|
Konu Kimliği: Konu Sahibi melis,Açılış Tarihi: 21 Ağustos 2008 (16:31), Konuya Son Cevap : 21 Ağustos 2008 (18:18). Konuya 3 Mesaj yazıldı |
| LinkBack | Seçenekler | Değerlendirme |
21 Ağustos 2008, 16:31 | Mesaj No:1 |
Kılınan Namazda Gelen Vesvese ve Çaresiiİ..Mutlaka bu sorunu yaşayanlar okusun! Kılınan Namazda Gelen Vesvese ve Çaresiiİ..Mutlaka bu sorunu yaşayanlar okusun! Soru selamün aleyküm namazlardan sonra hep evham geliyor ve şüpheleniyorum daha sonra namazı tekrarlıyorum şüphelendiğim için bu ise külfet veriyor evham şeytandandır ancak bunu içimde önlemenin yolunu bilmiyorum. bazen Allah C.C. Gafuru Rahim diyorum ve o şekilde bırakıyorum. ancak yine de beynimi kemiriyor sanki. bana ne tavsiye ne tavsiye edersiniz. cevap:Vesvese bir şeytan işidir, şeytandan kaynaklanan bir musibettir. Şeytanın kalbi kurcalaması, karıştırmasıdır. Şeytanın tek hedefi kalbdir. Tek emeli, kalbi bozmak, onu işe yaramaz hale getirmektir. Neden kalb şeytanın hedef tahtasıdır? Cevabı Kur'ân'-dan alalım: "Bilin ki, Allah kişinin kalbine ondan daha yakındır."(1) "Kim Allah'a iman ederse, Allah onun kalbine hidayet verir."(2) "Kalbler ancak Allah'ın zikriyle huzura kavuşur."(3) "İmanlarına iman katmak için mü'minlerin kalblerine sükûnet ve emniyet veren Odur."(4) size imanı sevdirdi, onu kalblerinize benimsetti."(5) "Mü'minler o kimselerdir ki, Allah'ın adı anıldığı zaman kalbleri titrer."(6) Kalb hakkında yüzlerce âyetten sadece mealini verdiğimiz bu birkaç âyette kalbin şu özelliklerini öğreniyoruz: 1. Allah kalbe yakındır. 2. Allah kalbe hidayet verir. 3. Kalb Allah'ın zikriyle huzura kavuşur. 4. Allah kalbe sükûnet ve emniyet verir. 5. Allah imanı kalblere benimsetir Evet, kalb imanın merkezi, zikrin merkezi, hidayetin merkezi, sükûn ve huzurun merkezi ve bütün duygularımızın merkezidir. Şeytan ise mü'mindeki bütün bu güzelliklerin düşmanıdır. Mü'mini bunlardan mahrum kılmak için elinden gelen düzenbazlıkları, hileleri ve oyunları yapar. Bunun için bütün mesele kalbi şeytanın hilelerinden uzak tutmaktır. Yoksa kalb bir kere bozuldu mu, bütün beden ve duygular bozulur. Hadis-i şerifte ifade edildiği gibi, "Dikkat ediniz! Bedende bir et parçası vardır; o düzeldiğinde bütün beden düzelir, o bozulduğunda da bütün beden bozulur." Vesvese ilk defa şüphe şeklinde gelir. Şeytan önce şüpheyi kalbe atar. Ancak kalb hemen tepki gösterir, savunmaya geçer. Fakat savunmayı bırakır, kabul ederse, şeytan birinci atışta hedefe isabet ettirmiş demektir. Fakat kalb kabul etmezse, orada bir iz bırakır, sonunda bir pus, bir leke oluşturur. Bir süre sonra hayal aynasına bazı pis düşünceler yansır, edebe aykırı bazı çirkin görüntüler oluşur. Zaten bu görüntü ve leke kalbin hırçınlaşıp feryat etmesine, sıkılıp daralmasına kâfi gelmiştir. Sonunda "Eyvah!" diyerek ilk hastalık mikrobunu kapmış olur ve ümitsizliğe düşüverir. Vesvese mikrobunu kapan insan, kalbinin Rabbine karşı edepsizlikte bulunduğunu sanır, telaşa kapılır, titrer ve birdenbire heyecan dalgası bedeninin her yanım sarar. Bütün duygular yaralanmıştır, kalb penceresi puslanmış görüntüler netliğini kaybetmiştir. İnsan bu halden kurtulmak için çırpınıp durur. Ancak kalbinin gerçek sesine, yani kalbe gelen melek ilhamına kulak vermediğinden bir an için kendini boşlukta hisseder ve neticede huzurdan kaçar, gaflete dalar. Evet, artık iyice mikrop kalbi sarmıştır. Bu anda insan bîçaredir, çaresizdir. Kurtuluş yollarını, tedavi çarelerini arar. Bu yaranın merhemi ve ilacı nedir? Birinci tedavi: Bu durumda en önemli mesele, heyecana yenilip telâşa kapılmamaktır. Böyle bir vesveseye kapılan insan telaşa düşmemeli, endişe etmemelidir. Telâş ve endişeye sebep olan şeyin gerçekte var olması gerekir. Oysa kalbe ve hatıra gelenler, birer hayal ürününden başka I birşey değildir. Hayalden geçen çirkin şeylerin bir değeri, bir önemi yoktur. Üstelik insana bir zarar da vermez. Bunun için insanın küfre iten şeyleri hayal etmesi onu küfre götürmediği gibi, edebe aykırı birşeyi düşünmesi de E edepsizlik olmaz. Çünkü bir şeyin hayalden geçirilmesi bir l karar ve hüküm sayılmaz. Bundan dolayı insanı bağlamaz, iyiliğinin veya kötülüğünün delili sayılmaz, hakkında bir sonuca götürmez. Oysa edepsizlik, kötü söz ve çirkin bir kelimenin ifadesi bir hükümdür. Küfrü ve çirkin sözü hayalinden geçiren insan bunu söylemiş değildir ki mes'ul durumda kalsın. İkinci tedavi: Kalbe gelen çirkin sözler, edebe aykırı haller kalbten gelmiyor, bunun için kalbe ait değildir. Çünkü bu sözlerden kalb rahatsızdır; sıkılıyor, daralıyor. Kalbin bir ürünü olmadığı için bir kuruntu ve evhamdan başka bir şey değildir. Kalbten kaynaklanmadığına göre, şeytandan kaynaklanıyor, belki kalbe yakın olan şeytanın lemmesinden geliyor. Lümme-i şeytaniye hadiste şöyle ifade edilmektedir: Hadisi Abdullah bin Mes'ud rivayet etmektedir. Resul-i Ekrem (a.s.m.) şöyle buyurmuşlardır: "Âdemoğlunda bir şeytanın lemmesi vardır, bir de meleğin lemmesi vardır. Şeytanın lemmesi, şerre (küfür, günah ve zulme) teşvik etmek ve hakkı yalanlamaktır; meleğin lemmesi ise iyiliği ilham etmek ve hakkı tasdik etmektir. Bunu her kim vicdanında hissederse Allah'tan olduğunu bilsin ve 'a hamdetsin. Öbürünü hisseden de şeytandan Allah'a sığınsın. Daha sonra Resulullah (a.s.m.) şu âyeti (meali) okudu: 'Şeytan sizi fakir düşmekle korkutur da, cimriliğe ve kötülüğe teşvik eder. Allah ise Kendi hazinesinden size mağfiret ve bolluk vaad ediyor..."(7) Hadis-i şerifte geçen lemme, hadis âlimleri tarafından "şeytanın inmesi, yakınlığı, dokunması ve vesvesesi" olarak açıklanırken, meleğin lemmesi de "ilham" olarak izah edilmektedir. Lemme, şeytan ve meleğin kalbteki üssü, merkezi, karargâhı ve santralıdır. Bunlar birbirlerine çok yakındır. Şeytan kendi karargâhından kalbe devamlı vesvese okları fırlatarak insanı küfre, isyana ve günaha çağırır, hakkı ve hakikati reddetmeye yöneltir; melek de şeytanın lemmesini bertaraf etmek için karşı atağa geçer, ilham vererek, onu hayra, güzelliklere, sevaba ve hakka çağırır. İşte insanın kalbine gelen, hayal aynasına yansıyan bu çirkin sözler, şeytanın santralından gelmektedir. Aynı kalbde şeytanın santralı ile meleğin santralının birbirine yakın olması, aynanın parlak yüzü ile mat yüzünün birarada bulunmasına benzer. Bir başka ifadeyle bir kütüphanede iyi kitapla kötü kitabın yanyana durması gibidir. Bunun için melek ilhamı ile şeytan vesveseninin birbirine yakın olması insana bir zarar vermez. Nasıl olursa, insan vesveseden zarar görür? İnsan vesvesenin zarar vereceği vehmine kapılır, zarar verdiğini düşünürse zarar görür. Böylece kalbini sıkıntıya sokmuş, ıztıraba sürüklemiştir. Çünkü hayali hakikat sanmıştır. Bir şeytan işi olan vesveseyi kendi kalbine mal etmiştir. Şeytanın vesvesesini kalbinden gelen bir söz gibi kabullenmiştir. Yani vesvesenin zarar verdiği kanaatine varmış, zarar görmüştür. Tehlikeli sanmış, tehlikeye düşmüştür. Zaten şeytan da böyle bir şeyi istemektedir ve şeytanın dediği olmuştur. Bundan kurtulmak için ne yapmalı? Hadiste de bildirildiği gibi, hemen şeytanın şerrinden Allah'a sığınmalıdır. Enfal Sûresi, 24. 2 Teğâbün Sûresi, 11. 3 Ra'd Sûresi, 28. 4 Fetih Sûresi, 4. 5 Hucurât Sûresi. 7 6 Enfal Sûresi, 2. 7 Tirmizî, Tefsîrü'l-Kurân, hadis no: 2988 [/B][/SIZE] [flash=350,50]http://www.fileden.com/files/2008/3/21/1827189/Saki.mp3[/flash] | |
Konu Sahibi melis 'in açmış olduğu son Konular Aşağıda Listelenmiştir | |||||
Konu | Forum | Son Mesaj Yazan | Cevaplar | Okunma | Son Mesaj Tarihi |
Güzel bir hikaye... | Kıssalar-Hikayeler-Nasihatler | melis | 0 | 2260 | 01 Ocak 2009 15:34 |
Filistinli Küçük Kızın İsrail i Lanetleyen... | Videolar/Slaytlar | Mihrinaz | 6 | 2359 | 28 Aralık 2008 15:20 |
Ruhumun hicran damlaları... | Şiirler ve Şairler | Mihrinaz | 25 | 13805 | 26 Aralık 2008 12:58 |
^^İsTaNbuL^^ | Şiirler ve Şairler | Mihrinaz | 19 | 7564 | 18 Aralık 2008 14:21 |
--BeSMeLe-- | Allah(c.c) | Mihrinaz | 14 | 8664 | 18 Aralık 2008 13:50 |
21 Ağustos 2008, 17:12 | Mesaj No:2 | |
Durumu: Medine No : 1808 Üyelik T.:
11 Mayıs 2008 | Cvp: KILINAN NAMAZDA GELEN VESVESE VE ÇARESİİİİ..Mutlaka bu sorunu yaşayanlar okusun! Alıntı:
bakii kardesım bahsettıgn konuyu soyle ızah etmek ıstıyorum. insanın içnde bulunan nefıstır. nefıs ınsanın menfı, kotu duygularıdır. şeytanla nefıs aynı sey degıldır. seytan dısarıdan bır kılıga burunebılır, dısarıdan bızı cezbetbeye calısır.... bizim onA uyan ve ona destek vermek üzere bize baska yapan nefsımızdır bız buna seytanın kalayı içten ffethetmesı ıcın yardımcısıda dıyebılırız. kulun özu saftır, temızdır... Allahu teala kendımden ufledım size derken saf ve temız dogdugumuzu nefsın tuzaklarıyla ruhumuzu kırlettıgımızı soyluyor... vel hasılı içimzideki melek dediğin bizim zaten özumuz, biz zaten bu haslet yanı nefıs olmasa melek konumundayız. olaya kişisel gelısımden bakalım; insanın özu ve egosu vardır.... öz dürüsttür, açıktır, yalındır, şehvetten uzaktır, iyilik doludur, kötülüğü düşünemez, aşagalamaz, hor gormez ve hosgoruludur... egosu ise onu yalancılıga, ıhanete, kibirliliğe, kötülüklere surukleyen yanıdır... öz dairesi genis olan kişiler bizim nazarımızda iyi olan kişilerdir. "egosunu tatmın edememıs" sözude burdan cıkar kı henuz egosunu yenememıs ve özünü kirletenler zaten kotu olanlardır.... sözun özüne dönecek olursak bahsı gecen içimzdeki şeytan ve melegın gercek vasfı budur.... incinmekten ve incitmekten allah sıgınırım, dilerim seni kırmadım kardesım..... sevgiler | |
21 Ağustos 2008, 17:36 | Mesaj No:3 |
Durumu: Medine No : 1808 Üyelik T.:
11 Mayıs 2008 | Cvp: KILINAN NAMAZDA GELEN VESVESE VE ÇARESİİİİ..Mutlaka bu sorunu yaşayanlar okusun! ayetlerle cevap vermen cok guzel... ama anlatamadıgım olay insanın içindekinin şeytan değil nefıs oldugudur. şeytan dısarıdan ve farklı bir şahsıyet halınde insanı yonlendırmeye çalısan şer elçisidir. nefs ise bu dış cagrıya insanın içinden destek veren ve onun peşi ardı giden kötülük duygusudur. insanı içerden saptıran nefstır. kula egemen olan nefs baskalarına gore saptırıcı oldugunda şeytan olur. şeytan daha geneol nefs daha özeldır. herkesın içinde kotuluge cagıran ses kendısı için nefs baskası için şeytandır. ayetı kerımede nasıl ılham meleklerı akıl kuvvetımzıe yardımcı oluyorsa içimize girmiş sayılmaz yardım etmıs sayılır cunku ozumuzde biz zaten ıyıyız... nitekim buna bı ornek daha mevlana hazretlerı der şeytan bır kopektır. binlerce kısının içine girer o kimin içine girip kalbıne yerlestıyse oda şeytan kesılır... bu içine şeytan grmıs oyleyse içimzide bırde şeytan var anlamına gelmez seytan nefs ıle bır olup saldırıya gecmıs denır.. imanın merkezı kalbdır. kalb ise allahın nazargahıdır raBBMİZİ bize kendınden ufledıyse buda zaten ozumuz ıyı oldugunun ispatıdır. |
21 Ağustos 2008, 18:18 | Mesaj No:4 |
Durumu: Medine No : 1808 Üyelik T.:
11 Mayıs 2008 | Cvp: KILINAN NAMAZDA GELEN VESVESE VE ÇARESİİİİ..Mutlaka bu sorunu yaşayanlar okusun! he tamam şimdi oldu ben yanlıs anlamısım her ınsnın şeytanı olduguna kesınlıkle katılıyorum ben içindebulunan kotu hasletlerın yanı nefsın seytanla karıstırıldıgını dusundum sonunda durum çözüldü desene |
Konuyu Toplam 1 Kişi okuyor. (0 Üye ve 1 Misafir) | |
Benzer Konular | ||||
Konu Başlıkları | Konuyu Başlatan | Medineweb Ana Kategoriler | Cevaplar | Son Mesajlar |
Kabuklu yemiş yiyenler mutlaka okusun! | EyMeN&TaLhA | Tıbbı Nebevi ve Alternatif Tıp | 3 | 20 Nisan 2024 14:15 |
Namazda Hayale Gelen Vesveseler /medineweb | Nesli_Nur | Namaz-Abdest-Teyemmüm | 5 | 10 Şubat 2018 13:44 |
Namazı Yaşayanlar (Said Demirtaş) | EbdA | Serbest Kürsü | 7 | 05 Şubat 2014 22:37 |
Namazda iken, Namazda Olmak Gerekir... | Esadullah | Namaz-Abdest-Teyemmüm | 1 | 17 Kasım 2013 18:19 |
Arakan felaketini yaşayanlar anlattı! | Medineweb | İslami Haberler | 1 | 26 Temmuz 2012 16:08 |
.::.Bir Ayet-Kerime .::. | .::.Bir Hadis-i Şerif .::. | .::.Bir Vecize .::. |
|