|
Konu Kimliği: Konu Sahibi Kara Kartal,Açılış Tarihi: 07 Mayıs 2021 (13:47), Konuya Son Cevap : 02 Şubat 2025 (22:08). Konuya 11 Mesaj yazıldı |
![]() ![]() |
| LinkBack | Seçenekler | Değerlendirme |
![]() | Mesaj No:11 | |
Durumu: ![]() Medine No : 62825 Üyelik T.:
12 Ekim 2023 | ![]() Alıntı:
Çözüm ise, unutmamak kısaca. Ve unutmamanın yolu da, öne çıkan her gündeme yüzümüzü dönmemekte. Bu bir odak kaybıdır, bu bir güç bölünmesidir. Bu görülmediği sürece de, birlik olmadan hiçbir başarının olmadığı gibi, bu konuda da başarı gelemez. Bu arada, canı acıyan kişilerin böyle konuları daha çok umursaması anlaşılır. Ancak, zaten bu da böl/parçala/yönet taktiğinin sonucudur. Bugün sizin bu işe sinirlenişiniz gibi, öte yanda bir emekli emeklilik hakları yüzünden sinirleniyor, bir diğeri sma vb hastalıklara destek bulamadığı için, bir diğeri hayvan haklarına takılmış orada kızgın... Yani bakıyorum, herkes canını acıtan yerde uğraşıyor. Bu kişilerin bu alanlarda bu denli uğraşması, aynı zamanda diğer alanlarla uğraşmadığının da kanıtıdır. Kısaca kafayı bir konuya takıp, zehir gibi o alanlarda uğraşan her zaman belli bir miktar insan hep oluyor. Peki ama çözüm üretilebiliyor mu? Hayır, çünkü bir sürü gündem içinde, aynı gündeme takılan her zaman az sayıdadır. Oysa ki değişim için çok sayıda insanın bir araya gelmesi şarttır. İşte benim çağrım da, tam olarak buna. Ben STK'ların bile, yoğun çalışmalarına rağmen, bölünmüş olmasını mantıklı bulmayan biri olarak; bizler gibi bir STK gönüllüsü bile olmaksızın, her ahlaksızlık ve ihmal haberinin ardınca birkaç hafta kafa yormasını hiç hiç mantıklı bulmuyorum, çünkü: bu da unutulacak? Gücümüz böyle böyle bölünüyor: hedeflerimiz bölünmüş, hassasiyetlerimiz parçalanmış; birimizin can acısı ötekimizin "çok üzücü, Allah kolaylık versin" sözü ile geçiştirildiği sürece "hiçbirimizin faydasına bir sistem" gelmeyecek. Sonuç olarak tek bir çözüm var: ya herkes, ortak bir hedefte kilitlenir ve bunu çözmeye çalışır; veya, geçmiş yıllarda ne görüyorsak, aynısı daha da artarak devam eder. Çünkü bakıyorlar ki olaylarda tepkiler hep az bir kesimden, ve sadece canı yanan kıvranıyor, diğerlerinin umurunda değil; "öyleyse biz de kısım kısım can acıtırız" diyorlar. Not: Yazı boyunca bir kaç kez aklıma Filistin, Doğu Türkistan gibi desteksiz kalan Müslüman halklar geldi. Onlara zulüm edilirken, kalan ülkeler sadece "Allah yardımcıları olsun" dedi. Bunlar büyük çapta, SMA veya atamalarda eziyet gören gençlerimiz de küçük çaplarda benzer kaderi yaşıyorlar. Canı doğrudan yanmayan herkes "Allah yardımcıları olsun" diyor. Ve, birliğin önemi anlaşılmadığı sürece işte bunlar değişmez. "Safımız belli olsun", bu güzel, ancak birlik olmadığı sürece işte bu hiçbir şeyi değiştirmeyecek. İlgili ayet neydi? "Şüphesiz, bir toplum kendi durumunu değiştirmedikçe Allah onların durumunu değiştirmez." işte aynen öyle...
__________________ Rahman ve Rahim olan Allah'ın adıyla "Andolsun biz bu Kur’an’ı, iyice anlaşılıp öğüt alınabilmesi için kolaylaştırdık. O halde düşünüp öğüt alacak kimse yok mu?" [Kamer Suresi 17, 22, 32 ve 40. Ayetler] | |
![]() |
![]() | Mesaj No:12 |
Medineweb Baş Editörü Durumu: ![]() Medine No : 14593 Üyelik T.:
15 Kasım 2011 | ![]()
Düzene itirazını "geceyi aç geçiripte kılıcına davranmayanın aklından şüphe ederim" diyerek dile getiren emevi saltanatının kapısında bize de birkaç kemik düşer mi acaba diye köpeklik edenlerden olmamış, "gökkubbenin altında ve yeryüzünün üstünde ondan daha doğru sözlü kimse yoktur.” hadisinin muhatabı şerefli, izzetli tarihin ilk devrimcisini içinize çeke çeke okuyun. Kokuşmuş zamanlarda temiz hava gibi bir hayat. Böylesi iktidarlar ve yalakalarınin dünyasında nasıl nefes alırsın, nasıl dik durursun, nasıl direnmelisin'in en güzel örneği.. Ne olursa olsun, hangi zaman dilimi, hangi kral, saray, yönetim olursa olsun onurlu, namuslu bir yaşamı herşeyin üstünde tutmanın bedeli bu dünyada eza gelebilir ama hayat bu dünyadan ibaret değil. Öyle sananlarin dünyasında kendinize yer bulma savaşına girmek yersiz. İnadına emek, inadına namuslu ve takvalı yaşam, inadına izzetli onurlu duruş, inadına insan kalmak ve inadına Allah için harcamak, infak etmek, inadına erdemli ve imanının gereği ameller(salih) yapmak. Çokluk, kemik yarışı varsın onların olsun. “çoklukla övünmek sizi, kabirlere varıncaya kadar oyaladı.” (tekasür 1-2) “sonra o gün nimetlerden mutlaka hesaba çekileceksiniz.”(tekasür 8) Hz. Ali'nin Rebezede sürgünde iken Ebu Zer'e söyledikleri: Ey ebuzerr : Bunlar dünyaları için senden korktular, sen ise Allah için dinin için onlardan korktun. Onları kendisini, senden korktukları şeyle başbaşa bırak. Ve sen kendisi için onlardan korktuğun şeye dön. Onlar engellemeye çalıştığın şeye ne kadar da muhtaçtırlar ve onların seni engellemesine çalıştıklaırı şey senin için ne kadar da gereksizdir.!.. Eğer sen onların dünyasını kabul etseydin seni severlerdi ve bir şey elde etmek isteseydin , seninle sorunları olmazdı...
__________________ ~~~ Bilmediklerimi Ayaklarımın Altına Alsam Başım Göğe Ererdi ✒~ ![]() |
![]() |
![]() |
Konuyu Toplam 1 Kişi okuyor. (0 Üye ve 1 Misafir) | |
![]() | ||||
Konu Başlıkları | Konuyu Başlatan | Medineweb Ana Kategoriler | Cevaplar | Son Mesajlar |
Sana ne kadar tutkunsam, o kadar yorgundum/Mustafa Cilasun | Mustafa CİLASUN | Makale ve Köşe Yazıları | 2 | 03 Şubat 2025 13:38 |
Ne Kadar Çok Hatirlatirsak O Kadar Yeridir/Unutulan Sünnetler | Mihrinaz | Hadis-i Şerif | 2 | 09 Aralık 2024 10:44 |
Bugüne kadar | Nebevi Sevda | Nebevi Sevda/Kişisel | 0 | 23 Nisan 2024 00:45 |
Ne kadar bilgiliyiz ? | Arın | Kıssalar-Hikayeler-Nasihatler | 1 | 07 Mayıs 2021 18:50 |
Ne kadar sabırlısın YA RAB!!! | TÜRKcan | Şiirler ve Şairler | 7 | 02 Nisan 2014 21:49 |
.::.Bir Ayet-Kerime .::. | .::.Bir Hadis-i Şerif .::. | .::.Bir Vecize .::. |
|