|
Konu Kimliği: Konu Sahibi YASEMİN ATAMAN,Açılış Tarihi: 29 Ağustos 2011 (22:57), Konuya Son Cevap : 28 Aralık 2011 (21:24). Konuya 33 Mesaj yazıldı |
| LinkBack | Seçenekler | Değerlendirme |
29 Ağustos 2011, 22:57 | Mesaj No:1 |
Durumu: Medine No : 11916 Üyelik T.:
02 Mart 2010 | Allah'a mı kul olacağız, şeyhlere mi? Allah'a mı kul olacağız, şeyhlere mi? [DM]xkrrjg_kulluk-allah-a-my-yeyhlere-mi_shortfilms[/DM] Allah'a mı kul olacağız, şeyhlere mi?Almış başını bir söz, gidiyor “ şeyhi olmayanın şeyhi şeytandır. ”diye. Nefis terbiyesi gerekir diye. Kurtuluş bir şeyhi eteğine yapışmaktadır diye de bir anlayış yamamışlar halka. İllaki de kapısında kul olmadan adam olamayacaksın birilerinin, hizmetinde bulunacaksın, açlık çekecek sefalet ve gurbetle birlikte kapı kulluğunu da üstüne koyarak, eşiğin dibine uzanacaksın. Sabah kalkınca bu kim diye sorsun. Teslim olacaksın her şeyden öte, tam olarak, teslim olmadan evvel eğer gurbetten geldiysen aklını ve düşünceni sılanda bırakacaksın, çünkü gideceğin yerde akla ve düşünceye ihtiyacın olmayacak. Çünkü kişi teslim olduğunda düşünmesine fırsat vermeyecek kadar zikir fikir vird ve şeyhe saygı seminerleriyle zamanı dolacaktır. Akletmesine, bunun için uğraşmasına da gerek yoktur, onun görevi sadece teslim olup kendi adına ortaya konan düşünceleri onaylamaktan ibarettir. Şeyhinin nesebide nasılsa bir şekilde ehli beyte dayanıyordur, ravilerin rivayetiyle. Aslında teslim olduğu şeyh zamanın kutbudur da, bundan kimseye de bahsedilmez. Gelir teslim olursun, artık sen sana hükmedemezsin, şeyhinin insafına kalmışsındır, o sormadan konuşamazsın, bir ihtiyacın varsa belirtemezsin, çünkü bilen gören seni anlayan birine teslim oldun sen. Bunun tersini yapıp terbiyesizliğe gerek yoktur. Anlatırlar dinlerler, ve amel ederler. Artık bu noktadan sonra kitabımızın “Düşünmezmisiniz…”sözünün hükmü yoktur. Çünkü düşünme işini sizden alarak sizi düşüncelerine onay makamına gerirler, başınızı sallar onaylarsınız, sonuçta asla yanılmayan şeyhinizin sizin için düşündüğünü onaylıyorsuz. Onlar ne yazarsa yazasın hata yoktur, çünkü onları yargılamak aleyhlerinde düşünmek senin haddin değildir. Onların uydurma hadislerle bile olsa yol göstermesi senin aklının almayacağı batıni sırlara vakıftır. Bütün hayatınızın tercihleri tabi olduğunuz cemaatin standartlarıyla çevrilidir. Artık İslam değil Müslüman değil, tabi olduğunuz cemaatin kriterleri geçerlidir. Bir süre sonra adınız, hedefiniz, değişir. Bir süre sonra kitabınız değişir. Allah`ın kitabından çok onların yazdıklarını okursunuz. Çünkü siz Allah`ın kitabını anlayamacak kadar ahmaksınızdır. Tabii olduğunuz şeyhlerin yazdıkları size ışık tutacaktır, Allahın kitabı değil, zira Allah, kitabını sizin gibilerin anlayamacağı kadar derin ve esrarlı indirmiştir. Adınız Müslüman olmaktan çıkarak tabi olduğunuz cemaatin adını alır. Hedefiniz değişir, artık hedefiniz “Fitneden eser kalmayıncaya ve Allah`ın dini hakim oluncaya kadar mücadele etmek” den çıkar. Size hedef olarak orta bir yol bulurlar, ne etliye nede sütlüye karışmadan Allah`ın yeryüzünde tasarruf hakkını gasp edenlerle barışık yaşar gidersiniz, çünkü akletme melekeniz dumura uğramıştır. Allah`ın “Akletmezler mi” tavsiyesinin hükmü kalkmıştır artık. Akledecek kapasiteniz yok olmuştur zaman içerisinde. Sürekli size edilen tavsiyeler vardı, çok az yemek, hatta uzun süreli oruçlar tutturmak, az uyumak, konuşmamak(susmak)insanlar içine çıkmamak, bol bol zikir yapmak. Bütün bunlarla istenilen aslında sizin vücudunuzun fonksiyonlarını yitirmesidir. Çok az yiyeceksin, çünkü az yediğin zaman gerekli gıdaları alamayacak beden, beyin ideal olarak çaılaşamayacak, düşünemeyecek, fikir yüretemeyeceksin. Bunları sana yaptırarak güçsüz ve iradesiz kalman sağlanır, ne fikren nede fiziken bir direncin olamaz. Akşama kadar oruç tutup, aç susuz duracaksın, beşbin zikir çekeceksin, uyumayacaksın, sonrada açıp on sayfa kitap okuyacaksın…. bu mümkün değil. İşte istenen de budur, bu şekilde bir toplum ortaya çıkarmaktır gaye. Ne Kur’anın nede sünnetin bir önemi yoktur, önemli olan sadece şeyhlerin müritlerine verdiği emirlerdir. Mürit doğru yanlış demez, burada şöyle olmalı gibi haddini aşan davranışlarda bulunamaz, çünkü Allaha teslim olmuş gibi hatta daha da ileri teslim olmuştur şeyhlerine. Artık haramların da helallerinde tayin edicisi şeyhtir. Müride sadece söylenene itaat düşer, çünkü ne düşünebiliyordur nede akıl edebilir. Onun için akleden de düşünen de şeyhidir. Bir arkadaşım vardı bir şeyhe tabi olmuş. Nasıl bir duygu dedim, çok güzel dedi, ne derse yapıyorum, içim rahat, yol göstericim dedi. Ben de şeyhin sana şurda bir kadeh dolusu rakı var iç dese ne yaparsın dedim. Hiç tereddütsüz cevapladı, hemde çok kabullenmiş olarak, ”içerim” dedi. Allah haram kılmış dedim, beni ilgilendirmez dedi, orasını şeyhim bilir. Bu sözlere şahidim. Ben onu eleştiremem, onun emirlerini yargılayamam dedi. Yine birisiyle konuşuyoruz, şeyhi tefsirde çok bariz bir hata yapmış, gösteriyorum, burada harama helal deniyor diyorum, o kişi ben karışmam diyor, onun yorumunu yapmak benim haddim değil diyor. Ne kadar garip değimli, garipliği kadar tuhaf, saçma bir anlayış. Allah`ın kitabı ve Rasulullah(sav)ın sünneti bize yetmiyor. Böyle teslimiyetle ilk emir olan "OKU" hitabına sırtımızı dönüyoruz. Sonrada düzelemiyoruz, nasıl düzeleceğiz böyle, haramları ve helalleri tayin edenler Rabb’den daha yüksek makama çıkmışken. Kur’anda anlaşılmıyor nasılsa, çünkü herkes onu anlayamaz, Peki bu ayeti anlayamaz mıyız? `(Ey insanlar), Rabbinizden size indirilene uyun ve O`ndan başka velilere uymayın. Ne kadar da az öğüt alıyorsunuz!` `(7/3) Anlarlar aslında ama anlamak için uğraşmayacaklarını kabul ediyorlar. O yüzden anlamaları imkansız gibi. yakup döğer
__________________ |
Konu Sahibi YASEMİN ATAMAN 'in açmış olduğu son Konular Aşağıda Listelenmiştir | |||||
Konu | Forum | Son Mesaj Yazan | Cevaplar | Okunma | Son Mesaj Tarihi |
Evrensel Tesbihat | Makale ve Köşe Yazıları | Yitiksevda | 1 | 2305 | 02 Nisan 2012 15:43 |
Kur'an'ın Tâviz ve Uzlaşmaya Bakışı | Allah(c.c) | YASEMİN ATAMAN | 0 | 2154 | 14 Mart 2012 01:18 |
Tevhid Penceresinden Günümüz ve İnsanımız | Tevhid Ve Şirk Konuları | YASEMİN ATAMAN | 0 | 1882 | 14 Mart 2012 01:09 |
Müslümanın müslümanlaşması | Muhtelif Konular | mahsun | 2 | 2234 | 14 Mart 2012 01:06 |
Dünyevileşmek. | Videolar/Slaytlar | Beytül Ahzan | 4 | 2284 | 10 Mart 2012 01:44 |
29 Ağustos 2011, 23:09 | Mesaj No:2 |
Durumu: Medine No : 458 Üyelik T.:
23 Ekim 2007 | Cevap: Allah'a mı kul olacağız, şeyhlere mi?
Bana sanki bu yazıyı yazan biraz uydurmuş gibi geldi. Delilsiz sallamış durmuş |
29 Ağustos 2011, 23:29 | Mesaj No:3 |
Durumu: Medine No : 11916 Üyelik T.:
02 Mart 2010 | Cevap: Allah'a mı kul olacağız, şeyhlere mi? Neden ki güzel kardeşim belki siz Allah tan başkasını kendinize Veli edinmiyor akıllıca ve Allah ın emrettiği gibi bu dine sarılıyorsunuz fakat toplumda kandırılan nice kardeşlerimiz var... Mesela gittiğim konuşmalarımdan birinde, bir bayan kardeşimiz" başıma bir iş gelince şeyhime rabıta alıyorum." demişti sizce bu sallama bir düşünce mi yoksa toplumun nasıl oyunlarla uyutularak birilerine hizmet mi? Kadıncağıza neden şeyhine rabıta alıyorsun dediğimde!!! şeyhim benim her halimi bilir gece gündüz attığım her adımı bilir tüm müridlerini bilir demişti... Acaba Rabbim bana şah damarından daha yakın, aldığım her nefesin sahibi neden diyemedi??? Siz yazıya sallama desenızde bu yazı gerçekleri anlatıyor tabi ki, tarıkatçılar hop oturup hop zıplarlar bizim için sorun değil, Müminin rehberide yoluda veliside bellidir.
__________________ |
29 Ağustos 2011, 23:41 | Mesaj No:4 |
Durumu: Medine No : 11916 Üyelik T.:
02 Mart 2010 | Cevap: Allah'a mı kul olacağız, şeyhlere mi? Yazının her satırı bugün yaşananlardır. İsterseniz satır satır delilliyelim ve her satırın altına hak olan ayetleri işleyelim. Fakat şuda bir gerçek ki, ayetin dediği gibi gözleri ve kalpleri mühürlü olanlar bu hak ayetleri bile anlamak istemez.Yakup Bey'e uyutulan toplumun pembe düşlerini böldüğü soru işareti koyduğu ve gerçekleri yazdığı için teşekkürlerimi iletiyorum. Ne şeyhler hocalar biliyoruz cenneti vaad eden, satın aldıran, günahları yıkayan, ders kağıtları ile imana davet eden.... Yeni dine girmiş olanlar veya ata dini üzerinden yaşayanlar veya asalak olarak başkalarının hımayesinde dinini öğrenen araştırmayan birileri değiliz. Elhamdülillah tarıkat ahtapotlarını ıyı tanıyor ve çizgimizi koyabiliyoruz. Yazıdaki gerçekleri görmenizi en azından düşünmenizi isterdim. Tarıkatlar şeyhlerin yolu şirktir. Şirk....... sizce nedir?
__________________ |
29 Ağustos 2011, 23:52 | Mesaj No:5 |
Durumu: Medine No : 11916 Üyelik T.:
02 Mart 2010 | Cevap: Allah'a mı kul olacağız, şeyhlere mi? "Allah kuluna yetmez mi? Oysa seni O'ndan başkası ile korkutuyorlar." (Zümer Sûresi, 39/36) Hergün 40 defa okuduğumuz Fatiha süresinde .Iyyâake-nâbüdü ve iyyâakenesteiyn ancak sana kulluk ederiz diyoruz.Bizi her an gören bilen, bizlere şah damarından daha yakın Rabbimiz var ken ona kulluk edeceğimiz yerde neden Allah'ın kuluna kul olacağız. Şeyhe kul olmak ona el bağlamak neden sabah akşam namazımızda ancak sana kul olacaz deyıp söz vereceğiz namazdan sonra Allah'ın kuluna kulluk edeceğiz . Bize islamiyeti yollayan Rabbimiz onun rehberinide kıtabını da yollamıştır. Açın meal okuyun bir çok ayette yanlız ancak Allah'a kul olmak vardır. Şeyh dediğiniz sizin benim gibi bir kul. Kula kul olur mu insan. Yatsı namazlarınmda okuduğumuz konut duasına bakalım ve netûbü ileyk. Sana tövbe ederiz diyoruz. Hem bu ayeti okuyalım sonra gıdıp Allah'ın bir kulundan tövbe alalım. İmanı ve cenneti dağıtan bu insan kendini kurtarabilecek mi? Kabir onuda bekliyor, cennet ve cehennem kapısı hesap günü onada var. Şeyhler önce kendilerini kurtarsın sonra milleti uyutmanın hesabını nasıl vereceklerini düşünsünler. Eğer iman, hidayet cenneti şeyhler dağıtacak olsa bunu Rabbimiz bize bildirirdi. Peygamber efendimiz bile ashabına cenneti dağıtamamış ailesine amcasına şeyhler kim oluyor ki bu kadar rahat dağıtabiliyor? Allah'ın salıh kulları vardır fakat bunlar insanlara Allah'ın ayetlerini aktarıp bilgi verir kendini benliğini şeyhlığını ilan etmez. Sen ben gibi Rabbine kul olan ancak ona inanan ancak ona tövbe eden ve ona tevekkül eden kullar dır. Hani şeyh efendiler herşeyi bilir ve görürler ya!! Onlar önce kendi hallerini görsünler! Ahtapot gibi müminleri sarmış şeyh efendilerin kolları müslümanları uyutuyorlar. Uyanın meal okuyun tefsirlere bakın ve şeyhlerin gerçek yüzünü görün. Şeyhlerinin önünde el bağlayanlar, boyun bükenler eteğine yapışıp eman dileyenler kendini bile kurtarıp kurtaramadığı bir insana nasıl baş eğersiniz? Peygamber efendimiz kime el bağlatmış boyun büktürmüş huzurunda. O davası için müminlerle bir safta durmuştur. Benliğini öne koymamıştır. Eğilecek bir insan arıyorsanız MUHAMMED MUSTAFA NIN karşısında eğilin kainata örnek insan fakat sanmıyorum efendimiz bir mümini huzurunda eğip , iki büklüm yapıp etek öptürmez. O sadece Allah'ın ayetini aktarıp önümüze koyar .. Bana kul olun demez. Kula kul olunmaz.. Allah'tan başka bize cenneti imanı tövbeyi verebilecek yoktur. Sadece Allah'ın ayetlerini bilen hayatına geçiren bizlere örnek olacak gerçek salıh kullar vardır. Bunlarda bu şeyh efendiler asla değil. Yakınımdaki tüm şeyh efendilerin müridlerini görüyorum şeyhlerinden izinsiz adım atamıyorlar. Yazık insanlara topluca köle olmuşlar şeyh sahtekarlarına.
__________________ |
29 Ağustos 2011, 23:53 | Mesaj No:6 |
Durumu: Medine No : 11916 Üyelik T.:
02 Mart 2010 | Cevap: Allah'a mı kul olacağız, şeyhlere mi? Tüm türkiye isyan etse yine söylüyorum. Şeyhler millete iman dağıtacağına önce kendileri alsın. Kabir kapısı onlarada açık.
__________________ |
29 Ağustos 2011, 23:57 | Mesaj No:7 |
Durumu: Medine No : 11916 Üyelik T.:
02 Mart 2010 | Cevap: Allah'a mı kul olacağız, şeyhlere mi? ALLAH´TAN BAŞKA ŞEFAATÇİ YOKTUR "Yoksa Allah'tan başka şefaatçiler mi edindiler? De ki: Onlar hiçbir şeye malik olmayan düşünmeyen şeyler olsalar da mı?" (39/Zümer, 43)[Linkler Ziyaretçilere Kapalıdır.Giriş Yap Veya Üye Olmak için TIKLAYIN...] "Allah'ı bırakıp kendilerine ne zarar, ne de yarar vermeyen şeylere tapıyorlar ve 'Bunlar Allah katında bizim şefaatçilerimizde diyorlar" (10/Yunus, 18). Ortaklar ihdas edilen aracıların şefaatçi addedilerek meşrulaştırılmaya çalışıldığının anlatıldığı bu ve benzeri ayetlerde İslam'ın tevhidi karakterinin ahmak düşünce biçimleriyle bozulmak istendiğine dikkat çekilmektedir. Şefaat, sözlükte araya girmek, yardım istemek, destek olmak (4/85), bir işe tavassut etmek, aracı olmak anlamlarına gelmektedir. Aracılık itikadı, şefaate, iltimas yoluyla, ayrıcalıklı evliya düşüncesiyle Allah katında bazı insanların azabdan kurtarılacağını iddia etmiştir. Rasulullah (sav) Kur'an'ı tebliğ ederek kendi döneminde bu örtük şirki ortadan kaldırdığı halde, zamanla günahkar mü'minler için bu müesseseye yeniden işlerlik kazandırma gayretleri yaygınlık kazanmıştır. Konu ile ilgili ayetleri daha iyi anlamak için nüzul ortamına bir göz atmak gerekmektedir. Mekke müşrikleri taptıkları putları, Allah'ın kızları! olan meleklerin somut tezahürleri olarak ayrıcalıklı şefaatçiler olarak sunuyorlardı. Bu yüzden de aracısız Allah'a inanmaya davet eden Kur'an'ın tebliğine tepki gösteriyorlardı. Bağlı bulundukları ilah ve ilahelerin kendilerini azabdan kurtaracağını iddia ediyorlardı. Ayrıca Kureyş kabilesi, kendilerini Hz. İbrahim'im soyundan saydıkları için Kabe'nin mütevellileri olduklarını, bu yüzden de dünyada insanları yönetmek hakkına sahip olduklarını, Allah katında da bir zarara uğramayacaklarını iddia ediyorlardı.
__________________ |
29 Ağustos 2011, 23:58 | Mesaj No:8 |
Durumu: Medine No : 11916 Üyelik T.:
02 Mart 2010 | Cevap: Allah'a mı kul olacağız, şeyhlere mi? Birçok ayette Allah'tan başka şefaatçinin olmadığı, şefaatin bütünüyle O'na ait olduğu vurgusu, müşriklerin iddia ettikleri şefaat izninin var olmadığını göstermektedir. Allah Teala hükmünde, egemenliğinde ortak tanımaz ve şefaat var olacaksa bile ancak O'nun izniyle olur. "Sizin O'ndan başka bir veliniz, şefaatçiniz yoktur" (32/Secde, 4) "De ki, bütün şefaat Allah'ındır. Göklerin ve yerin mülkü O'nundur. Sonra O'na döndürüleceksiniz" (39/Zümer, 44)[2] "Rahman çocuk edindi" dediler. O yücedir. Hayır (Rahman'ın çocukları sandıkları melekler, O'nun) değerli kullar(ı)dır. O'ndan önce söz söylemezler ve onlar, O'nun emriyle hareket ederler. Onların önlerinde ve arkalarında ne varsa bilir. Razı olduğundan başkasına şefaat edemezler ve onlar, O'nun korkusundan titrerler. Onlardan her kim: "Ben O'ndan başka bir tanrıyım! derse onu cehennemle cezalandırırız. Biz zalimleri böyle cezalandırırız" (21/Enbiya, 26-29)[3] "Ve öyle bir günden sakının ki, o gün hiç kimse kimsenin cezasını çekmez, kimseden şefaat da kabul edilmez. Kimseden fidye de alınmaz ve onlara hiçbir yardım yapılmaz" (2/Bakara, 48). "Ve şu günden sakının ki, kimse kimsenin cezasını çekmez. Kimseden fidye kabul edilmez, hiç kimseye şefaat fayda vermez, bir taraftan yardım da görmezler" (2/Bakara, 123). "Ey inananlar, ne alışverişin, ne dostluğun ne de şefaat'in olmadığı gün gelmezden önce, size verdiğimiz rızıktan (Allah için) harcayın. Kafirler zalimlerin ta kendileridir" (2/Bakara, 254). ALLAH´TAN BAŞKA VELİ YOKTUR "Göklerin ve yerin mülkü Allah'ındır, diriltir ve öldürür. Sizin Allah'tan başka veliniz ve yardımcınız yoktur" (9/Tevbe, 116). "Onların Allah'ın dışında kendilerine yardım edecek velileri yoktur" (42/Şura, 46). "Yoksa O'nun dışında bir takım veliler mi edindiler? İşte Allah, veli olan O'dur. Ölü olanları da diriltir. Herşeye güç yetiren O'dur" {42/Şura, 9). "Haberin olsun, halis olan din yalnızca Allah'ındır. O'ndan başka veliler edinenler (şöyle derler): Biz bunlara bizi Allah'a daha yaklaştırsınlar diye ibadet ediyoruz. Hiç şüphesiz Allah kendi aralarında hakkında ihtilaf ettikleri şeylerde hüküm verecektir. Gerçekten Allah yalancı, kafir olan kimseyi hidayete eriştirmez" (39/Zümer, 3). "Bizim velimiz sensin, öyleyse bizi bağışla, bizi esirge, sen bağışlayanların en hayırlısısın" (7/A'raf, 155). "Allah, iman edenlerin velisidir" (2/Bakara, 257). Mü'minlerin tek ve gerçek velisi Allah'tır. Allah'a dost olmak bakımından mü'minler de birbirinin velisidirler: "İnanan erkekler ve inanan kadınlar, birbirlerinin velisidirler. İyiliği emrederler, kötülükten menederler, namazı kılarlar, zekatı verirler, Allah'a ve elçisine itaat ederler. İşte onlara Allah rahmet-edecektir. Allah daima üstündür, hüküm ve hikmet sahibidir" (9/Tevbe, 71)[6]. Allah Teala, inanan ve salih amel işleyen kullarını veli olarak kabul etmektedir. Aynı ilkelere inanan, aynı dava için kalpleri çarpan, gönül birliği yapan mü'minler de birbirlerinin velisidirler. Birbirlerini zalimlere karşı koruyup kollarlar. İtikadımızın yegane kaynağı olan Kur'an, mü'minleri TEVHİD konusunda hassas davranmaya yöneltmektedir. Allah'a ortak koşmaya yol açacak tüm girişimler ilahi bildirimin ışığında önlenmiştir. Yaşadığımız toplumda Tevhid'e zarar vermeye müsait vesile, veli ve şefaat telakkileri vardır. Eğer nefsimizi ve çevremizi Kur'an'ın gözüyle görmeye çalışırsak, yanlışlıkların önüne geçebiliriz. Böylece düşüncelerimizi, zihnimizi ve eylemlerimizi şirkin kirlerinden uzak tutmamız mümkün olabilir. İslam'ın temel esaslarını oluşturan konularda Rabbimizin ayetleri şüpheye ve bulanıklığa yol açmayacak derecede açıktır. Yeter ki, sadece O'na teslim olalım. İtikadımızı Allah'ın koruma teminatı altında olmayan sözlerle kapalı, şuna göre, buna göre değişir hale getirmeyelim. [Linkler Ziyaretçilere Kapalıdır.Giriş Yap Veya Üye Olmak için TIKLAYIN...]
__________________ |
30 Ağustos 2011, 00:01 | Mesaj No:9 |
Durumu: Medine No : 11916 Üyelik T.:
02 Mart 2010 | Cevap: Allah'a mı kul olacağız, şeyhlere mi? Müridin şu sözlerine ne dersiniz:(hanı bu yazı sallama ya!!) Müridin açıklaması: Mesela bugün mahkemede avukat tutma zorunluluğu yoktur. Ama genellikle avukat tutanlar davayı kazanırlar. Şeyh Efendi de bizim avukatımızdır. Müminin cevabı: Siz, gizli açık her şeyi bilen Al*lah’ı hakimle bir mi tutuyorsunuz? Allah Teâlâ şöyle buyurur: يَوْمَ يَفِرُّ الْمَرْءُ مِنْ أَخِيهِ (34) وَأُمِّهِ وَأَبِيهِ (35) وَصَاحِبَتِهِ وَبَنِيهِ (36) لِكُلِّ امْرِئٍ مِنْهُمْ يَوْمَئِذٍ شَأْنٌ يُغْنِيهِ (37) 34-37- O gün kişi kardeşinden, anasından, babasından, eşinden ve oğullarından kaçacaktır. O gün herkesin işi başından aşacaktır.” (Abese 80/34-37) Durum böyle iken Şeyh Efendi nereden fırsat bulacak da sizi savunacaktır Müritin açıklaması: Müftülükte bir müftü ile görüşmek istesen araya bir kapıcının girmesi, bir kişinin seni müftüye takdim etmesi gerekir. Araya kimse girmeden bir yetkiliyle, bir bakanla pat diye görüşebilir misin? İşte Şeyh Efendi de bi*zimle Allah arasında bir vesile, bir vasıta olmaktadır. Müminin cevabı: Bize şah damarımızdan daha yakın olan Allah Teâlâ için bu söz nasıl söylenebilir!?.. Bu inanç insanı şirke sokar. Şirk zaten Allah ile kul ara*sına vasıta koymaktır. Zümer suresinde buna dikkat çekilmektedir: “İyi bil ki, saf din Allah’ın dinidir. Onun yakınından veliler edinenler “Biz onlara başka değil sadece bizi Allah’a tam yaklaştırsınlar diye kulluk ediyoruz.” derler. İşte Allah, onların aralarında tartışıp durdukları şeyde hükmünü verecektir. Allah, yalancı ve gerçekleri örtüp du*ran kimseleri doğru yola sokmaz.” (Zümer 39/3) Bu tür inanışlardan lütfen vazgeçin. Çünkü şeytan insanı hep bu metotla saptırmaktadır. Lütfen bana söyler misin, yaratan, besleyen, büyüten ve sana senden yakın olan Allah mı seni daha iyi tanır, yoksa Şeyh Efendi mi? Müritin cevabı: Tabii ki, Allah tanır. Mümin: - Peki Şeyh Efendi senin neyini Allah’a tanıtacak? Mürit Cevap veremez!!!!!!
__________________ |
30 Ağustos 2011, 00:03 | Mesaj No:10 |
Durumu: Medine No : 11916 Üyelik T.:
02 Mart 2010 | Cevap: Allah'a mı kul olacağız, şeyhlere mi? De ki: "Ben gerçekten, yalnızca Rabbime dua ediyorum ve O'na hiç kimseyi (ve hiçbir şeyi) ortak koşmuyorum." De ki: "Doğrusu ben, sizin için ne bir zarar, ne de bir yarar (irşad) sağlayabilirim." De ki: "Muhakkak beni Allah'tan (gelebilecek bir azaba karşı) hiç kimse asla kurtaramaz ve O'nun dışında asla bir sığınak da bulamam." (Cin Suresi, 20-22) De ki: "Allah'ın dışında (Tanrı diye) öne sürdüklerinizi çağırın. Onların göklerde ve yerde bir zerre ağırlığınca bile (hiçbir şeye) güçleri yetmez; onların bu ikisinde hiçbir ortaklığı olmadığı gibi, O'nun bunlardan hiçbir destekçi olanı da yoktur." (Sebe Suresi, 22) ALLAH´TAN BAŞKA VELİ YOKTUR
__________________ |
Konuyu Toplam 9 Kişi okuyor. (0 Üye ve 9 Misafir) | |
Benzer Konular | ||||
Konu Başlıkları | Konuyu Başlatan | Medineweb Ana Kategoriler | Cevaplar | Son Mesajlar |
""Evlenince Bir Çift Ayakkabı mı Olacağız?"" | su damlası | Gönülden Dökülen Nağmeler | 3 | 15 Nisan 2023 15:55 |
Allah'ım, kanadı kırık kuşlar gibiyiz! Bizi sensiz bırakma Allah'ım! | enderhafızım | Videolar/Slaytlar | 0 | 25 Aralık 2013 14:42 |
Evlenince Bir Çift Ayakkabı mı Olacağız ? | YASEMİN ATAMAN | Makale ve Köşe Yazıları | 4 | 03 Ocak 2013 00:09 |
Allah Yarattıklarından Aşkındır, Yücedir, Allah’ın el-Müteâlî İsmi/Muhsin İyi | muhsin iyi | Makale ve Köşe Yazıları | 0 | 10 Kasım 2011 19:15 |
Vaaz:Allah'a İman ve Allah'ın Sıfatları | Emekdar Üye | Tebliğ-İrşad-Vaaz-Hutbe-Nasihat | 0 | 25 Nisan 2008 02:38 |
.::.Bir Ayet-Kerime .::. | .::.Bir Hadis-i Şerif .::. | .::.Bir Vecize .::. |
|