|
Konu Kimliği: Konu Sahibi su damlası,Açılış Tarihi: 18 Ocak 2012 (15:18), Konuya Son Cevap : 01 Ocak 2013 (14:23). Konuya 6 Mesaj yazıldı |
| LinkBack | Seçenekler | Değerlendirme |
18 Ocak 2012, 15:18 | Mesaj No:1 |
Durumu: Medine No : 13055 Üyelik T.:
18 Aralık 2010 | >>>Bülbülün Güle Aşkı<<< >>>Bülbülün Güle Aşkı<<< Hergün geçtiği o yolda, sayısız güllerin bulunduğu bir de bahçe vardı bülbülün. Kiminle geçse o bahçenin yanından; yanındakiler güllerin büyüsüne kapılıp, güllerin ne kadar güzel olduğundan bahsederdi. O ise aldırış etmeden “Alt tarafı gül işte” der geçerdi bahçenin yanından. Güllere bakmazdı bile. Sevmek istemezdi gülleri. Solardı çünkü güller, terkederdi bir süre sonra. Ha! Bir de dikenleri vardı güllerin. Batırırlardı dikenlerini sevenlerine hiç acımadan. Bir gün geçiyorken bülbül yine o bahçenin yanından yalnız başına, gayri ihtiyari dönüp baktı herkesin hayran kaldığı güllere. Evet sayısız gül vardı o bahçede ve güzel bir ahenk oluşturmuşlardı. “Sana ne” dedi kendi kendine. Sahip olamayacağı güzelliklerden uzak durmaya çalışırdı çünkü. Yüzünü çevirirken bülbül, gözüne bir gül takılıverdi. Onca gülün arasında duruyordu. Gözleri kilitlendi ona görür görmez, “Alt tarafı gül işte” diyemedi dili bu kez. Olduğu yerde durdu, bakakaldı. Korktuğu başına gelmişti. Elde edemeyeceklerinden uzak durması gerektiği aklına geliyor ama bunu kabullenemiyordu. Neydi farklı olan? Ne vardı ki onda, bülbülü kendisine hayran bırakan? Benzese de hepsi birbirine, gözleri ve yüreği ile ayırabiliyordu onu diğerlerinden. Ama gözlerini ayıramıyordu bülbül, o gülden. O an “Kendine gel” dedi ve istemeye istemeye ayırdı gözlerini. Gözlerine hükmetmişti ama kalbine hükmedemiyordu. Anlam veremiyordu bir türlü. Onca gülün arasından seçtiyse onu bir sebebi olmalıydı. Aşk bu muydu? Gün boyu onu düşündü. Gece uyutmadı hasreti. Bir daha görememe korkusu büyüdü içinde. Daha fazla duramazdı görmeliydi onu bir kez daha. Yine o bahçenin kenarında uzaktan uzağa seyretti gülünü ertesi gün doyasıya. Evet, onun gülüydü o artık. Bir başkasının olmasına tahammülü yoktu. Her gün o bahçeye gidiyordu, geceleri ise gülünü hayal ediyordu. Güzel hayalleri güzel planları vardı gülü için. Bir gün sevdiğini söyleyecekti gülüne, gülü de onu sevecekti. Mutlu olacaklardı elbet beraber oldukları sürece. Zarar verebilecek herşeyden koruyordu gülünü. Küçücük vücudunun yettiğince yardım ediyordu gülüne. Susuz kalmaması için bulutlara, gülünü ayakta tutması için toprağa şarkılar söylüyordu hergün. Bulutla toprak yardım ettiler güle ellerinden geldiğince. Onlar da hayrandı çünkü bülbülün sesine. Bülbülün elinden gelen buydu; yardım edebilecek herkese şarkılar söylüyordu gülü için. Derken zaman geçti; onsuz olamıyordu artık bülbül, bir an olsun ayrı kalamıyordu. Hasret acısı, sabır taşından ağır gelmeye başlamıştı bülbülün küçük yüreğine. Uzaktan sevmek yetmiyordu artık. Sarılmalıydı ona, en güzel şarkıları söylemeliydi gülüne. Ama sevecek miydi gül onu. Sevgisine karşılık verecek miydi acaba. Çok sevse de, ortada bir gerçek vardı. Habersizdi gül bülbülden. Bülbül onu seviyor, her kötülükten koruyor, hatta yardım etmeleri için hergün, o güzel sesiyle dostlarına şarkılar söylüyordu. Ancak güllerin en güzeli bundan haberdar değildi henüz. Tüm cesaretini toplayıp bir gün, gülünün yanına gitti sonunda bülbül. “Ona bu denli yakın olmak... Ne güzel bir duygu...” diye düşündü. Hayallerinden biri gerçek olmuştu. Tüm hayallerini gerçekleştirmek için ise artık konuşmalıydı onunla. Ve sözlerine başladı o güzel sesiyle. Aşkını itiraf etti en güzel kelimelerle. Sesi o kadar güzeldi ki, güllerin en güzeli kayıtsız kalamadı bülbülün aşkına. İlk kıvılcımın çakmasına sebep olmuştu bülbülün sesi. İlk kıvılcımdan sonra, bülbülün o büyük aşkı, sonsuza dek sürecek sevgisi, gülün de onu ölesiye sevmesini sağladı. Her gün buluşuyorlardı. Bülbül gece gündüz, zamanının tümünü gülüyle geçirmeye başlamıştı. İşte hayalleri gerçek olmuştu sonunda bülbülün. Bu durum bülbülün sesine hayran dostlarını üzmeye başlamıştı. Artık onlara şarkı söylemiyordu bülbül. Ve bu durum kızdırdı bulut ile toprağı. Bize değer vermeyene biz hiç vermeyiz dediler. Kestiler güle yardımı. Suyunu kesti bulut, desteğini çekti toprak gülden. Bülbül ise habersizdi tüm olanlardan. Farkında değildi dostlarının kendisine yüz çevirdiklerinden. Onun gözü gülünden başkasını görmüyordu. O kadar kördü ki artık, gülünün ihtiyacları olduğunu bile göremez olmuştu. Unutmuştu güllerin ömrünün kısa olduğunu. Unutmuştu, gülünün bu kadar uzun yaşamasının bulut ve toprağın sayesinde olduğunu. Günler geçtikçe gül solmaya başladı. Bülbül anlam veremiyordu olanlara bir türlü. Gülü gözlerinin önünde soluyordu ve elinden birşey gelmiyordu. Unutmuştu güllerin solduğunu. Bu acıya hazırlamamıştı kendisini. Gülleri sevmemesinin nedenini unutmuştu. Aşkın gücü bunu unutmasını sağlamıştı. Kısa süre sonra soldu gül. Bülbül gözü yaşlı, doyasıya sarıldı gülüne son bir kez sıkı sıkı. Ancak unutmuştu... Dikenleri vardı güllerin. Daha önceden gülleri sevmemesine neden olan dikenleri unutmuştu. Batıyordu bülbülün minik vücuduna gülünün dikenleri. Ama o aldırış etmiyordu bile. Küçücük vücudundan sızan kanların ne önemi vardı ki artık sevdiği yanında yokken. Ölüm korkutmuyordu onu. Hatta ölmek istiyordu. Etrafındakilerin yardım etmesine izin vermedi. Gülünün toprağa serilmiş cansız vücudunun yanına uzandı bülbül ve yavaş yavaş kapandı gözleri. Hayatta karşısına çıkan güzellikleri ve aşkı yaşarken, bazı şeylerin ihmale gelmeyeceğini, sadece sevginin yetmediğini, özverinin de gerekli olduğunu anlamıştı artık bülbül son nefesini verirken. Ve her ne kadar bedelini hayatıyla ödeyecek olsada en ufak bir pişmanlık dahi duymuyordu bülbül. Bu aşk ona; sevgiliyi iyisiyle, kötüsüyle sevmesi gerektiğini öğretmişti. Dikene rağmen sevip kucaklamıştı gülünü. İşte o günden sonra bülbül ile gülün aşkı dilden dile dolaşır oldu. Bu aşk ile gülün güzelliği bülbülün sesi efsaneleşti ve geriye iki cansız küçük beden ile insanların alması için birkaç ders bıraktı.
__________________ "Bir yαrım αklın kuyusundα öbür yαrım αşkın kuytusundα... Cennet ve cehennem αrαsındα.Ucu sırαttαn geçen bir uçurum kenαrındα... Â'râftα..... Ârâfın dα αrαsındα...Ar ve αf yαrαsındα..." |
Konu Sahibi su damlası 'in açmış olduğu son Konular Aşağıda Listelenmiştir | |||||
Konu | Forum | Son Mesaj Yazan | Cevaplar | Okunma | Son Mesaj Tarihi |
TUZSUZ NAFiYE | Kurabiyeler | su damlası | 5 | 184 | 01 Kasım 2024 20:21 |
< Hangi şık > | Forum Oyunları | Esma_Nur | 31 | 2368 | 16 Nisan 2024 23:11 |
Patates Mantısı Nasıl Yapılır? | Salatalar | su damlası | 0 | 168 | 17 Mart 2024 18:01 |
Yalancı Tarhana Çorbası | Çorbalar | Kara Kartal | 3 | 205 | 17 Mart 2024 17:56 |
Fırında Patates Püreli Soslu Köfte Tarifi | Et Yemekleri | su damlası | 0 | 202 | 16 Mart 2024 15:39 |
18 Ocak 2012, 20:12 | Mesaj No:2 |
Durumu: Medine No : 4458 Üyelik T.:
19 Ekim 2008 | Cevap: >>>Bülbülün Güle Aşkı<<< Hayatta karşısına çıkan güzellikleri ve aşkı yaşarken, bazı şeylerin ihmale gelmeyeceğini, sadece sevginin yetmediğini, özverinin de gerekli olduğunu anlamıştı artık bülbül son nefesini verirken. Ve her ne kadar bedelini hayatıyla ödeyecek olsada en ufak bir pişmanlık dahi duymuyordu bülbül. Bu aşk ona; sevgiliyi iyisiyle, kötüsüyle sevmesi gerektiğini öğretmişti. Dikene rağmen sevip kucaklamıştı gülünü. İşte o günden sonra bülbül ile gülün aşkı dilden dile dolaşır oldu. Bu aşk ile gülün güzelliği bülbülün sesi efsaneleşti ve geriye iki cansız küçük beden ile insanların alması için birkaç ders bıraktı. Emeğine sağlık bacım güzel bir paylaşım olmuş
__________________ Birbirimize Fikirlerimiz uyuşmasa bile İNSAN olduğumuz için SAYGI duymamız lazım... Ne MUTLU MÜSLÜMANIM DİYENE.... |
18 Ocak 2012, 23:00 | Mesaj No:3 |
Durumu: Medine No : 13855 Üyelik T.:
22 Mayıs 2011 | Cevap: >>>Bülbülün Güle Aşkı<<<
Güzel bir makale okudum emeğine sağlık güzel insan.
|
19 Ocak 2012, 11:50 | Mesaj No:4 |
Durumu: Medine No : 13055 Üyelik T.:
18 Aralık 2010 | Cevap: >>>Bülbülün Güle Aşkı<<<
Okuyan gözlerinize sağlık ALLAH (cc) Razı olsun...
__________________ "Bir yαrım αklın kuyusundα öbür yαrım αşkın kuytusundα... Cennet ve cehennem αrαsındα.Ucu sırαttαn geçen bir uçurum kenαrındα... Â'râftα..... Ârâfın dα αrαsındα...Ar ve αf yαrαsındα..." |
01 Ocak 2013, 13:08 | Mesaj No:5 |
Durumu: Medine No : 13055 Üyelik T.:
18 Aralık 2010 | Cevap: >>>Bülbülün Güle Aşkı<<< GÜl Ve BÜlbÜl Çok eski zamanlarda birdelikanlı varmış... Bu delikanlı çok zengin bir ailenin kızına aşık olmus. Ama kız delikanlı fakir diye ona yüz vermiyormus. Genç bir yılbaşı gecesi bütün cesaretini toplamış ve kızı yılbaşı gecesi balosuna davet etmek için evine gitmis. Kapıyı genç kız acmış. Kıza kendisini yılbaşı gecesi balosuna davet etmeye geldiğini, birlikte dans etmek istediğini söylemis. Kız kabul etmis ama bir şartı varmıs. Ondan balo için diktirdiği elbisesinin yakasına takmak için kırmızı bir gül istemiş. Delikanlı sevinerek oradan ayrılmış. Hemen kızın istediği kırmızı gülü aramaya başlamış. Ama mevsimlerden kış olduğunu ve bu mevsimde bir gül bulamayacağını hic düşünememiş. Bütün çiçekçileri dolaşmış ama herkes ona kış mevsiminde gül arıyor diye deli gözüyle bakıyorlarmış. Genç çok üzgün bir şekilde evinin yolunu tutmus. Evine girerken bahçede henüz açmamış bir gül dalı görmüş ama üzerinde sadece dikenler varmış. Gözlerinden bir damla yaş süzülmüş. O sırada delikanlının bahçesine bir bülbül gelmiş. Delikanlının ağladığını gören bülbül buna çok üzülmüş. Sabaha kadar gül dalının başında bildiği en güzel şarkıları söylemiş bülbül. Bülbülün güzel sesinden etkilenen gül dalı sabaha doğru beyaz bir gül açmış. Oysa ki genç kırmızı bir gül istiyormus. Beyaz bir gülün açtığını gören bülbül göğsünü dikenlerden birine batırarak kanının akmasını sağlamış. Bülbülün göğsünden akan kanla beyaz gül kırmızı güle dönüşmüş. Sabah bahçesinde kırmızı bir gül açtığını gören genç gülü alarak kızın evine gitmiş. Kapıyı yine kız açmış. Kızın yeni elbisesinin yakasına altından yapılmış bir gül taktığını görmüş. Kıza istediği kırmızıi gülü getirdiğini, baloya birlikte gidip dans edeceklerini hatırlatmış. Oysa ki genç kız baloya kuyumcu bir gençle gideceğini yakasına da altından yapılmış bir gül taktığını söylemiş ve kapıyı kapatmış. Delikanlı çok üzgün bir şekilde oradan ayrılmış. Gözlerinden durmak bilmeyen yaşlar süzülüyormuş. Caddeden karşıya geçerken elindeki kırmızı gül yere düşmüş. Çamurlu ve karlı yolda arabaların altında ezilen gül kaybolup gitmiş. Genç üzgün şekilde evine dönerken bahçesinde gül dalının yanında yerde yatan bir şey görmüş. Hemen yanına gitmiş. Yerde gördüğü bir hiç uğruna canını veren fedakar bülbülmüş.........! "Alıntı"
__________________ "Bir yαrım αklın kuyusundα öbür yαrım αşkın kuytusundα... Cennet ve cehennem αrαsındα.Ucu sırαttαn geçen bir uçurum kenαrındα... Â'râftα..... Ârâfın dα αrαsındα...Ar ve αf yαrαsındα..." |
01 Ocak 2013, 13:25 | Mesaj No:6 |
Durumu: Medine No : 20510 Üyelik T.:
01 Ekim 2012 | Cevap: >>>Bülbülün Güle Aşkı<<<
yılın ilk güzel yazısını senin aracılığınla okudum tüm sene devamını bekliyorum emeğine sağlık ablacım
__________________ Derdi dünya olanin dünya kadar derdi olur... |
01 Ocak 2013, 14:23 | Mesaj No:7 |
Medineweb Baş Editörü Durumu: Medine No : 14593 Üyelik T.:
15 Kasım 2011 | Cevap: >>>Bülbülün Güle Aşkı<<< naptın su damlam, çok güzel,...oldum olası gül ve bülbül şiirlerini, hikayelerini,hep sevmişimdir...güzel gönlüne sağlık güle yazdım adını,bülbül duysa kıskanır yar aşkından divaneyim kim görse mecnun sanır
__________________ ~~~ Bilmediklerimi Ayaklarımın Altına Alsam Başım Göğe Ererdi ✒~ |
Konuyu Toplam 1 Kişi okuyor. (0 Üye ve 1 Misafir) | |
Benzer Konular | ||||
Konu Başlıkları | Konuyu Başlatan | Medineweb Ana Kategoriler | Cevaplar | Son Mesajlar |
Güle şikayet name | Sükutu-Ezber | Sükutu-Ezber | 0 | 05 Şubat 2018 23:10 |
Güle Güle Anne...:) | enderhafızım | Fıkralar-Hikayeler | 2 | 11 Ekim 2013 15:50 |
Güle Bahçıvan Gerek!!! | Ene Garip | Tasavvuf-Tarikat | 0 | 15 Kasım 2012 15:46 |
.......güle benzer | AşıkıZehra | Şiirler ve Şairler | 6 | 24 Ocak 2009 21:02 |
Aşkı kimseye sorma ...Aşkı kendine sor... | TÜRKcan | Makale ve Köşe Yazıları | 0 | 01 Kasım 2008 00:21 |
.::.Bir Ayet-Kerime .::. | .::.Bir Hadis-i Şerif .::. | .::.Bir Vecize .::. |
|