|
Konu Kimliği: Konu Sahibi Mihrinaz,Açılış Tarihi: 05 Kasım 2020 (10:01), Konuya Son Cevap : 12 Kasım 2020 (08:39). Konuya 5 Mesaj yazıldı |
| LinkBack | Seçenekler | Değerlendirme |
05 Kasım 2020, 10:01 | Mesaj No:1 |
Medineweb Baş Editörü Durumu: Medine No : 14593 Üyelik T.:
15 Kasım 2011 | Er Reşîd- Es Sâdık Esmalarını Tanıyalım Er Reşîd- Es Sâdık Esmalarını Tanıyalım 98) ER-REŞÎD Bütün işleri ezelî takdîrine göre yürütüp, bir nizam ve hikmet üzere âkıbetine ulaştıran; Her şey'i yerli yerine koyan, en doğru şekilde nizama sokan... * Reşîd isminde iki mâna vardır: 1. Doğru ve selâmet yolu gösteren. Bu mânada Hâdî ismiyle eş mânaya gelir. 2. Hiçbir işi boş ve faydasız olmayan, hiçbir tedbîrinde yanılmayan, hiçbir takdîrinde hikmetsizlik bulunmayan zât mânasındadır. * ...Allah kime hidâyet ederse, işte o, hakka ulaşmıştır. Kimi de hidâyetten mahrum ederse artık onu doğruya yöneltecek bir dost bulamazsın!” (18/Kehf, 17)* * Er-Reşid: İnsanları hayırlı yollara irşad eden demektir.İnsanların hidâyete ermesi tamamen Allah’ın iznine bağlıdır. Çünkü kalpler Allah’ın elindedir. Peygamber de dâhil hiçbir davetçi edip, alim, profesör ve büyücü; insanlara hidâyeti sağlayamazlar. Eğer hidâyet insanların elinde olsaydı, Resulullah’ın (sav) yoğun daveti neticesinde amcası müslüman olurdu. * Dâvete 950 yılını veren Nuh (as.), küfür üzerine boğulan evladı dahil gemiyi insanlarla doldurmak isterdi... Hidâyetin tamamen Allah’ın elinde olmasının yani ‘El-Reşid’ isminin tecellisini; ‘Müslümansanız kendi nefsinizde görmeniz mümkün.’
__________________ ~~~ Bilmediklerimi Ayaklarımın Altına Alsam Başım Göğe Ererdi ✒~ |
Konu Sahibi Mihrinaz 'in açmış olduğu son Konular Aşağıda Listelenmiştir | |||||
Konu | Forum | Son Mesaj Yazan | Cevaplar | Okunma | Son Mesaj Tarihi |
Dedesi Ruhunun Yanında | Serbest Kürsü | Sükutu-Ezber | 4 | 52 | 17 Aralık 2024 19:46 |
Peygamberler Neden Sadece Ortadoğu'ya Geldi? | Peygamberler(a.s) | Esma_Nur | 1 | 54 | 16 Aralık 2024 08:47 |
Namaz Hep Vardı | Namaz-Abdest-Teyemmüm | Mihrinaz | 0 | 39 | 16 Aralık 2024 08:36 |
Esad Ailesinin Keyfi Tutuklamaları | Makale ve Köşe Yazıları | Mihrinaz | 3 | 89 | 09 Aralık 2024 17:02 |
53 Yıllık Esad Rejimi Çöktü | Gündem/ Manşetler | Vasat | 8 | 118 | 08 Aralık 2024 09:59 |
05 Kasım 2020, 10:04 | Mesaj No:2 |
Medineweb Baş Editörü Durumu: Medine No : 14593 Üyelik T.:
15 Kasım 2011 | Yüce Allah’ın sıfatı olarak er-Reşid; sözünde en doğru olan, fiillerinde isabetli olan, en adil hakim, doğru yolu gösteren, hakkı tam olarak öğreten, tedbirli olan, her şeyi yerli yerince koyan, İrşad için delile muhtaç olmayan ve en güzel bir şekilde yönetendir. Yüce Allah’ın er-Reşid ismi şerif-i Kur’an-ı Kerimde bazı ayet-i kerimelerde geçmektedir. Raşid, mürşid, reşid ve ruşd şeklinde geçen kelimelerde genel olarak ruşd, doğru yol manasını ifade etmektedir. Doğru yola da ancak Allah (c.c) iletir. Mutlak İrşad etme sadece Allah’dan olur. Kur’an, peygamber ve alimlerin irşadı Yüce Allah’ın gösterdiği istikametle mümkün olur. Yüce Allah’ın irşadına muhalif veya hükümlerinden birine muhalif irşadlar, irşad değil ayrıldığı noktadan sonra mefsedet olurlar. Yüce Allah insanlara akıl ve idrak vermek suretiyle peygamberler gönderip, kitaplar nazil ederek insanları doğru yol “sebilur reşad”a yöneltir ve kavuşturur. Allah’ın doğru yola eriştirdiğini kimse haktan saptıramaz. Allah’ın doğru yola eriştirmediğini de kimse hakka İrşad edemez.
__________________ ~~~ Bilmediklerimi Ayaklarımın Altına Alsam Başım Göğe Ererdi ✒~ |
06 Kasım 2020, 18:34 | Mesaj No:3 |
Medineweb Baş Editörü Durumu: Medine No : 14593 Üyelik T.:
15 Kasım 2011 | er Reşîd Kur’an-ı Kerim’de doğrudan Allah Reşid’dir şeklinde bir kelime lafzen bulunmamakla birlikte mana olarak Yüce Allah’ın İrşad etmesiyle ilgili birçok ayet-i kerime mevcuttur. Ancak er-Reşid ism-i şerifi lafzen esma-ul hüsna ile ilgili İbni Mace ve Tirmizi’nin Sünenlerindeki hadislerde bulunmaktadır. إِذْ أَوَى الْفِتْيَةُ إِلَى الْكَهْفِ فَقَالُوا رَبَّنَا آتِنَا مِن لَّدُنكَ رَحْمَةً وَهَيِّئْ لَنَا مِنْ أَمْرِنَا رَشَدًا O (yiğit) gençler mağaraya sığınmışlar ve: Rabbimiz! Bize tarafından rahmet ver ve bize, (şu) durumumuzdan bir kurtuluş yolu hazırla! Demişlerdi.”( Kehf suresi: 10) Rüşd kelimesi ile hidayet kelimesi birbirine çok yakın anlamlar ifade etmektedir. Hatta bazı alimler eş anlamlı olarak kullanmışlardır. Bazıları ise biraz farklı tanımlamışlardır. Kimisi rüşdü; eğriliğin, sapıklığın ve saçmalığın zıddı olan doğruluk olarak tanımlamışlardır. Bu tarife göre Reşid; sözlerinde, fiillerinde ve istikametinde eğrilik, yanlışlık, saçmalık ve çelişki bulunma yandır. Yüce Allah dilediği kulunu doğruluğa ve saadete eriştirir. Dilediğini de rüşdden uzaklaştırarak şaki ve bedbaht eder. Yüce Allah kullarını rüşde erdirirken bütün işlerinde olduğu gibi hiç kimsenin rehberliğine ihtiyacı yoktur. Çünkü O bundan münezzehtir. Fakat her mürşid O’nun yol göstermesine muhtaçtır. Buna göre kulun rehberliğinin isabetli olması Yüce Allah’ın gösterdiği yolun doğruluğuna uyması nisbetindendir. Yüce Allah’ın er-Reşid ism-i şerifi ile ilgili olarak okuduğumuz bu ayet-i kerimeden sonra bir de hadis-i şerif okuyalım; Hz. Ebu Hureyre radıyallahu anh anlatıyor: “Resulullah aleyhissalatu vesselam buyurdular ki: “İmam kendisine güvenilen “uyulan”, müezzin de sözüne uyulandır. Allahım, insanlarımızı İrşad et, müezzinlere de mağfiret buyur. “( Ebu Davud, Salat 32, (517); Tirmizi, Salat 153)
__________________ ~~~ Bilmediklerimi Ayaklarımın Altına Alsam Başım Göğe Ererdi ✒~ |
06 Kasım 2020, 18:37 | Mesaj No:4 |
Medineweb Baş Editörü Durumu: Medine No : 14593 Üyelik T.:
15 Kasım 2011 |
Allahu Teala (cc)’nın “er*Reşid” ismi “bütün işleri ezeli takdirine göre yürütüp dosdoğru ve bir nizam ve hikmet üzere akıbetine ulaştıran” manalarını da içermektedir. Allahu Teala (cc)’nın her işi ve kanunu sapasağlamdır. O’nun kanunları kemale ermiştir. O’nun kanunlarından daha iyi bir kanun bulmak mümkün değildir. Yüce Allah’ın er-Reşid ismini bilen kişi, irşadın ancak Allah’ın kitabıyla ve O’nun peygamberiyle ve O’nun izinden zerre kadar sapmayıp Kur’an ve Sünnetle doğruluğa ulaşılacağını kabul eder ve bu irşada zerre kadar muhalif olan irşadlarda fıskın, zulmün ve küfrün olduğunu bilip, bunlardan sakınır.
__________________ ~~~ Bilmediklerimi Ayaklarımın Altına Alsam Başım Göğe Ererdi ✒~ |
12 Kasım 2020, 08:11 | Mesaj No:5 |
Medineweb Baş Editörü Durumu: Medine No : 14593 Üyelik T.:
15 Kasım 2011 | Es SÂDIK: Mutlak doğru, eşsiz ve benzersiz dürüst, sözü, işi ve vaadi hep doğru olan, sonsuz ve mutlak olan demektir. Kuran'da yer alan esma hüsnadandır. Kuran'da bir yerde yüceltme çoğulu formunda (Sâdıkûn) Allah'a nispetle isim olarak kullanılır. Sıdk doğruluk dürüstlük demektir. Fıkıhçılara göre sıdk, birşey nasılsa öylece haber vermektir. Sıdk şöyle de tarif edilebilmiştir: Helak olacağını bilse bile, kişinin doğruluktan ayrılmamasıdir. Bir başka tarifi: Dilin kalple uyumudur. Bu yüzden olsa gerek Sıdk, hak ve hakikat yerine kullanılmıştır. ( 19:50) Es Sadık, mutlak ve sonsuz doğru, dürüst, doğrulukta eşi benzeri bulunmayan demektir. Es Sâdık olan yalnızca Allah'tır. Zira yalnızca O "mutlak doğrudur". O'nun dışındaki sadıkların doğruluğu mutlak ve sonsuz değil, kayıtlı ve sınırlıdır. 1. Allah el Hak olan es Sâdık'tır İnsanda sadık olabilir. Fakat Allah'ın Sâdık olmasıyla insanın sadık olması arasında mahiyet farkı vardır. İnsanın sadık oluşu mutlak değil mukayyettir. İnsani sadakatin dört menzili vardır: ~1. Tasavvur ve niyette sadakat. ~2. Akıl ve mantıkta sadakat. ~3. Söz ve söylemde sadakat. ~4. İş ve eylemde sadakat. Allah'ın Sâdık oluşu mutlaktır. İlahi sadakat bölünemez, parçalanamaz ve cüzlerine ayrılamaz. Zira Allah es Samed'dir. O'nun sözüyle işi birbirinden kopuk değildir. es Sâdık olan Allah aynı zamanda el Hak'tır. El Hak olandan nasıl ki "batıl" sadır olmazsa, es Sâdık'tan da "yalan" sadır olmaz. Sadakat ile hakikat aynıdır. Bu yüzden hakkı tasdik etmek, kişiyi hakka sadık yapar. Hakkı tekzip etmek, kişiyi hakka hain yapar. Sadık olmak Allah'ın zati bir òzelliğidir. İnsan için sadık olmak farklıdır. İnsan düşünür taşınır, doğru olmanın yararına olduğuna inandığında doğru olmaya karar verir. Bu kararında kusur gòsterebileceği gibi, sebat gösterip göstermeyeceği de meçhuldür. Fakat Allah her daim Sâdık'tır. O'nun sadakati el Hak olan zatının gereğidir. O özünde Sâdık, sözünde Sâdık işinde Sâdık'tır.
__________________ ~~~ Bilmediklerimi Ayaklarımın Altına Alsam Başım Göğe Ererdi ✒~ |
12 Kasım 2020, 08:39 | Mesaj No:6 |
Medineweb Baş Editörü Durumu: Medine No : 14593 Üyelik T.:
15 Kasım 2011 | 2. Allah Sâdık'tır Kuran'da bu maddeden160 küsür kelime yer alır ve 56 sı "sâdıkûn/sâdıkîn" formunda gelir. Enam Suresi 146.Ayette Allah'a nispetle Sâdıkûn şeklinde gelir. Sâdık isminin Kuran'da yer aldığı tek âyet olan Enam 146. Ayet, ilahi risalete tabi her ümmet gibi ònceden Müslüman olduğu halde sonradan Yahudileşen İsrailoğullarıyla alakalı bir pasajdır. وَعَلَى الَّذ۪ينَ هَادُوا حَرَّمْنَا كُلَّ ذ۪ي ظُفُرٍۚ وَمِنَ الْبَقَرِ وَالْغَنَمِ حَرَّمْنَا عَلَيْهِمْ شُحُومَهُمَٓا اِلَّا مَا حَمَلَتْ ظُهُورُهُمَٓا اَوِ الْحَوَايَٓا اَوْ مَا اخْتَلَطَ بِعَظْمٍۜ ذٰلِكَ جَزَيْنَاهُمْ بِبَغْيِهِمْۘ وَاِنَّا لَصَادِقُونَ ﴿١٤٦ Yahudilere tırnaklı hayvanların hepsini haram kıldık. Sığır ve koyunların ise, sırtlarında veya bağırsaklarında bulunanlar, ya da kemiklerine karışanlar dışındaki içyağlarını (yine) onlara haram kıldık. İşte böyle, azgınlıkları sebebiyle onları cezalandırdık. Biz elbette doğru söyleyenleriz. İmtihan ve cezalandırıma amaçlı haram kılma ile Allah'ın Sâdık olması arasındaki bağ nedir? ●İsrailoğulları Allah'a söz vermişlerdi. Allah onlardan sözlerinde durmlarini istedi: "Ey İsrailoğulları! Bir dönem sizlere verdiğim nimetlerimi hatırlayın! Siz bana verdiğiniz sözde durun ki bende size olan vaadimi tamamalayayım ve kaygınızın merkezinde sadece Ben olayım!"(Bakara-40) İsrailoğullarına verilen nimetlerin başında peygamberler ve kitaplar gelir. Ayrıca Allah onlara, vahyin insanlara taşıma gibi kutsal bir görev tevdi etti; çölde su, men,selva ve onları gölegeleyen bulut verdi. Allah'ın İsrailoğullarından itaat,bireysel ve sosyal arınmak temsil eden namaz ve zekat, iyiliği emir kötülükten nehiy ve peygamberlere, òzellikle Tevrat'ta geleceği haber verilen Ümmi Peygsmber'e ve ona indirilen Nûr'a iman konusunda söz aldığını, buna karşılık onların geçmiş günahlarının üzerini örtmek, hatalarını affetmeyi, dünya ve ahiret saadeti vaad ettiğini Kuran'dan òğreniyoruz. (5:12- 7:156-157) İsrailoğulları verdikleri söze rağmen haddi aşınca ilahi cezaya çarptırıldılar. İşte bu cezalardan biri de bazı yiyeceklerden mahrum edilmeleridir.Ayette ki "haram" kılınması "mahrum" kılınma vuruşunu taşımaktadır.
__________________ ~~~ Bilmediklerimi Ayaklarımın Altına Alsam Başım Göğe Ererdi ✒~ |
Konuyu Toplam 1 Kişi okuyor. (0 Üye ve 1 Misafir) | |
Benzer Konular | ||||
Konu Başlıkları | Konuyu Başlatan | Medineweb Ana Kategoriler | Cevaplar | Son Mesajlar |
EL Cebbar - EL Mütekebbir - EL Halık Esmalarını Tanıyalım | nurşen35 | Sorularla Esmaül Hüsna | 49 | 24 Mart 2023 00:03 |
96. El-Bâki / 97. El-Vâris Esmalarını Tanıyalım | Mihrinaz | Sorularla Esmaül Hüsna | 8 | 19 Eylül 2020 13:32 |
El Hak Eş Şehid El Vekil Esmalarını Tanıyalım | Mihrinaz | Sorularla Esmaül Hüsna | 12 | 12 Nisan 2020 13:55 |
EL ADL / EL LATİF / EL HABİR Esmalarını Sorularla Tanıyalım | nurşen35 | Sorularla Esmaül Hüsna | 21 | 23 Şubat 2020 09:46 |
El-Muiz/ El -Muzil Esmalarını Tanıyalım.. | su damlası | Sorularla Esmaül Hüsna | 34 | 08 Şubat 2020 13:00 |
.::.Bir Ayet-Kerime .::. | .::.Bir Hadis-i Şerif .::. | .::.Bir Vecize .::. |
|