Durumu: Medine No : 36712 Üyelik T.:
22 Aralık 2013 Arkadaşları:17 Cinsiyet: Mesaj:
844 Konular:
67 Beğenildi:28 Beğendi:1 Takdirleri:60 Takdir Et:
Konu Bu
Üyemize Aittir! | Hangi Ramazan?.. Hangi Ramazan?.. HANGİ RAMAZAN?.. (Salih’in Annesi Serap'tan)
Reyting rekorları kıran iftar programında anlatmıştı parlak kravatlı, sinek kaydı tıraşlı, Peygamber aşığı hoca; açlıktan karnına taş bağlamış, mübarek bedeninde iz bırakan yerlerde yatmışbir Peygamberin aleyhissalatu vesselam ümmetiydik biz. Sevgililer sevgilisi aleyhissalatu vesselam ne eziyetler görmüştü, uzun soluklu bir roman gibi.
Allah eksikliklerini göstermesin öyle içli, öyle duygusal anlatıyorlardı ki hocalarımız etkilenmemek elde değildi. İşte yine böyle bir günde, üzüntüden orucumu açtığım kola genzime kaçtı. Boğulma tehlikesi geçirdiğim saniyeler yıllar gibi geçti. Karşımda arkasında saz takımıyla mübarek hocam, önümde mükellef iftar sofram, elimde orucun vücudumu ezdiği sıcak yaz günlerinde en çok özlemini duyduğum kolamla tam niyet bozuyorken boğuştuğum ölüm. Allah’ım galiba şu hikayelere konu olan şehadet şerbetini ben de içiyordum.
Belki sabah işe giderken trafikte ağız dolusu küfürler etmiş olabilirim, sevaptır diyerek bakışlarını güzellerden ayırmayan biri olabilirim. Müslüman olabilirim ama pek doğal bir şekilde namaz kılmıyor da olabilirim, hatta inanmayacaksınız belki ama namaz kılmayışıma hiç üzülmüyor olabilirim. Evde, sokakta, iş yerinde teknolojik nimetlerle sürekli bir ilişki içinde olup Allah’ı zikretmekten, Kur’an okumaktan beni mahrum bırakacak şeylerle vakit öldürmüş olabilirim. Bütün gün işyerinde milletin gıybetini yapmış olabilirim. Bari Ramazan’ı fırsat bileyim deyip tesettüre girmemiş ya da güya tesettürümü düzeltmemiş olabilirim. İftar saatiyle dizi saatlerimin çakışıyor oluşuna gıcık oluyor olabilirim. İftar sofrası hazırlarken ki amacım oruçluya hizmet değil elaleme gösteriş olabilir, bu kusursuz sofrayı kurmak için bütün günümü harcamış, bırakın ibadet yapmayı, elimdeki işle meşgulken bir yandan SubhanAllah demeyi bile hatırıma getirememiş olabilirim. Haber alma adına çıplakların boy boy sergilendiği gazeteleri okumuş, internet sayfalarında gezinmiş olabilirim. Ramazan’ın son on günü itikafa girmem gerekirken hadi onu yapamıyorsam en azından ibadetlerimi arttırmam gerekirken büyük bir telaş içerisinde bayram temizliğine girişmiş, tatil planlarıyla uğraşmış olabilirim ama sonuçta bugün ne yedim ne de içtim, Allah rızası için oruç tuttum. Ne demekti Allah rızası için bir şey yapmak? Allah rızası için otuz gün belli saatler içinde aç gezen ben yine Allah rızası için neden duramıyordum kıyama, neden örtünemiyordum acaba? Neden biliyor musunuz çünkü orucun içinden gıybet etmemeyi, haramlardan uzak durmayı, bol bol Kur’an okumayı, duayı, zikiri çıkardığınızda o artık süreklilik ve samimiyet gerektirmeyen, içi boşaltılmış bir ibadet oluyordu. Namaz kılmak için günde beş kez almam gereken abdest oruca gerekmiyordu, seccade başına geçmeme lüzum yoktu, akşama kadar yatarak da oruç tutulabiliyordu. Niyet ettim Allah rızası için… Ne demekti Allah rızası? Allah neyden razıolup, neyden olmadığını Kur’an-ı Kerim’de anlaşılır bir şekilde anlatıyordu ama işte insan hiç düşünmüyordu. Müslüman kadın iftar sofrasına gösterdiği özeni tesettürüne göstermiyordu. Niyet ettim Allah rızası için deyip başörtüsünü geçirmiyordu kafasına duymazdan geliyordu, bilmez gibi yapıyordu. Niyet ettim Allah rızasıiçin deyip kumandayı fırlatmıyordu bir köşeye müslüman adam, çocuklarına İslam adına tek kelime öğretmemiş olmayı dert edinmiyordu. Bazıları, yavrularını gönderdikleri yaz Kur’an kurslarının dekontlarını saklıyordu, herhalde neden öğretmedin dendiğinde ibraz etmek için. Ramazan işte böyle bir şeydi;
“Allah Tebareke ve Teala, Ramazan ayı orucunu size farz kılmıştır. Ben de o aydaki teravih namazını size sünnet kılıyorum. Her kim, Allah’a inanarak ve mükafatını yalnız O’ndan bekleyerek Ramazan orucunu tutar ve teravih namazını kılarsa, anasından doğduğu gün gibi günahlarından arınmış olur.” (Müsned, 1:95; Nesei, Sıyam:40.) Ve aynı zamanda işte böyle bir şeydi;
“Nice oruç tutanlar vardır ki, tuttuğu orucun ona açlıktan ve sususluktan başka bir faydası yoktur. Yine nice gecelerini ibadetle geçirenler vardır ki, uykusuzluktan başka bu ibadetin kendilerine hiçbir faydası yoktur.” (İbn Mace, Sıyam, 21; Ahmed b. Hanbel, el-Müsned, II, 373) Hangi Ramazan sorusunu sormamızın zamanı gelmedi mi?
cahidejibek.com'dan alıntıdır. |