|
Konu Kimliği: Konu Sahibi MERVE DEMİR,Açılış Tarihi: 08 Nisan 2009 (10:12), Konuya Son Cevap : 14 Eylül 2012 (15:16). Konuya 3 Mesaj yazıldı |
| LinkBack | Seçenekler | Değerlendirme |
08 Nisan 2009, 10:12 | Mesaj No:1 |
İnsan ne der demek doğru bir davranışmıdır? İnsan ne der demek doğru bir davranışmıdır? İnsanları, din ahlakının gereklerini yerine getirmekten alıkoyan engellerden birisi de, içinde yaşadıkları toplumun kendileri hakkında ne diyeceğine, ne düşüneceğine bağımlı hale getiren "insanlara tapınma dini"dir Bu batıl din, gücünü "çoğunluk yapıyor" mantığından alır Çünkü toplum içindeki insanların çok büyük bir bölümü insanlara tapınma dinini yaşam şekli olarak benimsemiştir Bu da babadan oğula geçen, çoğu zaman kimsenin itiraz etmeye güç yetiremediği batıl bir gelenek haline gelmiştir Ve bu kişilerin toplumun sayısal çoğunluğunu oluşturuyor gibi gözükmeleri diğer insanları da yanlış yönlendirmekte, onları haksız çoğunluğun yaşadığı hayat şeklinin ve uydukları kuralların doğru olduğuna inandırmaktadır Oysa Kuran'da Allah Müslümanlara şöyle emretmektedir: "Aralarında Allah'ın indirdiğiyle hükmet ve onların hevalarına uyma Allah'ın sana indirdiklerinin bir kısmından seni şaşırtmamaları için onlardan sakın " (Maide Suresi, 49) Kuran Ahlakına Uymak Ayetteki ifadeden de anlaşılacağı gibi Allah insanlara haksız çoğunluğa ve onların heva yüklü kurallarına uymamalarını emretmekte, çözümün ise Kuran ahlakının gerektirdiği şekilde hareket etmek olduğunu bildirmektedir Ancak insanların büyük bir kısmı, vicdanları onaylamasa da kendilerini çoğunluğun yaşam tarzına ayak uydurmak zorunda hissederler Bunu, toplumun bir ferdi olmanın zorunluluğu olarak görürler Kendilerini, "Madem bu toplum içinde yaşıyoruz, toplumun koyduğu kurallara ve öngördüğü hayat şekline de uymak zorundayız" mantığına -aynı hak bir dinin emriymiş gibi- uyma zorunluluğu içinde hissederler Din ahlakının gerçek manasını kavramamış olan bu insanlar, dünyada -Allah'ın emirleri dışında- tüm insanların uyması gereken birtakım kurallar olduğunu, insanın da sosyal bir varlık olması nedeniyle bu kurallara uymak zorunda olduğuna inanırlar Toplumun bireylerini hoşnut etmeyi en zaruri görevlerinden biri olarak benimserler Bu nedenle toplumun, "başkaları ne der, insanlar nasıl değerlendirir, ne düşünürler, benim için iyi desinler, akıllı, zeki desinler, zengin desinler, cömert desinler, benim hakkımda şöyle düşünmesinler, şunu demesinler, böyle konuşmasınlar" gibi mantıklarının içinden çıkmayı başaramazlar Çoğunluk Haksız Olabilir Oysa çoğunluğun yöneldiği hayat şekli, uydukları sahte kural ve yaptırımlar insanları doğruya yöneltmez Aksine Allah Kuran'da çoğunluğa uymanın, insanı saptıran bir tehlike olduğunu şöyle haber vermektedir: "Yeryüzünde olanların çoğunluğuna uyacak olursan, seni Allah'ın yolundan şaşırtıp-saptırırlar Onlar ancak zanna uyarlar ve onlar ancak 'zan ve tahminle yalan söylerler'" (Enam Suresi, 116) Bu nedenle çoğunluğun Kuran ahlakına muhalif bir hayat şeklini seçmiş olması, insanlara karşı alaycı, zalim tavırlarda bulunmaları, ailelerine hatta devletlerine karşı isyankar bir yapı içinde olmaları, Allah'ın haram kıldığı fiilleri hiç düşünmeden işliyor olmaları o toplumdaki diğer kişileri etkilememelidir Bu tarz insanların kimi zaman nüfusun çoğunluğunu oluşturuyor olması da bireylerin yaptıkları hatalar için bir gerekçe olamaz Örneğin bir toplumun tamamı ateşi, güneşi veya yıldızları kendilerine ilah edinmiş, onlara tapıyor olsalar da, bu, bir başkasının da aynı inancı benimsemesine gerekçe olamaz Ya da bir toplulukta fuhşa, düzenbazlığa, zalimliğe, hırsızlığa ve bunlar gibi ahlaksızca davranışlara ses çıkarılmıyor olsa da, bir kişi, "çoğunluk bunu yapıyor" mantığını kullanarak aynı eylemleri yapmak durumunda değildir Veya bir toplumda sadece zenginler saygı görüyor, fakirler, güzel ahlakı dışında ortaya koyacak hiçbir maddi gücü olmayan insanlar eziliyorsa, bu, diğer insanların da bu zihniyeti körükleyecek bir anlayış geliştirmelerini gerektirmez Aksine kimi insanların, vicdanları kabul etmediği halde sırf çoğunluğun kınamasından korkarak bu zalimce mantığı makul karşılamaları büyük bir vicdansızlık olur Çünkü insanın sadece toplum tarafından kınanmaktan, dışlanmaktan ya da kötü görülmekten korkarak, vicdanıyla doğru olduğuna kanaat getirdiği bir şeyi yapmakta çekimser davranması akla uygun bir davranış değildir Allah Kuran'da Müslümanların önemli bir özelliğinin de insanların kınamasından korkmamaları olduğunu şöyle haber vermektedir: "Ey iman edenler, içinizden kim dininden geri döner (irtidat eder)se, Allah (yerine) Kendisi’nin onları sevdiği, onların da Kendisi’ni sevdiği mü'minlere karşı alçak gönüllü, kafirlere karşı ise 'güçlü ve onurlu', Allah yolunda cehd eden (çaba harcayan) ve kınayıcının kınamasından korkmayan bir topluluk getirir"(Maide Suresi, 54) Kalpleri Allah'tan uzak olan insanlar vicdanlarını da kullanmamaktadırlar Vicdan-larının önüne "çoğunluk yapıyor, çoğunluk yapıyorsa doğrusu budur" gibi cahiliye mantıklarıyla set çekmekte ve Allah'tan gafil, insanların hoşnutluğunu önemseyen, onların kınamalarından çekinen bir hayat sürmektedirler Gerçekten de "insanlar ne der", "arkadaşlarım bir daha konuşmaz, beni dışlarlar", "herkes yapıyor ben de yapayım" gibi düşünceler, kişiyi, Kuran ahlakından uzaklaşıp dünyaya yönelen insan haline getirebilir Unutulmamalıdır ki insanlar Allah'ın razı olacağı yaşam dışında bir hayat tarzını benimsemişlerse, çoğunluğa uyma mantığının kendilerine getireceği bir kazanç yoktur Nitekim dünya üzerinde birçok ülkede örneğini gördüğümüz gibi aklen çökmüş ve ahlaken dejenere olmuş bireylerden oluşan bir toplum ciddi bir kaosun içine sürüklenir Çıkar kavgasına dayalı çekişmeler, düşmanlıklar, öfke, nefret, kıskançlık gibi kaçınılması gereken duygu ve düşünceler insanlar arasında büyük bir hızla yayılır Ve dünya yaşanması güç, huzursuzluğun ve kaosun hakim olduğu bir yer haline gelir Bu, Allah'ın Kendisi’ne eş koşanlara dünyada verdiği karşılıktır Ahirette bu kişileri daha feci bir son beklemektedir "Bunlar, yeryüzünde (Allah'ı) aciz bırakacak değildir ve bunların Allah'tan başka velileri yoktur Azab onlar için kat kat artırılır Bunlar (hakkı) işitmeye güç yetirmezlerdi ve görmezlerdi de İşte bunlar, kendilerini hüsrana uğratanlardır ve yalan olarak uydurdukları (düzme tanrılar da)onlardan uzaklaşıp-kaybolmuşlardır Hiç şüphesiz bunlar, ahirette en çok hüsrana uğrayanlardır " (Hud Suresi, 20-22) | |
Konu Sahibi MERVE DEMİR 'in açmış olduğu son Konular Aşağıda Listelenmiştir | |||||
Konu | Forum | Son Mesaj Yazan | Cevaplar | Okunma | Son Mesaj Tarihi |
Başbakan Recep Tayyip ERDOĞAN ülke tv Canlı... | Videolar/Slaytlar | Medine-web | 1 | 2898 | 23 Ağustos 2013 00:41 |
İran Emperyalizmi | Makale ve Köşe Yazıları | Medine-web | 6 | 3640 | 26 Ocak 2013 22:53 |
gerekli gereksiz bir şiir.. | Makale ve Köşe Yazıları | MERVE DEMİR | 0 | 3281 | 06 Aralık 2012 10:48 |
olmamış kayınbiradere mektup :) | Komik Paylaşımlar | Allahın kulu_ | 10 | 7794 | 03 Kasım 2012 23:19 |
İslamın kurtuluşu bilinçlenme ile mümkündür | Makale ve Köşe Yazıları | Esadullah | 11 | 7259 | 02 Ekim 2012 21:16 |
24 Mayıs 2009, 10:23 | Mesaj No:2 |
RE: İnsan ne der demek doğru bir davranışmıdır?
Aslında bu , bir nevi gizli şirk..Eğer bir davranışı yapmadan önce, Rabbim bunu nasıl karşılar- dan önce çevre ne der, konu komşu buna basıl bakar düşüncesi akıldan geçiyorsa o zaman imanımızı sorgulamak gerek..
__________________ EN GÜZEL AŞK: ALLAH! | |
24 Mayıs 2009, 16:41 | Mesaj No:3 |
Durumu: Medine No : 5446 Üyelik T.:
30 Kasım 2008 | RE: İnsan ne der demek doğru bir davranışmıdır?
işte sorun burda biz insanlar önce YÜCE KUR'AN ne der diye bakmalıyız oysa biz veya bizi yönetenler o ne der bu ne der AB ne der ABD ne der İMF ne der diye denilirse müslümanların başından sıkıntılar üzüntüler eksik olmaz biri biter diğeri gelir.onun için önce kendimizi sorgulamalıyız.
|
14 Eylül 2012, 15:16 | Mesaj No:4 |
Durumu: Medine No : 4458 Üyelik T.:
19 Ekim 2008 | Cevap: İnsan ne der demek doğru bir davranışmıdır?
-"İNSANLAR NE DER" SENDROMU- İnsanların çoğu aslında ne için yaşadığını tam olarak bilmezler ya da bugüne kadar ne için yaşadığını/yaşaması gerektiğini kendilerine hiç sormamışlardır veya düşünmemişlerdir. Bu insanların çoğu da farkında değildir ama aslında “insanlar ne der?” için yaşamaktadırlar. Tüm başarılarını, kazançlarını, hayatlarını, mesleklerini, akla gelebilecek tüm sosyal faaliyetlerini aslında “insanlar ne der?” için yapmaktadırlar. Korkum o ki, bazıları ibadetlerini bile “insanlar ne der?” için yapmaktalar. “Üniversite sınavını kazanamazsam insanlar bana ne der?”, “İşsiz kalırsam insanlar ne der?”, “Şunu yaparsam insanlar ne der?”, “bunu yapmazsam insanlar ne der?”, “Falancanın oğlu/kızı şunu yapmış bizim ki ne yapıyor insanlar bize ne der şimdi?,vs… Aslında ben çok üzülüyorum bu tiplere… Hayatlarının en önemli meselelerini dahi kendileri seçemez onlar. Hatta kendi eşlerini bile seçemezler bazen “olur mu oğlum/kızım falanca ile evlenirsen insanlar bize ne der?”. Bir kâbus gibi bir ömür yakanıza yapışmış ve her alanda sizi sınırlayan hatta kimi zaman delirtip, çılgına çeviren bir tılsım gibi ölene dek peşinizi bırakmayan belanızdır bu söz, farkında değil misiniz? Peki ya memnun musunuz bu beladan? Aklınızı kullanma vakti daha gelmedi mi? Daha ne zamana kadar dayanabileceksiniz bu lanete. Şuna emin ol ki bu esaretten kurtulmak istiyorsanız: insanların ne dediğine değil, Allah’ın ne dediğine bakmak zorundasınız. Cuma’ya gitmezsem “insanlar ne der?”, orucu tutmazsam “insanlar ne der?”, başımı örtmezsem yada örtersem “insanlar ne der?”, Şimdi “namaz kılmalıyım” dersem “arkadaşlarım bana ne der” ya da “patronum/amirim/komutanım bana ne der?”, vs... Yani biz ibadetleri/kulluğu “insanlar ne der?” diye mi yoksa “Allah ne der” diye mi yapıyoruz ya da yapmıyoruz? Ne yani Allah’ın ne dediği umurumuzda bile değil “insanlar ne der?” diye mi düşünüyoruz? Sizce de bu durumda bir terslik/saçmalık yok mu? Her insan aslında bir amaç uğrunda yaşar ya da birisi ve ya birileri için yaşar. Herkesin kendince doğru gördüğü bir yaratılış ya da bir hayat amacı vardır. Herkesin hayatı bir uğurda akıp gider. Peki ya sizin hayatınız? Hiç sordunuz mu kendinize “sahi ben ne için yaşıyorum?” diye. Ne için yaratıldığımızı hepimiz biliyoruz tabi ki de… Sahi bilmeyen var mı hala Zariyat Sûresi’nin 56. Ayetini? “Ben, insanları ve cinleri (görünür veya görünmez tüm iradeli varlıkları) ancak bana kulluk etsinler diye yarattım.” Herkes biliyor aslında ne için yaratıldığını, kim için yaşaması gerektiğini. Yani sıkıntı bilgi de falan değil! Aslında tüm sorun inançta. Hepimiz biliyoruz fakat kaçımız gerçekten buna inanıyoruz? Gerçekten hayatımız Allah’a kullukla mı tükeniyor? Yoksa “insanlar ne der?”le mi? Yoksa bizim kendimize uygun gördüğümüz yaşam gayemiz Allah’ın bizim için takdir ettiğinden farklı mı? Bunları neden hiç düşünmeyiz ki sevgili dostlar? Ben buna “insanlar ne der?” sendromu adını veriyorum. Bu hastalık insanın hem dünya hayatını hem de ahiret hayatını mahvediyor ve hayatı yaşanılamaz hale getiriyor. Yani dünyanızı ve ahiretinizi cehenneme çevirmek istemiyorsanız eğer, sizi kendi kurtuluş mücadelenize davet ediyorum. İnsanların ne dediğine değil, Allah ne diyeceğini düşünmeye davet ediyorum. Rabbim bizlere şuur versin, bilinç versin, bizleri düşünen, akleden, ibret alan kullarından olmayı nasip etsin. Vesselam… -Yusuf ALTUNOK-
__________________ Birbirimize Fikirlerimiz uyuşmasa bile İNSAN olduğumuz için SAYGI duymamız lazım... Ne MUTLU MÜSLÜMANIM DİYENE.... |
Konuyu Toplam 1 Kişi okuyor. (0 Üye ve 1 Misafir) | |
Benzer Konular | ||||
Konu Başlıkları | Konuyu Başlatan | Medineweb Ana Kategoriler | Cevaplar | Son Mesajlar |
İnsan İnsan Derler idi! Şimdi Bildim | Mihrinaz | Şiirler ve Şairler | 0 | 24 Aralık 2020 08:57 |
Korktuğum başıma geldi, demek doğru mudur? | Belgin | Soru Cevap Arşivi | 4 | 14Haziran 2011 20:13 |
İnsan, yaptığı işlerinde yarattım veya yarattık ifadelerini kullanması doğru mudur? | serpil | Soru Cevap Arşivi | 9 | 10 Aralık 2010 15:20 |
Yalnız Kur’an demek | Belgin | Soru Cevap Arşivi | 7 | 02 Aralık 2009 20:06 |
İnsanlar kızdıkları zaman la ilahe illallah derler doğru bir davranışmıdır? | MERVE DEMİR | Soru Cevap Arşivi | 0 | 07 Nisan 2009 23:00 |
.::.Bir Ayet-Kerime .::. | .::.Bir Hadis-i Şerif .::. | .::.Bir Vecize .::. |
|