|
Konu Kimliği: Konu Sahibi AŞK'ÜL İSLAM,Açılış Tarihi: 11 Ağustos 2007 (00:40), Konuya Son Cevap : 07 Mayıs 2009 (12:41). Konuya 1 Mesaj yazıldı |
| LinkBack | Seçenekler | Değerlendirme |
11 Ağustos 2007, 00:40 | Mesaj No:1 |
Durumu: Medine No : 38 Üyelik T.:
30Haziran 2007 | GERÇEK BİR İSLAM ERİNİN KİŞİLİĞİ... GERÇEK BİR İSLAM ERİNİN KİŞİLİĞİ... Tarif etmeye çalışacağım insan sıradan biridir. _Onun belirli bir kimliği, şahsiyeti yoktur. _Nefsinin ve Bedeninin hakkını verendir. Farzlara riayet etmeye çalışır. _Kabul edileceğine inandığı her soruyu doğru biçimde cevaplandırır. Sır verenin sırrını açmaz. _Küçükle küçük, büyükle büyük olur. _Menfaate dayalı ilişkilere girmeyi riyakarlık olarak düşünür. _Saygısından taviz vermez. _Belli tutumlarda ısrar, haksızlık üzerine haklılığını inşa etmez. _Anlattığı kaba şeyler bile, insanın kendini aşması içindir. İlk bakışta sıradan gelen sözlerinin derinliğine inildikçe belli bir anlam taşıdığı görülecektir. _Bireyselliğin, kendi konumumuza ve algılarımızın sınırlı yapısına göre var olduğunun bilincindedir. Halkın yükselen değerlerine yüz vermediği için hor görülmeye alışıktır. _Patlama biçimindeki eylemlere katılımı olmaz. Tasvip de etmez. Tepkisiz olmak onun için daha büyük bir başarıdır. _Kendisi için ayrı bir portre çizmekten kaçınır. Basit ama net insanların sınıfında yer almaktan hoşlanır. _Aldatılmanın bireye getireceği edinimler onun için çok değerlidir. Hüzün ve çoşku gibi huylara pek itibar etmez. _Sınırlı kalan gerçeğin farklı boyutlarına ulaşmayı arzu eder. Bu şekilde mahkum olduğumuz boyutların duvarları ortadan kaldırılacaktır. _Hakikat yolunda büyük acıların çekilmesi gerektiğine inanır. Evrensel bilincin kendini daha rahat ifade edebileceği ortamları arzular. _Sistemin sistemli bir eleştirisini yapmayı öngörür. Ona göre bir sistem,;sistem adını hak edecekse şiddet kullanmayan her türlü cereyana, her türlü fikre karşı ;''Hoşgörülü'' ; olmak zorundadır. _Kendine özgü davranışlarla fikirlerin önünü kesmeyi düşünmez. _Etrafındaki insanlar onu severler, yapmacık hareketlerden hoşlanmaz, kimse karşısında el pençe durmaz, tahakküm etmez. _Bir kez söyler, böyle öğrenmiştir. Söylediği karşısındaki içindir. Keskin gözlemciliğe bayılır. Kuşku duyguları arasında bulunmaz. _Geç anlaşılmanın takdiri ilahi olduğunu düşünür. _Kalıtımsal özellikleri benliğe mal etmez, sevdiği için asla ters düşünmez. Düşmanlık etmez. İlmini, sevgisini maddi imkanlarını paylaşır. _Sevgide ne hoyratlığa ne de sırnaşıklığa razıdır. _O insanların bir araya gelerek doğruları ortaya çıkardıklarına inanır. _Yeterli olmadığı noktaları kabul eder. _Hatası varsa söyler. Şeffaflığı tasvip eder. Düşkünlerin yanındadır. _Kendisi için bir şey istediği görülmemiştir. Hayal kurmaz, çoklukta yalnız yaşar. _Teklikten çokluğa, çokluktan tekliğe bakışı olgunlaştırmaya çalışır. _Kimsenin yanında ayağa kalkmasına izin vermez. _Bulduğu en basit yere oturmak onun huyudur. _Baş köşeleri seçmez. _Az sayıda insanla görüşür. Allah için yaşar, son nefesine kadar O(sav);nun izindedir. _Dostla dosttur. Düşmanı da dostudur. Selam vermeyene selam verir. _Kendini istemeyene gider. Dedikodu yapmaz. Yapmamayı öğrenmiştir. _Sözünün arkasındadır. _Kovarlar gider, çağırırlar gelir. _Hataları örtmekte sünger gibidir. _Dostunun hatasını kendi hatası gibi değerlendirir. _Olaylarda fail arama huyu yoktur. Girdiği okulun kapısında asılı ;Fail Allah tır;''LA İLLAHE İLLA ALLAH'' yazısını asla unutmaz. _Hayatı zevk için değil, yaşanması gerektiği için yaşar. _Kimliğini, gerçekten bir yerlerde bırakmıştır. _Kimliğin terk edilmesinden, arındırılmasından yanadır. _Emanetin sahibine iade edilmesini felsefenin ötesinde yaşam biçim olarak kabul eder. _Yapay kimliklere aldırış etmez. Sırtını da Allah tan başka kimseye dayamaz. _Küfretmez. Küfre karşılık vermez kendine yakıştırılan ne kavram varsa gülümser geçer. _Tartışmaz. _Denizler mürekkep olsa ve O'nun hakkında yazılsa da karşılık vermez. _Zanlara itibar etmez. Zanla ömrü geçene yorumsuzluğu tavsiye eder. _Bahar gelmeden yazı düşünmez. _Eleştirisi kendisi içindir. Daima verici olmayı düşünür. İzzeti için yaşar. _Şikayet etmez. Edeni sever ayıplarını bulana dua eder. _Yıpratılan insanın güçlü olacağına inanır. _Duygularını mistizmin perdesi altına sokmada mahir değildir. _Kimseye sahip olmamıştır, olmayı da düşünmez. Sahip olacağı şeyin, bir gün onun başına bela açacağını bilir. _Duygusallığı sevmez. Duygusal olana yardım da etmez. Gönlü onun bu hallerden kurtulmasından yanadır. _Sükut eder, neden sükut ettiği pek anlaşılmaz. _Tahrik edici hareketleri dondurur. _Korku ile bir iş yapmaz, yapanı da kınamaz. _Kinayeli konuşmaz. Alaycı hiç olamaz. _Kalbinde Allah sevgisi vardır. Hiçliği Allah kavramı ile bütünleştirmiştir. _Söylediklerini, ayetlere/hadislere dayandırmaya özen gösterir. _Ne diyeceğini düşünür, yorumları kendi için değildir. Bireysellik katmaz. _O asla bir idol değil, çok basit bir insandır. _Anlayanı çok azdır. Anlaşılmayı da istemez. _Ön yargılı olmayın diyenin destekçisi, sözünü tutmayanın neferidir. _Kaybı yoktur, kârı da yoktur. _Allah ona basit olmayı öğretmiştir. Bu haliyle mutludur. _Dostluğun beşeri bir duygu olduğunu kabul eder. _O bir veli değildir. _Ona göre insanın inandırıcı olması bazı gerilimleri yaşaması gerekir. _Birey yapaylıktan kurtulup başarıya ancak bu şekilde ulaşabilir. _Ölmeden evvel ölmemiştir. _Bütün duası arınmaktır. _Bilgeliğin son derece sıradan insanlarda olduğunu fark etmiştir. _O sıradan bir insandır. Ahmet F. Yüksel Londra - 27.2.2000 NOT: Anlattıklarım düşlediğim arzuladığım sıradanlıkla vasıflandırdığım bir insanın sahip olduğu yaşam biçimi ve duygularıdır. Şahsıma ait olmadığını bir kez daha vurgulamak isterim. Cafer Tayyar Kendir Varidat_I Sır Yani.. |
Konu Sahibi AŞK'ÜL İSLAM 'in açmış olduğu son Konular Aşağıda Listelenmiştir | |||||
Konu | Forum | Son Mesaj Yazan | Cevaplar | Okunma | Son Mesaj Tarihi |
İnsana Tapmanın Kuranı Kerimdeki Karşılığı | Kur'ân-ı Kerim Genel | Medineweb | 1 | 2882 | 01 Ocak 2013 16:58 |
Muhammed ve İnançlılar / Röportaj | Anket'ler-Röportaj'lar | EyMeN&TaLhA | 1 | 2759 | 02 Kasım 2010 01:14 |
Ebuzerr / (Ali Şeriati) | Ashab-Kiram(r.a) | Mihrinaz | 5 | 4950 | 16 Temmuz 2010 01:33 |
BAKMAK YETMEZ.... | Kıssalar-Hikayeler-Nasihatler | Mihrinaz | 4 | 2224 | 24 Nisan 2010 15:15 |
İN'SANLARDAN... | Serbest Kürsü | Beytül Ahzan | 3 | 2224 | 02 Mart 2010 22:27 |
07 Mayıs 2009, 12:41 | Mesaj No:2 |
Durumu: Medine No : 6340 Üyelik T.:
19 Ocak 2009 | RE: GERÇEK BİR İSLAM ERİNİN KİŞİLİĞİ...
O yazıda hatalı gördüğüm yazılardan bazıları: 1-Onun belirli bir kimliği, şahsiyeti yoktur Bu söz su götürür.Bir kişinin kimliği ve şahsiyeti olmaz mu? Allah kendisine teslim olanlara “Müslüman” kimliğini vermiş,bu kimliğin kendine mahsus özellikleri vardır.İnsanlar kimlik ve şahsiyetleri ile değerlendirilir. 2- _Patlama biçimindeki eylemlere katılımı olmaz. Tasvip de etmez. Tepkisiz olmak onun için daha büyük bir başarıdır Bir eylem kabul veya tasvip edilmiyorsa tepkisiz kalmak ne derece doğrudur.Tarafsız olmak her zaman yerinde bir davranış olmaz.Taraf olmayan bertaraf olur diye meşhur bir söz vardır.Tarafını seçmeyen kimseler daha sonraları içinden çıkamadığı zor durumlarda kalabilir. 3- Aldatılmanın bireye getireceği edinimler onun için çok değerlidir Aldatılmak bireye belki bir tecrübe kazandırabilir ama aldatılmalar çoğalınca suçu biraz da insan kendisinde aramalı değil mi?. “Mümin bir delikten iki defa ısırılmaz” ve uyanık olmak ile hadisler ve küfre karşı dirençli,uyanık olmayı ifade eden ayetler müminlerin aldanmamasını tavsiye eder. Ayrıca Allah Kur’an’da dünya hayatının aldatıcı olduğunu ve şeytanın özelliklerinden birisinin de aldatma olduğunu belirtiyor.Şeytana ve dünya hayatının çekici aldatılıcığına karşı dikkat edilmesi gerekir. 4- Hüzün ve çoşku gibi huylara pek itibar etmez. Bu ifade de yerinde bir söz değildir.İnsanların özelliğinde,fıtratında olan bir şeyi engellemek veya yok saymak ne derece doğru bir davranış olur.İnsan yeri gelir hüzünlenir,yeri gelir sevincinden çoşar,yeri gelir bir takım olaylarda kahrolur.Bunlar fıtrı melekelerdir.Allah Rasulu a.s’ın hayatında bu özelliklerin hepsini görüyoruz. 5- Bir kez söyler, böyle öğrenmiştir. Söylediği karşısındaki içindir. Keskin gözlemciliğe bayılır. Kuşku duyguları arasında bulunmaz Bir kez söyleyip orda bırakması hatadır ve nebevi harekete uygun değildir.Herkes bir konuyu aynı şekilde anlayamaz,farklı farklı anlayabilir.Bu yüzden daha çok söylemesi lazımdır.Ben bir kere söyledim,günah benden gitti anlayışı yanlıştır.Allah Rasulu Mekkeli müşriklere bir defa tebliğ yapıp bırakmış mı tebliği?.Allah Rasulu her konuda olduğu gibi bu konuda da usvetun hasene-en güzel örnektir. Kuşku,insanın içerinde olması gereken bir fıtri özelliktir.Kuşku olmadan iman mutmain olmaz.İbrahim a.s’ın Kur’an’daki diyaloglarına bir bakılırsa bu rahatlıkla görülür.Ayrıca Kafirlerin Müslümanların yararına gibi gözüken bazı hareketlerine de müminler kuşkuyla bakmak zorundadır.Ayrıca Medyanın Müslümanlar aleyhindeki yayınlara da kuşkuyla bakılması gerekir.Fasıkların getirdiği haberlerin araştırılması ve itibar edilmemesi Allah’ın emridir. -------------devam edeceğim inş.------------------- |
Konuyu Toplam 1 Kişi okuyor. (0 Üye ve 1 Misafir) | |
Benzer Konular | ||||
Konu Başlıkları | Konuyu Başlatan | Medineweb Ana Kategoriler | Cevaplar | Son Mesajlar |
Gerçek Körlük | Mihrinaz | Konular İle İlgili Ayetler | 0 | 18 Nisan 2023 18:21 |
BİR HİZMETKAR'IN KİŞİLİĞİ NASIL OLMALI? | AŞK'ÜL İSLAM | Kıssalar-Hikayeler-Nasihatler | 1 | 05 Aralık 2015 20:28 |
Gerçek Anlamı İle İslam | bilinmez | Tevhid Ve Şirk Konuları | 0 | 21 Eylül 2012 17:01 |
Gerçek aşk | Esma_Nur | Serbest Kürsü | 0 | 01 Temmuz 2010 17:08 |
acı ama gerçek | Seyyid | Makale ve Köşe Yazıları | 0 | 22 Ekim 2008 15:28 |
.::.Bir Ayet-Kerime .::. | .::.Bir Hadis-i Şerif .::. | .::.Bir Vecize .::. |
|