünü, yani eh-li kitap olan Yahudi ve Hristiyanları bir de mecusilerin hükmünü beyan ettiğini göstermektedir.

Bu konuda Âlûsî de şunları söylemektedir. "Kişiyi İslam dinine sokmaya çalışmak onu zorlamak değildir. Zira zorlamak, kötü şeyleri kabul ettirmeye ça*lışmakla olur. Müslüman olmak ise bütün insanların hayrınadır. Bu itibarla Müslüman olmayan bir kişiyi kılıçla İslama davet etmek, onu zorlamak değildir. Bilakis ona ikramda bulunmaktır. Âyet-i kerime bunu ifade etmektedir.

TAĞUT: Âyette zikredilen "Tağut" kelimesinden maksat, Ömer b. el-Hattab, Mücahid, Şa'bi, Dehhak, Katade ve Süddiye göre "Şeytan" demektir Ebul Âliye ve Muhammede göre sihirbaz demektir. Said b. Cübeyr, İbn-i Cüreyc ve Cabir b. Abdullaha göre, "Kâhin" demektir.

Taberi, Tağut hakkında söylenecek en doğru görüşün, onun, "Allaha kar*şı azgınlaşan ve Allanın dışında kendisine tapınılan şeydir." diyen görüş oldu*ğunu söylemiştir. İsterse tağut, kendisine tapanları zorla taptırmış olsun, isterse onun zoru olmadan insanlar kendilerinden ona tapmış olsunlar. Bu nedenle, kendisine tapılan bu varlık Şeytan da olabilir Heykel de, put da yahut başka her*hangi bir şey de.

Allah teala bu âyet-i kerimede, ifade buyurmaktadır ki, kim Allanın dı*şında kendisine tapılan bir kısım varlıkların ilahlık ve rablıktarını reddeder ve . Allaha hakkıyla iman edecek olursa, işte kopmayan sağlam kulpa sarılan kişi o'dur.

Âyet-i kerimede, tağutu inkâr edip Allaha iman edenin, kopmayan bir kulpa sarılmış olacağı beyan ediliyor. Buradaki kulptan maksat, Mücahide göre iman, Süddiye göre İslam demektir. Yani, Allah teala, müminin imanını, kopmayan sağlam bir kulpa ben*zetmiştir. Nasıl ki sağlam bir kulptan tutan kimse tehlikeden kurtulur. İman eden kişi de, dünya ve âhirette hedefine ulaşır. [146]



[140] Ebu Davud, K, el-Cihad, bab: 126, Hadis No. 2682

[141] ibn-i Kesir, C. 1 S. 310, 311

[142] Tevbe suresi, 9/29

[143] Tevbe suresi. 9/123

[144] Tevbe suresi, 9/73

[145] Felih suresi, 48/16


[146] Ebu Cafer Muhammed b. Cerir et-Taberi, Taberi Tefsiri, Hisar Yayınevi: 2/112-115.
Alıntı ile Cevapla

Konu Sahibi bilinmez 'in açmış olduğu son Konular Aşağıda Listelenmiştir
Konu Forum Son Mesaj Yazan Cevaplar Okunma Son Mesaj Tarihi
ELFAZI KÜFÜR Tevhid Ve Şirk Konuları bilinmez 2 732 29 Ağustos 2021 23:16
BiR SORU Tevhid Ve Şirk Konuları bilinmez 19 6907 19 Aralık 2018 23:11
SiZCE HANGİSİ MÜSLÜMAN Tevhid Ve Şirk Konuları bilinmez 0 1153 18 Aralık 2018 22:55
ALLAH A iMAN NASIL OLUR.. Tevhid Ve Şirk Konuları bilinmez 0 1298 27 Ekim 2018 22:27
HELVADAN KANUNLAR ve TEKFİR Tevhid Ve Şirk Konuları bilinmez 0 1295 03 Ekim 2018 21:57

Alt 30 Temmuz 2011, 19:41   Mesaj No:2
Medineweb Üyesi
Avatar Otomotik
Durumu:mahsun isimli Üye şimdilik offline konumundadır
Medine No : 13707
Üyelik T.: 12 Nisan 2011
Arkadaşları:1
Cinsiyet:
Mesaj: 127
Konular: 0
Beğenildi:0
Beğendi:0
Takdirleri:10
Takdir Et:
Standart Cevap: Dinde Zorlama Yoktur'' Ayetinin Açıklaması

Alıntı ile Cevapla
Cevapla


Konuyu Toplam 1 Kişi okuyor. (0 Üye ve 1 Misafir)
 

Benzer Konular
Konu Başlıkları Konuyu Başlatan

Medineweb Ana Kategoriler

Cevaplar Son Mesajlar
Dinde Zorlama Yoktur! enderhafızım Muhtelif Konular 1 17 Mayıs 2014 22:24
Kafirleri Öldürün Ayetinin Açıklaması - Zakir Naik Salahaddin_Ayyoubi Videolar/Slaytlar 0 08 Eylül 2013 19:35
DİNDE ZORLAMA YOKTUR...... HALUK GÜMÜŞTABAK Makale ve Köşe Yazıları 11 20 Nisan 2010 00:37
zorlama geyikler KuM TaNeSi Fıkralar-Hikayeler 1 17 Eylül 2009 12:14
Dinde Zorlama Varmıdır? sakafi Soru Cevap Arşivi 0 05 Kasım 2008 12:05

Bir Ayet Bir Hadis Bir Söz | www.kaabalive.net Bir Ayet Bir Hadis Bir Söz | www.medineweb.net Yeni Sayfa 1
.::.Bir Ayet-Kerime .::. .::.Bir Hadis-i Şerif .::. .::.Bir Vecize .::.
     

 

 Medineweb Sosyal Medya Gruplarımız:  Medineweb  Medineweb  Medineweb  Medineweb Medineweb     

  www.alemdarhost.com sunucularını Kullanıyoruz.