|
Konu Kimliği: Konu Sahibi MERVE DEMİR,Açılış Tarihi: 10 Nisan 2009 (09:17), Konuya Son Cevap : 10 Nisan 2009 (09:17). Konuya 0 Mesaj yazıldı |
| LinkBack | Seçenekler | Değerlendirme |
10 Nisan 2009, 09:17 | Mesaj No:1 |
Temizlikte suyun önemi Temizlikte suyun önemi SULARIN HÜKMÜ Kur'ân-ı Kerîm'de Allah'ın insanı ve diğer canlıları sudan yarattığı (el-Enbiyâ 21/30, en-Nûr 24/45, el-Furkan 25/54), temizlenme dahil birçok hik*mete mebnî olarak gökten temiz su indirdiği (el-Bakara 2/22, 164, el-Enfâl 8/11, el-Furkan 25/48) belirtilerek suyun yeryüzündeki varlıkların hayatı açısından önemine ve aslî temizlik aracı olduğuna işaret edilir Hz Peygam*ber'in hadislerinde de yine su ile temizlenmenin önemi sıklıkla vurgulanarak durgun ve akarsuların, yağmur, kaynak, deniz ve göl sularının maddî ve hükmî temizlikte kullanılmasıyla ilgili temel açıklamalar yer alır Durgun ve akarsuların temizliğinin sağlanması ve korunması, bu konuda önerilen ted*birler, getirilen yasaklamalar hadis kültüründe önemli bir yekün tutar Suların temiz sayılması ve temizleyici olması(hükmî temizlikte kullanıla*bilmesi) konusunda fıkıh literatüründe yer alan ayrıntılı bilgiler, yukarıda sözü edilen hadislerin ışığında müslüman toplumların asırlar boyunca olu*şan bilgi ve tecrübe birikimlerinin ürünüdür Hanefî fıkıh kültüründe su, doğal su özelliğine sahip olup olmaması yönüyle mutlak ve mukayyet su, yenilenme ve akıcılık özelliğine göre de durgun ve akarsu kısımlarına ayrılır Sularla ilgili pratik bilgiler, literatürde bu ayırım ve adlandırma içinde veril*meye çalışılır Mutlak Su - Mukayyet Su Yaratıldığı tabii halini koruyan, mahiyetini değiştirecek başka maddeler karışmamış suya mutlak su denilir Yağmur, kar, deniz, ırmak, kaynak ve kuyu suları normalde böyledir Mutlak suyun üç özelliği ve iki tabiatı vardır Özellikleri, rengi, kokusu ve tadıdır; iki tabiatı da inceliği ve akıcılığıdır Öte yandan mutlak su, temiz ve temizleyici olup olmama yönüyle beş kısma ayrılır Suyun temizleyici sayılması, abdest ve gusül gibi hükmî temizlik aracı olabilmesinin câiz oluşunu, temiz sayılması ise diğer maddî temizlik ve kullanım aracı olabilmesini ifade eder 1 Rengi, kokusu ve tadı bozulmamış, içine pis bir madde karışmamış, kullanılması mekruh ve şüpheli hale gelmemiş sular hem temiz hem de te*mizleyici sayılırlar Tabiatta normal halde bulunan mutlak sular kural olarak böyledir İnsanın, at, deve, sığır, koyun ve keçi gibi eti yenen hayvanların ve kuşların artığı sular da, bu sulara maddî bir pislik bulaşmadığı sürece kural olarak hem temiz hem temizleyicidir 2 Temiz ve temizleyici olmakla birlikte kullanılması mekruh olan sular: Tavuk gibi eti yenen, kedi gibi eti yenmeyen evcil hayvanların, çaylak, do*ğan gibi yırtıcı kuşların artığı sular böyledir Hz Peygamber kedi hakkında "O pis değildir, çünkü aranızda dolaşıp duran yaratıklardandır" (Ebû Dâvûd, “Tahâret”, 38) buyurarak bunlardan sakınmanın imkânsızlığına işaret etmiş*tir Eti yenmeyen yırtıcı kuşların gagaları kemik olduğundan, artığı sular diğer yırtıcı hayvanlarınkinden farklı görülmüştür Bu tür sularla abdest almak veya gusletmek mekruhtur Ancak normal su bulunmadığında bu sular hem abdest ve gusül gibi hükmî temizlikte hem de maddî temizlikte kullanılabilir 3 Abdest, gusül gibi hükmî temizlikte kullanılmış olan sular (mâ-i müsta‘mel), maddî bakımdan temiz olsalar bile ikinci defa hükmî temizlikte kullanılamaz Fakihler bu suların temizleyici olmadığını söylerken bunu an*latmak istemişlerdir Ancak fakihlerin çoğunluğu aslî özelliklerini kaybet*memesi ve maddî bir kirlilik de taşımaması kaydıyla kullanılmış suyu temiz sayar ve bu suyun maddî temizlikte kullanılabileceğini söyler Bazı fakihle*rin ise ihtiyatla hareket edip kullanılmış suları dinen necis su grubunda mü*talaa ettiği görülür Bu görüş ayrılıkları suyun kıt olması halinde kullanıla*bilecek bazı ruhsatlar içermesi sebebiyle faydadan hâlî değildir Abdestsiz veya cünüp olan kimsenin suyu almak veya sıcaklığına bakmak amacıyla elini suya sokmasıyla bu su kullanılmış sayılmaz 4 Temiz ve temizleyici olmayan sular: İçine pislik düştüğü kesin olarak veya galip zan ile bilinen –tanımı aşağıda gelecek olan– az miktardaki sular ile içine düşen pislikten dolayı rengi, tadı veya kokusu bozulan büyük su birikintileri ve akarsular böyledir Köpeğin, eti yenmeyen vahşi hayvanların artığı sular da temiz değildir 5 Eşek ve eşekten doğan katırın artığı suların hükmî temizlikte kullanı*lıp kullanılmayacağı ise şüphelidir Temiz su bulunmadığında bunlarla ab*dest ve gusül alınır ve ayrıca teyemmüm yapılır İçine temiz bir maddenin katılmasıyla incelik ve akıcılığını kaybeden mutlak sulara veya tabii bir oluşumla meydana gelip özel bir isimle anılan sulara "mukayyet su" tabir edilir Gül suyu, meyve suyu, maden suyu, diğer helâl meşrubat türleri veya içinde nohut, mercimek benzeri temiz şeylerin pişmesiyle incelik ve akıcılığını kaybeden sular böyledir Mutlak sular temiz ve temizleyicilik özelliğini kaybetmediği sürece hem maddî pisliğin temiz*lenmesinde hem de hükmî temizlikte kullanılabilirken mukayyet sular, nor*mal su bulunmadığı zaman sadece maddî temizlikte kullanılabilir Hanefîler dışındaki diğer mezheplerde sular genellikle 1 Temiz ve te*mizleyici sular, 2 Temiz fakat temizleyici olmayan sular, 3 Temiz olmayan yani necis sular şeklinde üç kısma ayrılarak incelenirse de, bu konuda ge*nellikle tecrübe ve gözleme dayalı bilgiler kullanıldığından mezhepler ara*sında kayda değer bir görüş farklılığı yoktur Durgun Su – Akar Su Suyun durgun veya akar olması, durgun ise miktarı, o suyun temiz ve temizleyici olma özelliğini belirlemede etkin rol oynar Akar sular ile büyük havuz niteliğindeki durgun sular üç temel vasfından biri değişmedikçe yani rengi, tadı veya kokusu bozulmadıkça içine düşen bir pislikten dolayı temiz ve temizleyicilik özelliğini yitirmez Buna karşılık küçük havuz niteliğindeki durgun sular, içine bir pislik düşmekle üç temel vasfında değişme olup ol*madığına bakılmaksızın temiz ve temizleyici olmaktan çıkar Kural bu ol*makla birlikte büyük ve küçük havuz ayırımında nasıl bir ölçünün kullanıla*cağında fıkıh mezhepleri arasında görüş farklılıkları vardır Hanefîler'e göre durgun suyun derinlik ve hacminden çok yüzey genişliği önemlidir Hanefî*ler'e göre su, avuçlandığında elin dibe değmeyecek derinlikte olması kay*dıyla, yüzeyinin yaklaşık olarak 50 m2 olması, Şâfiî ve Hanbelîler'e göre ise hacminin iki kulle (yaklaşık 206 litre) ve daha fazla miktarda olması halinde büyük havuz hükmünü alır Mâlikîler'e göre ise normal abdest ve gusül suyu kabının alacağı su az su hükmündedir Fakihlerin bu konudaki yaklaşım ve kıstasları dikkatlice incelendiğinde, onların hem suyun aslî özelliğini korumasına önem verdikleri hem de içine küçük bir pislik düştü diye bol miktarda suyun kullanılamaz olmasını önle*mek istedikleri görülür Böyle olunca suyun teminindeki kolaylık ve zorluk, suya düşen pisliğin tür ve miktarı da göz önünde bulundurulmak kaydıyla, mezheplerin bu konudaki farklı görüşlerinin bir ruhsat olarak değerlendirile*bileceği, kişilerin kendi kültür, imkân hatta kalbî mutmainlikleri açısından bu ruhsatlardan birini seçebileceği söylenebilir Diğer yandan suyun temel özelliklerinde bir bozulma olduğunda veya yapılan bilimsel incelemeler ve laboratuvar tahlilleri sonunda insan sağlığı ve çevre için zararlı olduğu tesbit edildiğinde bu suyun kullanımının dinen de câiz olmayacağı açıktır Çünkü insanın sağlık, güvenlik ve huzur içinde yaşaması dinin genel hedeflerinden biri olduğu gibi bilimin de ana gayesini oluşturur Bu sebeple fıkıh kitapla*rında suyun maddî ve hükmî temizlikte kullanılabilmesi için aranan şartlar, suyun kullanımının dinî hükmüyle ilgili nihaî bir ölçü ve çözüm olarak değil, fertlere günlük yaşayışlarında kolaylık sağlamayı ve ortalama bir ölçü ge*tirmeyi amaçlayan öneri ve katkılar olarak anlaşılmalıdır Nitekim madenî kaplara konup güneşte ısıtılan suyun kullanımını bazı fakihlerin mekruh gördüğü, bunu söylerken de bu tür suların sağlığa zararlı olduğu noktasın*dan hareket ettikleri bilinmektedir Böyle olunca suyun temizliği konusunda fıkıh kültürümüzdeki bu tür yaklaşımları ilke ve amaç yönüyle değerlendirip günümüzdeki teknolojik gelişmelerden, arıtma ve tahlil imkânlarından ve pozitif bilimin sonuçlarından âzami ölçüde yararlanmak vazgeçilmez bir önem taşımaya başlamıştır | |
Konu Sahibi MERVE DEMİR 'in açmış olduğu son Konular Aşağıda Listelenmiştir | |||||
Konu | Forum | Son Mesaj Yazan | Cevaplar | Okunma | Son Mesaj Tarihi |
Başbakan Recep Tayyip ERDOĞAN ülke tv Canlı... | Videolar/Slaytlar | Medine-web | 1 | 2872 | 23 Ağustos 2013 00:41 |
İran Emperyalizmi | Makale ve Köşe Yazıları | Medine-web | 6 | 3614 | 26 Ocak 2013 22:53 |
gerekli gereksiz bir şiir.. | Makale ve Köşe Yazıları | MERVE DEMİR | 0 | 3259 | 06 Aralık 2012 10:48 |
olmamış kayınbiradere mektup :) | Komik Paylaşımlar | Allahın kulu_ | 10 | 7668 | 03 Kasım 2012 23:19 |
İslamın kurtuluşu bilinçlenme ile mümkündür | Makale ve Köşe Yazıları | Esadullah | 11 | 7165 | 02 Ekim 2012 21:16 |
Konuyu Toplam 1 Kişi okuyor. (0 Üye ve 1 Misafir) | |
Benzer Konular | ||||
Konu Başlıkları | Konuyu Başlatan | Medineweb Ana Kategoriler | Cevaplar | Son Mesajlar |
Suyun Elem Hali (Gözyaşı) | Nesli_Nur | Makale ve Köşe Yazıları | 2 | 07 Nisan 2018 04:31 |
Çicek ile suyun hikayesi... | Emekdar Üye | Kıssalar-Hikayeler-Nasihatler | 2 | 07 Nisan 2018 04:26 |
pet şişelerdeki suyun zararları/Medineweb | fedra | Tıbbı Nebevi ve Alternatif Tıp | 0 | 30 Eylül 2015 22:06 |
suyun gizli mesajı /medineweb | mehmet akif2 | Çocuk ve Aile Sağlığı | 4 | 30 Ocak 2014 21:10 |
Suyun Kaldırma Kuvveti | AŞK'ÜL İSLAM | Fıkralar-Hikayeler | 9 | 12 Ekim 2012 01:32 |
.::.Bir Ayet-Kerime .::. | .::.Bir Hadis-i Şerif .::. | .::.Bir Vecize .::. |
|