|
Konu Kimliği: Konu Sahibi kemal1,Açılış Tarihi: 20 Ocak 2012 (06:08), Konuya Son Cevap : 24 Ocak 2012 (20:40). Konuya 18 Mesaj yazıldı |
| LinkBack | Seçenekler | Değerlendirme |
20 Ocak 2012, 06:08 | Mesaj No:1 |
Enel hak sözü Enel hak sözü "Hallâc-ı Mansur'un "Enel-hak" demesi (Ben hakkım) demek değil, (ene alel hak) ben hak üzereyim, mânâsındadır.Hallâc-ı Mansûr hazretleri'nin idâmına sebeb olan "Enel-Hak" sözü, onun tasavvuf yolunda sâhib olduğu kendi hal ve derecesine uygun ve kendi aşk sarhoşluğu içinde söylediği doğru bir sözdür. Zâhiren kelime mânâsı; "Ben Hak'ım" demek olan bu sözün hakîki mânâsı: "Ben yokum. Hak vardır." demektir. Nitekim İmâm-ı Rabbânî hazretleri Mektûbât kitabının 2. cild 44. mektûbunda bu husûsu şöyle açıklamaktadır: "O büyüklerin "Her şey O'dur" demeleri, hiçbir şey yoktur. Yalnız O vardır demektir. Meselâ, Hallâc-ı Mansûr Enel-Hak (Ben Hak'ım) dedi. Böylece, ben Hak'ım, Hak teâlâ ile birleştim, demek istemedi. Böyle diyen kâfir olur ve öldürülmesi lâzım olur. Onun sözünün mânâsı "Ben yokum, Hak teâlâ vardır." demektir. İşte sofiyye (evliyâ) her şeyi Hak teâlânın isimlerinin ve sıfatlarının görünüşü, onların aynası bilir. Zâtın (kendisinin) bunlarla birleştiğini, zâtında değişiklik olduğunu söylemez. Meselâ, bir insanın gölgesi, kendinden hâsıl oluyor. Gölge, o kimse ile birleşmiş, onun aynıdır veya o kimse o gölge şekline girmiştir, gibi şeyler söylenemez. O kimse, kendi kendinedir. Gölge, onun bir görünüşüdür. Bu kimseyi aşırı seven, gölgeyi filân görmez. Ondan başka bir şey görmez. Gölge, o kimsenin aynıdır, diyebilir. Yâni gölge yoktur, yalnız o insan vardır, der. Bundan anlaşıldı ki, sofiyye (Hallâc-ı Mansûr hazretleri), eşyâya, Hak teâlâdan meydana gelmiştir. Hak teâlâ değildir, diyor. O halde, sofiyyenin; "Her şey O'dur." sözleri; "Her şey O'ndandır." demektir ki, âlimler de böyle söylemektedir. İki taraf arasında bir fark yoktur. Yalnız şu fark vardır ki, sofiyye (Hallâc-ı Mansûr hazretleri) , eşyâya, Hakk'ın görünüşü diyor. Âlimler bunu söylemekten çekiniyor. Eşyâ ile birleşmek, eşyânın içinde bulunmak anlaşılmasın diye, bu sözü söylemiyor." | |
Konu Sahibi kemal1 'in açmış olduğu son Konular Aşağıda Listelenmiştir | |||||
Konu | Forum | Son Mesaj Yazan | Cevaplar | Okunma | Son Mesaj Tarihi |
Enel hak sözü | Tasavvuf-Tarikat | kamer34 | 18 | 7832 | 20 Ocak 2012 06:08 |
20 Ocak 2012, 13:17 | Mesaj No:2 |
Durumu: Medine No : 13108 Üyelik T.:
30 Aralık 2010 | Cevap: Enel hak sözü Birilerinin maksat ettiği kavramların neden avukatlığını yaparız bunu anlamak çok zor. Tasavvuftaki enelhak kavramını fenafillah kavramı ile birlikte araştırın neyi kast ettiğini daha iyi anlarsınız sayın üyemiz. |
20 Ocak 2012, 23:03 | Mesaj No:3 |
Cevap: Enel hak sözü
Birileri dediğiniz ALLAH ın Evliya dostları lütfen sözlerime dikkak edelim HAK tan başka bişe savundrumasın MEVLA
| |
20 Ocak 2012, 23:18 | Mesaj No:4 |
Durumu: Medine No : 2 Üyelik T.:
10 Nisan 2008 | Cevap: Enel hak sözü [Linkler Ziyaretçilere Kapalıdır.Giriş Yap Veya Üye Olmak için TIKLAYIN...] Hallacı Mansur hususunda yazılan araştırmaya bakmanızı tavsiye edecem...Sevdiğim değer verdiğim Bir Alimin sözünün inceliğine bakmak lazım derim...
__________________ Sakın başkasının kölesi olma; çünkü ALLAH seni hür yaratmıştır . -İmam Ali- (a.s) |
20 Ocak 2012, 23:45 | Mesaj No:5 |
Durumu: Medine No : 90 Üyelik T.:
21 Ağustos 2007 | Cevap: Enel hak sözü
Kimse kimsenin avukatlıgını yapmıyor, sadece inandıgını savunuyor. Üyelere karsı daha nazik olunması tavsiyesi ile...
__________________ Bismillah diyerek... |
21 Ocak 2012, 00:14 | Mesaj No:6 |
Durumu: Medine No : 2 Üyelik T.:
10 Nisan 2008 | Cevap: Enel hak sözü
Hallacı Mansur hususunda günümüze değin ulaşan çarpıtmaları onun yaşamı ile ele aldığımızda İmanının Şahidliğini ne denli ortaya koyduğu aşikardır Tasavvufi yönü kendisinin tekfir edilmesi anlamına gelmez bizler Adalet ile bakmak zorundayız Adaletin penceresi keskin kılıç misalidir Hallac Şehiddir Alimdir Şahidliğini canı ile yapmıştır Allah'ın rahmeti ve bereketi üzerine olsun keşke Hallacın ortaya koyduğu iman'ı bizlerde zalimlere karşı ortaya koyabilse idik...
__________________ Sakın başkasının kölesi olma; çünkü ALLAH seni hür yaratmıştır . -İmam Ali- (a.s) |
21 Ocak 2012, 00:23 | Mesaj No:7 | |
Cevap: Enel hak sözü Alıntı:
Rabbim ile başbaşa artık o güzel Allahım hiç adaletsizlik yapar mı bi ze de susmak düşer geçmiş alimler hakkında bu kadar rahat konuşmak bayağı cesaret ister yarın birgün bizden hesap soracaklar biz onca günahımızla zaten yüzümüz kara olacak birde alimlerin arkasından konuştuklarımız aman Allahım düşünemiyorum Rabbim o mahşer gününde bizlere mağfiret eyle | ||
21 Ocak 2012, 03:15 | Mesaj No:8 |
Durumu: Medine No : 13038 Üyelik T.:
14 Aralık 2010 | Cevap: Enel hak sözü Selamun aleykum Bu bölüme yazı yazmayı düşünmüyordum,fakat sayın yitiksevda biladerimin yazısı birkaç satır yazma ihtiyacı hisettirdi bende... Sayın abim artık düşüncelrinde sabit olsan,daha bir kaç gün evvel tasavvuftaki şirkleri küfürleri dile getiren ve tasvvufun bir çeşit pantezmin başka bir versiyonu olduğunu söyleyen sizdiniz. Güzel abim senin neye inandığını şaşırdık. Şimdi konuya dönecek olursak, Birincisi abbasi yöneticileri hallac’ı devletin güvenliği için idam etmediler. Bu yanlışı düzeltelim. Hallac o güne kadar dünya tarihinde söylenmemiş ve iddia edilmemiş bir sözü söylemiştir. İşte bu söz onun idam fermanını hazırlamıştır. Gelmiş geçmiş tüm zamanlarda hiçbir mahluk ben Allah’ım (enel-hak) dememiştir. Buna Firavunlar ve Nemrutlarda dahildir. Birde şu cümlenizide düzeltelim inşallah Bu söz Hallac-ı Mansur’un şahadetine sebep olacak fetvalara sebep olmuştur. Düşünelim hangi insan Ben Hakkım derken kendini Allah’ın sıfatlarından biri ile isimlendirebilir? Alıntı Ya güzel abim bu nasıl bir soru böyle. Mekke putperestleri bile bez birer ilahız demediler tam aksine, Allah’a inanış noktasında tam bir imana sahip idiler. Onların içine düştükleri batak Allah ile başka ilahlara inanmaları idi. Hiçbir millet hiçbir toplum hiçbir tağut ben ilahım dediğini ben bilmiyorum. Siz biliyorsanız söyleyin? Gerek mekke putperestleri gerek ehli kitap Allah’ın koymuş olduğu şeriate tabi olmadıklarından dolayı,ister bilerek ister bilmeyerek,ilahlık taslamışlardır. Kuran da bu durum geniş şekilde izah edilir. Fakat Hallac gerek mekke putperestlerini gerek ehl-i kitabı çok geride bırakarak, dahada ileri giderek peygamberlerin bile varlığından haberdar olmadığı haşaaa enel-hak görüşünü ortaya koyarak idamı hak etmiştir. Bugün İran da siz din adına kafanıza her esen düşünceyi,canınızın istediği her ameli işlyemezsiniz. Bu reel bir uygulamadır. Adil olan da budur. Hallac abbasi hanedanı tarafından makul kabul edilmiş olsa idi bugün tüm tevhid ehli müslümanlar o yönetimi islam devleti olarak kabul etmezlerdi. Geçenlerde la diyebilmek nckli kardeşim sizin tasavvufu övdüğünüzü size söylediğinde siz ya siz beni anlamıyorsunuz demiştiniz hatırladınızmı? Ya sayin güzel abim sen hep şii kaynaklardan tarihi okuyor birçok yerdede hataya düşmek zorunda kalıyorsun. Bak güzel abim kim şii ise o senin için baş tacı oluveriyor malesef. Oysaki her sünni benim başımın tacı değildir. Biz müslümanız bizim olmazsa olmazlarımız vardır. Bu olmazsa olmazların sınırlarını kuran ve pratik sünnet çizmiştir. Gelgelelim aşağıya almış olduğum alıntılarda ki düşüncelere …..Ben ve Hallac aynı şey idik. Ne var ki o sır’rı açığa vurdu ben sakladım…… " Şibli" …..Nokta, tüm çizgilerin esasıdır…… " Hallac-ı Mansur" Aşkı anlatmak, açıklamak için ne söylersem söyleyeyim, kendim aşka gelince, aşkı hissedince söylediklerimden utanırım. Her ne kadar, dil ile açıklanması, anlatılması pek parlak ve aydınlatıcı da olsa, aşkın dile düşmemesi, söylenmemiş kalması ve gönülde duyulması daha parlaktır. Her bahsi yazmakta koşup duran kalem, aşk bahsine gelince dayanamadı. Ortasından yarıldı. Akıl, aşkın şerhinde, açıklamasında, merkep gibi çamura battı kaldı. Aşkın da aşıklığın da ne olduğunu yine aşk açıkladı. (Mevlana, Celaleddin-i Rumi, Mesnevi, Konularına Göre Açıklamalı Mesnevi Tercümesi, çev. Şefik Can, Ötüken Yay. İstanbul 2003, c. I, s. 17, byt. 112 vd.) Aşık, aşk diyarında ne söylerse söylesin, ağzından aşk kokusu yayılır. Fıkıhtan bahsetse ağzından hep yokluğa ait sözler çıkar; her sözünde yokluğun nakşını işler. Küfrü anlatsa dinin hakikatini söyler. Şüpheye dair söz söylese, yakini anlatmış olur.Eğri söylese doğru görünür. O ne güzel eğridir ki doğruyu süsler. Doğruluk denizinden eğri bir köpük görünse, denizin temizliği onu da saflaştırır. O köpük yani onda vecd ile söylenilmiş söz, sevgilinin dudağındaki azarlayış gibidir. Sevgilinin azarlanması, onda bu cana can katan güzellik varken gönle dokunmaz. Eğri görünse de Hakk’ın sözü doğrudur. O eğri değil, dosdoğrudur. Ekmek şeklinde olan şekerin görünümü ekmeğe benzese de şüphesiz tadı ekmek değil şekerdir. Bir mümin altın bir put bulsa, onu hiç putpereste bırakır mı? Bilakis eritmek için tedbir alır, batıl şeklini değiştirir. Ta ki altında put şekli kalmasın. Zira onu kusurlu yapan suretidir. (İbnü’l-Arabi, Muhyiddin, el-Fütuhatü’l-Mekkiyye, tahk) Mevlana bu durumu kasedeki suyun nehre karışmasına benzeterek anlatmaya çalışır. “Sonsuz olan hayat nehrini görünce, kasedeki suyu, yani şu fani ömrünü, nehre kat, su hiç nehirden kaçar mı? Kasedeki su, nehir suyuna karışınca, orada kendi varlığından kurtulur da, nehir suyu olur.Böyle olunca, o kasedeki suyun vasfı, sıfatı yok olur da, zatı kalır, artık bundan sonra o ne eksilir, ne kirlenir, ne de kokar. Ben de ondan kaçtığım için pişmanım. özrümü bildirmek için kendimi onun güzellik fidanına astım.” (Mevlana, Mesnevi c. III, s. 297, byt. 3910-3915.) Sonsuz olan hayat nehri, neresi mevlanın gördüğünü iddia ettiği makam neresi. Bunu açıklayında bilmeynlerde öğrensin bir zahmet. Mevlani fani ömrünü yani ölümcül ömrünü,nehire kattığını söylüyor. E tabiki bir damla suyu mehire katarsak ne olur,o damla su nehirin suları içerisinde yok olur kendiside nehir olur. Doğru anlamışmıyım? Mevlanın ve ibn-i arabainin hallacın,ömürlerini kattıkları o nehir,içerisinde yok olduklarını kabul ettikleri o mecazi manadaki nehirden asıl kast ettikleri makam neresidir. Allah onlara çok acı azap edecektir. Güzel abim siz o nehirin kast edildiği makamı tevilsiz bir şekilde,onların kast ettiği manada, ki kendi cümleleri içerisinde kast ettikleri mana zaten mevcuttur ondan sonra devam ederiz inşallah.... Rabbim ile başbaşa artık o güzel Allahım hiç adaletsizlik yapar mı bi ze de susmak düşer geçmiş alimler hakkında bu kadar rahat konuşmak bayağı cesaret ister yarın birgün bizden hesap soracaklar biz onca günahımızla zaten yüzümüz kara olacak birde alimlerin arkasından konuştuklarımız aman Allahım düşünemiyorum Rabbim o mahşer gününde bizlere mağfiret eyle Yetersiz adlı üyeden alıntı Güzel abim bize düşmek zaten hep susmak oldu o yüzden başımızda tağutlar ve onların arkasındaki ehl-i kitap ağabeyleri vardır. Sayın abim geçmişte yaşamış toplumlara mal olmuş yaşadığı döneme damga vurmuş insanlar kıyamet kopuncaya kadar konuşulmaya devam edilecektir. Bu ne dedikodu nede kıybettir. Bu kurani bir metoddur. Kuranda mümtahine/4. Ayette “mealen “İbrahim ve beraberindekilerde güzel bir örnek vardır,buyurarak geçmiş atamız İbrahimi örnek almamızı emir eder. Başka ayetlerdede firavun gibi tağutlardan misaller vererek onlar gibi olmamamızı emir eder. Yani dedikodu yapmamak şartıyla geçmiş bu ismi büyük zatları konuşmak islama aykırı değildir. Ancak onları konuşurken adil olmak lazım bazı arkadaşlar gibi kuranı bir kenara bırakarak onların sapık fikirlerini islammış gibi göstermemek lazım, İnanın bunun vebalını çok ağırdır taşıyamayız. Birde bazı arkadaşlarımız bu zatların zühd’lerini bizler yaşabiliyormuyuzki onları eleştirelim. Bakın ya siz zühdün ne olduğunu bilmiyorsunuz yada hakikaten bu anlamsız cümleleri kasten kullanıyorsunuz. Geçmiş zamanlarda yani nübüvetten önceki zamanlarda hatta nübüvet döneminde öyle keşişler ve rahipler varmışki,kendi nefislerini köreltme adına hayatları boyunca yıkanmyanlar,hayatları boyunca evlenmyenler,hayatları boyunca saç sakal tıraşı olmayanlar,hayatları boyunca dünyalık hiçbir işle meşkul olmayan nice zatlar vardır. Hatta bunlar Allah’ı o derece zikir ediyorlardı ki Allah’ın ismini duyduklarında gözlerinden yaşlar akarmış. Size soruyorum siz kuran da bu zatları görmedinizmi? Şimdi sizin mantığınıza göre biz bu zatları evliya Allah’ın dostları olarak nitelememiz gerekmektedir. Bu zatların kafir olduğunu söyleyebilmemiz için onlar gibi zühd sahibi olmamız gerekmektedir öylemi? Rasullah (sav) savaşa çıktığında manastırlarına çekilmiş Allah'ı zikir eden keşişlere rahiplere dokunulmayacaktır diye emir buyrmuşlardır. Fakat onlar müslümandır dememiştir. Müslüman olmak çoook farklı birşeydir. Müslüman olmak bilgi ister Müslüman olmak Allah’ın ayetlerine olduğu gibi iman ister. Müslüman olmak Allah’a ortak koşmamayı ister Müslüman olmak konuları Allah’ın kitabını göre değerlendirmeyi gerektirir. Müslüman olmak hak din üzerinde sabit durmayı ister Müslüman olmak müslümanları dost kafirleri düşman ednmeyi ister. Kısacası müslüman olmak çoook farklı birşeydir. Mustafa islamoğullarının,yada hayrettin karamanların,yada cübbelilerin kast ettikleri müslüman olmak evet böyle müslüman olmak “la” diye bilmeyi ister. Allaha emanet olunuz
__________________ Kimin Ne Dediği Değil / Allah'ın Ne Dediği Önemli. |
21 Ocak 2012, 04:11 | Mesaj No:9 |
Durumu: Medine No : 2 Üyelik T.:
10 Nisan 2008 | Cevap: Enel hak sözü
Kamer abim burda işlediğimiz konu tasavvuf veya Mezhepler değil Şia yada Sünni yada başka isimle adlandırılması benim için önemli değildir Kişinin ortaya koyduğu Şahidliği önemlidir ...Örneğin bugün halihazırda hurafe bir inanç olan Mehdiyet hususunda kişilerin imani bir mevzuu gibi savundukları hususlarda onlarla konuştuğumda Mehdi efendi geldiğinde bi zahmet bana uğrasın benim icazetimi almadan birşey yapmasın dediğimde imani bir konu gibi görenler bana sen mehdiye nasıl böyle dersin peygambere inanmıyormusun diyorlar şimdi onların bana dedikleri benim umrumdamı değil emin ol bu tarzda düşün abi Hallacın o gün o kelimeyi kullandığı ortamı din anlayışını ve benzeri algılar ile bak bide onu asmalarına sebepmidir sence o kelime ...Tasavvuf hususunda fikrim sabittir sende iyi bilirsin ama kişileri değerlendirirken tek pencerden bakmayalım diyorum hani bir söz var güzel olan kimden geldiğine bakılmadan alınır kuralına göre bakalım doğru yönleri bizi bağlar hataları kendilerine ama hayatlarının sonunda dahi Allah'ın kelamını dillerinden düşürmeyenlere adilane bakalım diyorum...
__________________ Sakın başkasının kölesi olma; çünkü ALLAH seni hür yaratmıştır . -İmam Ali- (a.s) |
21 Ocak 2012, 06:10 | Mesaj No:10 | |
Durumu: Medine No : 13038 Üyelik T.:
14 Aralık 2010 | Cevap: Enel hak sözü Alıntı:
Aleykum selam sayın abim Ben bu foruma geldiğimden bu yana hep şunu söyledim. Bazı dinleri din yapan kendi içerisinde taşıdığı temel fikirleridir. Biz neden yahudilik hıristiyanlık deriz çünkü yahudilik ve hıristiyanlık ancak kendi içerisindeki temel fikirleri barındırdığı zaman bu vasıfları kazanırlar. Örneğin: Tevrata tabi olduğunu söyleyen biri hıristiyan olarak vasıflandırılır mı? Tabiki hayır. İşte tasavvuf dininin temel kavramlarından biride enel-hak zihniyetidir. Ben tasavvufcu değilim fakat enel-hakçıyım demek çelişkidir. Neyse sorumu yeniliyorum ve güzel abimden cevap bekliyorum.. Sonsuz olan hayat nehri neresi, mevlananın gördüğünü iddia ettiği makam neresi? Bunu açıklayında bilmeyenlerde öğrensin bir zahmet. Mevlani fani ömrünü yani ölümcül ömrünü,nehire kattığını söylüyor. E tabiki bir damla suyu mehire katarsak ne olur,o damla su nehirin suları içerisinde yok olur kendiside nehir olur. Doğru anlamışmıyım? Mevlanın ve ibn-i arabainin hallacın,ömürlerini kattıkları o nehir,içerisinde yok olduklarını kabul ettikleri o mecazi manadaki nehirden asıl kast ettikleri makam neresidir.
__________________ Kimin Ne Dediği Değil / Allah'ın Ne Dediği Önemli. | |
Konuyu Toplam 1 Kişi okuyor. (0 Üye ve 1 Misafir) | |
Benzer Konular | ||||
Konu Başlıkları | Konuyu Başlatan | Medineweb Ana Kategoriler | Cevaplar | Son Mesajlar |
Medineweb Günün Sözü | suhtem | Güzel Sözler-Deyımler-Nükteler | 1213 | 15 Ağustos 2024 19:18 |
Astronotumuzun ilk sözü | Kara Kartal | Teknoloji/Digital Dünya | 3 | 20 Ocak 2024 15:44 |
Sözü Doğru Söylemek | Yitiksevda | Adap-Edep-Ahlak | 1 | 30 Ocak 2023 18:49 |
En Güzel Sözü Şehitler Söyler | nurşen35 | 15 Temmuz | 5 | 14 Temmuz 2019 01:19 |
Şeytanın en tatlı 12 sözü | Medine-web | Makale ve Köşe Yazıları | 8 | 14 Şubat 2014 13:58 |
.::.Bir Ayet-Kerime .::. | .::.Bir Hadis-i Şerif .::. | .::.Bir Vecize .::. |
|