|
Konu Kimliği: Konu Sahibi Mevlüt HÖNÜL,Açılış Tarihi: 20 Mayıs 2012 (23:06), Konuya Son Cevap : 20 Mayıs 2012 (23:06). Konuya 0 Mesaj yazıldı |
| LinkBack | Seçenekler | Değerlendirme |
20 Mayıs 2012, 23:06 | Mesaj No:1 |
Durumu: Medine No : 18779 Üyelik T.:
20 Mayıs 2012 | Kur’an’da Geçen Hanif ve Fıtrat Kavramları /Mevlüt Hönül Kur’an’da Geçen Hanif ve Fıtrat Kavramları /Mevlüt Hönül بِسْمِ اللّٰهِ الرَّحْمٰنِ الرَّحيمِ فَاَقِمْ وَجْهَكَ لِلدّٖينِ حَنٖيفًا فِطْرَتَ اللّٰهِ الَّتٖى فَطَرَ النَّاسَ عَلَيْهَا لَا تَبْدٖيلَ لِخَلْقِ اللّٰهِ ذٰلِكَ الدّٖينُ الْقَيِّمُ وَلٰكِنَّ اَكْثَرَ النَّاسِ لَا يَعْلَمُونَ Böylece sen, batıl olan her şeyden uzaklaşarak yüzünü kararlı bir şekilde (hak olan) dine çevir ve Allah'ın insan bünyesine nakşettiği fıtrata uygun davran: (ki,) Allah'ın yarattığında bir bozulma ve çürümeye meydan verilmesin: bu, sahih (bir) din(in gayesi)dir; ama çoğu insanlar onu bilmezler. (Rum-30) فطريفطرفطرا Yaratmak, icad etmek. İsm-i fail (etken ortaç)i : فطر فَطَرَ En’am-79 Rum-30 فَطَرَكُمْ İsra-51 فَطَرَنَا Taha-72 فَطَرَنٖى Hud-51 Yasin-22 Zuhruf-27 فَطَرَهُنَّEnbiya-56 فَاطِرِ En’am-14 Yusuf-101 İbrahim-10 Fatır-1 Zümer-46 Şura-11 فُطُورٍ Mülk-3 انْفَطَرَتْ İnfitâr-1 مُنْفَطِرٌ Müzemmil-18 يَتَفَطَّرْنَ Meryem-90 Şura-5 Kur’anda geçen ‘’Fıtrat’’ kelimesi defalarca tekrarlanmaktadır… Feterehunne - Fatır’us semavatı vel arz - İza es-sema’un feteret ve Munfatir’un bih… Geçen ayetler yaratmak, ibda etmek anlamlarında kullanılır iken Yalnızca bir ayeti kerimede Din ve İnsan anlamında ‘’Din Fıtratullah’tır’’ Allah’ın fıtratına (ilk yarattığı selamet haline) ki insanları o fıtrat halinde yaratmıştır. Allah’ın yaratışı değiştirilemez. Çoğulu ‘’Fıtar’’ olan fıtrat, ‘’Yaradılış, tıynet, tabiat ve huy’’ manalarına gelmektedir. ‘’İbn Manzur, Ragıp el-İsfahani, Asım Ef. Kamus Tercemesi’’ Fıtrat, bir isim veya nevi mastarıdır. ‘’Asım Ef- M. Hamdi Yazır’’ İbnül-Esir “fıtrat”ın “fatr”dan türetilmiş bir hal olduğunu yani yaratma ve yaratılış biçimi, hali, manasını ifade ettiğini söylemektedir. Buna göre “fıtrat”ın anlamı, “bir tür yaratma, bir çeşit yaratış, yaratma ve yaratılış hali/biçimi” olmaktadır. M. Hamdi Yazır ise fıtratın “yaratılışın ilk tarz ve Heyeti”ni ifade ettiğini söylemiştir. Osmanlıca-Türkçe sözlüklerimizde fıtrat -yaratmak, yaratılış, hilkat; tinet, tabiat, mizaç, ahlak, maya, huy, yaratılıştan gelen ruh veya vücut niteliği, cibilliyet - din, millet şeklinde üç temel anlamının olduğu ifade edilmiştir. Yaradılıştan insanın sahip olduğu fizyolojik ve ruhi özelliklerin tamamı anlamında kullanılan varlığın sahip olduğu özellikler. Ve senin rabbin, her ne zaman Âdemoğullarının sulblerinden onların soylarını çıkaracak olsa, onları kendileri hakkında tanıklık etmeye çağırır: "Ben sizin Rabbiniz değil miyim?" Onlar, cevaben: "Elbette!" derler, "Buna tanıklık ederiz!" (Bunu, böylece hatırlatıyoruz ki) Kıyamet Gününde, "Doğrusu, bizim bundan haberimiz yoktu" demeyesiniz, (A’raf-172) Fıtrat üzere yaradılış hususunda inanan ve inanmayan kim olursa olsun asla inkâr edemeyeceği Allah’ın yaratma gücü ayeti kerimede açıkça izah edilmektedir. İnsanoğlundan alınan bu tasdik yaratılanların tümünün iman üzere Allah’ın Rubûbiyetini kabul ettiklerini ispatlıyor… Allah'ın varlığı birliği şuuru, O’na bağlılık ve teslimiyet olarak tasdiktir. Bir Ayeti kerime’de İnsan’ın bilgisinin doğuştan olmayıp sonradan kazanıldığına dair şu işaret vardır… Ve sizi analarınızın karnından, hiçbir şey bilmez bir halde çıkarıp size, şükredesiniz diye işitme duyusu, görme duyusu, duyma, düşünme yetisi bahşeden Allah'tır (Nahl-78) Her insanın bu ön şahitliği tasdik ederek dünyaya gelmesi hakiki bir iman değildir. Çünkü Allah’ın emri olan hakiki iman akıl ve irade ile elde ettiği imandır. Fıtri imanın bu konuda yeterli olmadığını şu ayeti kerime ile ispat edelim: Eğer onlara, (Allah'tan başka varlıklara tapanlara,) kendilerini kimin yarattığını sorsan hiç tereddütsüz "Allah!" derler. Peki, neden bu (apaçık gerçekten) sapıyorlar! (Zuhruf-87) حَنٖيفًا Bakara-135A’li İmran 67-95 Nisa-125 En’am-79 -161 Yunus-105 Nahl-120-123 Rum-30 حُنَفَاءَ لِلّٰهِ Hac-31 حُنَفَاءَ Beyyine 5 Toplam’da oniki ayeti kerimede geçen Hanif kavramı müşrikliğin karşıtı, Hz İbrahim (a.s)’in imanını din manasına gelen ‘’Millet’’ kelimesi, Hz İbrahim (a.s)’im ne Yahudi nede Hıristiyan olmadığını bunların Hanifler olarak Allah’a kulluk etmekle emr olundukları Allah Resulü ve tüm insanlığa hitaben Hanif olarak kulluk etmeleri emredilmektedir… Bu esaslar sonucu ‘’Hanif’’lik Allah'ın كُنْ فَيَكُونُ‘’ Kun Fe yekûn’’ emri ile ‘’Fıtrat’’ üzere yarattığı insanın tabiatına en uygun olan tevhid dini olan İslam’dır. Zürare İmam Bakır’a Hanifiyet nedir? Sorusu sorulduğunda ‘’Hanifiyet’’ Fıtrat demektir cevabını vermiştir. Hac suresi 31 ayeti ve Hanifiyet üzere soru sorduğunda ‘’O fıtrattır Allah insanları o Fıtrat üzere yaratmıştır. Mahlûklar için o değiştirilemez Allah onları kendi marifeti üzere yaratmıştır buyurmuştur… Başka bir rivayette İmam Bakır :’’Allah indinde sağlam tutunulacak tek şey tevhid İslam’dır.’’ Hanif Kavramına bu bilgiler eşliğinde şöyle bir anlam verirsek verilmek istenen mesajı anlamış oluruz: ‘’ Hakka hakikate, her türlü batıldan yüz çevirerek, Allah’a Tevhide yönelen kimse ’’ Ey geçmiş vahyin izleyicileri! Tevrat ve İncil'in kendisinden (uzun zaman) sonra vahy edildiğini gördüğünüz halde İbrahim hakkında neden tartışıyorsunuz? Aklınızı kullanmıyor musunuz? Siz, bilginiz olan şeyler hakkında tartışırdınız, ama hiç bilmediğiniz şey hakkında neden tartışıyorsunuz? Hâlbuki Allah (onu) bilir, ama siz bilmezsiniz: İbrahim, ne bir "Yahudi", ne de "Hıristiyan" idi, ama kendini Allah'a teslim ederek her türlü batıldan yüz çevirmiş biriydi ve O'ndan başka bir şeye ilahlık yakıştıranlardan değildi. (A’li İmran-65-66-67) Ayeti kerime’de Hz İbrahim (a.s) hakkında tartışanlara cevaben ne Yahudi ne de Hıristiyan olmadığını özellikle batıl olan her şeyden yüz çeviren (Hanif ) ve Müslüman olduğu açıkça bildirilmektedir. Hanif kavramı İbrahim (a.s)’in milletine dinine hakikatini dikkatlice incelediğimizde bu kavramın kullanıldığı tüm ayetlerde özellikle şirkin reddi ile birlikte kullanılması Tevhid dini olan İslam ile bağını ortaya koyar. Allah katında geçerli olan din İslâm'dır.(teslimiyettir) Kitap verilenler, kendilerine bilgi geldikten sonra karşılıklı ihtirasları yüzünden anlaşmazlığa düştüler. Kim Allah'ın ayetlerini inkâr ederse bilsin ki, Allah'ın hesaplaşması çok çabuktur. (A’li İmran-19) Kuşkusuz, (bu ilahi kelama) iman edenler ile Yahudi inancının takipçilerinden, Hıristiyanlardan ve Sabiilerden Allah'a ve Ahiret Günü'ne inanmış, doğru ve yararlı işler yapmış olanların tümü Rablerinden hak ettikleri mükâfatları alacaklardır ve onlar ne korkacak, ne de üzüleceklerdir. (Bakara-62) Kur'an nüzulundan önce ''Sabiiler'' olarak bilinen kişilerin Hanif inancı üzere oldukları hakkında bir çok rivayet vardır Bunlardan birisidir Zalimlerin korkulu rüyası Ebuz Zerr idi.. Kiraya vermiş olduğumuz aklımıza öncelikle bir abdest aldırma sureti ile başlayacağımız Hanif kavramını yanlış anlayışlardan arındırarak hakk olanı izah etmeye çalışalım… İslam inancında "hnf" kökü mutlak manada meyletmek anlamında değil "dalaletten istikamete, diğer dinlerden hak dine dönmek" anlamında kullanılmış, haktan batıla dönme ise "cnf" köküyle ifade edilmiştir (Ragıp el-İsfahani el-Müfredat) Onlar: "Yahudi ve Hıristiyan olun ki doğru yolu bulasınız" derler. De ki: "Hayır, (bizimki) batıl olan her şeyden yüz çeviren ve Allah'tan başkasına ilahlık yakıştıranlardan olmayan İbrahim'in inanç sistemi(dir)." (Bakara-135) Bu ayeti kerimede özellikle bir topluluğa işaret eder ki bunlar حَنٖيفًا ‘’Hanifa’’ diye bilinen inanç sistemini takip ettiklerini ve her tür şirkten uzak olduklarını söylerler. İbn Abbas'tan rivayet edilen bir hadise göre: Allah Resulüne "Allah katında hangi din daha makbuldür?" diye sorulduğunda, "Kolaylaştırılmış Haniflik" demiştir. (Müsned-236- Buhari-29 ) Resul-i Ekrem'in, "Allah katında hak din İslam'dır" (Al-i İmran-19) ve "Sizin için din olarak İslam'ı seçtim ve ondan razı oldum" (Maide-3) mealindeki ayetlere ters düşecek bir beyanda bulunması mümkün değildir. Bu sebeple "kolaylaştırılmış Haniflik" ifadesiyle İslam'ı kastetmiştir (Çakan, I, 148-153) Örneğin: Bir güzelliğe gönül vermişsiniz ve bunu bir güzelde bulmuşsunuz gönül o yöne yol alır ve ondan daha güzelini gördüğünde derhal buna doğru bir yöneliş olur ya da ikisini de istersiniz buna rağmen özlem ateşi sönmez ve fıtrat isterim hepsini isterim diye inler. İşte insan arzu ve hevaya gark olduğu zaman yönünü şaşırır heva ve hevesinin esiri olur. Lakin Allah’ın yarattığına yönelmede asla bir sapma ve şaşkınlık olmaz onun değiştirilmesi imkânsızdır. Konuyu bağlama adına günümüzde kendilerine ‘’Hanif’’ dostlar vb isimler vererek, uydurma rivayetleri öne sürerek Allah resulünü ve Âlimleri töhmet altında bırakarak ayetleri kendi anlayışları doğrultusunda yorumlara tabii tutarak islamın özü olan esasları yok saymaya başlamışlardır. Hanif’liği başka bir inanç sistemi gibi göstermek istemelerine Allah’ın sunduğu akıl ve irade ile elimizden geldiğince mücadele edeceğiz her daim mücadele eden önderlerimiz gibi: Allah resulü ve takipçilerini yok sayma cesaretini sergileyenlere birkaç âlimin celadetini sunmak istiyorum. Dönemin cumhurbaşkanı abdunnasır Seyyid Kutub şehit edilmeden önce kendisine şu teklifte bulunur "şimdiye kadarki söz ve hareketlerinde yanıldığını beyan ederek cumhurbaşkanı cemal abdunnasırdan özür dilediğin takdirde idam hükmünü bozacak ve seni serbest bırakacaktır "Seyyid kutup bu teklif karşısında şu cevabı verir " Eğer idamı hak etmiş olarak hakkın emri ile ipe çekiliyorsam buna itiraz etmek haksızlıktır eğer batılın zulmüne kurban gidiyorsam batıldan merhamet dileyecek kadar alçalamam" Seyyid kutubun bu sözleri onu ebedileştirdi ve tüm İslam âleminde örnek ve önder bir mücahit olarak tanınmasına vesile oldu Mahkeme heyeti onu idama mahkûm ettiğinde Kutubun ağzından şu sözler dökülmüştü: “Eğer Allah'ın kanunu ile mahkûm edilmişsem ben Hakk'ın hükmüne razıyım. Eğer batıl kanunlarla mahkûm olmuşsam ondan çok daha üstün bir düşünceye sahip olduğum için batıldan ve münafıklardan merhamet dilemem. 'Allah'a şükürler olsun ki on beş sene cihad ettikten sonra bu mertebeye ulaştım. Ben yolunda yaptığım iş için asla özür dilemem. Namazda ALLAH’IN birliğine şahadet eden parmağım asla bir tağutun hükmünü onaylayan tek bir harf bile yazmayacaktır.” Üstad Saide Kurdi: Mahkeme koridorlarını inlettiği ‘’ Yaşasın Zalimler İçin Cehennem ’’ Ankara’da ki Malum şahsa karşı: ‘’ Namaz kılmayan merduttur ’’ Bu ve benzeri binlerce Âlim şahsiyetin celadeti bile günümüzde Dini Kur’an’ı en iyi biz anlarız anlayışında olanlara yeterde artar bile. ‘’Kuran’a şaşı bakan gözler Doğruyu göremez’’ MEVLÜT HÖNÜL MALAZGİRT [Linkler Ziyaretçilere Kapalıdır.Giriş Yap Veya Üye Olmak için TIKLAYIN...] 02-01-2011 |
Konu Sahibi Mevlüt HÖNÜL 'in açmış olduğu son Konular Aşağıda Listelenmiştir | |||||
Konu | Forum | Son Mesaj Yazan | Cevaplar | Okunma | Son Mesaj Tarihi |
Seküler Cemaat-Tarikatlar ve Modern Kölelik | Makale ve Köşe Yazıları | AlimOğlu | 47 | 20914 | 16 Eylül 2016 00:11 |
Akletmez misiniz? Mevlüt HÖNÜL | Makale ve Köşe Yazıları | Mevlüt HÖNÜL | 0 | 2627 | 18Haziran 2016 02:59 |
İRTİCA’YA KARŞI İSLAM / Mevlüt HÖNÜL | Makale ve Köşe Yazıları | Yitiksevda | 4 | 2234 | 22 Şubat 2016 23:34 |
Mü’min Kime Derler? /Mevlüt HÖNÜL | Makale ve Köşe Yazıları | Mevlüt HÖNÜL | 0 | 1862 | 26 Ocak 2016 23:38 |
Allah’ın Hükmüne Meydan Okuyanlar/ Mevlüt Hönül | Makale ve Köşe Yazıları | 3 | 2335 | 10 Mayıs 2015 23:35 |
Konuyu Toplam 1 Kişi okuyor. (0 Üye ve 1 Misafir) | |
Benzer Konular | ||||
Konu Başlıkları | Konuyu Başlatan | Medineweb Ana Kategoriler | Cevaplar | Son Mesajlar |
Irk Ayrımı /Mevlüt Hönül | Yitiksevda | Makale ve Köşe Yazıları | 4 | 08 Eylül 2021 09:08 |
Dinin Özü: Dua/ Mevlüt HÖNÜL | Mevlüt HÖNÜL | Makale ve Köşe Yazıları | 1 | 02 Mart 2015 18:53 |
Fıtrat dinine dönüş /Mevlüt Hönül | Mevlüt HÖNÜL | Makale ve Köşe Yazıları | 0 | 21 Mayıs 2012 14:24 |
Tarihte isyanlar/Mevlüt Hönül | Mevlüt HÖNÜL | Makale ve Köşe Yazıları | 8 | 16 Mart 2011 15:36 |
Sorguluyorum!!/Mevlüt Hönül | Mevlüt HÖNÜL | Makale ve Köşe Yazıları | 2 | 05Haziran 2010 22:40 |
.::.Bir Ayet-Kerime .::. | .::.Bir Hadis-i Şerif .::. | .::.Bir Vecize .::. |
|