|
Konu Kimliği: Konu Sahibi MERVE DEMİR,Açılış Tarihi: 25 Ağustos 2008 (01:26), Konuya Son Cevap : 20 Mayıs 2018 (14:15). Konuya 10 Mesaj yazıldı |
| LinkBack | Seçenekler | Değerlendirme |
20 Mayıs 2018, 14:15 | Mesaj No:11 |
Durumu: Medine No : 38944 Üyelik T.:
09 Şubat 2014 |
Oruç, sadece uzuvlarla tutulmamalı, gönlün de nasîb aldığı duygulu ve feyizli bir ibâdet olarak icrâ edilmelidir. Nitekim yalnız mîdeyi aç bırakarak tutulan oruç hakkında Hazret-i Peygamber -sallâllâhu aleyhi ve sellem-: “O kişiye yalnız açlık ve susuzluk kaldı.” buyurmuştur. Oruç şu hasletleri bize kazandırmalı: Nimetlerin kadrini bildirmektedir. Yarım gün oruç tutuyoruz, tâkatten düşüyoruz. Âcizliği tadıyoruz. Alışkanlık hâlinde içinde yüzdüğümüz nimetlerin farkına, onlardan muvakkaten uzak kalınca varıyoruz. Cenâb-ı Hak bize devamlı ikram ediyor. Su ne büyük nimet! Meyveler, sebzeler, istifademize sunulan mahlûkat… Hepsi bizim için… Rabbimiz’in ne büyük ikrâmı ve lutfu! Oruç, şükran hisleri uyandırmaktadır. Bir bardak su ikram edene vicdânen teşekkür etmek ihtiyacı hissediyoruz. Bize bu kadar ihsanda bulunan Rabbimiz’e nasıl şükredeceğiz? Hamd, şükür, teşekkür, zikir hâlinde olacağız. Oruç nefsânî arzu ve temâyülleri bertarâf etmektedir. Oruç, içimizdeki nefis ve enâniyet canavarını zabt u rabt altına alan ve böylelikle insanın derûnundaki merhamet ve şefkat duygularının inkişâfını sağlayan rûhî bir disiplindir. Merhamet ve şefkatimizi bütün fânî sevdaların üzerine yükseltemez isek kendimize yazık etmiş oluruz. Oruç, bizi maddenin esâretinden kurtarıp «sabır» denilen en yüksek ahlâkî meziyete eriştirmektedir. Sabır; tahammülü güçlendirir, stresleri bertarâf eder. Asr-ı saâdette stresli, bunalımlı kimse yoktu. O devirde psikiyatrik rahatsızlıklar mevcut değildi. Çünkü sahâbî her türlü sıkıntı karşısında; «Secde et ve yaklaş!» emrine uyarak secdelerle Rabbine ilticâ ediyordu. «Sahibim var!» diyerek Yaratanına sığınıyordu. Her teselliyi Cenâb-ı Hak’ta buluyordu. Ayrıca fazîletler içinde yaşanan kardeşlik hukuku sayesinde zekât, sadaka ve infâk ile her mü’min birbirine istinadgâh idi. Veren alana teşekkür, alan da verene duâ hâlindeydi. Oruç, mazlumların ve muhtaçların; «Acıyın bize!» diye yükselen sessiz feryatlarının en güzel tercümânıdır. Merhamet ve şefkatimizi bütün fânî sevdâların üzerine yükseltemez isek, kendimize yazık etmiş oluruz. Oruç sayesinde helâllerden bile el çekmek, haram ve şüphelilere karşı daha güçlü bir şekilde mukavemet edebilecek sağlam bir iradenin inşasına yardımcı olur. Oruç, yoksulların ve çaresizlerin hâlinden anlama şuûru kazandırmaktadır. Yani oruç bize kardeşlik hukukumuzu hatırlatmakta. Bizi bencillikten çıkarıp diğergâm hâle getirmekte. Âyet-i kerîmede buyurulur: اِنَّمَا الْمُؤْمِنُونَ اِخْوَةٌ “Mü’minler ancak kardeştirler…” (el-Hucurât, 10)
__________________ O (cc)’NA SIĞINMAK AYRICALIKTIR |
Konuyu Toplam 1 Kişi okuyor. (0 Üye ve 1 Misafir) | |
Benzer Konular | ||||
Konu Başlıkları | Konuyu Başlatan | Medineweb Ana Kategoriler | Cevaplar | Son Mesajlar |
Şafii Mezhebinde Orucun Hikmetleri, Sırları ve Faydaları | MERVE DEMİR | Oruç-Ramazan | 1 | 13 Nisan 2023 22:57 |
Besmelenin Resimli Hikmetleri | nurşen35 | Hadis-i Şerif | 8 | 11Haziran 2014 02:01 |
Hutbe:Orucun Hikmetleri | Arasat | Tebliğ-İrşad-Vaaz-Hutbe-Nasihat | 0 | 23 Mart 2009 14:34 |
Hutbe:Orucun Hikmetleri | Arasat | Tebliğ-İrşad-Vaaz-Hutbe-Nasihat | 0 | 22 Mart 2009 21:15 |
teravih namazının hikmetleri | Seher Yeli | Namaz-Abdest-Teyemmüm | 0 | 07 Eylül 2008 17:56 |
.::.Bir Ayet-Kerime .::. | .::.Bir Hadis-i Şerif .::. | .::.Bir Vecize .::. |
|