Huzuru Arıyorum, Hep Meşgul Çalıyor

[Mihrinaz]

Huzuru Arıyorum, Hep Meşgul Çalıyor

Bu aralar ve aslında tüm zamanlarda aradığım ve aradığımız hey aynıydı aslında...
'Huzur'u arıyorum meşgul çalıyor
'Huzur'u arıyoruz meşgul çalıyor
'Huzur'u arıyor meşgul çalıyor...
Dinlediğim şarkılarda,
Okuduğunuz tüm kitaplarda,
Görebildiğin bütün gözlerde aradığın,
aradığım , aradığımız hep oydu aslında...
'Huzur'u arıyorum meşgul çalıyor...
Hep meşgul bir türlü ulaşamıyorum,
Bazen yeni yakılmış bir sigaranın isli dumanında
Bazen ruhumu delip geçen bir melodinin ucunda,
Bazen uçurum kıyısında, bazen bir kadının saçlarında..
Bazen bir ölünün ardında...
'Huzur'u arıyorum meşgul çalıyor...
Büyüyünce kaybettiğim çocukluk kentimdeki sokaklarda arıyorum..
Arayanlar bulanlardır, ama aslında hiç kimse aradığını bulamamıştır...
Burasıda işte öyle bir dünyadır.
Ve birden aklımın her zerresine balyozlarla inen o gerçek..
'Burası dünya '...
içimin engelebi yamaçlarında yankılanıyor bir ses...
'Aradığınız huzura şu an ulaşılamıyor,
Lütfen iyi bir insan olun ve aramaya devam edin,
Belki cennete gidince ulaşırsınız...'
Yeise düşmeden aramaya devam ediyorum..
Aramazsam kalben ölürüm, biliyorum..

Ibrahim Inecik

[Mihrinaz]

Bütün hüzünlerin adını “insan” koyuyoruz, sabrın adını “zorluk”, ferahlığın ise “uzak”... Bunca mükemmel yaratılmış kâinâttan ilham alamadan umutsuzluğa kapılıyoruz. Yaratan’ın “Gel!” çağrısını unutuyor, O’nunla muhabbet ederek kudretin tek sahibine sıkıntıları emanet etmeyi erteliyoruz. O huzurun lezzetini, rûh bizden daha iyi biliyor, ancak mühürlü dilimizle mânevî tedavilere setler çekiyoruz.


Yanlış numara ararsaniz ( huzuru başka yer/şeylerde) ulaşamazsiniz. Ya meşgul yada ulaşılmazdir. Halbuki ki;


بِذِكْرِ اللَّهِ تَطْمَئِنُّ الْقُلُوبُ

Dikkat edin, kalbler ancak Allah'ı anmakla huzura kavuşur.(Rad 28)