Tekil Mesaj gösterimi
Alt 04 Ağustos 2007, 01:58   Mesaj No:1

MERVE DEMİR

Medineweb Emekdarı
Avatar Otomotik
Durumu:MERVE DEMİR isimli Üye şimdilik offline konumundadır
Medine No : 5587
Üyelik T.: 05 Aralık 2008
Arkadaşları:14
Cinsiyet:
Memleket:İstanbul
Yaş:35
Mesaj: 2.537
Konular: 2038
Beğenildi:116
Beğendi:0
Takdirleri:270
Takdir Et:
Konu Bu  Üyemize Aittir!
Standart Nasıl yaşarsanız öyle ölürsünüz !!

Nasıl yaşarsanız öyle ölürsünüz !!

Günlük olaylar inanmış insanda çok büyük etki yapmaz. Çünkü o, hayatının hedefi bilmiyor bu olayları. Onun hayatının bir hedefi, gayesi, ömrünün bir maksadı söz konusudur. O, bu hedefi düşünür, bu gayeyi hatırlar, bu maksada göre yorumlar her olayı.

Onun esas meselesi, (bireysel plânda) gayesine uyan bir dinî hayat içinde olup olmadığı meselesidir.

Bu yüzden kendi hayatını tanzim, onu büyük çapta ilgilendirir; onunla memnun, onun sapmasıyla mahzun olur.

Aslında dikkat edilirse görülür ki, inanmış insanlar, sunî olayların etkisinden en çabuk kurtulan insanlardır.

Hatta denebilir ki, insan inancında ne kadar derinleşirse sunî olaylardan da o nispette uzak kalır, etkisine girmez, stresine maruz kalmaz.

Çünkü hangi olay olursa olsun onun istikbalindeki ebedi hayatıyla mukayese edilecek ehemmiyette değildir.

Onların hepsi de gelip geçer; ancak ebedi hayatına ait konular gelip geçmez.

Öyle ise esas mesele, ebedi hayatını burada kazanıp kaybetme meselesidir.

Kaldı ki, bu sadece inanmış insan için değil, inanmamış için de böyledir.

Ama o, şu anda onun önemini bilmiyor, farkına varmıyor.

Bir gün öylesine bir farkına varacak ki, tartışma götürmeyecek şekilde hem de... Ancak bu uyanmanın hiçbir faydası olmayacaktır. Çünkü tünelin ucu göründükten sonra dönüş makbul değildir.

Maneviyat büyüklüklerinin ifadesine göre her insan ölüm ânında varacağı mekânı görür, âkıbetini müşahede eder. Bu müşahededen sonra da ya sevinç duyar ya da büyük çapta pişmanlık.

Pişmanlık duyanlar geri dönmek ister, yaptıklarından, söylediklerinden, yaydıklarından dönüş yapar, vazgeçip tevbe ederler. Ancak bu tevbenin onlara bir faydası olmaz. Çünkü bu tevbe, bu dönüş, âkıbeti müşahede ettikten sonraki mecburi dönüştür.

İman ve tevbe bu kadar geciktirilmemeli, koskoca bir hayatı isyan ve inkâr içinde tüketip de âkıbetini gördükten sonra tevbe eder duruma düşmemelidir. Zira varacağı yeri keşfettikten sonraki tevbe ve iman, kurtarıcı olmaz.

Bundan dolayıdır ki Efendimiz (sav) insanları ikaz etmiş, yaşadıkları hayata dikkat çekmiş ve buyurmuş ki:

– Bir ömrü nasıl yaşarsanız öyle ölürsünüz. Nasıl ölürseniz öyle de dirilirsiniz!

Öyle ise, imanla yaşayın ki imanla ölesiniz. İmanla ölün ki imanla dirilesiniz. Mahşerde de imanlılara verilecek mükâfatlara layık olasınız.

İşte imanlı insanın hayatta en mühim meselesi bu.

İmanla yaşamak, imanla ölmek!
Üzülürse bu konudaki gerilemesinden dolayı üzürlür, sevinirse bu konudaki hizmetinden, başarısından dolayı sevinir. Günlük dünyevî olaylar fazla etkilemez onu.
Alıntı ile Cevapla

Konu Sahibi MERVE DEMİR 'in açmış olduğu son Konular Aşağıda Listelenmiştir
Konu Forum Son Mesaj Yazan Cevaplar Okunma Son Mesaj Tarihi
Başbakan Recep Tayyip ERDOĞAN ülke tv Canlı... Videolar/Slaytlar Medine-web 1 2876 23 Ağustos 2013 00:41
İran Emperyalizmi Makale ve Köşe Yazıları Medine-web 6 3621 26 Ocak 2013 22:53
gerekli gereksiz bir şiir.. Makale ve Köşe Yazıları MERVE DEMİR 0 3266 06 Aralık 2012 10:48
olmamış kayınbiradere mektup :) Komik Paylaşımlar Allahın kulu_ 10 7697 03 Kasım 2012 23:19
İslamın kurtuluşu bilinçlenme ile mümkündür Makale ve Köşe Yazıları Esadullah 11 7193 02 Ekim 2012 21:16