İÇİMİZE GİREN BAZI YANLIŞ İTİKATLARIN KAYNAĞI YORUM SİZLERİN...

[HALUK GÜMÜŞTABAK]

İÇİMİZE GİREN BAZI YANLIŞ İTİKATLARIN KAYNAĞI YORUM SİZLERİN...

Bir arkadaşımın bana sorduğu soruları size aktaracağım ama sorusunu yazarak sizlere Tevrat’tan ve İncilden alıntı yaparak yorumsuz sunmak istiyorum. Sizlerin düşünmesini istediğim konu, acaba günümüzde kutsal kitaplarda yazan bu çok ince ve açık bir şekilde yazan detaylar neden KURANDA YAZMIYOR. Herkes kendi nefsinde bu değerlendirmeyi yapsın, arzu eden kardeşimizle tek başlıklar açarak konuşabiliriz.

Soru: Bizlere kadınlarımızın ay halinde(regli) kirli sayılacağı ve oruç tutup ibadet yapamayacağı öğretildi. Ben kurana baktığımda asla böyle bir yasak görmedim ama günümüzde elde bulunan Tevrat ta bu durumdaki kadın kirli sayılır diyor. Bu durumda Tevratamı inanacağız, yoksa Allahın koruması altındaki ve bizleri sorumlu tutacağını söylediği Kurana mı?

TEVRATTAN ALINTIDIR
BÖLÜM 12

Lev.12: 1 RAB Musa'ya şöyle dedi:
Lev.12: 2 "İsrail halkına de ki, 'Bir kadın hamile kalıp erkek çocuk doğurursa, âdet gördüğü günlerde olduğu gibi yedi gün kirli sayılacaktır.
Lev.12: 4 Kadın kanamasından paklanmak için otuz üç gün bekleyecek. Pak sayılması için geçmesi gereken bu günler doluncaya dek kutsal bir şeye dokunmayacak, tapınağa girmeyecek.
Lev.12: 5 Ancak, kız çocuk doğurursa, âdet gördüğü günler gibi iki hafta kirli sayılacaktır. Kanamasından paklanmak için altmış altı gün bekleyecektir.


Yine bana sorulan bir soruda başın örtülmesi konusunu soran bir arkadaşım Kuranda kadın saçını örtmelidir namahremdir açıklamasını göremediğini ama İncilde apaçık yazdığını söyleyip, bu durumda hangisine inanmamız gerektiğini bana sormuştu. Ben yine yorumsuz sizlere bahsedilen İncilden alıntı yapıp yorumu sizlere bırakıyorum.

İncil den alıntıdır; (Pavlusun mektupları)
1.Korintliler 11:

5 Ama başı açık dua ya da peygamberlik eden her kadın, başını küçük düşürür. Böylesinin, başı tıraş edilmiş bir kadından farkı yoktur.
6 Kadın başını açarsa, saçını kestirsin. Ama kadının saçını kestirmesi ya da tıraş etmesi ayıpsa, başını örtsün.
7 Erkek başını örtmemeli; o, Tanrı'nın benzeri ve yüceliğidir. Kadın da erkeğin yüceliğidir.
8 Çünkü erkek kadından değil, kadın erkekten yaratıldı.
9 Erkek kadın için değil, kadın erkek için yaratıldı.
10 Bu nedenle ve melekler uğruna kadının başı üzerinde yetkisi olmalıdır.
11 Ne var ki, Rab'de ne kadın erkekten ne de erkek kadından bağımsızdır.
12 Çünkü kadın erkekten yaratıldığı gibi, erkek de kadından doğar. Ama her şey Tanrı'dandır.
13 Siz kendiniz karar verin: Kadının açık başla Tanrı'ya dua etmesi uygun mu?
14 Doğanın kendisi bile size erkeğin uzun saçlı olmasının kendisini küçük düşürdüğünü, kadının uzun saçlı olmasının ise kendisini yücelttiğini öğretmiyor mu? Çünkü saç kadına örtü olarak verilmiştir.


Yine aynı doğrultuda sorulan soruda kuranda geçen helal ve haram konuları ile günümüzde inandığımız helal ve haramların uyuşmadığını, fakat Tevrat’ta geçen helal ve haram listesinin neredeyse birebir uyuştuğunu söyleyen arkadaşımız ne kadar halıdır dersiniz? Bakın bu konuda Tevrat’tan bir alıntı daha vermek istiyorum.


TEVRATTAN ALINTILAR;
Eti Yenen ve Yenmeyen Hayvanlar
(Yas.14,3–21)

BÖLÜM 11

Lev.11: 1 RAB Musa'yla Harun'a şöyle dedi:
Lev.11: 2 "İsrail halkına deyin ki, 'Karada yaşayan hayvanlardan şunların etini yiyebilirsiniz:
Lev.11: 3 Çatal ve yarık tırnaklı, geviş getiren hayvanların tümü.
Lev.11: 4 Ancak geviş getiren ve çatal tırnaklı olan hayvanlardan etini yememeniz gerekenler şunlardır: Deve geviş getirir, ama çatal tırnaklı değildir. Sizin için kirli sayılır.
Lev.11: 5 Kaya tavşanı* geviş getirir, ama çatal tırnaklı değildir. Sizin için kirli sayılır.
Lev.11: 6 Tavşan geviş getirir, ama çatal tırnaklı değildir. Sizin için kirli sayılır.
Lev.11: 7 Domuz çatal ve yarık tırnaklıdır, ama geviş getirmez. Sizin için kirli sayılır.
Lev.11: 8 Bu hayvanların etini yemeyecek, leşine dokunmayacaksınız, sizin için kirlidir.
Lev.11: 9 "'Suda yaşayan hayvanlardan şunların etini yiyebilirsiniz: Denizde, akarsularda yaşayan pullu ve yüzgeçli canlıların etini yiyebilirsiniz.
Lev.11: 10 Denizdeki ve akarsulardaki bütün pulsuz ve yüzgeçsiz canlılar -suda toplu halde yaşayanlar ve ötekiler- sizin için iğrenç sayılır.
Lev.11: 11 Bunlar sizin için iğrenç sayılacak. Etlerini yemeyecek, leşlerinden tiksineceksiniz.
Lev.11: 12 Suda yaşayan bütün pulsuz ve yüzgeçsiz canlılar sizin için iğrenç sayılacak.
Lev.11: 13 "'Tiksindirici kuşların etini yemeyecek, şunları iğrenç sayacaksınız: Kartal, kuzu kartalı, kara akbaba,
Lev.11: 14 çaylak, doğan türleri,
Lev.11: 15 bütün karga türleri,
Lev.11: 16 baykuş, puhu, martı, atmaca türleri,
Lev.11: 17 kukumav, karabatak, büyük baykuş,
Lev.11: 18 peçeli baykuş, ishakkuşu, akbaba,
Lev.11: 19 leylek, balıkçıl türleri, ibibik, yarasa.
Lev.11: 20 "'Dört ayaklı ve kanatlı böceklerin hepsi sizin için iğrençtir.
Lev.11: 21 Ama dört ayaklı ve kanatlı olup ayaklarını sıçramak için kullanan bazılarının etini yiyebilirsiniz.
Lev.11: 22 Şunları yiyeceksiniz: Bütün çekirge türleri, küçük çekirge, cırcırböceği, ağustosböceği.
Lev.11: 23 Öbür dört ayaklı, kanatlı böceklerin hepsi sizin için iğrenç sayılır.
Lev.11: 24 "'Sizi kirletecek şeyler şunlardır: Aşağıdaki hayvanların leşine dokunan akşama kadar kirli sayılacaktır.
Lev.11: 25 Kim aşağıdaki hayvanların leşini taşırsa giysilerini yıkayacak ve akşama kadar kirli sayılacaktır.
Lev.11: 26 Çatal tırnaklı ama tırnağı yarık olmayan ve geviş getirmeyen her hayvan sizin için kirlidir. Bunlara dokunan da kirlenmiş sayılır.
Lev.11: 27 Dört ayaklı hayvanlardan pençelerini yere basarak yürüyenler sizin için kirlidir. Bunların leşine dokunanlar akşama kadar kirli sayılacaktır.
Lev.11: 28 Bunların leşini taşıyanlar giysilerini yıkayacak ve akşama kadar kirli sayılacaktır. Çünkü bu hayvanlar sizin için kirlidir.
Lev.11: 29–30 "'Küçük kara hayvanları içinde sizin için kirli sayılanlar şunlardır: Gelincik, fare, bütün kertenkele türleri -geko, varan, duvar kertenkelesi, düz keler- bukalemun.
(kutsalkitap. tk)


Yorum sizlerin her kez hesabı kendisi verecektir. SAYGILARIMLA Haluk GÜMÜŞTABAK

[Linkler Ziyaretçilere Kapalıdır.Giriş Yap Veya Üye Olmak için TIKLAYIN...]

[kebuter]

bahsettiginiz konunun kuranda yazmadigi gibi bir durum soz konusu degildir, kuran kadinin adet donemini bir hastalik hali olarak degerlendirir (necaset olarak ele almaz). zaten incil ve tevrattan alinti verdiginiz ayetlere bakilinca da ilahi kelam olduklari yonunde suphe uyandiriyor ki muharref kitaplar kapsaminda olmasi ve kuranin acikca bu kitaplari hukumleri ile neshettigini aciklamasi da bu kitaplara da bakmak gibi bir ihtiyaci bertaraf etmektedir.
eti yenen hayvanlar: gevis getiren tum hayvanlar yenilir, zaten fikih bunlari detayiyla acikliyor.
kadin peygamber olmamistir, zaten pavlus hiristiyanligi da ilahi hicbir yon tasimamaktadir. basin ortunmesi konusunda nur suresi yeterli miktarda sinir belirtmistir. fazla bir aciklamaya zaten gerek kalmiyor.[/align]

[EbdA]

Size bir soru soracağım bu sorudan sonra yazıma devam etmek istiyorum.

Allah Resulu Allah'ın istemediği birşeyi yapar mı veya emreder mi?

[HALUK GÜMÜŞTABAK]

Bu soruyu bana sorduysanız elbette Allah ın resulü rabbin istemediği bir şeyi istemesi yada yapması mümkün değildir. İşte burada dikkatli olmamız gereken konu. Bizlere bir rivayete göre diye gelen ve bu sözler peygamberimizin sözüdür dedikleri sözlerin acaba hangileri gerçekten peygamberimizin sözüdür? Bizlerin dikkatli olması gerektiği konuda burada. Çünkü aynı konularda mezheplerde farklı ama hepside peygamberimizin hadisidir diyorlar. Bu durumda hakem yani danışılacak kaynak ne olmalıdır? Eğer kaynak Kuran diyorsak sorun zaten çözülecek demektir. Yok hayır herşey kuranda yazmaz onun hükmünü kuranda bulamayız bunu kuran dışından peygamberimiz hükmetmiştir diye inanıyorsak işte ozaman bunun garantisini kim verecek yada hangi mezhebin sözlerine inanacağız gibi karışık bir durum çıkıyor ortaya. Bende diyorumki kurana uyan her söz peygamberimizin sözüdür onu alalım baş tacı yapalım. Uymayan sözler ise peygamberimizin adı kullanılan ve onu alet eden sözlerdir kabul etmeyelim diyorum. Daha doğrusu ben öyle yapıyorum başkasınada elbette karışamam herkez kendisinden sorumludur. Selametle