|
Konu Kimliği: Konu Sahibi Belgin,Açılış Tarihi: 06Haziran 2008 (15:02), Konuya Son Cevap : 15 Şubat 2013 (14:58). Konuya 1 Mesaj yazıldı |
| LinkBack | Seçenekler | Değerlendirme |
06Haziran 2008, 15:02 | Mesaj No:1 |
Durumu: Medine No : 7 Üyelik T.:
14Haziran 2007 | Cuma Günü Ve Namazı Cuma Günü Ve Namazı Muhterem Mü’minler! [COLOR=#0c0c0c][SIZE=3]Hutbemiz, Cum’a Günü Ve Namazının Fazîlet ve Ehemmiyeti hakkındadır. Mevlâmız, bütün zaman dilimleri içerisinde bazılarını yekdiğerlerine nazaran üstün kılmış, bunu da lütf ve keremiyle biz kullarına haber vermiş ve mü’minler için afv ve mağfiret vesîlesi yapmıştır. Hutbemin başında okuduğum âyet-i kerîmesinde Cenâb-ı Hakk: “Ey îman edenler! Cum’a günü namaz için çağırıldığı(nız) zaman hemen Allah’ı zikretmeye gidin. Alışverişi bırakın. Bu, bilirseniz, sizin için çok hayırlıdır. Artık o namaz kılınınca yeryüzüne dağılın, Allâh’ın fazlından (nasîb) arayın. Allâh’ı çok zikredin. Tâ ki umduğunuza (yani Cennet ve Cemâl-i ilâhîye) kavuşasınız” buyurmaktadır. Rasûlüllah (sav) Efendimiz de Hadîs-i Şeriflerinde: “İçinde güneşin doğduğu en hayırlı gün” buyurmuşlardır. Cum’a gününün bu derece kıymetli olmasının bir sebebi de, yine Mevlâmızın takdîri ile zuhûra gelmiş ve gelecek olan birçok mühim, ulvî hadîse bu günde meydana gelmiş ve gelecektir. Bunlardan bazıları şöyle rivâyet edilmektedir. Hz. Adem(as)’ın halkedilmesi, Cennet’ten yeryüzüne indirilmesi, tevbesinin kabul edilmesi ve rûhunun kabzedilmesi Cum’a günü olmuştur. Kıyâmetin kopması da yine o gün olacaktır. Ayrıca Cum’a gününün, mü’minler için bayram günü olduğu da beyan edilmektedir. Bu hususla alâkalı bir hadîs-i şerifte: “Hakîkat, Cum’a günü hem bayram hem zikr günüdür” buyrulmaktadır. Diğer bir Hadîs-i Şerifte de Fahr-i Kâinât Efendimiz: “Allâh-ü Teâlâ’nın her Cum’a günü altıyüzbin âzadlısı vardır ki hepside Cehennem’e girmeyi haketmiş oldukları halde (Allah cc.) onları cehennem’den âzâd eder” buyurmaktadırlar. İşte bu derece fazîleti büyük olan, insanlar için bayram, afv ve mağfiret günü olarak ilan edilen bu Cum’a gününde şuurlu bir mü’mine düşen maddî ve manevî vazîfeler nelerdir? Bu husûsu yine yüce dînimizin koyduğu ölçüler müvâcehesinde îzah etmeye çalışacağım. Muhterem Mü’minler! Her şeyden evvel yukarıda okuduğum âyet-i kerîme mucibince, Cum’a ezânı okunduğu zaman alışveriş ve ticâretin bırakılması îcâbeder. O gün herkes mümkün olduğu nisbette dünyevî işlerini, vaziyetini önceden ona göre ayarlamalıdır. Cum’a günü olunca tertemiz yıkanmalı, en temiz ve en yeni elbiseler giyilmeli, başkalarını rahatsız etmeyecek tarzda güzel ve hafif kokular sürünmeli ve vakitli olarak camiye gitmelidir. Yine ağız, diş ve tırnak temizliği yapılmalıdır. Gidilen cami veya mescidde okunan veya konuşulan şeyler varsa huşû ile dinlemeli, değilse kendisi Kur’ân-ı Kerîm okumalı, evrad ve ezkâr ile meşgul olmalı, çokca salevât-ı şerîfe ve istiğfâr-ı şerîf okumalıdır. Bu hususla alâkalı olarak Rasûlüllah (sav) Efendimiz: “Hakîkaten günlerinizin en fazîletlisi, Cum’a günüdür. O günde bana salâtı çok getirin. Zîrâ sizin salâtınız bana muhakkak arz olunur” buyurmaktadırlar. Câmiye giderken başkalarına rahatsızlık verecek sarımsak, soğan ve benzerî şeyleri yememelidir. Câmiye giren kimse, herhangi bir zarûret olmadıkça, başkalarını rahatsız edecek tarzda ön taraflara geçmeye çalışmamalı, boş bulduğu münâsib bir yere oturmalıdır. Aksi halde huşû ile oturmakta olan din kardeşini rahatsız etmiş olur. Câmiye mümkün olduğu nisbette erken gitmeye gayret edilmelidir. Çünkü, Hadîs-i Şerifte de beyan edildiği üzere: “(vazîfeli) melekler Cum’a günü mescidin kapısı başına oturur da birinci (falan kişi), ikinci (filan kişi), üçüncü (şu kişi) diye yazarlar. (İmam hutbeye çıkana kadar bu hal devam eder) İmam hutbeye çıktığı vakit sahifeler kaldırılır” buyrulmaktadır. Cum’a günü yapılan vaaz, okunan hutbe dikkatli ve sessizce dinlenmelidir. Bilhâssa hatıb hutbeyi okurken değil dünyevî konuşmalar, selâm alıp vermek dahî münâsib görülmemiş men edilmiştir. Peygamber (sav) Efendimiz Hz. Hadîs-i Şerîflerinde buyuruyorlar ki: “Bir kimse Cum’a günü gusleder ve gücünün yettiği kadar temizlenir, yağlanır veya evindeki kokulardan sürünürse, sonra (mescide) çıkarda iki kişiyi aralamaz (boş bulduğu yere oturur), sonra kendisine farz olanı edâ eder, imam hutbe irad ederken konuşmayı bırakırsa bunun ile gelecek Cum’a arasındaki hataları bağışlanır.”
__________________ Her insan hata eder. Hata işleyenlerin en hayırlıları tevbe edenlerdir. Tirmizî, Kıyâme, 49; İbn Mâce, Zühd, 30. |
Konu Sahibi Belgin 'in açmış olduğu son Konular Aşağıda Listelenmiştir | |||||
Konu | Forum | Son Mesaj Yazan | Cevaplar | Okunma | Son Mesaj Tarihi |
Ben Sana Gül Diyemem | Hz.Muhammed(s.a.v) | Belgin | 0 | 2477 | 29 Eylül 2009 10:25 |
Bir evliyayı vesile ederek dua edilirmi? | Soru Cevap Arşivi | Kara Kartal | 21 | 11164 | 24 Eylül 2009 10:38 |
Mahşerde âzâlarımızın konuşması | Soru Cevap Arşivi | KuM TaNeSi | 1 | 2694 | 17 Eylül 2009 16:06 |
Zekâtını vermeyenlere ibrettir Sâlebe'nin servet... | Zekat-İnfak | dua dilencisi | 1 | 2305 | 17 Eylül 2009 10:56 |
Yaşlı kadınların tesettürü... | Tesettür Konuları | Belgin | 0 | 2729 | 07 Eylül 2009 09:26 |
15 Şubat 2013, 14:58 | Mesaj No:2 |
Durumu: Medine No : 26045 Üyelik T.:
12 Şubat 2013 | Cevap: Cuma Günü Ve Namazı
************************************************** ***** ....CUM'A NIN SİYASETİ...ve İBADETİ.. Peygamberimiz le beraber Cum'a dini fonksiyonunun yanında siyâsî hakimiyet sembolü olarak da önem kazanmıştır.Peygamberimizden sonra Hz. Ebubekir halife seçildiği zaman takip edeceği siyasetin temel prensiplerini açıklamıştır.***** Diğer halifeler de bu geleneği sürdürmüştür. Halife adına hutbe okutma işini ilk başlatan kişi Hz. Ali’nin Basra Valisi Abdullah bin Abbas’tır.***** Halife adına hutbe okutulması, hilafetin alameti sayılmış, halkın da susarak dinlemesi biat olarak kabul edilmiştir. İslam devletlerinde bir hükümdarın meşruiyet kazanması halifenin onayına bağlıydı ve bağımsızlık alametiydi.***** Bağımsız Anadolu beyliklerinde hutbe bey adına, bağımsız olmayanlar da Selçuklu sultanı adına okutulurdu. Osmanlı döneminde himaye isteyen Açe, Cava, Seylan, Batavya, Sumatra ve Hint Okyanusundaki küçük Müslüman devletler de Osmanlı halifesi adına hutbe okutmuşlardır. ***** 1876 anayasasının 7. maddesinde padişah adına hutbe okunması hakimiyet hakları arasında sayılmış, son Halife Abdülmecid sürgün edildikten sonra cumhuriyet hükumeti ve İslam milleti adına hutbe okunmaya başlanmıştır.?***** TBMM yönetimi zamanında 24 kasım 1922 tarihinde hutbenin dili konusunda yapılan değişiklikle birlikte ilk Türkçe hutbe okundu.! 1925 sonbaharında hutbede okunan duaların hem Türkçe, hem de Arapça okunması teklifi yapılmış, o günden beri de aynı uygulama devam etmektedir.***** Şİmdi ise bu biat "laik,demokratik tc devletine yapılmakta(tapılmakta)dır.Namaz nedir bilmeyenler(kılmayanlar) cum a günü elalem ne der korkusu ile camileri dolduruyorlar,ve milletin itaat.biat ettiği bir namaz olmuştur.HAYRINI GÖRSÜNLER *********************************
__________________ |
Konuyu Toplam 1 Kişi okuyor. (0 Üye ve 1 Misafir) | |
Benzer Konular | ||||
Konu Başlıkları | Konuyu Başlatan | Medineweb Ana Kategoriler | Cevaplar | Son Mesajlar |
cuma günü | cennetgülü | Cuma-Bayram-Kandiller | 9 | 08 Ekim 2021 11:17 |
cuma günü gusletmek ve cuma adabı | aslıı | Cuma-Bayram-Kandiller | 3 | 14 Ağustos 2015 14:27 |
CUMA GÜNÜ | SELVER | Serbest Kürsü | 2 | 19Haziran 2009 23:49 |
Cuma namazı ve O günkü öğle namazı | MERVE DEMİR | Namaz-Abdest-Teyemmüm | 0 | 09 Nisan 2009 22:27 |
Cuma namazı Müslüman, akıl baliğ, hür olan her erkeğe farzdır Cuma namazını terk etme | MERVE DEMİR | Namaz-Abdest-Teyemmüm | 0 | 09 Nisan 2009 22:27 |
.::.Bir Ayet-Kerime .::. | .::.Bir Hadis-i Şerif .::. | .::.Bir Vecize .::. |
|