|
Konu Kimliği: Konu Sahibi TÜRKcan,Açılış Tarihi: 13 Eylül 2008 (22:19), Konuya Son Cevap : 01Haziran 2021 (23:25). Konuya 4 Mesaj yazıldı |
| LinkBack | Seçenekler | Değerlendirme |
13 Eylül 2008, 22:19 | Mesaj No:1 |
Başörtüsünden korkanlara 'Açık' mektup...!!! Başörtüsünden korkanlara 'Açık' mektup...!!! Siz her ne kadar tek cümlesini kesip manşetlerinizle ısıtmaya çalışsanız da Prof. Şerif Mardin, türbanın üniversite öğrencilerine serbest bırakılması gerektiğini söylüyor, başka profesörler de. Evet, aynı inanca sahip erkekler rahatça okurken, türbanlı kızların siyasi simge denilerek kapılardan çevrilmesini, evlerine hapsedilmesini, meslek sahibi olamamasını alkışlamak mümkün değil. Evet, insan hakları ihlali söz konusu. Cinsiyet ayrımcılığı da cabası. Elbette hak ve adalet duygumuz da zedeleniyor. Toplumsal algının bütünlüğü adına türbanın üniversitelerde serbest bırakılmasını savunuyoruz doğru. Ama hepsi bu kadar değil. Farklı boyutları var. Diyorsunuz ki: "Türban serbest bırakılırsa, türbanlılar Müslüman değil misiniz gerekçesiyle başı açıkları üniversiteye almayacak." Böylesine kesin bir veri bu sizin için. İddia bile değil. İnfaz. İnsanın iç dünyasının, kalbinde olanın hükmünü vermek kimseye düşmezken, o insanın niyetini okumakla kalmayıp koskoca bir topluluğu bir genellemeye indirgiyorsunuz. Dünyaya hangi tanımlarla esir düştüğünüzü görmüyor musunuz? Tanımadığınız biri için yaptığınız her tanım öncelikle sizi kendi dünyanıza hapsediyor. Öte yandan "türban serbest olursa başı açıklara mahalle baskısı uygulanacak, yakında türbansız öğrenci kalmayabilir" derken, bizzat sizin bu hükmünüz 'mahalle baskısı'ndan çok daha öte bir baskı oluşturmuyor mu? Tam da sivil bir anayasa hazırlandığı şu günlerde? "Türban masum inanç gereği bir örtünme değil, siyasi simge" diyorsunuz. Bu yargı mesela, masum bir inançtan ne anladığınızı iyice ele veriyor doğrusu. Sizin için inanç yalnızca gizemli bir zevk unsuru, kişisel hazza yönelik bir tüketim metaı anlamına geliyor. Söyledikçe içeriğini yitirecek, genleriyle oynanmış, yıpratılmaya açık alelade bir kelime belki de sizin için. 'Masum' tanımıyla pekiştirmeksizin kullanamıyorsunuz inanç kelimesini. Bu da sizin inancınızdır, kimse bir şey diyemez. Ama söyleyin: Eylemle sınanmayan bir niyet gerçek olabilir mi? Ya sorumluluk almadan inanmak nasıl mümkün olabilir? Sevdiğiniz biri için kılınızı kıpırdatmadıktan sonra onu sevdiğinize nasıl inandırabilirsiniz kendisini? Türbanın, kendini geleneksel ve taşralı büyüklerinden ayıran kadınların örtünme biçimi olduğunu, sayılarının zaten bu kadar çok olduğunu, şimdilerde sizin yakınınıza geldikleri için daha 'görünür' olduklarını bir türlü anlamak istemiyorsunuz. Bu stili beğenir veya beğenmezsiniz ama kendi vehimlerinizden güçlü bir 'siyasi imge' yaratabileceğinize niye bu kadar şartlanmışsınız? Şehir, tüketim, üstün zevkler, steril değerler, birtakım 'süslü' erdemler salt sizin yaşam alanınıza mı ait olsun istiyorsunuz? Hayatı nimet ve külfetleriyle bir bütün olarak paylaşmaktan niye bu kadar korkuyorsunuz? Saraybosna'ya, İsfahan'a, Halep'e, İskenderiye'ye, Şiraz'a, Şam'a, Beyrut'a, Amman'a bir bakın. İster daha doğuya, ister batıya, güneye gidin. İslam oralarda şehirlerden çekilmediği, taşraya hapsedilmediği için, alt sınıflara terk edilmediği için kadınların vücut dillerine türbanın nasıl yansıdığına tanık olun. Onların dünyayla ve kâinatla kurdukları ilişkiye, medeniyetle aralarındaki görünür ve görünmez bağlantılara eşlik edin. Örtüyle kadın arasında hışırdayan kadim ilişkinin metafizik boyutlarını sezmeye çalışın. Baktığınız her türbanlıda bir Taliban prototipi görme kararlılığıyla hangi kültürün farklılıklarına varabilirsiniz? Örtünmenin nefsi yok eden değil, nefsi insanın kendi denetimine emanet eden özgürleştirici boyutunu anlamak için İslam'ın kalbinde yüreğinizin atması hiç gerekmez. Hak vermeniz de gerekmez elbette. Yalnızca bir merak, bir anlama çabası gerekiyor size. Çünkü insan bilmediği şeyden korkar. Bugün emperyal devletlerin en güçlü dayanaklarından biri olan 'İslam korkusu' siyasetlerinin tuzağına bu kadar rahat düşmezdiniz daha güçlü bilgi sahibi olsaydınız. Zamanın ruhuna dünyanın her tarafından asırlardır kendi metaforlarını taşıyan örtünme biçimlerini getirip Türkiye'ye mahsus bir siyasi simge tanımına sıkıştırmak ne kadar da küresel bir yanılgı? Kamusal alan diye yaptığınız tutarsız tariflerin hiçbir yaşam pratiği olmadığı halde (sağlık kuruluşu veya sokaklar bir kamusal alan değilken yüksek eğitim kuruluşları veya Meclis olabiliyor), siyaset bilimine ait çoğulcu bir tanımı, sosyolojinin tüm imkânlarını inkâr ederek kendi dağarcığınıza uygun olarak yeniden ürettiniz. Kamusal alan bu ülkede bir avuç seçkincinin 'özel mülkiyeti' midir? Sadece size ait bir yaşam algısında, size benzedikleri oranda var olma hakkı tanıdığınız insanlardan daha ne kadar soyutlanacaksınız? Sizin gibi olanlar mı siyaset yapmaya, okuyup 'adam' olmaya layıktır? Öteki ile kamusal alanda beraber olmayacaksanız nerede olacaksınız ki? "Türbanlılar gelip başı açıkları da kapatacak" diyorsunuz. Mesela bunu nasıl yapacaklar hiç düşündünüz mü? Bir totaliter devlet kurmaksızın, ellerine silah almaksızın, teker teker türbanlılar bunu nasıl yapacaklar? Bir zamanlar sizin onları açmak için kurduğunuz ikna odalarına sizi soksalar inandırıcı olur muydu? Bazı türbanlı öğrenciler bir araya gelip çete mi kuracaklar, organize suç örgütü mü oluşturacaklar sizi zorla kapatmak için? Anayasa maddelerini bir bir çiğnerken de yargı mercii müdahale etmeyecek mi onlara? Bu ülkede askerî darbe olasılığı, türbanlıların başı açıkları zorla kapatmasından daha mı düşüktür, daha mı yüksek? Türbanlıların bireysel baskı uygulayarak açıkları örteceğinden korkmak, İslam'a ait en basit terminolojiden bihaber olmaktır. Öte yandan bu nasıl bir niyet okumadır ki? Eğer peşin hüküm ve önyargılar bir insanın gelecekte nasıl davranacağına dair yeterli bir veri oluştursaydı, birbirimizi tanımak, anlamaya çalışmak, ilgi duymak, ilişki kurmak gibi insani yaklaşımlara gerek kalmazdı. Peşin hüküm kaskatı bir yumaktır ve insanı tek bir zaman kipinde taşlaştırır. Onun iradesini, kaderini, arzularını, değişim ve dönüşümlerini, hayallerini elinden alır. Onu kaba bir genellemeye indirger. Kaba genellemeler kısa yoldan bizi her zaman haklı olmaya, hakkı hep kendimize atfetmeye götürür. Haksızlığı ise hep öteki'ne mal ederiz. Bunun adı her dilde faşizmdir. Hakkı salt güçlü olana atfetmek, adalet duygunuzu zedelemiyor mu? "Başörtüsü ninelerimizden beri takılıyor kimse de karışmıyordu, hiçbir sorun da olmuyordu" diyorsunuz. İstiyorsunuz ki, moda diye bir kavram sadece sizin giyinme biçiminizi değiştirsin, yalnızca sizin için etek boyları, pantolon paçaları genişlesin, darlaşsın, ama başkaları seksen yıl öncesinin giyinme biçimiyle kendini ifade etmeye çalışsın. Bu mudur hak? İhtiyarlardan daha iyi bildiğiniz şeyler sizin icatlarınızdır. Ruhu siz icat etmediniz. Ne de bu dünyayı. Suyu, toprağı, ateşi burada buldunuz yalnızca. Unutuyorsunuz. Hep 'dogma dünya' olsun istiyorsunuz. Kendi yarattığınız putlara taptığınız, kendi vehimlerinizi çoğalttığınız, salt kendi doğrularınızı 'evrensel değer' diye kutsamaya kalktığınız o dogma dünyada başkalarının ruhuna neden acaba sığdıramıyorsunuz takma kanatlarınızı? Haykırıyorsunuz şimdi. Etek boylarında, göğüs dekoltelerinde sizin ölçütlerinize endeksli mutlak bir uzlaşı sağlansın istiyorsunuz. Cumhuriyetin en temel kazanımları sizin algınızda tektip bir kadın görüntüsüne hapsolsun. Hep böyle kalsın. Bunun için mi kazandık Kurtuluş Savaşı'nı tesettürlülerle, hocalarla, imamlarla hep beraber? Ve şimdi sizin zihin ve kalplerimizde keskin bir bıçak darbesiyle bizleri iki cepheye ayırma çabanıza rağmen sabırla yaşatmaya çalışıyoruz cumhuriyeti, 'bütün' kalmaya çalışıyoruz vesselam. Leyla İpekçi | |
Konu Sahibi TÜRKcan 'in açmış olduğu son Konular Aşağıda Listelenmiştir | |||||
Konu | Forum | Son Mesaj Yazan | Cevaplar | Okunma | Son Mesaj Tarihi |
Şahitliği Allah katında Makbul Peygamber.. | Hz.Muhammed(s.a.v) | TÜRKcan | 0 | 2023 | 14 Şubat 2009 14:25 |
Aşkın ve İktidarın Sembolü:Kutsal Emanetler.. | Hz.Muhammed(s.a.v) | TÜRKcan | 0 | 2206 | 14 Şubat 2009 14:13 |
Mutluluk formülünden birkaçı.. | Bilgi Dağarcığı | dua dilencisi | 3 | 2472 | 11 Kasım 2008 14:16 |
Aşkı kimseye sorma ...Aşkı kendine sor... | Makale ve Köşe Yazıları | TÜRKcan | 0 | 1946 | 01 Kasım 2008 00:21 |
mükemmellik mi?:):):) | Komik Paylaşımlar | Mihrinaz | 7 | 2257 | 04 Ekim 2008 22:25 |
14 Eylül 2008, 12:17 | Mesaj No:2 |
Cvp: Başörtüsünden korkanlara 'Açık' mektup...!!!
çok güzel bi konuya deginmişsin cidden cisminatik ama artık başörtü kkonusunda dicek bi şeyim kalmadı bazı düşüncesiz kişiler fikirlri ortadan kaldırmazsa bu sorunda ortadan kalmaz ne diyim başka başörtüye uzanan eller kırılsın kardeşlerime ablalarıma annelerimize yapılan bu başörtü sorunu bi zulumdür allahım onları bildigi gibi yapsın allahım başörtülü bütün bayanlara ecir sabır versin sabretin kardeşlerim bacılarım annelerim elbet bi gün güneş dogacak dogan güneş başörtüye uzanan elleri yakacak sabır sabır sabır.....
__________________ her şeyin bir zamanı vardır sadece sabret.... | |
08 Eylül 2011, 09:01 | Mesaj No:3 |
Durumu: Medine No : 4458 Üyelik T.:
19 Ekim 2008 | Cevap: Başörtüsünden korkanlara 'Açık' mektup...!!!
mükemmel bir yazı olmuş kardeşimizin emeğine sağlık bende yazıyı güncellemek adına hatırlatma eklemek istedim. ÖRTÜNMEME BAHANELERİ VE CEVAPLARI... Örtünmek isterim, ama ikna olmam lazım. “KURANDA KESİN HÜKÜM VAR YETMEZ Mİ İKNA OLMANA” Örtünmem gerekiyor, ama geleceğimi düşünmek zorundayım. “GELECEK ÖLÜM ONU DÜŞÜNDÜN MÜ?” Allah(c.c.) beni başı açık olarak da sever. “AMA GÜNAHKÂR KULUM DER” Kapalıyım, ama ailem okul için başımı açmamı istiyor. “AİLEN SENİ CEHEMMEN ATEŞİNDEN KURTARMAYACAK” Fazla açık olmadığım için, günah olduğunu zannetmiyorum. “GÖRÜNEN HER TEL ZİNA AZ MI GÜNAH ACABA” Genç yaşta da kapanmak olmaz ki, yaşlanınca inşa Allah(c.c.). “YAŞNACAĞIN GARANTİ Mİ YA YARIN ÖLÜRSEN” Tekrar açılırım düşüncesiyle, kapanmıyorum. “HELE Bİ KAPAN ONU SONRA DÜŞÜN” Bazı özgürlüklerimin kısıtlanacağı düşüncesiyle kapanmak istemiyorum. “ALLAHIN KARŞISINDADA ÖZGÜR OLABİLECEK MİSİN?” Kapanmak önemli değil, önemli olan kalbinin temizliği. “KALBİN TEMİZLİĞİ GÜNAHA ENGEL DEĞİL” Evlenince kapanırım, ;kızım evlenince kapanr; “EVLENECEĞİN GARANTİ Mİ?” Güzelliğimi sergilemek istediğimden dolayı kapanmamıştım. “GÜZELLİĞİNİ SADECE EŞİNE SERGİLESEN NE GÜZEL OLUR” Kapanırsam, diğer dini vecibelerimi de yerine getirmem gerekecek. “EE Bİ YERDEN BAŞLAMAK LAZIM” Dinden çıkmadığıma göre başımı açmamda problem yok. “DİNDEN ÇIKMADIN AMA GÜNAHKÂRSIN” Başörtü için kendimi henüz hazır hissetmiyorum. “ÖLÜNCE Mİ HAZIR OLACAKSIN” Bu zamanda da başörtü olmaz ki! Hangi çağdayız?. ” GÜNAHIN BU ZAMANI O ZAMANI YOK KURAN HER ÇAĞ İÇİN İNDİ” Kısmet, bir bakarsın kapanırız inşa Allah(c.c.). “İNŞALLAH (c.c.) AMA ACELE ET YAŞLANDIKTAN SONRA OLECEĞİNE DAİR SENEDİN VAR MI? Önemli olan, saç dışındaki vücudun teşhir edilmemesi. “YANİ GÜNAH SADECE VUCUDA MI VAR” Denedim, ama boğulacak gibi oldum. “AMA İTİKAT GEREKİYOR” Evlenememe korkusu. “SAÇIN AÇIK DİYE SENİNLE EVLENEN ERKEKTEN NE BEKLERSİN Kİ” Lise ve üniversitedeki başı açık öğrencilere dinimi anlatacağım için başımı açacağım, yani hizmet için. “KENDİNE HİZMET EDEMEYECEKSİN” Kapanmak içimden gelmiyor. “NEDEN GÜNAH İŞLEMEK HOŞUNA MI GİDİYOR” Başörtülülerin yeterince örnek olamamaları. “SEN ÖRTÜN VE ÖRNEK OL ONLARA” Nefsime yenik düştüğümden, kapanamıyorum… “NEFİS ŞEYTANDIR SEN ŞEYTANA YENİKSİN GELECEĞİNİ DÜŞÜN YENİLME” Farkındamısınız.....
__________________ Birbirimize Fikirlerimiz uyuşmasa bile İNSAN olduğumuz için SAYGI duymamız lazım... Ne MUTLU MÜSLÜMANIM DİYENE.... |
09 Eylül 2011, 20:26 | Mesaj No:4 |
Cevap: Başörtüsünden korkanlara 'Açık' mektup...!!!
kimse kimseyi tesettür/başörtüsü için zorlamamalı. önce tesettürün bilincine varmalı. bu aralar da bi tesettür modası furyasıdır gidiyor (kendi çevremde dahil) bu tesettürü anlamsızlaştıran sadece saçları kapatmaktan ibaret olan kültür yaklaşımın bizim dinimizle uzaktan yakından alakası yoktur. takvadan uzak, başörtüsünü saç kapatmaktan ibaret gören yaklaşım batının ekmeğine yağ sürmektedir. çevreyi bilinçlendirmek görevimiz olmalı. ne diyor ayet ey örtüsüne bürünen kalk uyar. kalkalım uyaralım.. trafik kuralları gibi uymayanları uyaralım
__________________ İmanı olanın, imkanı tükenmez. | |
01Haziran 2021, 23:25 | Mesaj No:5 | |
Durumu: Medine No : 13055 Üyelik T.:
18 Aralık 2010 | Alıntı:
Kimine göre Ayet , kimine göre bir bez parçası Türban..
__________________ "Bir yαrım αklın kuyusundα öbür yαrım αşkın kuytusundα... Cennet ve cehennem αrαsındα.Ucu sırαttαn geçen bir uçurum kenαrındα... Â'râftα..... Ârâfın dα αrαsındα...Ar ve αf yαrαsındα..." | |
Konuyu Toplam 1 Kişi okuyor. (0 Üye ve 1 Misafir) | |
Benzer Konular | ||||
Konu Başlıkları | Konuyu Başlatan | Medineweb Ana Kategoriler | Cevaplar | Son Mesajlar |
Sevgili Hazeratı Kudsiye; Açık Mektup | Mihrinaz | Muhtelif Konular | 1 | 06 Kasım 2020 23:44 |
Cumhurbaşkanına Açık Mektup | FECR | Serbest Kürsü | 1 | 14 Mayıs 2019 15:28 |
Osman Timurtaş'ın "Fethullah Gülen’e Açık Mektup"u !!! | makbergülü | İslami Haberler | 1 | 03 Ocak 2014 10:09 |
Hakan Albayrak ,Hizbulesed Genel Sekretere Açık Mektup | muallime | İslami Haberler | 1 | 01Haziran 2013 00:19 |
Başörtülü Hanımefendi Kardeşlerime Açık Mektup | barışş | Tesettür Konuları | 0 | 20 Mart 2012 22:07 |
.::.Bir Ayet-Kerime .::. | .::.Bir Hadis-i Şerif .::. | .::.Bir Vecize .::. |
|