Konu Başlıkları: Akıllarını kullanmayanlar !
Tekil Mesaj gösterimi
Alt 02 Kasım 2010, 19:09   Mesaj No:7

BEDİİ HAMİT

Medineweb Paylaşımcı Üyesi
Avatar Otomotik
Durumu:BEDİİ HAMİT isimli Üye şimdilik offline konumundadır
Medine No : 12750
Üyelik T.: 19 Eylül 2010
Arkadaşları:0
Cinsiyet:
Memleket:HATAY
Yaş:68
Mesaj: 395
Konular: 20
Beğenildi:4
Beğendi:0
Takdirleri:60
Takdir Et:
Konu Bu  Üyemize Aittir!
Standart

Eğer, akıl vahyi doğrulamazsa vahiy, vahiy değildir.

Demiştim. Ve Hirstiyanların Hz isaya ne şekilde iman ettiklerini akıllarına sorgulamadan İsanın Allahın oğlu veya Allahın kendisi olduğunu yine kendilerine inen vahiy doğrultusunda inandıkları gerçeğini örnek olarak ortaya koymuştum.

Eğer, akıl vahyi doğrulamazsa vahiy, vahiy değildir" cümlesini şu soruyla açmak isterim.

Aklımızı inancımızın önününe mi koymalıyız ? Yoksa inancımızı Aklımızın önüne mi koymalıyız ?

Biz müslümanlar aklımızı inancımızın önüne koyamayız. Çünkü Akla klavuzluk eden vahyin kendisidir. Hangi Akılla düşüneceğimizi, hangi akılla iman edileceğini ortaya koyan vahyin ( Allah kelamının ) kendisidir.

Eğer, akıl vahyi doğrulamazsa vahiy, vahiy değildir" cümlesinde ki aklı,inançtan öne koyan manası, gayri müslimlerde yol açtığı Ehl-i Kitap cizgisi dışına çıkmayı,biz müslümanlarda da bazı inanç yanlışlıklarına sebep olmayı sağlamaktadır.

Aklımızı inancımızdan öne koyamayız.Önce inanırız sonra aklımızla hikmetlerini,sebeplerini,yapmamız gerekenler ve kaçacaklarımız için adımlarımızı atarız.

Cümlemiz Kur'an-ı Kerim'in her ayetine ve Resullullahın her hadisine inandık,iman ettik.Artık ne kadar akıl edebilirsek o kadar amel ederiz.

DİKKAT !

Kurandaki hitap, sesleniş, öncelikle kalblere, gönüllere sonra da akla. ....

Yani önce kulun kalbi ,aklından önce gelmektedir .Öncelikle Asıl idrak edecek olan aklı değil kalbtir. Daha sonra akıldır.

Vahyi Asıl idrak eden kalptir. Kalbinin inandığını akıl tasdik edecektir .

ALLAH Kuran ile direk kalplere hitap eder sonra da akıllara. Yani Hitap öncelikle kalbedir. Buradaki kalb, insanın maddi yüreği değildir. Manevi yüreğidir. Manevi kalbidir. Nasıl ki, kalb olmayınca insanın maddi ve bedensel özelliği olmuyorsa, manevi kalbi olmayınca da ruhsal özelliği olmuyor ve olmaz da.

Kalb gözün açık olmazsa aklın da çalişmaz. Aklın birşeye yaramaz . Aklı çalıştıracak olan kalbdir. Kuran Kerimde hitap öncelikle kalbedir. Dolayısıyla da akıllara da sesleniş vardır. Aklın yeri neresidir diye soralım ?

Aklı ,çok kişilerin dediği gibi başta aramamak lazımdır. Kapte aramak gerekir.

Çok defa günlük konuşmalarımız da olduğu gibi şöyle bir cümle de kurarız. Kalbimden geçenleri bir bilseydin ,veya senin aklından ne geçiyor gibi . Aklın yeri kalbin içindedir. Kalb ve akıl iç içe olup, Cenabı Hak, kalbe hitap ederken aynı zamanda akla da hitap etmektedir. Akla hitap ederken de aynı şekilde kalbe de sesleniş vardır.

O halde hitap aynı anda hem kalbe hem de akladır.

İşte ayetler

ARAF 179: Cehennem için insan ve cinlerden pek çok kimse yarattık ki ,Onların kalpleri vardır, Onlarla anlamazlar, Gözleri vardır(Kalp gözü veya akıl) onlarla görmezler. Kulakları vardır onlarla duymazlar. Hayvanlar gibidirler, belki daha aşağıdırlar. İşte bunlardır gafiller.

HACC 46: Akıl edecekleri kalblere ve duyacakları kulaklara sahip olmak için yeryüzünde dolaşmadılar mı? Doğrusu gözler kör olmaz .Ama göğüslerdeki kalpler kör olur.

KEHF 57: Biz onu (kuranı) anlamamaları için Kalplerinin üstüne örtüler kulaklarına da ağırlık koyduk .

[Linkler Ziyaretçilere Kapalıdır.Giriş Yap Veya Üye Olmak için TIKLAYIN...]
BEDİİ HAMİT
__________________
EN BÜYÜK ALLAH BAŞKA BÜYÜK YOK. NE MUTLU MÜSLÜMANIM DİYENE
Alıntı ile Cevapla