mezarlığa çiçek götürmek caizmdir?????????

[Seyyid]

mezarlığa çiçek götürmek caizmdir?????????

mezarlığa çiçek götürmek ne anlama gelir ? caizmidr? bilgilendiren olursa sevinirim

[KEVİR]

Mezarlığa çiçek götürmektanse, çiçeğin parasını fakirlere vermeyi tercih ederim. Caiz olup olmadığını bilmiyorum.

ailemden biri ölürse onun mezarına çiçek götürmem, bu durum olayı gözlere indirgemek, somutlaştırmak olur kanatindeyim. yani ona dua etmek yada onun adına sadaka vermek yerine daha somut ve gözlemlenebilir olan mezara çiçek brakmanın onun ahireti için daha yararlı olacağı düşüncesinin bir görünümüdür.

[NUR]

cevaplar için teşekkürler

[yakuti]

Bence mezarlığa kısa bir müddet sonra solacak ve çürüyecek çiçek götürmektense, o çiçek fidelerini temin edip hangi mezarı ziyaret ediyorsak o mezarın üstüne dikmemiz çok daha güzel ve örnek bir davranış olur. Ayrıca, umulur ki, bu canlı nebatın zikredişelri mevta için de bir fayda sağlar. ))))

[yakuti]

müslümanlardan Üyemizden Alıntı

Kabir ziyaretleri sadece ÖLÜMÜ hatırlamak içindir. Kabir ziyaretinde yapılacak tek bir fiil vardır , oda kuranın beyanındaki şu ayettir...

yarab bize ve bizden önceki MÜSLÜMANLARA rahmet et....

bunun dışında yapılacak her fiil yukardaki ayetin olmasına rağmen kendi eliye DÜŞÜNCESİYLE YENİ BİR ŞEY TEŞRİ etmektir,, örneğin

yasin süresini okumak, fatiha süresini okumak, kuran okumak hayır dağıtmak bunlar hep islamda olmayan lardır...

müslüman kardeş,

Size sadece bir hadis-i şerifi hatırlatıyorum.
Bir kimse ebeveyninin veya buınlardan birsinin Cuma Günü kasbrini xziyaret ederek Yasini Şerif okursa; küçük günâhları afvedilir. (Menavi)
Kuran okumak nasıl oluyor da İslâmda olmuyor ? Bu tuhaf görüşü kim neye dayanarak icad etmiştir ?

[Zemahşeri]

Öldükten sonra dahi bidatler yakamızı bırakmıyor bu dünyada rahat bırakmadınız bidatler ile bari öldükten sonra rahat bırakın ölüleri!

Hadis olarak nakledilen rivayet Allah resulüne ait olamaz bu hususta istediğiniz kadar red ve kabul gözüken rivayet bulmak heçte zor değildir...

[kurtmehmet]

Ebu Hureyre (ra)'den rivayet edildiğine göre, Rasûlüllah (sav) şöyle buyurdu:

"İnsanoğlu öldüğü zaman, bütün amellerinin sevabı da sona erer. Şu üç şey bundan müstesnadır: Sadaka-i câriye, istifade edilen ilim, kendisine dua eden hayırlı evlat."[1]

Ölüm, bu dünyada yaşanan geçici hayatın sona ermesi, varlığı kesin olan ebedî hayata geçişin başlangıcıdır. Ölümle hayat durduğu gibi, yapılan hayırlar da, günahlar da sona erer. Ancak ilâhi hikmetin bir sonucu olarak bazı işlerin sevabı, bazı işlerin günahı ölümden sonra da devam eder.

Hadisde sevabı ölümden sonra da devam eden üç amelden bahsedilmektedir. Bunlardan biri sadaka-i câriye, yani hayrı devam eden iyiliktir. Herkesin faydalandığı ve varlığı devam ettiği müddetçe sevabı da devam eden hayırlardır. Câmi ve mescidler, mektep ve medreseler, yollar ve köprüler, çeşmeler ve sebiller, hanlar ve hamamlar, her çeşit hayır vakıfları bunun örneğidir. Bunları yapanların, yapımına katkı sağlayanların amel defteri kapanmaz ve sevabı sürekli olur.

Sevabı devamlı olan ikinci sâlih amel, kendisinden insanların sürekli faydalandığı ilimdir. İnsanın öğrendiği ilmi, elde ettiği bilgiyi başkalarına öğretmesi en büyük hayırlardan biridir. Bunun çeşitli yolları ve şekilleri vardır. Talebe yetiştirmek, kendi ilmini ve bilgisini onlara öğretmek en önemlisidir. Bunun yanında kitap yazmak ve yayınlamak, günümüzün modern imkânlarından faydalanarak disketlere aktarmak, kasete ve filme almak, onların muhafaza edildiği ilmi araştırma merkezleri kurmak, konferanslar ve seminerler vermek, kısaca ilmini ve bilgisini kendisinden sonraki nesillere bir şekilde aktarmak, kişinin amel defterinin kapanmamasına ve sevabının devamlı olmasına vesile teşkil eder.

Tabiî ki bu ilim ve bilgilerin faydalı ve hayırlı olması önemli bir şarttır. Çünkü zararlı bilgiler zararlı insanlardan daha kalıcıdır. Zira insan ölür gider, fakat zararlı fikirler devam eder. Bunun da sahibi için sürekli bir vebal olacağı açıktır.

Kişinin ölümünden sonra sevabını devamlı kılacak olan üçüncü amel, arkasında kendisine dua edecek sâlih evlat bırakmaktır.

Sâlih evlatla kastedilen Müslüman evlattır. Anne babaya düşen en önemli görev, çocuklarını iyi bir Müslüman olarak yetiştirmektir. Böyle bir evlat, ölümlerinden sonra anne babasına kendisi dua ettiği gibi, başkalarının da dua etmesine vesile olan işler yapar.

HADİSTEN ÖĞRENDİKLERİMİZ:

1. Ölüm dünya hayatının sonu, ebedî olan ahiret hayatının da başlangıcıdır. Ölüm, kişinin dünyadaki amellerini ve sevabını da sona erdirir.

2. Bazı ameller vardır ki, sevabı kesildikten sonra da devam eder. Bunlar sadaka-i câriye, faydalanılan ilim ve anne babasına dua eden Müslüman evlattır.

3. İlmi ve bilgiyi sadece öğrenmek değil, fakat aynı zamanda başkalarına öğretmek ve kendisinden sonraki nesillere en iyi yollarla aktarmak gerekir. [2]

Dipnotlar:

[1] Müslim, Vasiyyet 14. Ayrıca bk. Ebû Dâvûd, Vasâya 14; Tirmizi, Ahkâm 36; Nesâî, Vasâyâ 8.
[2] İmam Nevevi, Riyâzüs’s-Sâlihîn, Peygamberimizden Hayat Ölçüleri, Tercüme ve Şerh: Prof.Dr. M. Yaşar KANDEMİR, Prof.Dr. İsmail Lütfi ÇAKAN, Doç.Dr. Raşit KÜÇÜK, Erkam Yayınları, İstanbul 1997 (Gözden geçirilmiş yeni baskı), c.6., s.170-172.; Daha geniş bilgi için bk. a.g.e., c.5., s.8-9.


alıntı

[yakuti]

Metnini yazdığım hadisin, hadis olmadığını isbatlamak size düşüyor ! Yasin Sûresi 70. ayet-i celilesinin mealini vermişsiniz, hadis-i şerifte de zaten "Yasin Sûresini ebeveynleri için okuyanın (dirinin) küçük günâhları afvedilir" diye buyrulmuş...Ölünün günâhları afvolunup ve uyarılması değil !..

[Medineweb]

hadis olarak sunduğunuz delilde cuma günü kabri ziyaret ederek demişsiniz ama..kabir ziyareti cuma günü olacak diye bişey yoktur..kabir ziyareti sadece ölümü hatırlamak için yapılmalı..mezarın başına oturup Kur'an okumaktansa sadaka dağıtması gereklidir geride kalanların..soru çiçek götürmekle ilgiliydi aslında ama genelleşti..çiçek götürünce kabirdeki kişi alıp koklicakmı sanki böyle lüzumsuz şeylerlke vakit harcamamalıyız..ölüm son değil bilakis gerçek doğuştur ölümsüzlüğe gidiştir..onların kabre bırakılacak çiçeklere ihtiyacı yoktur

[yakuti]

Zemahşeri Üyemizden Alıntı

Öldükten sonra dahi bidatler yakamızı bırakmıyor bu dünyada rahat bırakmadınız bidatler ile bari öldükten sonra rahat bırakın ölüleri!

Hadis olarak nakledilen rivayet Allah resulüne ait olamaz bu hususta istediğiniz kadar red ve kabul gözüken rivayet bulmak heçte zor değildir...

Acaba ölen insanlar bulundukalrı yerlerde çok mu rahatlar da onalra kuran okumaya gelenler tarafından rahatsız edilmiş oluyorlar ? Bence böyle bir iddia çok uçuk bir iddiadır ! Çünkü, ölen insanın durumunu bilmiyoruz.