|
Konu Kimliği: Konu Sahibi CaferTayar,Açılış Tarihi: 06 Mart 2008 (11:27), Konuya Son Cevap : 22 Mart 2024 (22:45). Konuya 5 Mesaj yazıldı |
| LinkBack | Seçenekler | Değerlendirme |
06 Mart 2008, 11:27 | Mesaj No:1 |
kuranı kerimdeki hikmetli kıssalar kuranı kerimdeki hikmetli kıssalar sevgi değer doslar bu gün sizlere kuranı kerimin hikmetli kıssa ve tefekkür kaidelerinden bir kompozisyon sunmayı nasibeyledi rabbim medine webin siz müdavimlerinin hikmetleri kavramasını nasibeylesin rabbim.amin sevgi değer doslarım Hikayeler, akılda kalıcı olması, anlatımı kolaylaştırması ve mücerret kavramları müşahhas hale getirmesi gibi yönleriyle öğretimin vazgeçilmez malzemesidir. Hikayeler, daima dinleyenlerin ilgisini ve dikkatini çekmektedir. Böylece insanlar, bulundukları ortamın sıkıcı havasından sıyrılarak hayal dünyasına açılırlar ve farklı alemlere seyahat ederler. Hikayeler, teoriyle pratiği kaynaştırarak, öğrenilen bilgilerin yaşanan hayattaki karşılığını ve örneklerini gösterir. Böylece teorik bilgiler pratik hayatta vazgeçilmez davranışlar olarak yerini alır. Bazı dinî kavramların mücerret olması, öğretim açısından farklı metot ve teknikleri gerektirmektedir. Metafizik âlemin öğretime konu edilmesi ve mücerret kavramların anlatılmasında hikayelerin önemli büyüktür. Ayrıca duyguların eğitilmesi konusunda da hikayeler vazgeçilmez bir yere sahiptir. Kur’ân-ı Kerim’de pek çok defa kıssalara yer verilmekte ve bu kıssalar etkili bir üslupla ele alınmaktadır. Bu kıssalarda Kur’ân, insanların ve şeytanların sözlerini alır nakleder. Bunların hepsinde O her zaman mucizevidir. Ancak bu mucizevilik, Kur’ân’ın bunları nakletmesi değil, naklediş keyfiyeti, kullandığı malzeme ve seçtiği motifler itibariyledir. Ayrıca, anlatılan kıssaların gaybî olması ayrı bir mucizedir. Bu kıssaların öğretimde kullanılmasında dikkat edilmesi gereken bazı metot ve ilkeler olmalıdır. Kur’ân-ı Kerim’deki kıssalar bilinçli ve yöntemli bir şekilde kullanılırsa, din öğretimine önemli katkılar sağlayacaktır. Kur’ân-ı Kerim’de kıssalar açısından zengin bir muhtevanın olması, din öğretiminde bu meselenin önemini anlatma açısından dikkate değer bir konudur. Kur’ân’da kıssaların hangi konuların anlatımında kullanılacağı, ne tür noktalar üzerinde durulacağı, yaş ve seviyeye göre nasıl bir düzenlemenin yapılacağı gibi meseleler üzerinde çalışılması gerekmektedir . şimdi bu konuları bu üslupla biraz gözlemliyelim bakalım Şuarä 67 Kuşku yok ki, bu olaydan alınacak dersler vardır. Fakat insanların çoğu buna inanmadı. Harika olaylar, mucizeler insanların zorunlu olarak boyun eğmelerini sağlasalar da hemen kesin biçimde iman etmelerini sağlamazlar. Çünkü iman ancak kalblerin doğruya ulaşması ile mümkündür. 68- Ve yine kuşku yok ki, senin Rabb'in üstün iradeli ve merhametlidir. Bu, surede ayetlerin ve yalanlamanın sergilenmesinden sonra yapılan alışılagelen yorumdur... Hz. Musa'nın -selam üzerine olsun- Firavun ve hanedanı ile ilgili kıssası böylece anlatılıp bu son ile neticelendi. Bu kıssada ezilen, sıkıntılarla boğuşan mü'minlere müjde veriliyordu. Nitekim o sırada Mekke'de yaşayan mü'min azınlık da bu durumdaydı. Yine bu kıssada müşriklerin, tutumları Mekke'li müşriklerin tutumlarına benzeyen, zalimlerin-zorbaların yok edilişi de işleniyordu. Şimdi bu kıssayı Hz. İbrahim -selam üzerine olsun- ve milletinin kıssası izliyor. Peygamberimize -salat ve selam üzerine olsun- bu kıssayı müşriklere anlatması emrediliyor. Çünkü onlar Hz. İbrahim'in varisleri, izcileri ve O'nun ezeli dini üzerinde olduklarını ileri sürüyorlardı. Halbuki onlar Allah'a ortak koşuyorlardı. Yüce Allah'ın kutsal Evinde, Beytu'l-Haram'da, tapmak amacıyla putlar heykeller dikiyorlardı. Halbuki bu evi Hz. İbrahim sırf Allah'a kulluğun simgesi olarak yapmıştı... Onlara Hz. İbrahim'in haberini anlat ki, buradan kendi düşüncelerinin gerçek yüzü ortaya çıksın. Bu suredeki kıssalar, tarihsel çizgiyi izlemiyor. Çünkü burada özellikle onların ders alınacak yönlerine dikkat çekiliyor. A'raf suresi gibi yerlerde ise tarihsel çizgi esas alınmıştı. Çünkü orada yeryüzünün mirasının sıra ile kimlere geçtiği sergileniyor. Hz. Adem -selam üzerine olsun- döneminden bu yana peygamberlerin birbirini izlediği belirtiliyordu. Onun için A'raf suresinde geçen kıssalar, cennetten atılış döneminden ve beşeriyet hayatının başlangıcından bu yana geçen tarihsel çizgiyi izliyorlardı. Hz. İbrahim -selam üzerine olsun- kıssasının burada verilen bölümü; milletine peygamber olarak gönderilişini, onlarla inanç sistemi üzerine tartışmasını, sahte tanrıları red edişini, kulluk ilkesini esas alarak Allah'a yönelişini ve Ahiret Gününü hatırlatmasını içeren bölümdür. Bunun hemen ardından mükemmel bir kıyamet sahnesi yer alıyor. Burada kullar, sahte tanrıları red ediyorlar. İçinde bulundukları sosyal şartların kendilerini Allah'a ortak koşmaya götürmüş olmalarına pişman oluyorlar. Sanki onlar şimdiden bilfiil olarak oraya varmış bulunuyorlar! İşte müşrikler için kıssanın ders alınacak yanı da burasıdır. Onun için burada Tevhid inancının ilkelerine, şirk inancının bozukluklarına ve kıyamet gününde müşrikleri bekleyen akıbete geniş yer veriliyor. Zira hikayenin ağırlık noktası budur. Bunun dışında kalan yerler ise, başka surelerde geniş olarak ele alındığı için es geçilmiştir. Hz. İbrahim kıssasının, Bakara, En'am, Hud, İbrahim, Hicr, Meryem, Enbiya ve Hacc surelerinde bazı bölümleri geçmişti. Her surede surenin ana temasına uygun düşen bölümler ele alınmıştır. Konusuna, atmosferine ve çağrışımlara uygun kısımlar verilmişti. Bakara Suresinde Hz. İbrahim'in İsmail ile birlikte Ka'beyi bina etmesi, Kutsal bölgeyi güvenli kılması için Allah'a dua etmesi, Ka'be'ye ve Ka'be'yi yapana varis olmanın ancak Müslümanlar yani onun dinini izleyenler için söz konusu olabileceği, kuru bir soy bağı iddiası ile ona varis olunamayacağı ele alınıyor. Bunlar İsrailoğullarının aykırı davranışları, sürülmeleri ve lanete uğramaları nedeniyle Hz. İbrahim'in dinine ve Ka'besine ancak Müslümanların varis olabileceğini ortaya koymak için anlatılıyordu. Dirilten ve öldüren, güneşi doğudan doğduran, Allah'ın sıfatları konusunda büyük iddialarda bulunan kafir kralla tartışması, güneşi batıdan doğdurması, krala meydan okuyuşu ve kafir olan kiralın bunun karşısında apışıp kalması ele alınıyordu. Rabbinin ölüleri nasıl dirilttiğini, bunu kendisine göstermesini istemesi, Rabb'inin ona dört kuş kesip onların parçalarını da dağlar üzerine koymasını emretmesi, sonra onları gözlerinin önünde diriltmesi ve kuşların hızla gelişini görmesi anlatılıyordu. Bu her iki olay da, surede yüce Allah'ın öldürmeye ve diriltmeye gücünün yettiğinden ve onun ayetlerinden söz edilirken ele alınıyordu. En'am suresinde Hz. İbrahim Rabbini aramasından ve yıldızları, Ayı, Güneş'i ve evrenin sahnelerini izledikten sonra Rabbini bulmasından söz ediliyordu. Bu da inanç üzerinde, Allah'ın evrendeki ayetleri ve bu ayetlerin onların eşsiz yaratıcısının, yoktan var edicisinin üzerinde yoğunlaşan bir açıklama ile ele alınıyor. Hud suresinde Hz. İshak ile müjdelenmesi bölümü yer alıyordu. Bu da Hz. Lut'un kıssası sırasında ele alınmıştı. Hani Hz. Lut'un milletini yok etmekle görevli olan melekler yolda Hz. İbrahim'e uğramışlardı. Bu bölümde de yüce Allah'ın seçilmiş kullarını koruduğu, dininden sapanları ise, yok ettiği anlaşılıyordu. İbrahim suresinde, ailesini yerleştirdiği çorak vadiyi kutsal Ka'be'nin himayesinde tutması için Rabb'ine niyazda bulunuşu, yaşlılığına rağmen Hz. İsmail ve Hz. İshak'ı kendisine bahşettiğinden Rabb'ine şükredişi, kendisine ve nesline namazı sürekli gereği gibi kılmayı nasib etmesini dileyişi, duasını kabul buyurması kıyamet gününde kendisini, anne-babasını ve bütün mü'minleri bağışlaması için niyazda bulunması anlatılmıştı. Zaten surenin ana konusu bütün peygamberlerin aynı mesajı getirdikleri ve bu mesajın da Tevhid olduğunu peygamberlerin mesajlarını yalan sayanların ise bütünü ile bir kitle olduklarını ortaya koymaktı. Peygamberlerin mesajı küfür cehenneminde ve inkar çölünde serin gölgelikli bir 'ağaçtı! Hicr suresinde de aynı Hud suresindeki bölüm biraz detaylı olarak ve Yüce Allah'ın inanan kullarına merhameti, günahkar, isyankar kullarına azabının hatırlatılması şeklinde ele alınmıştı. Meryem suresinde Hz. İbrahim'in yumuşak bir tutumla babasına gelişi ve babasının onu kaba bir şekilde katı yüreklilik ile reddedişi, babasından ve kavminden ayrılışı, Hz. İsmail ve Hz. İshak'ın ona bağışlanışı anlatılmıştı. Bu da yüce Allah'ın seçilmiş kullarını koruduğundan söz eden, bütün atmosferini merhamet, sevgi ve yumuşaklığın kuşattığı bir surede ele alınmıştı. Enbiya suresinde Hz. İbrahim'in babasını ve milletini ilahi mesaja çağırması, onların putlarını horlaması ve bu putları kırması, ateşe atılması, ateşin Allah'ın emri ile serinlik ve esenlik veren bir bahçeye dönüşmesi, kendisinin kardeşinin oğlu Lut ile bu ülkeden kurtularak bütün insanlar için kutsal kılınan yurda ulaşması anlatılıyordu. Bu da peygamberler kervanını anlatan, yüce Allah'ın bu kervanı koruduğunu, onların da ortağı olmayan tek Allah'a kulluğa çağırdıklarını sergileyen bir konumda veriliyordu. Hacc suresinde ise Ka'be'yi tavaf edenler ve oraya sığınanlar için temizlemesi gerektiğine ilişkin bir işaret yer alıyordu. bukadarla şimdilik yetinelim ,rabbim hikmetini kavramak nasibeyleye...amiyn | |
Konu Sahibi CaferTayar 'in açmış olduğu son Konular Aşağıda Listelenmiştir | |||||
Konu | Forum | Son Mesaj Yazan | Cevaplar | Okunma | Son Mesaj Tarihi |
Hacet kapısın tıklarken | Şiirler ve Şairler | CaferTayar | 0 | 2035 | 13 Eylül 2008 11:34 |
geçmiş zaman aynası | Şiirler ve Şairler | CaferTayar | 0 | 2141 | 13 Eylül 2008 11:29 |
Cuma Günü Selevat Getirmenin Önemi: | Dua Bölümü | Seyyid | 1 | 2490 | 12 Eylül 2008 12:39 |
rahmet katrelerinde bir cuma soluğunda dua | Dua Bölümü | CaferTayar | 0 | 2366 | 12 Eylül 2008 12:31 |
Hayat ve kulluğumuz açısından Ramazan | Cuma-Bayram-Kandiller | CaferTayar | 0 | 2049 | 06 Eylül 2008 13:07 |
06 Mart 2008, 16:03 | Mesaj No:2 |
Durumu: Medine No : 16627 Üyelik T.:
11 Şubat 2012 | Cvp: kuranı kerimdeki hikmetli kıssalar ayet ne der “Andolsun ki biz Kur'an'ı düşünmek için kolaylaştırdık. O halde düşünen var mı?” (54/17) Düşünmek lazım şüphesiz en doğrusunu Allah söyler vesselam hocam gönlünüze sağlık... |
16 Nisan 2012, 13:10 | Mesaj No:3 |
Durumu: Medine No : 13046 Üyelik T.:
16 Aralık 2010 | Cevap: kuranı kerimdeki hikmetli kıssalar
__________________ Sustum..! Birikti yanaklarimda alfabe..Ya RAB..! Sukütu'mu en güzel duam eyle.. |
09 Ekim 2014, 12:46 | Mesaj No:4 |
Medineweb Baş Editörü Durumu: Medine No : 14593 Üyelik T.:
15 Kasım 2011 | Cevap: kuranı kerimdeki hikmetli kıssalar Allah razı olsun..
__________________ ~~~ Bilmediklerimi Ayaklarımın Altına Alsam Başım Göğe Ererdi ✒~ |
04Haziran 2018, 12:29 | Mesaj No:5 |
Durumu: Medine No : 38944 Üyelik T.:
09 Şubat 2014 | Eshabı Kiramdan Üseyd bin Hudeyr(r.a) anlatıyor: Bir gün yolculuktan dönerken sahrada gecelemem icap etti. Yanımda atım ve küçük oğlum Yahya vardı. Oğlumu yatırdım,atımı bağladım ve kendimde Kur’an-ı Kerim okumaya basladım. Biraz okuyunca atım şaha kalktı. Okumayı bıraktım. Atıma baktım, o anda sakinleşti. Sonra tekrar okumaya başladım. Tekrar atım şaha kalkmaya başladı. Oğlumu ezecek diye korktum, okumayı bıraktım. At tekrar sakinleşti. Sonra tekrar başladım, atım yine kükredi ve şaha kalktı. Ne oluyor, ne görüyorda ürküyor? dedim. Başımı kaldırıp semaya bakyığımda , daha görmediğim şekilde, başımın üzerinde, içinde yıldızlar gibi pırıltılar olan büyük bir nur halkası gördüm. Sabah erken medineye döndüğümde geceki manzarayı Rasulullah (S.A.V)e arz ettim. Rasulüllah efendimiz(S.A.V) :“Ya Useyd!Sen bir yerde Kur’an-ı Kerim okursunda orada yalnız olduğunu mu zannedersin? O gördüğün nur halkası, Allah’ın nuru, içindeki yıldızlar gibi parlayanlarda Allah’ın melekleri ve ervahı mukaddesedir. Şayet sen sabaha kadar okusaydın seninle beraber olurlardı” buyurdular…Terğib c.3 sh.523
__________________ O (cc)’NA SIĞINMAK AYRICALIKTIR |
22 Mart 2024, 22:45 | Mesaj No:6 |
Durumu: Medine No : 13055 Üyelik T.:
18 Aralık 2010 | Allah razı olsun..
__________________ "Bir yαrım αklın kuyusundα öbür yαrım αşkın kuytusundα... Cennet ve cehennem αrαsındα.Ucu sırαttαn geçen bir uçurum kenαrındα... Â'râftα..... Ârâfın dα αrαsındα...Ar ve αf yαrαsındα..." |
Konuyu Toplam 1 Kişi okuyor. (0 Üye ve 1 Misafir) | |
Benzer Konular | ||||
Konu Başlıkları | Konuyu Başlatan | Medineweb Ana Kategoriler | Cevaplar | Son Mesajlar |
Kuranı Kerimdeki Kıssalarda Zülkarneyn Kıssası | MERVE DEMİR | Kur'an Kıssaları | 1 | 29 Ocak 2020 11:21 |
Kuranı Kerimdeki duraklama (secavend) harflerinde nasıl okunmalıdır? | Hazan Mevsimi | Kur’an-Kerim Bilgisi | 7 | 19 Kasım 2017 23:30 |
İnsana Tapmanın Kuranı Kerimdeki Karşılığı | AŞK'ÜL İSLAM | Kur'ân-ı Kerim Genel | 1 | 01 Ocak 2013 19:58 |
Kıssalar | EcelBekcisi | Hadis-i Şerif | 0 | 24 Kasım 2008 14:08 |
Kuranı Kerimdeki Atom Mucizesi | MERVE DEMİR | Kur'ân-ı Kerim Genel | 30 | 29 Eylül 2008 22:47 |
.::.Bir Ayet-Kerime .::. | .::.Bir Hadis-i Şerif .::. | .::.Bir Vecize .::. |
|