Ahlaklı yaşamak bir sanat mıdır ?

[MERVE DEMİR]

Ahlaklı yaşamak bir sanat mıdır ?

essalamu aleyküm medineliler...
sizlere acizana bir sorum olacaktır...

Ahlaklı yaşamak bir sanat mıdır ? neden ???

bu konua dair yorumlarınız bekliyorum... benim için önemlidir

selam ve dua ile..

[Emekdar Üye]

yağmur bana somut örnekler verir misn birde ahlak göreceli bir kavrammıdır .. sana göre doğru olan bana göre doğru mudur ??
ahlakı kim belirler ? ahlaksız toplumlar sanatsızmıdır soruuu ???

[AŞK'ÜL İSLAM]

Ahlak anlayışı, kişilerden kişilere, toplumlardan toplumlara değişir değerli mim_nun ; sana bunun en basit ve somut örneği olarak bizim toplumumuza göre berbat ötesi bir uygulama olarak görülebilecek Bekaret olayını örnek vereyim birkaç ülkeden, Tabii çok uç bir örnek ,hele hele islam ile yoğrulmuş, islam terbiyesi almış insanlarımız bunları duydugunda dahi ordan !!! falan diyebilirler, fakat gerçek... İşte örnekler:

TAZMANYA

Tazmanya ve Avustralya'nın Gipssland bölgesinde yeni evli çiftler, gerdeğe ilk olarak, evlilik töreninin ortasında yere serdikleri bir hasır üzerinde ve bütün konukların gözleri önünde giriyorlar.


TAYVAN

Tayvan yasalarına göre, damadın akraba ya da arkadaşlarından biri, gelinin bekaretini alarak damadı, bu sıkıcı ve istenmeyen görevden kurtarıyor.


GUAM

Guam'da erkekler için değişik bir meslek var. Bu mesleği yapan erkekler, şehir şehir gezerek bakire kızlarla para karşılığı ilişkiye girer ve bekaretlerini bozarlar. Bunun nedeni ise, Guam yasalarına göre bakirelerin evlenmesinin kesinlikle yasaklanmış olması.

KOLOMBİYA

Kolombiya Cali'de, genç kızlar evlenip kocaları ile ilk kez cinsel ilişkide bulunurlarken kızın annesi olayı mutlaka izliyor.




Şimdi hemen tüm forumdaşlarımızdan yuhhhhhhhhhhhhh rezillikkkkkkk gibi cümleler duyacagıma eminim, Bizlere göre ahlaksızlık olan her türlü olay yahut kavram, bambaşka kültürlerde o kadar doğal ve serbest bir şekilde yasalarla korunmuş!!!!! olarak işlemekte ki, karşılaştırmak bile abes.. Ahlakı kişinin içinde yetiştiği kültür ve aldığı eğitim belirlemekte buradan yola çıkarak şunları söyleyebiliyoruz kendi kültürümüze , ahlak anlayışımıza göre:

Bir islam toplumu ile bambaşka kültürlere sahip toplumları karşılaştıramayız değil mi ? Ahlak anlayışı insanın var oluşundan beri toplumları ayakta tutan en önemli dinamiktir.Bu dinamik insan tarafından birçok kez sekteye uğratılmak istenmiş,fakat bu kavram İlahi bir kuvvetle desteklendiği için bu başarılamamıştır.İnancımıza göre dünyaya yüzbinden fazla Peygamber gelmiş ve sekteye uğrayan ahlaki yapılanmayı yeniden düzenlemeye çalışmışlardır.

Bunun nekadar zor bir iş olduğunu Peygamberimizin hayatına bakarak daha iyi anlayabiliriz.Bugün bir insana sigara gibi basit bir alışkanlığı bıraktırmak bile çoğu kez mümkün olmuyor. Halbüki Peygamberler büyük bir topluma çok daha büyük alışkanlıkları bıraktırmak zorunda kalmıştır.Bunun başarılabılmesi için İlahi bir destek şarttı.Bu da peygamberlere verilen mucizelerdi.ama bu bile vicdanı kararmış birçok kişiyi imana getirmeye yetmemiş büyü deyip geçiştirmiştir......


Bakın yüzyıllar öncesinden , eski mısır yazıtlarından kalmış bir "AHLAK" timsali , edeb, haya timsali bir yazıt.. O zamanların toplumu.. Mısır...

"Hiç kimseye kötülük etmedim. Yakınlarımı bahtsızlığa sürüklemedim. Gerçek evinde alçaklık etmedim. Kimseyi gücünün dışında çalıştırmadım. Benim yüzümden kimse korku duymadı, yoksulluk ve acı çekmedi, bahtsız olmadı. Tanrıların kötü gördükleri şeyleri hiçbir zaman yapmadım. Kölelere kötü muamele etmedim ve ettirmedim. Kimseyi aç bırakmadım. Kimseye gözyaşı döktürmedim. Kimseyi öldürmedim ve kimsenin kahpece öldürülmesini emretmedim.

Kimseye yalan söylemedim. Hiçbir utırıcı davranışta bulunmadım. Zina etmedim. Yiyecekleri pahalı ve eksik satmadım. Terazinin dirhemi üzerine hiçbir zaman elimi bastırmadım. Teraziyle tartarken hiçbir zaman hile yapmadım. Süt çocuklarının ağızlarından sütü uzaklaştırmadım. Hayvanları çalmadım. Tanrının kuşlarını avlamadım. Ölmüş balığı tutmadım. Hiçbir arkın suyunu başka yöne çevirmedim. Ben temizim, temizim, temizim..." Ölüler Kitabı (Eski Mısır Yazıtlarından) "

Sanırım, bu cevaplar yeterli olur kanısındayım..

Syglr...

[CaferTayar]

Sevgi değer
Sözünü ettiğin konu hayli önemli bir sorunumuz bu günlerde
gündemden düşmeyen ve hasret kaldığımız vasıflarımızı içermekte
Ahlâk, dinin özü, esası ve İlâhî mesajın da en önemli bir umdesidir.
Ahlâklı ve faziletli olmak eğer bir kahramanlıksa –ki öyledir–
bu meydanın gerçek kahramanları da peygamberler ve onları gönülden izleyenlerdir.
Hakikî Müslüman olmanın en bariz vasfı, ahlâklı olmaktır.
Akıl ve hikmet gözüyle bakabilenler için
Kur'ân ve Sünnet âyet âyet, ahlâkı anlatmaktadadır. '
Müslümanlık huy güzelliğidir' buyuran efendimiz bu gerçeği en güzel şekilde ortaya koymuştur.
Millet olarak biz, bir ahlâk sisteminin mensupları ve çocuklarıyız.
Hiçbir düşünce, hiçbir fantezi bizim ahlâkımızı sarsmamalı;
biz onunla dünyaları aşıp ebetlere ulaşmayı düşlüyoruz ve
Allah'ın üzerimizdeki ihsanlarının ayrı bir derinliği sayılan
metafizik gücümüzle de bunu gerçekleştireceğimize inanıyoruz
sevgi değer kardeşime bu hususta birkaç örnek hadisi takdim ederken
Efendim iz”i (S.A.V.) anlamak ve yaşamak ve onun ahlakıyla ahlaklanmak
Nasibiylesin rabbim bizlere amin


1- (Allah Rasûlü ) "Din nasihattır/samimiyettir" buyurdu. "Kime Yâ Rasûlallah ?" diye sorduk.
O da; "Allah "a, Kitabına, Peygamberine , Müslümanların yöneticilerine ve bütün Müslümanlara" diye cevap verdi.
(Müslim, İmân , 95.)


2- İslâm , güzel ahlâktır. (Kenzü "l-Ummâl , 3/17, Hadis No : 5225.)


3- İnsanlara merhamet etmeyene Allah merhamet etmez. (Müslim, Fedâil , 66; Tirmizî , Birr , 16.)


4- Kolaylaştırınız , güçleştirmeyiniz, müjdeleyiniz , nefret ettirmeyiniz. (Buhârî , İlm , 12; Müslim, Cihâd , 6.)


5- Birbirinize hased etmeyiniz. Alış verişte birbirinizi aldatmayınız.
Birbirinize buğzetmeyiniz. Birbirinize dargın durmayınız.
Birbirinizinin pazarlığı bitmiş alış verişini bozmayınız.
Ey Allah `ın kulları, kardeş olunuz. Müslüman Müslüman "ın kardeşidir.
Ona zulmetmez. (İmdad ve nusret deminde) onu kendi hâline bırakmaz.
Ona yalan söyleyip aldatmaz. Ona hor bakmaz .
(üç kere sadr -ı şerifine işaret buyurarak Takvâ işte buradadır.
Bir kimse Müslüman kardeşine hor baktı mı,
işte şerrin bu kadarı ona yeter (artar bile).
Müslüman"ın her şeyi; canı , malı, ırzı Müslüman"a haramdır.
(Müslim rivâyet etmiştir.)


6- Hayra vesile olan, hayrı yapan gibidir. (Tirmizî , İlm , 14.)


7- Mümin , bir delikten iki defa sokulmaz. (Mümin , iki defa aynı yanılgıya düşmez ) (Buhârî , Edeb , 83; Müslim, Zühd , 63.)


8- Nerede olursan ol Allah "a karşı gelmekten sakın; yaptığın kötülüğün arkasından bir iyilik yap ki bu onu yok etsin.
İnsanlara karşı güzel ahlakın gereğine göre davran . (Tirmizî , Birr , 55.)


9- Allah , sizden birinizin yaptığı işi, ameli ve görevi sağlam ve iyi yapmasından hoşnut olur. (Taberânî, el-Mu"cemü"l-Evsat , 1/275; Beyhakî , Şu"abü "l-Îmân , 4/334.)


10- İman , yetmiş küsur derecedir. En üstünü "Lâ ilâhe illallah
(Allah "tan başka ilah yoktur)" sözüdür,
en düşük derecesi de rahatsız edici bir şeyi yoldan kaldırmaktır.
Haya da imandandır. (Buhârî , Îmân , 3; Müslim, Îmân , 57, 58.)


11- Kim kötü ve çirkin bir iş görürse onu eliyle düzeltsin; eğer buna gücü yetmiyorsa diliyle düzeltsin;
buna da gücü yetmezse, kalben karşı koysun. Bu da imanın en zayıf derecesidir.
(Müslim, Îmân , 78; Ebû Dâvûd , Salât , 248.)


12- İki göz vardır ki, cehennem ateşi onlara dokunmaz:
Allah korkusundan ağlayan göz, bir de gecesini Allah yolunda, nöbet tutarak geçiren göz.
(Tirmizî , Fedâilü "l-Cihâd , 12.)


13- Zarar vermek ve zarara zararla karşılık vermek yoktur.
(İbn Mâce , Ahkâm , 17; Muvatta ", Akdıye, 31.)


14- Hiçbiriniz kendisi için istediğini (mü"min ) kardeşi için istemedikçe (gerçek) iman etmiş olamaz.
(Buhârî , Îmân , 7; Müslim, Îmân , 71.)


15- Müslüman Müslüman "ın kardeşidir. Ona zulmetmez,
onu (düşmanına) teslim etmez.
Kim, (mümin ) kardeşinin bir ihtiyacını giderirse
Allah da onun bir ihtiyacını giderir.
Kim Müslümanı bir sıkıntıdan kurtarırsa, bu sebeple
Allah da onu kıyamet günü sıkıntılarının birinden kurtarır.
Kim bir Müslüman"ı(n kusurunu) örterse, Allah da Kıyamet günü
onu(n kusurunu) örter . (Buhârî , Mezâlim , 3; Müslim, Birr , 58.)


16- İman etmedikçe cennete giremezsiniz, birbirinizi sevmedikçe de (gerçek anlamda) iman etmiş olamazsınız.
(Müslim, Îmân , 93; Tirmizî , Sıfâtu "l-Kıyâme , 56.)


17- Müslüman, insanların elinden ve dilinden emin olduğu kimsedir. (Tirmizî , Îmân , 12; Nesâî , Îmân , 8.)


18- Birbirinize buğuz etmeyin, birbirinize haset etmeyin, birbirinize arka çevirmeyin;
ey Allah "ın kulları, kardeş olun. Bir Müslüman"a, üç günden fazla (din) kardeşi ile dargın durması helal olmaz.
(Buhârî , Edeb , 57, 58.)


19- Hiç şüphe yok ki doğruluk iyiliğe götürür. İyilik de cennete götürür.
Kişi doğru söyleye söyleye Allah katında sıddîk (doğru sözlü) diye yazılır.
Yalancılık kötüye götürür. Kötülük de cehenneme götürür.
Kişi yalan söyleye söyleye Allah katında kezzâb (çok yalancı) diye yazılır.
(Buhârî , Edeb , 69; Müslim, Birr , 103, 104.)


20- (Mümin ) kardeşinle münakaşa etme, onun hoşuna gitmeyecek şakalar yapma ve ona yerine getirmeyeceğin bir söz verme.
(Tirmizî , Birr , 58.)


21- (Mümin ) kardeşine tebessüm etmen sadakadır. İyiliği emredip kötülükten sakındırman sadakadır.
Yolunu kaybeden kimseye yol göstermen sadakadır. Yoldan taş, diken, kemik gibi şeyleri kaldırıp atman da senin için sadakadır.
(Tirmizî , Birr , 36.)


22- Allah sizin ne dış görünüşünüze ne de mallarınıza bakar. Ama o sizin kalplerinize ve işlerinize bakar. (Müslim, Birr , 33; İbn Mâce , Zühd , 9; Ahmed b. Hanbel , 2/285, 539.)


23- Allah "ın rızası, anne ve babanın rızasındadır. Allah "ın öfkesi de anne babanın öfkesindedir. (Tirmizî , Birr , 3.)


24- Üç dua vardır ki, bunlar şüphesiz kabul edilir: Mazlumun duası, misafirin duası ve babanın evladına duası. (İbn Mâce , Dua, 11.)


25- Hiçbir baba, çocuğuna, güzel terbiyeden daha üstün bir hediye veremez. (Tirmizî , Birr , 33.)


26- Sizin en hayırlılarınız, hanımlarına karşı en iyi davrananlarınızdır. (Tirmizî , Rad `, 11; İbn Mâce , Nikâh, 50.)


27- Küçüklerimize merhamet etmeyen, büyüklerimize saygı göstermeyen bizden değildir. (Tirmizî , Birr , 15; Ebû Dâvûd , Edeb , 66.)


28- Peygamberimiz işaret parmağı ve orta parmağıyla işaret ederek: "Gerek kendisine ve gerekse başkasına ait herhangi bir yetimi görüp gözetmeyi üzerine alan kimse ile ben, cennette işte böyle yanyanayız" buyurmuştur. (Buhârî , Talâk, 25, Edeb , 24; Müslim, Zühd , 42.)


29- (İnsanı) helâk eden şu yedi şeyden kaçının. Onlar nelerdir ya Resulullah dediler. Bunun üzerine: Allah "a şirk koşmak, sihir, Allah "ın haram kıldığı cana kıymak, faiz yemek, yetim malı yemek, savaştan kaçmak, suçsuz ve namuslu mümin kadınlara iftirada bulunmak buyurdu. (Buhârî , Vasâyâ, 23, Tıbb , 48; Müslim, Îmân , 144.)


30- Allah "a ve ahiret gününe imân eden kimse, komşusuna eziyet etmesin. Allah "a ve ahiret gününe imân eden misafirine ikramda bulunsun. Allah "a ve ahiret gününe imân eden kimse, ya hayır söylesin veya sussun. (Buhârî , Edeb , 31, 85; Müslim, Îmân , 74, 75.)


31- Cebrâil bana komşu hakkında o kadar çok tavsiyede bulundu ki; ben (Allah Teâlâ ) komşuyu komşuya mirasçı kılacak zannettim. (Buhârî , Edeb , 28; Müslim, Birr , 140, 141.)


32- Dul ve fakirlere yardım eden kimse, Allah yolunda cihad eden veya gündüzleri (nafile) oruç tutup, gecelerini (nafile) ibadetle geçiren kimse gibidir. (Buhârî , Nafakât, 1; Müslim, Zühd , 41; - Tirmizî , Birr , 44; Nesâî , Zekât, 78.)


33- Her insan hata eder. Hata işleyenlerin en hayırlıları tevbe edenlerdir. (Tirmizî , Kıyâme , 49; İbn Mâce , Zühd , 30.)


34- Mü"minin başka hiç kimsede bulunmayan ilginç bir hali vardır; O"nun her işi hayırdır. Eğer bir genişliğe (nimete) kavuşursa şükreder ve bu onun için bir hayır olur. Eğer bir darlığa (musibete) uğrarsa sabreder ve bu da onun için bir hayır olur. (Müslim, Zühd , 64; Dârim", Rikâk , 61.)


35- Bizi aldatan bizden değildir. (Müslim, Îmân , 164.)


36- Söz taşıyanlar (cezalarını çekmeden ya da affedilmedikçe) cennete giremezler. (Müslim, Îmân , 168; Tirmizî , Birr , 79.)


37- İşçiye ücretini, (alnının) teri kurumadan veriniz. (İbn Mâce , Ruhûn, 4.)


38- Bir Müslüman"ın diktiği ağaçtan veya ektiği ekinden insan, hayvan ve kuşların yedikleri şeyler, o Müslüman için birer sadakadır. (Buhârî , Edeb , 27; Müslim, Müsâkât , 7, 10.)


39- İnsanda bir organ vardır. Eğer o sağlıklı ise bütün vücut sağlıklı olur; eğer o bozulursa bütün vücut bozulur. Dikkat edin! O, kalptir. (Buhârî , Îmân , 39; Müslim, Müsâkât , 107.)


40- Rabbinize karşı gelmekten sakının, beş vakit namazınızı kılın, Ramazan orucunuzu tutun, mallarınızın zekatını verin, yöneticilerinize itaat edin . (Böylelikle) Rabbinizin cennetine girersiniz. (Tirmizî , Cum "a, 80)

[inzar]

Ahlakı belirleyen kretiri iyi tespit etmek lazım..ahlakı şekillenme eğer ki içinde bulunduğun aile,diğer bireylerle ilişki vede toplumsal yaşam ile bütünleşiyorsa o zaman ahlak belirli dogmalarla kişide zuhur eder.bu kuralların kalıcılığını ise kişinin o ortamdaki yaşamı ile devamlık sağlar.yani ahlak bir açıdanda diğerlerine benzeme süreci ile kişiyle özdeşir.
*bölgesek ahlak herkesin bulunduğu konum ,yer ve kültürel yapı ile oluşur.ailelerimizden bize aktaralın ahlak buna bir örnektir.

*evrensel ahlak ın vazgeçilmez unsurlar ise insan olmakla ve insanın haklarıyla sınırlanmıştır.
.
*dinin ve inanmanın insana öğretmiş olduğu ahlak anlayışını belirleyen ise kabul gördüğü din ile şekillenir insanda..ama inanç ve ahlak arasındaki ilişki ve bağ diğer ahlaksal kurallarıda içinde barındırır.ve bu ilişkinin temelini oluşturan sağlam nokta ise inançtaki emirlerin daima ahlaksal düzenin oluşturmaktan yana kişiyi iyie ve iyi olmaya yönlendirmesidir..
bu iyi olmaya davet diğer tüm dinlerin içinde vardır.yani her kutsal din kişinin yaşamı ile ahlaksal bir çizgi üzerinde yürümeye davet eder.yalan söyleme,kişiyi öldürme,haksızlık yapma,ırzı koru,vs.bunlar dindeki cennet ve cehennem kavramlarıyla pekiştirilen kurallardır.
*en üstün ahlak.bu ise bizim dinimizde var olan en temiz haldir.Peygamberimiz aracılığı ile ve son dinin içinde bulunmamız ile bizlere kul ve insan olmak açısından bilmemiz gereken ve tüm ahlaksal diye kabul edilen kuralların aslında bu din ile son bulup yeniden şekillendirildiğini bildiren, bir doğrular ve iyiler yumağıdır.
20- (Mümin ) kardeşinle münakaşa etme, onun hoşuna gitmeyecek şakalar yapma ve ona yerine getirmeyeceğin bir söz verme.
(Tirmizî , Birr , 58.)

21- (Mümin ) kardeşine tebessüm etmen sadakadır. İyiliği emredip kötülükten sakındırman sadakadır.
Yolunu kaybeden kimseye yol göstermen sadakadır. Yoldan taş, diken, kemik gibi şeyleri kaldırıp atman da senin için sadakadır.
(Tirmizî , Birr , 36.)

22- Allah sizin ne dış görünüşünüze ne de mallarınıza bakar. Ama o sizin kalplerinize ve işlerinize bakar. (Müslim, Birr , 33; İbn Mâce , Zühd , 9; Ahmed b. Hanbel , 2/285, 539.)

23- Allah "ın rızası, anne ve babanın rızasındadır. Allah "ın öfkesi de anne babanın öfkesindedir. (Tirmizî , Birr , 3.)

24- Üç dua vardır ki, bunlar şüphesiz kabul edilir: Mazlumun duası, misafirin duası ve babanın evladına duası. (İbn Mâce , Dua, 11.)

25- Hiçbir baba, çocuğuna, güzel terbiyeden daha üstün bir hediye veremez. (Tirmizî , Birr , 33.)

26- Sizin en hayırlılarınız, hanımlarına karşı en iyi davrananlarınızdır. (Tirmizî , Rad `, 11; İbn Mâce , Nikâh, 50.)

27- Küçüklerimize merhamet etmeyen, büyüklerimize saygı göstermeyen bizden değildir. (Tirmizî , Birr , 15; Ebû Dâvûd , Edeb , 66.)

sıryaninde bizlere sunmuş oldu hadislerede bakınca bu ahlakın ne denli hayat ve bireysel ilişkilerdede alakı olduğunu görebiliyoruz..islam hem kişiyi kendinden sorumlu tutarken,hemde islam ile toplumsal,sosyal ve evrensel ahlakında yolunu belirlemektedir.işte bizda hasıl olması gereken hal bu ahlak üzerinde yürümektir..
Prygamberimizin davetide bu ahlak üzerine oldu ,vedasıda..Hutbesini okuryen karşılaştığımız tek nokta inaç ile ahlakı bir tutmamız.hutbe ile yine toplumsal huzurun oluşumunu ahlaksal ve bireysel düzenlemeye bağlıyor.faiz haramdır,haksız yere can kıymayın..şu dört şeyi yapmayın.Allah a ortak koşmayın,yalan söylemeyin,harama uzanmayın,zina etmeyin.
acizana paylaşımımız saygılar.

[karlofca61]

Ahlak, ALLAH tarafından verilmiş bir nimettir. geliştirene numutlu........

[Emekdar Üye]

Kısa bir cevap olacak ama aile + çevre + karakter meselesi hepsi bundan ibaret.

[Emekdar Üye]

Ahlak denince aklıma Kuran ı kerim ve Kainatın efendisi gelir..

Zaten buda olması gerekendir... insan yaşantısı bu ik kaynak dairesinde oluşturmalıdır..

""Ben Güzel Ahlakı Tamamlamak İçin Gönderildim"" Hadisi şerifi ile de Efendimizi örnek almamız gerektiği sabittir..

Kainat bir sanat, kainatın Efendisi bir sanat, Kainatın Efendisinin Ahlakı sanat...

Yani ahlaklı yaşamak bir sanat....

Efendimizin ahlakı nasıldı?? sıryani hocam sağolsun yine hadislerle bunları sıralamıştır.

ve yine sıryani demiş ki ;

Efendim iz”i (S.A.V.) anlamak ve yaşamak ve onun ahlakıyla ahlaklanmak Nasibiylesin Rabbim bizlere ..amin ...

bi hürmetil taha ve yasin...

[NUR]

ahlaklı yaşamak ahir zaman ümmeti olarak bir sanattır bence.ama sanat olmamalı,görevimiz olmalıdır.şöyle ki etrafımızda o kadar uyarıcı varken ahlaklı olabilmek ,ahlakı bozulmadan kalabilmek,bunlardan etkilenmemek zor bir iş olsa gerek.ama ecri de bir o kadar büyük...

[eşrefoğlu]

Ahlak vicdani bir ''tercih'' olmanın yanında, işin birde sosyolojik cephesi vardır ki, bu bizzat Allah ve Resulünün emrettiği ölçüler içinde yaşamayı ifade eder..Ahlak ferdi ilgilendirdiği kadar cemiyetide ilgilendirir...Yani bir kontrol müessesesidir...Ahlak, en ideal şekliyle ''iyiyi, sırf iyi olduğu için tercih etme iradesi'' olarak tarif edilse bile, gerçekte cemiyetlerin ahlakında, korkuların, ümit ve menfaatlerin, alkış ve yuhaların, ceza ve mükafaatlerin rolü vardır..

Mesela bazı insanlar ''korku hatırına'' ahlaklı davranmak zorundadır..Bunlardan jandarma, polis, kanun ve ceza korkusunu kaldırınız birer canavar kesilirler..

Bazı insanlar, menfaatlerini ve çıkarlarını zedelememek için, ahlaklı görünürler...

Bazı insanlar, davranışlarını cemiyetin alkış ve yuhasına göre ayarlarlar..Bunlar iyiyi iyi olduğu için değil, cemiyete yaltaklanmak için tercih ederler..

İslam ahlakında müminin niyeti amelinden üstün sayılmıştır..Bu sebepten, İslamda ahlak, her türlü korkunun, ümid ve menfaatin, alkış ve yuhanın ötesinde, iyi olan davranışı sırf Allah rızasını kazanmak için tercih etmektir...