|
Konu Kimliği: Konu Sahibi _bülbül_,Açılış Tarihi: 21 Ocak 2009 (22:31), Konuya Son Cevap : 04 Nisan 2024 (10:05). Konuya 61 Mesaj yazıldı |
| LinkBack | Seçenekler | Değerlendirme |
25 Ocak 2009, 22:34 | Mesaj No:11 |
Durumu: Medine No : 1390 Üyelik T.:
16 Nisan 2008 | Cvp: size göre hüzün nedir? Hüzün... Gönlün derûni ve bir o kadar da ulvî misafiri Sinsi sinsi girer kalplere de divâne eder insanı Ah, hüzün!.. Deli dostum!.. İnsan, hüzünlü olduğu sürece olgunlaşır. Hüzün yoksa, insanı içten içe yakan, yaktığı gibi bir o kadar da olgunlaştıran dert yoksa eğer, o zaman, evet işte o zaman gaflet dehlizinde yok olma riski belirir. Hüzün ve aşk. İki samimi dost. Bakıldıkça birbirinden ayırt edilemeyen iki yüce dost. Âh, insan!.. İnsan ne kadar gariptir ki kendisini mecnun eden bu müptelânın kendisinden ayrılmasını istemez. Yanmak ister hüznün kucağında. İmdi, rahat durmak varken niye başını derde sokasın, niye hüzün ummanında yok olasın, diye bir sual aklını meşgul edebilir ?. Hüznü taşıyan/yaşayan insan bilir ki ne kadar hüzünlü olursa bir o kadar aşktan tat alacaktır. Sevgiliyi anarak ve onun hüznüyle yaşayarak geçirilen vakitler en güzel vakitlerdir muhakkak. Yukarıdaki soruyu cevapla(ya)mayacağım. Çünkü aynı dili konuşanlar değil aynı duyguları paylaşanlar anlaşabilirler. Hüzün nedir, neden insan hüzün ister, gibi soruların cevabını ancak ve ancak yaşayanlar bilir. Bu noktada Dücane Cündioğlu´nun şu söyledikleri ne kadar doğru değil mi: "Duygularınızı açıkladığınızda, muhatabınız aynı duyguların tecrübesine sahip değilse, o duyguları hiç tanımıyorsa, ifadelerinizden hareketle duygularınızı kesinlikle anlamayacaktır. Fakat duygularınızın tecrübesine sahipse, siz sussanız, açıklama yapmasanız bile muhatabınız sizi anlamakta hiç zorluk çekmeyecektir." Ah dostum! Şimdi tek söyleyeceğim, eğer, hüzün nedir, diye aklına bir sual gelecek olursa, onu dışarıda değil de bilakis kendinde ara. İşte o zaman hüznü anlamakla kalmayacak, onun yakıcılığında olgunlaşacaksın. Eğer, rahat durmak varken niye başımı hüzünle meşgul edeyim, diyorsan, unut gitsin bu dediklerimi.
__________________ ''Gönlüm Sükût-u Ezber Eyledi...!'' |
26 Şubat 2009, 16:42 | Mesaj No:12 |
Cvp: size göre hüzün nedir?
Hüzün medine çöllerinde yanlız kalmakmış Herkes sevgiliye kavuşurken gaflet narına yanmakmış Hüzün en sevgiliye hasret kalmakmış | |
07 Mart 2009, 15:42 | Mesaj No:13 |
Cvp: size göre hüzün nedir?
Bazen gidebilmektir ne kadar sevsen de Bazen git dyebilmetir istemeye istemeye Arkanı dönüp bakamamaktır çoğu zaman | |
21 Mart 2009, 21:57 | Mesaj No:14 |
re: size göre hüzün nedir?/medineweb
Üzülme! Üzülebiliyorsan bir kalbin var demektir. Kalpsizler üzül(e)mezler ki. Ne mutlu sana ki, üzülebiliyorsun. Dokunan var demek ki kalbine. Ya dokunulmasaydı kalbine. Ya hüznün gönül toprağını karmasına izin verilmeseydi. Demek ki gözden çıkarılmadın. Demek ki sen hâlâ bir umut tarlasısın. Yorum: Üzülmek bence kalp işinden çok iman işi. Yeryüzündeki milyarlarca insanın da kalbi var ama çoğu üzülmüyor. O imandır ki kalbi kalıp olmaktan çıkarır, kalp eyler. Üzülme! Üzülüyorsan, Biri var ki cılız varlığını düştüğü çamurdan kaldırmak istiyor. Onun için dokunuyor kalbine. Kıymetini bil ki, üzmeye değer görüyor seni. Hüzünlerin kalbinin toprağını allak bullak ediyorsa, sen ekilmeye layık bir topraksın demektir. Kaygıların vuruşuyla tuz buz oluyorsa taş katılığında büyüttüğün güvencelerin, yarılan göğsüne umut fidanları dikiliyor demektir. Yorum: Bu paragraf bana Aşık Veysel'in "Benim sadık yarim kara topraktır." sözünü hatırlattı. Eskiden alimler sağlıklı olmalarından şüphelenip, Rabb'im beni unuttu mu acaba, derlermiş. Üzülme! Yüzün yerde geziyorsan, ellerin boynuna sarılı ise, içini ısıtacak haberlerin mürekkebi damlıyor olmalı ömrünün defterine. Kar yağıyorsa güvendiğin dağlara, yarının ovalarında rengârenk çiçeklerin olacak demektir. Hırçın fırtınalar sarsıyorsa sevinçlerinin zirvesini, rüzgârlar dövüyorsa umudunun yamaçlarını, bir yüce dağsın sen demek ki, az bekle, eteğinden serin pınarlar akmaya başlayacak demek ki... Yorum: Bu paragraf umut dolu, söyleyecek söz bulamıyorum, çölde su bulmuş gibi sevindirdi beni. Üzülme! Üzülüyorsan, şımaramazsın. Kibrin kirli tuzağına düşemezsin. Kendini beğenmişliğin çamuruna dolaşmaz ayakların. Uzak geçersin isyanlı yollardan. Heveslerinin ardı sıra düşüp nisyan uçurumlarının başına sürüklenmezsin. Seni Biri yakınlığına çağırıyor demek ki... Gözden çıkarmamış olmalı seni. Yorum: Evet üzüntüler şımarmamı hep engelledi, küçükten büyüdüm. Üzüntü şer değil bazen hayırmış demek ki... Üzülme! Üzülüyorsan, bir kutlu teselli kapısının önünde bekletiliyorsun demektir. Gözlerini kaldır vefasız dünyanın eşiğinden. Gönlünün elinden çıkar sebeplerin boş avuntularını. Umudunu kes sahte doymalardan. Yüreğini küstür coşkulardan. Kapı açıldı açılıyor demektir. Yorum: Öyle ya üzülme olmadan sevinmenin ne demek olduğunu nereden bileceğiz? Bu paragrafın harfleri yağmur damlaları gibi rahmet yağdırdı mahzun kalplere Üzülme! Üzülüyorsan, kaybedeceğin bir şeyler var demek ki... Kaybedeceği bir şeyi olanlar çoktan kazanmışlardır. Eline geçmeyenleri saymakla tüketme nefesini, elindekileri saymaya başla. Hepsini saysan bile, nefesini saymaya nefesin yetmeyecek demektir. Bak işte zenginsin. Yorum: Bu paragraf zenginliğimi haykırıyor adeta. Doğru ya hep sahip olmak istediğimiz şeyleri sayıyoruz da sahip olduklarımızı saymıyoruz. En değerli şeyimiz ise imanımız, ancak ve ancak onu kaybetmekten korkmalıyız. Üzülme! Seni bir "İşiten" var. Seni senin kendini bile sevmenden önce O sevdi seni. Senin kendini bile bilmediğin unutuş kuyularından çekip çıkardı seni. Çektiğin acılara habire meşgul çalan telefonlar gibi kör ve sağır değil O. Yüreğinin her yangınına O yetişiyor. Ayrılıklarına ve sıkıntılarına metal soğukluğundaki plazalar gibi umursamaz değil O. Yitirdiklerinin hepsini sana iade edeceğine söz veriyor. Sevdalarına ve özlemlerine çok seçenekli sınav kâğıtları gibi tatsız ve tuzsuz formüller sunmuyor. Seni herkesten çok anlıyor, seni senin kendini düşündüğünden çok düşünüyor. Gözyaşlarınla imzalayasın istiyor yakarışlarını. Bir ebedî çerçevenin içinde, gösterişsiz bir kullukla fotoğraflamak istiyor seni. Dağılıp giden ömür kırıntılarının arasından sıcacık bir kardelen ümidi devşiresin istiyor. Keyfinin çatlak kabuklarının arasından sonsuz teselli pınarları akıtmak istiyor. Yorum: Meşgul çalan telefon benzetmesi çok güzel. "Allahu Ekber!" "Elhamdülillah" denmez de ne denir Rabb'imizin bize düşkünlüğüne. Bir de biz O'na hakkıyla kul olabilsek... Üzülme! Varlığının tenine çiziktir her hüzün. Varlığından haber verir üzüntün. Hatırlar mısın, bir zamanlar hatırlanmaya değer bir şey bile değildin? Hiç umursanmadan çöpe atılabilecek kirli bir su iken sen, yüzüne bir tek O baktı. Kimselerin arayıp sormadığı, önemseyip adını bir kenara yazmadığı o günlerde, senin adını ilk O andı. Hatırını bildi. Seni yanına aldı. Hep yanında oldu. Sen seni unutup da başını yastığa koyduğunda bile, seni her defasında sabaha çıkardı. Sen Onu defalarca unuttun ama O seni asla unutmadı. Yorum: Her hüzün, imanımızı içten içe yiyen bir elma kurdu gibi sanki. Bir de bakıyoruz ki üzüntüden geriye adını bile anmak istemediğimiz hastalıklar kalmış hediye. Sonra? Sonra o hüzün bizde kalsa iyi, çürük elmanın sepetteki diğer elmaları çürüttüğü gibi biz de hastalığımızla başkalarını üzüyor, çürütüyoruz. Rabb’imiz bizi sevindirmek istiyor varederek, bak Ben seni yarattım, senin Rabb’inim, sevinmedin mi seni yarattığıma, diyor her üzüldüğümüzde. Beni tanımak istemez misin, diyor ve ne acı ki bazı kulları yaşantılarıyla bu soruya “Hayır, boşver, sonra” diye karşılık veriyor. “Veyl” onlara… Üzülme! O'nun en sevdiği kulu da yalnız kaldı. Taşlandı. Sürüldü. Yaralandı. Aç susuz kaldı. Yuvasına uzaktan gözleri yaşlar içinde baktı. Mağarada yapayalnız ve korunmasızdı. Senin gibi üzülen yol arkadaşına sonsuz müjdeler veren tebessümüyle fısıldadı: "Lâ tahzen, innAllahe meânâ." Yorum: Efendimiz’in başına gelenler beni hep teskin etmiştir. Onun örnekliğiyle sabretmeye daha bir gayret etmişimdir. Bence O, biz kardeşlerine hâlâ “Lâ tahzen, innAllahe meâna.” diyor, duyabiliyor muyuz? Üzülme! Kaldır yüzünü yerden. Omuzlarından sarsıp kendine getirmek istiyor seni Sevgili. "Rabbin sana küsmedi ki..." Gözlerinin içine içine bak sevdiklerinin. "Rabbin seni unutup yalnız bırakmadı ki..." Yorum: Tek dileğim, Rabb’ime olan sevgimin günahlarıma kefaret olması. Yoksa vallahi ne bu dünyada yüzümü yerden kaldırabilirim ne de ahirette O’nun (c.c.) cemaline bakabilirim… | |
21 Mart 2009, 22:46 | Mesaj No:15 |
re: size göre hüzün nedir?/medineweb
sevmek Sevilip sevilmediğini bilmeden hemde Sevmek Öylesine değil ha ölesiye sevmek Sevmek Seven sevdiğinin yanında iken Sevdandan gurbete düşmek Sevmek gülü sever gibi Ama gülü sevmeden önce dikenleri ile gönlü kanatmak Kanayan kalbin acısından sevgiyi unutacak kadar sevmek Hüzün sevmenin diğer adıdır | |
21 Mart 2009, 23:02 | Mesaj No:16 |
re: size göre hüzün nedir?/medineweb
hüzün... güzel dile getirmişsiniz arkadaşlar, fotoğraflar ayrı bir hava katmış...
__________________ EN GÜZEL AŞK: ALLAH! | |
21 Mart 2009, 23:04 | Mesaj No:17 |
re: size göre hüzün nedir?/medineweb
Hani bunalırsın Yeter artık haykıracağım herşeyi dersin de Boğazına düğümlenir aşkların heyecanların duyguların Susturamazsın beni gönlüm deyip söze başlamak istersin de konuşamazsın anlatazsın Konuşamadıkların yakar için Ebubekir gibi yanarsın Deryalar yetmez ya bu yangına İki üç kelimeyi anlatmazsın ya Gönlünü çıkarıp kymak istersin masaya İşte ben işte gönlüm demek istersin de Diyemezsin Hüzün ............ | |
22 Mart 2009, 18:26 | Mesaj No:18 |
Durumu: Medine No : 9 Üyelik T.:
14Haziran 2007 | re: size göre hüzün nedir?/medineweb ''Bak''mayı bilen gözde hüsün ''duy''mayı bilen kalpte hüzün bitmez...! Bir yanımız hep hüzün! Bir yanımızda hep sevda! Bir yanımız hep umut! Bir yanımızda hep dua! Bir tutam hüzünle başlar aslında her şey...ve dualarla devam eder durduraksız..hüzünlü dualarla çıkılır sonra yola... Yüreğine Sağlık |
22 Mart 2009, 20:44 | Mesaj No:19 |
Durumu: Medine No : 6969 Üyelik T.:
10 Şubat 2009 | re: size göre hüzün nedir?/medineweb
hüzün bazen ikliminden hiç çıkmak istemedigim bir atmosfer bazende içinde istesemde çıkamadıgım boguldugum bir haldir ....emegine yüregine saglık...
__________________ Doğru zamanda yapılan yanlış ,yanlış zamanda yapılan doğrudan evladır.. |
22 Mart 2009, 21:08 | Mesaj No:20 |
re: size göre hüzün nedir?/medineweb
Bu bir hüzün türküsüdür Yanık gönül duygusudur Her vicdana sızı veren Bir sancının öyküsüdür Yürek dayanmaz acıya Çare yok mu bu sancıya Birlik olup elverilsin Başa gelen bu yazgıya | |
Konuyu Toplam 1 Kişi okuyor. (0 Üye ve 1 Misafir) | |
Benzer Konular | ||||
Konu Başlıkları | Konuyu Başlatan | Medineweb Ana Kategoriler | Cevaplar | Son Mesajlar |
KURANA GÖRE HAYAT NEDiR... | bilinmez | Konular İle İlgili Ayetler | 6 | 15 Temmuz 2023 18:48 |
Size Göre Kolay ve Zor Olan/Medineweb | FECR | Forum Etkinlileri | 56 | 06 Mart 2023 10:36 |
Haftanın Konusu/ Size Göre Sanal Alem Nedir? | Esma_Nur | Hafta'nın Konusu | 4 | 22 Ocak 2021 21:53 |
Burcunuza Göre Hayattaki Amacınız Nedir? | Esma_Nur | Komik Paylaşımlar | 27 | 30Haziran 2014 15:48 |
Bilardo oynamanın dinimize göre hükmü nedir? | KuM TaNeSi | Soru Cevap Arşivi | 1 | 13 Aralık 2012 19:58 |
.::.Bir Ayet-Kerime .::. | .::.Bir Hadis-i Şerif .::. | .::.Bir Vecize .::. |
|