Harflerin kuyruklarına asardım kendimi /medineweb
Hayatının en son cümlesine koymuştun beni. Özne görevi bile
veremedin. Nesneydim senin için. En belirtisizinden… kim sorusu vermiyordu beni
sana. Neyi diye soruyordun her seferinde. Oysa ben cümlemin gizli öznesi
yapmıştım seni. Her bakan göremiyordu.
Her paragrafımın ana temasıydın. Giriş bölümü de
sendin..gelişme de sonuç da… korkardım sana başlamaya da seni bitirmeye de..
öyle saklardım ki seni kelimelerimle her yazdığımda kapalı anlatım biçimini
kullanırdım. Paylaşamazdım seni kimseyle ama yazmaya da doyamazdım..
Harflerin kuyruklarına asardım kendimi. Nasılsa her kelime
seni anlatırdı. Böylece daha yakın olurdum sana. Ama hiçbir kelimene ek olmaya
cesaret edemezdim. Seni değiştirmekten korkardım. Bağlaçlar olmazdı
cümlelerimde. Hepsi kaçardı bizi birleştirmekten. Oysa ben bu kadar imkansız
olduğmuzu bilmezdim.
Bizi anlatan cümlelerimde hep anlatım bozukluğu olurdu. Ben cümleden
atılması gereken gereksiz sözcüktüm..
Geçmiş zaman ekleri ele geçirmişti seni. Ne kadar
uğraştıysam gelecek zamana çeviremedim hiçbirini.
Noktalama işaretlerinden en çok virgülü severdim. Çünkü ben
asla noktayla bitiremezdim seninle başlayan cümleleri…
Hayatımın en anlamlı cümlesiydin sen,tükenmez kalemle
yazdığım.. Tüm imgelerimi senin uğrunda harcamıştım. Ve en sonunda eksiltili
cümlelerimin olmayan yükleminde kaybettim seni,bir daha bulmamak üzere…