|
Konu Kimliği: Konu Sahibi Arın,Açılış Tarihi: 03 Ekim 2008 (16:26), Konuya Son Cevap : 02 Kasım 2022 (08:45). Konuya 16 Mesaj yazıldı |
| LinkBack | Seçenekler | Değerlendirme |
04 Ekim 2008, 11:23 | Mesaj No:11 | ||
Cvp: Asr Süresi Etrafında DÜŞÜNELİM!... Alıntı:
bu bazı kaynaklar hangileriymiş acaba? "asr ı saadet" ALLAH'ın verdiği bir etiketi değildir, insanlar tarafından verilmiştir. ve peygamber efendimiz döneminde olsun hulefa i raşidin döneminde olsun bu isim henüz kullanılmamaktaydı. 9. ve 10.yy da kullanılmaya başlandığı sanılıyor bu ismin. * bu bağlamda abdulmelik bey'in ifade ettiği gibi en kuvvetli ikinci mana esed mealindeki gibi olabilir. ama burada da başka bir problemle karşılaşıyoruz ki zaman kavramı kuran'da ve allah katında çok kompleks bir mefhumdur. burada geçen asr kelimesinin zaman ile alakalı olduğunu düşünsek bile bu hangi zamandır? dünyadaki zaman mı yoksa başka bir alemdeki zaman mı? zira biz biliyoruz ki dünya alemindeki zaman ile başka alemlerdeki zaman farklıdır. * burada şu argümanı öne sürebilirsiniz, biz dünyada yaşadığımıza göre dünyadaki zamandan bahsediyor. o zaman biz de deriz ki kuran sadece dünyadakilere gönderilmemiştir cinlere de gönderilmiştir, üstelik alemlere rahmet olarak gönderilen bir peygambere gönderilen (we ma arsalnake illa rahmat al lil alameyin) bir kitaptan bahsediyoruz. bunlar hangi alemlerdir? ve burada adı geçen asr (zaman dilimi olarak) hangi aleme özgüdür. çünkü zaman kavramı bilimsel olarak da karakteristiktir. gezegenden gezegene değişiklik gösterir. dünya da bir gün 24 saat iken satürn adlı gezegende yaklaşık 11 saatir. Allah kafirlere dünyada ne kadar kaldıklarını sorduğunda 70-80 dünya yılınının karşılığı olarak 1 gün ya da 1 günün bir kısmı kadar kaldık diye cevap vermişlerdir... kısacası zaman mefhumu ancak allahın hakkıyla bilebeleceği kadar karışıktır. işte bu yüzden ben bunun bir zaman dilimi olarak asr olduğu ihtimaline temkinle yanaşıyorum. ben tabi ki müfessir değilim. yanılıyor da olabilirim. zaten doğrusunu sadece ALLAH bilir. diğer alimlerimizin, müfessirlerimizin bu konuda yazdıkları onlarca tefsir ve yorumdan bana en sıcak geleninin ne olduğunu belirtiyorum sadece. zaten müfessir tev'il yoluna gitmedikçe kurandan anladığından mesul tutulmaz. * ve bence buradaki kasemin asrı saadet e olduğu en son düşünülmesi gereken seçenektir. bunu hangi tefsirlerde rastladığınızı söylerseniz ecrin memnun olurum. böylece inceleme fırsatım doğar. | |||
04 Ekim 2008, 12:56 | Mesaj No:12 |
Durumu: Medine No : 16627 Üyelik T.:
11 Şubat 2012 | Cvp: Asr Süresi Etrafında DÜŞÜNELİM!...
KURTUBİ TEFSİRİ ASR SURESİ: Bir diğer görüşe güre bu, Peygamber (sav)'ın asrına -onunla peygamberliğin yenilenmesi suretiyle bu asrın faziletinden ötürü- yapılmış bir yemindir. Buyruğun, asrın Rabbine yemin olsun, anlamında olduğu da söylenmiştir. [2] [2] İmam Kurtubi, el-Camiu li-Ahkami’l-Kur’an, Buruç Yayınları: 19/327-329. FAHRUDDİN ER-RÂZİ TEFSİRİ ASR SURESİ: Asr: Asr-ı Saadet Dördüncü Görüş: Bu, peygamber (s.a.s)'in zamanına, "asr"ına yapılmış bir yemindir. Bu görüşte olanlar, Hz. Peygamber (s.a.s)'in şu hadisini delil olarak getirmişlerdir: "Sizin ve sizden öncekilerin misali, ücretle bir işçi tutup da şöyle diyen kimsenin hali gibidir. Kim sabah namazından öğle namazına kadar bir "kırat" ücret mukabilinde çalışır? Yahudiler, (sabahtan akşama kadar), bu ücret karşılığında çalıştılar. Daha sonra bu kimse, "Kim, öğleden ikindiye kadar, bir "kırat" ücret mukabilinde çalışır?" der, bu ücret mukabilinde de Hristiyanlar çalışır. Daha sonra da, "Kim, ikindiden, akşam namazına kadar iki "kırat" ücret mukabilinde çalışır?" der. İşte, ey Muhammed, bu ücret mukabilinde de sizler çalıştınız. Bunun üzerine yahudi ve hristiyanlar öfkelenerek, "Biz, işin çoğunu yapıyoruz, ama ücretin azını alıyoruz, öyle mü?" dediler. Cenâb-ı Hak da, "Biz sizin ücretinizden herhangi bir şeyi noksanlaştırdınız mı?" buyurunca onlar, hayır dediler; bunun üzerine Allah Teâlâ, "Bu, benim îütfumdur; lütfumu dilediğim kimselere veririm" buyurur. O halde, ey Ümmet-i Muhammed, bu demektir ki sizler, daha az iş mukabilinde, daha çok ücrete layık olan kimselersiniz.. [11] Böylece bu haber, "asr"ın, Hz. Muhammed d (s.a.s)'e ve onun ümmetine mahsus bir zaman olduğuna delalet etmektedir. İşte bu yüzden pek yerinde olarak Cenâb-ı Hak, asr'a yemin etmiştir. O halde, J**tij yani, "İçinde bulunduğun asr'a yemin olsun ki..." anlamındadır. Bu demektir ki, Allah Teâlâ, bu ayette, Hz. Peygamber (s.a.s)'in zamanına; "Sen bu beldeye girdiğinde..."(Beled, 2) ayetinde, mekanına, bulunduğu yere; "Ömrüne andolsun ki..." (Htcr, 72) ifadesinde de, Hz. Peygamber (s.a.sj'in ömrüne yemin etmiştir. Buna göre, Cenâb-ı Hak adeta, "Senin asrına, senin beldene ve senin ömrüne yemin ederim ki.." demiştir ki, bütün bu hususlar, peygamber için bir zarf (onu içine alan) gibidirler. Binâenaleyh, zarfın hali bu denli tazim görürken, şimdi sen, bu zarf içinde bulunan (peygamberin) durumunu ve bu yeminin biçimini var kıyas et!.. Buna göre Cenâb-ı Hak adeta, "Ey Muhammed, sen onları hazırladın, davet ettin... Ama onlar, senden yüz çevirdiler, sana iltifat etmediler. Şu halde, onların hüsranları ne denli büyük, hizlânları ne denli vahimdir!" demek istemiştir.[12] [12] Fahruddin Er-Râzi, Tefsir-i Kebir Mefâtihu’l-Gayb, Akçağ Yayınları: 23/391. [13] Fahruddin Er-Râzi, Tefsir-i Kebir Mefâtihu’l-Gayb, Akçağ Yayınları: 23/391-392. Benimde öyle olduğuna dair bir iddaam yok bu kaynaklarda karşılaştım dile getirdim. Haklısınız Hakiki Yalnızca Allah bilir... |
05 Ekim 2008, 16:11 | Mesaj No:13 |
Cvp: Asr Süresi Etrafında DÜŞÜNELİM!...
kurtubi ve razi 13 yüzyılda yaşamış müelliflerdir. kurtubinin tefsirinde asr ı saadet diye bir ifade geçmiyor. geçse bile asr dan kasıt hz. peygamberin yaşadığı dönem olarak geçiyor. razi ise asrı saadet ifadesi 1 kez kullanıyor ve bunu tefsirinde en son (dördüncü) sırada zikrediyor . bundan önceden bahsettiğim konu çıkıyor ki asr ı saadet allahın verdiği bir isim olmayıp sonraları verilmiştir. zaten asrı saadet lafzı ihtilaflı bir konudur. asrı saadet neyi kapsıyor? zira biz biliyoruz ki hz peygamberin ölmünüden yanlızca 15 sene sonra, haz. osman dönemiyle birlikte o asır tam bir kan gölüne dönüyor. bu mudur saadet asrı!. sözü uzatmıyorum buradaki ifadeden kasıtın asrı saadet olamayacağı açıktır. hz. peygamberin yaşadığı dönem daha doğrusu vahyin geldiği 23 yıllık dönem olma olasılığı ise ihtimal dahilindedir, zaten tefsirciler de bu kanaattedir. | |
09 Ekim 2008, 17:11 | Mesaj No:14 |
Durumu: Medine No : 38 Üyelik T.:
30Haziran 2007 | Cvp: Asr Süresi Etrafında DÜŞÜNELİM!...
Konuyu biraz toparlayalım, ve en baştaki soruya dönerek, kendim biraz üzerinde mütalaa yapayım ... Bana en yakın gelen düşünce, direkt M.ESED'in DÜŞÜN!..ZAMANIN AKIP GİDİŞİNİ.. şeklinde kapsamlı görüşü.. Neden ÇAĞA yemin olsun(ASRA YEMİN OLSUN) şeklinde YEMİN ile başladı acaba rabbimiz ? Acaba BU çağ' dan kasıt şu olabilir mi : Eyy insanlar! Size örnek olarak , sizden önceki ümmetleri, sizden önce yaşayan çagları ibret vesilesi olarak gösteriyorumm.. Sizden önceki çagda yaşayanlara dönüp bir bakın.. İyi işler yapanlara , benim dinim üzerinde kendilerini muhafaza etme gayretinde olanlara nimetlerimi görüyor musunuz ?... Onlara vediğim dünyada verdiğim güzellikleri görüyor musunuz.. Eyy insanlar ÇAĞA YEMİN OLSUN!.. Hani.. Sizden önce yaşayan bir Ahsabı_ Meşeme vardı.. Hani meşum olanlar vardı.. Hani Kötülüğün sahipleri olanlar vardı..Hani vakia süresinde geçiyor Ve ashâbülme'emeti mâ aeshâbülmeş'emeh şeklinde bir ayet var..Hani kötülüğün sahibi olanlar, haniii Nefsen şeytana kendilerini satmışlar. Bunlar kâfirler... Şeytana ulaşmış olanlar...Şeytanla dost olduklarının çoğu kez farkında bile olmayanlar var ya.. Görüyormusunuz çağa dönüp baktıgınızda ?? İşte siz sakınn ama sakınn onlara benzemeyin.. diyor sanki.. Rabbimiz... Kör olmayın, görün farkında olun diyor.. Bana hep yemin edilen ayetler sanki o yemini kulum yeminime dikkat et, sakın kör olma.. seni uyarıyorum, ben yemin ederek sana bir ikaz veriyorum, seni hatalardan korumak istiyorum diyormuş gibi hissederim.. Şimdi bu düşüncemi burada bırakıp, ardı sıra gelen ayeti izleyelim.. İnsanlık hüsranda.. İnsanlık ziyanda.. demiş rabbim...Sanki bu yeminin ardından bizlerin ne kadar kör oldugunu gözümüzün önünü sermiş.. Görenlere.. körlere ne ki!.. Neyse.. Dağıtmayayım.. Bizim toplumumuzda yahut islamla şereflenmiş toplumların her birinde, bir topluluk bir araya geldikten, hep beraber islami sohbet yaptıktan sonra, genellikle kardeşlerimizden biri çıkar ve der ki: ''Sahabiler bir arada olduklarında, sohbet veya toplantılarının sonunda heeepp ASR süresini okuyarak dağılırlarmış, biz de öyle yapalım,sohbetimiz sonunda ASR süresini okuyarak evlerimize dagılalım'' der.... ... Okurlar ve dağılırlar.. Haydaaa !... Görünüşte, ortada yanlış bir şey yok.. değil mi? Asr süresini okudular ve dagıldılar.. Sahabiler gibi.. Şimdiiii duralım bakalım burada ve bir soru sorayım size : SİZCE SAHABİLERİN ASR SÜRESİNİ OKUYUP DAGILMAKTAN ANLADIGI NEYDİ ? ONLAR BİZİM GİBİ DÜŞÜNÜP, OKUYUP MU DAĞILIYORLARDI ACABA?.. Bu sorumun cevabını çok uzaklarda da aramayın azizler, sorunun cevabı hemen arkasından gelen ayette... Ne diyor ayetin devamında ???? Dikkat !... Hani İNSANLAR HÜSRANDADIR demişti ya.. arkasından Bu hüsrandan mütesna olanları sıralamıştı.. YANLIZ İMAN EDİP YARARLI İŞLER GÖRENLER, BİRBİRLERİNE HAKKI TAVSİYE EDENLER VE BİRBİRLERİNE SABRI TAVSİYE EDENLER.. İman edenler İyilik, güzellik, doğruluk için çalışanlar Hakk ve adalet için el birlik olanlar... Güçlüklerde el birliği ile göğüs gerip, acıları paylaşanlar... Yani sanki resmen diyor ki bize.. Asr süresini okuyup dağılan ama nasipten yana kör olanlar eeyy !!! Eyy yahu iman edenlerr İMAN etsenize !... Bir köleyi özgürlüğüne kavuştursanıza...!!! Acaba bu sohbet toplulugunuzun içinde acısı yarası olan var mı... Belki parasız.. Belki çocuguna iki lokma götürecek bir kardeşiniz var ! Kör olmayın...İhtiyaç sahibine verin...!!! Öksüz var.. Başını okşayın...!!! Düşmüş var, elinden tutun!... İslam davası adına toplumda bir güçlük var, kaos var, güçlüklere sabredin...birbirinize sabretmeyi tavsiye edin.... Hakkı tavsiye edin, dosdoğru olanı yapmayı tavsiye edin.. Hahh işte ondan sonra dağılın...İşinize gücünüze evinize...diyor sanki.. Bana düşündürdükleri bunlar... Ah rabbim... Ah... Rabbim.. Slm Alyk.. YAĞMUR SANCAK 09,10,2008 |
10 Ekim 2008, 17:38 | Mesaj No:15 | |
Cvp: Asr Süresi Etrafında DÜŞÜNELİM!... Alıntı:
iman,amel ,hakk hukuk,ve direnç sabırlı olmak. asr süresi "azda olsa devamlı olandır" hadisi şerifi hatırlattı bana .hocam ufuk açıcı değişik bir bakış,ezberlerimizi bozan bir yaklaşım olmuş. | ||
09 Temmuz 2013, 09:34 | Mesaj No:16 |
Cevap: Asr Süresi Etrafında DÜŞÜNELİM!...
ASR SURESİ Asr’ı, sıkıp suyunu çıkarmayı, özüne ulaşmayı düşün. Kuranı asr yapmayı, okumayı, anlamayı, ilkelerini kavramayı aklet. İnsana verilen özellikleri, melekeleri, imkanları, zamanı, gelip geçiciliği düşün. Nerden gelip nereye gittiğini, ne için geldiğini anla. Aksi halde insan hasar içerisindedir. Hüsrana uğramaktadır. İnsanın yaratılışını, tüm melekelerin insana itaatini, ayartıcı melekenin yani Şeytanın ayartısını ve insanın geçici hayatın süsleri karşısındaki zaafını, çoğaltma tutkusunu, geçimlikleri amaç edinerek azmasını düşün. Allahın vaadi gereği insanlığa lütfettiği Kuranın rehberliğine olan ihtiyacını idrak et. Ancak, Kuranı asr edip, suyunu sıkanlar, özüne, manasına, ilkelerine, amacına ulaşanlar hüsrandan, hasardan kurtulabilir .... [Linkler Ziyaretçilere Kapalıdır.Giriş Yap Veya Üye Olmak için TIKLAYIN...] ASR SURESİ ÇALIŞMA NOTLARI وَالْعَصْرِ 103.1 - Vel asr. SA - Asr'a andolsun ki, Asara :Sıkmak, suyunu özünü çıkarmak, hapsetmek, menetmek, vergi vermek yağmurun yağması, usare, öz, asır, yüzyıl, zaman, devir, kasırga, Bu kelimenin geçtiği 12/36, 12/49, 78/14 ayetlerde asr sıkmak, suyunu çıkarmak, yağdırmak anlamında yer almıştır. | |
02 Kasım 2022, 08:45 | Mesaj No:17 | |||
Medineweb Baş Editörü Durumu: Medine No : 14593 Üyelik T.:
15 Kasım 2011 |
Zamanın değerini bilin: Kötülük ertelenbilir, iyiliği ertelemeyin; Ân'ı mutlaklaştırmayın;: Sevdiğinizi kutsallaştırmayın; Ahiretçilik yapmayın... Zaman bozulmaz, insanlık bozulan.. Kur'an'ın insan algısı ÇEŞİTLİLİKTİR...
__________________ ~~~ Bilmediklerimi Ayaklarımın Altına Alsam Başım Göğe Ererdi ✒~ | |||
Konuyu Toplam 1 Kişi okuyor. (0 Üye ve 1 Misafir) | |
Benzer Konular | ||||
Konu Başlıkları | Konuyu Başlatan | Medineweb Ana Kategoriler | Cevaplar | Son Mesajlar |
Zilzal Süresi | akgün | Kur'ân-ı Kerim Genel | 2 | 16 Şubat 2023 11:09 |
Rahman Süresi | İslaminesil | Videolar/Slaytlar | 2 | 15Haziran 2014 19:53 |
GELİN BİRLİKTE DÜŞÜNELİM..... | HALUK GÜMÜŞTABAK | Makale ve Köşe Yazıları | 1 | 16 Şubat 2010 17:03 |
seferide mestin süresi | KuM TaNeSi | Bilgi Dağarcığı | 0 | 09 Nisan 2009 18:19 |
Kamer Süresi | EcelBekcisi | Hadis-i Şerif | 0 | 24 Kasım 2008 13:29 |
.::.Bir Ayet-Kerime .::. | .::.Bir Hadis-i Şerif .::. | .::.Bir Vecize .::. |
|