Özledim.....
İşte yine özledim
Yıllardır birlikte olduğum kalem kağıda o kadar yabancıyımki.Hergün ellerime bulaşan mürekkep sanki hiç yokmuş gibi.Çünkü seni anlatmaya başlamak seni yazmaya başlamak seni düşünmek kadar kolay değil.
Seni çok özledim mi demeliyim yoksa ne zaman geleceksin mi bilemiyorum. Acaba seni bunların hangisi daha çok ilgilendiriyor.Kaç bahar oldu gittiğin artık sayamıyorum. Güneş batarken balkona çıkıyorum her zaman yaptığım gibi.Vapur son düdüğünü çalarak yanaşıyor limana ve ben inenleri tek tek inceliyorum acaba var mısın içlerinde.Zaman geçiyor inenler bitiyor sen inmiyorsun.Ne olur binseydin o vapura inerken seni görseydim sonra tekrar beni görmeden binip dönerdin şehrine.
Olsun bu kez de yoksun.Karanlığın kol gezdiği sokaklarda yağmur bütün çığlıklarıyla bağıra çağıra yağıyor.Benim gözyaşlarım yağmurlara inat olanca sessizliğiyle süzülüyor. Bu defa da böyle olsun.ağlamak nasıl olsa yakışıyor artık bana. Tebessümü senle öğrenen ağlamayı da seninle öğrendi.Bana sevmeyi öğreten (in)sana şimdi ağlamayı da öğrendim diye kızamam ki.Elimde olsa güllere sarıp sarmalarım seni toz kondurmam saçının bir tek teline.
Şimdi uzaklardasın. zamana tohum eken her saniyede hasretimi göklere yükselten uzaklarda.Kendi dünyanda asi ve tek başınasın.Kırılmaz kabuğunda kendinle baş başa.Ama üzüldüğünde inanki rüyalarımda sevildiğin kalbin sığınağındasın.
Gece gözlüm benim dayanılmaz olmadan hasretin çal kapımı.Tut çıkar beni bu kuytulardan.işte son bir kez daha yumuyorum gözlerimi ve saymaya başlıyorum lütfen açtığımda yanımda ol.bir iki üç?.
sükût