|
Konu Kimliği: Konu Sahibi Esma_Nur,Açılış Tarihi: 18 Mart 2012 (22:07), Konuya Son Cevap : 18 Mart 2012 (22:34). Konuya 2 Mesaj yazıldı |
| LinkBack | Seçenekler | Değerlendirme |
18 Mart 2012, 22:07 | Mesaj No:1 |
Durumu: Medine No : 4458 Üyelik T.:
19 Ekim 2008 | Bu da geçer yahu! Bu da geçer yahu! Çanakkale şehidlerine… Yıl 1909. Selanik’ten bir lav gibi aktı Payitaht’ın üzerine Hareket Ordusu. Hareket değil, hakaret, habaset ve felaket ordusuydu. Yaktı, yıktı, kül etti İstanbul’u. “Hürriyet! Hürriyet!” diye tempo tutanların gözlerini faltaşı gibi açtı. Yağma ve talan hürriyeti getirdi. Kapı tokmaklarına kadar soydu, soğana çevirdi. Bağrına saplanan baltaya, “sapı benden” diyen bir ana gibiydi İstanbul. Biz hepimiz o gün İstanbul’duk; “Bu da geçer yahu!” dedik, sineye çektik. Her şeyi yakıp yıkan bu güruh, 600 yıllık Osmanlı çınarının en cins meyvelerinden birini düşürdü dalından: Sultan II. Abdülhamid. Dersaadet’in üzerine düştü Sultan Abdülhamid’in laneti. Bu lanetin üç zehirli meyvesiydi Enver, Talat ve Cemal. Kanda bittiler, kanda büyüdüler, kanda boğuldular. Biz hepimiz o gün kanadık; “Bu da geçer yahu!” dedik, sineye çektik. Kendileri boğulsa ne gam. Koca bir Memalik-i Osmaniyye’yi de boğdular. Bir kadronun işleyeceği ne kadar yanlış varsa, hepsini işlediler. İşlediler ve işediler şehid kanlarının üzerine. Ne kadar soylu kavram varsa, hepsini soysuzlaştırdılar: Hürriyet.. müsavat.. ittihat.. terakki.. meşrutiyet… Biz hepimiz o gün iğrendik; “Bu da geçer yahu!” dedik, sineye çektik. Trablusgarb, Balkan derken, Çanakkale geldi çattı. Üç buçuk soysuzun elinde esir olan Halife-i rûy-i zemin “cihad” ilan etti. Cihad dendi mi, duramazdık. Halife’nin ölüsü dahi değerliydi bizim için. “Alaman gâvuruyla omuz omuza cihad mı olur?” demedik. “Liman von Sanders’ten komutan mı olur?” demedik. “İttihatçı çeteler, pisledikleri gibi temizlesinler!” demedik. “Sultan Hamid’in ahı tuttu, bin beter olsunlar!” demedik. “Yaktıkları ateşte cayır cayır yansınlar!” demedik. Biz hepimiz o gün cepheye koştuk; “Bu da geçer yahu!” dedik, sineye çektik. Çanakkale’de biner biner, onbiner onbiner öldük. Ne yiyecek ekmeğimiz, ne giyecek çarığımız, ne su içecek mataramız vardı. Bir tek imanımız vardı. “İman en büyük imkândır” dedik. Bizi “Ölün!” komutuyla cepheye sürenlere, “Önce siz ölün!” demedik. “Şimdiye kadar hep biz öldük, sıra sizde!” demedik. “Ben öleyim de, sen paşa keyfince yaşa, he mi?” demedik. Ölümün üstüne yürüdük göz kırpmadan. Ölüm üstümüze yürüdü, yaşımıza, başımıza, yarimize, yavuklumuza bakmadan. Biz hepimiz o gün bedence öldük, ama ruhça ölmedik. Şehidler ölmezdi. “Bu da geçer yahu!” dedik, sineye çektik. Bayrağı altında savaşıp öldüğümüz koca Osmanlı, gözümüzün içine baka baka gitti. Gözü arkada kaldı, gözümüz arkasında kaldı. Çığlığı cihanı tutan bir dev gibi göçtü. Üstelik, ihanet eden evlatlarının öz elleriyle. Elimiz kolumuz döküldü. Biz bunun için mi ölmüştük? Bilmedik ki, bizi ölüme sürenler, aslında Osmanlı’nın ipini çekmişler. Ölen biz değil, aslında Osmanlı’ymış. Endülüs geldi aklımıza. “Hafazanallah!” çektik. Daha önce kaç kere ölüp dirildiğimizi hatırladık, teselli bulduk. Biz hepimiz “Yiğit ölür, ama yiğitlik ölmez!” dedik, “Bu da geçer yahu!” dedik, sineye çektik. Ölümüz bile çok para ederdi. Üç buçuk Yunan’a meze olacak değildik ya. Ne bileydik saldıranın “Üç buçuk palikarya” olmadığını? Biz hilenin enva-i çeşidini görmüştük de, böylesini görmemiştik. Bu, hilenin İngilizcesiydi. Millet biz, Kuvva-yı Milliye bizdik. Aydın’da, Ödemiş’te, Nazilli’de, Maraş’ta, Antep’te küllerimizden yeniden doğduk. Hiçbirimizin rütbesi, namı, nişanı yoktu. Teşkilât-ı Mahsusa’nın Son Mohikan’ı Kuşçubaşı Eşref’in sakladığı silahları bulduk. Çakar almaz martinilerle gâvuru durdurduk. Tam “İşte şimdi sahiden kurtulduk!” diyeceğimiz bir Meclis’imiz oldu. Kur’an’larla, salevatlarla, tekbirlerle açtık. Heyecan dalga dalga yayıldı. Ta Mısır’a, Hind’e, Yemen’e, İran’a, Turan’a kadar. Öyle ki, içimizden kimileri “Siyaset-i Nebeviye 1300 yıl ayrılıktan sonra geri döndü” bile dedi. Libya’dan Şeyh Ahmed Senusi koştu geldi. Kazan’dan Abdürreşid İbrahim coştu geldi. Cezayir’in allâmesi Bin Badis, I. Meclis’i “Ey İslâm’ın halaskârı!” diye tebcil etti. Şair Şevki Bey, en güzel medhiyesini yazdı. Filozof İkbal övgü dizdi. Fakat, bir fecr-i kâzibmiş. Çok sürmedi, sevincimiz kursağımızda kaldı. I. Meclis susturuldu. Cephelerde kazanılanlar, masalarda kaybedildi. Ve en beteri, bu dünyanın yaşayan en uzun ömürlü kurumu olan Hilafet, 1335 yıl sonra diri diri gömüldü. Şair Şevki Bey, methiyesinin yerine “gerdek gecesi gelinliğiyle gömülen” Hilafet’e “mersiye” yaktı. Yıl 2006. Çanakkale’de, Maraş’ta, Urfa’da, Antep’te, Aydın’da, Dumlupınar’da savunduğumuz ne kadar değer varsa, hepsi bir bir elimizden uçtu. Şimdi, şu geldiğimiz noktada, Maraş’ta Fransız’ın elinden kurtardığımız örtümüz yasak. Antep’te uğruna öldüğümüz kimliğimiz kayıp. Dumlupınar’da yoluna baş koyduğumuz İslâm ‘ayıp’. Çanakkale’de göğsümüzü siper ettiğimiz Kur’an 15 yaşın altındakine yasak. Biz hepimiz bildik ve inandık ki, Çanakkale savaşı bitmedi; “Bu da geçer yahu!” dedik, sineye çektik. 2006 Mustafa İslamoğlu
__________________ Birbirimize Fikirlerimiz uyuşmasa bile İNSAN olduğumuz için SAYGI duymamız lazım... Ne MUTLU MÜSLÜMANIM DİYENE.... |
Konu Sahibi Esma_Nur 'in açmış olduğu son Konular Aşağıda Listelenmiştir | |||||
Konu | Forum | Son Mesaj Yazan | Cevaplar | Okunma | Son Mesaj Tarihi |
Fetolar bitmez ama! | Taziye-İlan-Selamlaşma | Kara Kartal | 5 | 97 | 21 Ekim 2024 10:49 |
Bulaşık makinasında turşu yapıyoruz | Turşular | Esma_Nur | 0 | 52 | 18 Ekim 2024 23:05 |
Tarifsiz Acımız | Taziye-İlan-Selamlaşma | Vasat | 11 | 308 | 05 Eylül 2024 09:33 |
Yasdayız😭 | Taziye-İlan-Selamlaşma | Vasat | 9 | 220 | 31 Temmuz 2024 13:05 |
TEPKİNİZ NE OLURDU? | Esmanur | Vasat | 3 | 150 | 27 Temmuz 2024 11:42 |
18 Mart 2012, 22:32 | Mesaj No:2 |
Durumu: Medine No : 13046 Üyelik T.:
16 Aralık 2010 | Cevap: Bu da geçer yahu! Kürdün, Türkün, Laz, çerkez ve Arabın inananların gözü dönmüş canilere karşı kanla yazdığı onurlu duruş ÇANAKKALE her şeyden önce müslümanız ELHAMDULİLLAH çanakkaleyi biz kazandık el ele omuz omuza bu ülke hepimizin RABBİM kardeşlik bağlarımızı güçlendırsın zalımlere hainlere fırsat vermesın... bu yazıya ulaştık ablacım emeğine sağlık
__________________ Sustum..! Birikti yanaklarimda alfabe..Ya RAB..! Sukütu'mu en güzel duam eyle.. |
18 Mart 2012, 22:34 | Mesaj No:3 |
Durumu: Medine No : 13046 Üyelik T.:
16 Aralık 2010 | Cevap: Bu da geçer yahu! “Bu da geçer yahu!”
__________________ Sustum..! Birikti yanaklarimda alfabe..Ya RAB..! Sukütu'mu en güzel duam eyle.. |
Konuyu Toplam 1 Kişi okuyor. (0 Üye ve 1 Misafir) | |
Benzer Konular | ||||
Konu Başlıkları | Konuyu Başlatan | Medineweb Ana Kategoriler | Cevaplar | Son Mesajlar |
Buda Gecer Yahu Hikayesi | Nebevi Sevda | Nebevi Sevda/Kişisel | 0 | 07 Ekim 2024 00:27 |
Bu da gelir bu da geçer | Sükutu-Ezber | Sükutu-Ezber | 2 | 05 Nisan 2018 01:18 |
bu ne saçma bir tefsirdir yahu | MERVE DEMİR | Makale ve Köşe Yazıları | 6 | 19 Ekim 2010 21:00 |
Ne Hediyesi Yahu?? | medinelii | Serbest Kürsü | 3 | 14Haziran 2010 15:00 |
buda geçer yahu!!!!! | MescidiAksa | Kıssalar-Hikayeler-Nasihatler | 1 | 31 Temmuz 2008 13:42 |
.::.Bir Ayet-Kerime .::. | .::.Bir Hadis-i Şerif .::. | .::.Bir Vecize .::. |
|