|
Konu Kimliği: Konu Sahibi enderhafızım,Açılış Tarihi: 10 Kasım 2012 (11:40), Konuya Son Cevap : 03 Temmuz 2014 (19:47). Konuya 35 Mesaj yazıldı |
| LinkBack | Seçenekler | Değerlendirme: |
10 Kasım 2012, 20:56 | Mesaj No:11 |
Durumu: Medine No : 5879 Üyelik T.:
28 Aralık 2008 | Cevap: Can Demiryel (Seslendirdiği Şiirler) AŞK Aşk, Kâbe’nin siyah örtüsüne yüz sürenin gözünden dökülen Aşk, Mecnun Leyla’ya “sen de kimsin” dediğinde maralların gırtlağına tıkanan Aşk, Hesap gününde anaya yavrusunu unutturan neyse Herkesi ve her şeyi öyle unutturan Aşk, Yangın yeri Aşk, Talan Aşk, Dağları yürüten Bir gece ayı sol, güneşi sağ eline verseler de vazgeçilmez olan Aşk, Damda deve aratan Balıklara iğnesini getirten Ebu Bekir adında birini yoldaş eden Aşk, Fatıma’nın paklığı Zeyneb’in cesareti Vahşi’nin keşkesi Aşk, Meryem Tahta atların üzerinde anakaralar aşıran Kâğıt gemilerle okyanusları bitiren Oyuncak kılıçlarla haramileri düşüren Aşk, İkindi Aşk, Şimdi Aşk, Bekleyen Aşk, Hatice Kimsenin kimseye hayrı olmadığı yerde Yine de ilk akla gelen Sonsuz karanlıkların ortasında Vurgun yemiş bir çığlıkla çerağlar yakan Aşk, Koşmak Aşk, Safa ile Merve arasında olmak Aşk, En çok ağlamayı kendine yakıştırmak Aşk, Ummak Koşmak, koşmak, koşmak Aşk, Hacer Bir aba Bir hırka Bir nefeste kırkbin kere adını söyletebilen Aşk, Mevlana Bütün evliyaların gizlediği Bütün abdalların izlediği Bütün dervişlerin içlerinden geldiği gibi Aşk, En çok İsa’ya yakışan Sabırsa Eyyub’a yazılan Merhametse son Nebi’ye inen Aşk, Denizler tutuşturulduğunda Dağlar yürütüldüğünde Yıldızlar semadan bir bir döküldüğünde Herkesin her şeyi Her şeyin herkesi unuttuğu günde Aşk, Unutmamak Aşk, Eczası olmayan vurgun Aşk, Onun gidişinin ertesinde dudakların kuruması Kayıp giden yıldızların şarkısını söyleyebilenlerin Kıskanç kervanların zümrüt yüklerine Dönüp bir kez olsun bakmayanların yeteneği Aşk, Gözükaralık Aşk, Yalnızlık Aşk, Öksüz şehirlerin kapısında Bağdatta, Gazzede, Kandeharda, İstanbulda Isırdıkca kanayan dudaklardan dökülen sözlerle Havanın nasıl, saatin kaç olduğunu sormak Aşk, Hiç kimsenin hiç kimseyi bu kadar sevmemesi Yağmurun incire, zeytinin bala söylediği Anla işte Aşk, Onbir yaşındaki Muhammed’in annesi Aşk, Eylem Dünyanın en güzel başkaldırması En güzeliyle hem de dünyanın Bir hırkadan, yazılmış en güzel şiiri bulup çıkarmak Aşk, Hiç kimsenin hiç kimseyi bu kadar güzel beklememesi Yazan: İbrahim SADRİ Okuyan: Can Demiryel [Linkler Ziyaretçilere Kapalıdır.Giriş Yap Veya Üye Olmak için TIKLAYIN...] |
10 Kasım 2012, 21:42 | Mesaj No:12 |
Durumu: Medine No : 5879 Üyelik T.:
28 Aralık 2008 | Cevap: Can Demiryel (Seslendirdiği Şiirler) Aşk - Can Demiryel (Söz Mp3 Video) Mp3 indir [Linkler Ziyaretçilere Kapalıdır.Giriş Yap Veya Üye Olmak için TIKLAYIN...] [Linkler Ziyaretçilere Kapalıdır.Giriş Yap Veya Üye Olmak için TIKLAYIN...] [Linkler Ziyaretçilere Kapalıdır.Giriş Yap Veya Üye Olmak için TIKLAYIN...] ----------------- Video [YT]8nPay-cHKV4[/YT] ----------------- Okuyan : Can Demiryel Söz Aşk, Kabe’nin siyah örtüsüne yüz sürenin Gözünden dökülen Aşk, Mecnun Leyla’ya sende kimsin dediğinde Maralların gırtlağına tıkanan Aşk, hesap günü kargaşasında Anaya yavrusunu unutturan neyse Herkesi ve herşeyi öyle unutturan Aşk, yangın yeri Aşk, talan, aşk dağları yürüten Bir gece ayı sol, güneşi sağ eline verselerde Vazgeçilmez olan Aşk, damda deve aratan Balıklara iğnesini getirten Ebu Bekir adında birini yoldaş eden Aşk, Fatıma’nın farklığı Zeynep’in cesareti , Vahşi’nin keşkesi Aşk, Meryem Tahta atların üzerinde anakaralar aşıran Kağıt gemilerle okyanusları bitiren Oyuncak kılıçlarla haramileri düşüren Aşk, ikindi, Aşk şimdi, aşk bekleyen Aşk, Hatice Kimsenin kimseye hayrı olmadığı yerde Yinede ilk akla gelen Sonsuz karanlıkların ortasında Vurgun yemiş bir çığlıkla çerhalar yakan Aşk, koşmak, Aşk, sefa ile merve arasında olmak Aşk ençok ağlamayı kendisine yakıştırmak Koşmak koşmak koşmak … Aşk, Hacer Bir aba, bir hırka Bir nefesde kırkbin defada adını söyleyebilen Aşk, Mevlana, Bütün evliyaların gizlediği Bütün abdalların izlediği Bütün devrişlerin içlerinden geldiği gibi Aşk, en çok İsa’ya yakışan Sabr ise en çok Eyüp’a yazılan Merhamet ise on Nebiye inen Denizler tutuşturulduğunda Dağlar yürütüldüğünde Yıldızlar semadan bir bir döküldüğünde Herkesin herşeyi, herşeyin herkesi unuttuğu o günde Aşk, unutmamak Aşk, gözü karalık Aşk, yalnızlık Aşk, öksüz şehirlerin kapısında Bagdat’ta, Gazze’de, Kandehar’da, İstanbul’da Isırdıkça kanayan dudaklardan dökülen sözlerle Havanın nasıl, saatin kaç olduğunu sormak Aşk, hiç kimsenin hiç kimseyi bu kadar sevmemesi Yağmurun incire, zeytinin bala söylediği Anla işte aşk, onbir yaşındaki Muhammed’in (sas) annesi Aşk, eylem Dünyanın en güzel baş kaldırması En güzeli ile dünyanın Bir hırkadan yazışmış en şiir bulup çıkarmak Aşk, hiç kimsenin hiç kimseyi bu kadar beklememesi... |
10 Kasım 2012, 21:43 | Mesaj No:13 |
Durumu: Medine No : 5879 Üyelik T.:
28 Aralık 2008 | Cevap: Can Demiryel (Seslendirdiği Şiirler) Güller Sensiz Ağlar Efendim Şiir : Senai Demirci Okuyan: Can Demiryel Ben kalbimi dünyanın dert duvarları arasında ezdirdim Çok özledim sonsuz genişliğini secdelerin Ben ruhumu zehir parmaklıklar ardında tutuklu bıraktım Öyle çok susadım ki ilk tekbirin;dudağımdan içtiğim serinliğe Ben bencilliğin dehlizlerinde ümitsizce dolandım...dolandım...dolandım... Öyle çok hasretim ki bir rukün kavsinde Belimi kıran ayrılıkları göğe savurmaya Ben ellerine cilveli kelepçeleri vurulmuş bir zavallıyım Çok isterdim bir kıyamın kıyametinde İçimdeki bütün kuşları dağlara uçurmayı Ayaklarımı dar zamanların prangalarına kaptırdım ben Öyle hasretim ki yalnız ve yalnız sana kul olmayı Cümle dilenciliklerden kurtulmayı Öyle hasretim ki göğsümde sakladığım kanadı kırık serçeleri Rahmetinin yuvasına uçurmaya Öyle çok hasretim ki yalnız ve yalnız sana muhtaç olmaya İçimde saklı sancılı incileri rahmetinin kıyılarına savurmaya ahdettim Mülteci ellerimin ayazında ölmüş kelebekleri Kudsi levhanın dokunuşuna emanet etmeye geldim Ben gururun mahkumuyum... Ben gerçeğin kaçkınıyım... Ben günahın tutsağıyım... Ben isyan çöllerinin çorağına sürgün bir yetimim Sevindir benisevdirsevindirsevsevdiğini bildir... Hüzünlerimi bir secdenin billur sularında erit ne olur Ne olur korkularımı rahmetinin kucağında teskin eyle Sen Ben sahte uzaklıkların sürgünüyüm... Ben içine kalbimi sığdıramadığım dar vakitlerin küskünüyüm... Öyle özledim ki seccademin alnımdan öpüşlerini...öyle özledim... İşte huzuruna geldim ... Şöyle başımı sokacak bir umudum olsun istedim İstedim ki yüzünden menekşeler toplayacağım sonsuz ovalarım olsun İstedim ki koşup koşabildiğim kadar İçimde sakladığım bütün uçurtmaları rüzgarlara verebileyim Ben sonsuz derinlikte uykuların yitiğiyim Ben unutuş uçurumların dibinde unutulmuş bir cesedim Ben benlik ve bencillik yabancılıklarında Evine yol bulamayan bir yitirmişim Çok özledim En Sevgilinin en çok sevdiği yerde durmayı Öyle hasretim ki öyle muhtaçım ki En Sevgilinin en çok sevildiği halde olmaya Geldim...Huzuruna vardım...Geçtim kendimden...Kendime geçtim Deldim benlik dağını...Yolda kaldı ferhat...Şirinin ben oldum Yandı her yanım...İbrahimin oldum...Gül oldum... Çöle verdim leylayı;aklı mecnuna sattım Mecnun oldum yakınlığına geldim Tüm uzaklıkları uzaklara savurdum keremini gördüm Vazgeçtim aslıdangölgeden çıktımaslına geldim...vaslına geldim... Yandım KUL oldum...Yandım KÜL oldum...Yandım GÜL oldum... Durdum namaza;Miracına geldimniyazına durdum Nazla beni ne olur... En Sevgilinin durduğu eşikte durdum Miracına geldim...Miracına geldim Nazarında tut ne olur Bakışınla sar beniel üstünde tutbırakma ellerimi...Bırakma.. [YT]Spnk4dP76sw[/YT] |
11 Kasım 2012, 11:08 | Mesaj No:14 |
Durumu: Medine No : 5879 Üyelik T.:
28 Aralık 2008 | Cevap: Can Demiryel (Seslendirdiği Şiirler) Sukûtun Çığlıkları Ask dedim? Es Sukut dedi Lafizlarin manaya sukut ettigi andir Ask.. Yüregin daglanmasi daglandikça sahlanmasidir Ask.. Kalbin oyulurken içindeki ince sizidir Ask.. Gazzede aglayan gözlerden akan bir damlada, sen olmaktir Ask.. Kaf Sin'in sirrini düsünüp gecelerini secdede geçirmektir Ask... Ask dedim ?... Sus dedi! Ask sukutun çaglamasidir , sus ki çaglasin Ask. Çaglamanin rengi olsun Ask... Sus ki yüregindeki firtina mucizelerle dogsun.. Kapat gözlerini gözyaslariyla !. Damlayan her damla Leyladan Mevlaya varan yol olsun.. Ask buselerin döküldügü yerde degil.. Sukutun yüreklerde ses oldugu yerdedir... Ask imkansizin sinir ötesinde sebatla kaldigin sürecedir... Bazen bir gülüsun içindeki gizemde... Bazende gönüllere sevgi ektigin yerdedir... Ask Haktan geLir....Ask Haktir.. KemaLe ermek için bir araçtir... KeLamlar KemaL bulsun diye Bekasi vardir.. Ask-i hissetmeyen gönül tastir... Sus ! Sus ki taslasmasin GönLün... Yüreginin latifeleriyle yükselen ebedilesen ömrün.. Hz.Sümeyyenin çigliklarini yildizlardan topladigin gün... Askin gizeminin ; Günesi sagima verseler ayi soluma verseler hadisinin içinde sakli oldugunu ,ruhunda duydugunda çözdün... Sus ! Sus ki ruhun maya çalsin sevdalara... Sus ! Sususun zemheri ayazinda yanan yüreklere aydinlik.. Daglarin kar çiçeklerini göremeyen gözlere isik ... Sevdanin ebediyete uzanisi gökkubede akisin olsun.. Ask dedim !..Es Sukut dedi... Askin sukutun olsun nice ruhlarda ses bulsun...♥ Yazar: NurHayat Yorum: Can Demiryel [YT]ts_yo5k6xvI[/YT] |
11 Kasım 2012, 12:12 | Mesaj No:15 |
Durumu: Medine No : 5879 Üyelik T.:
28 Aralık 2008 | Cevap: Can Demiryel (Seslendirdiği Şiirler) Bulutların Ağladığı Mevsimlerdeyim Ben sevdaların firakında yudumladım acıyı Bulutların ağladığı mevsimlerden düşüyorum Sevgiye ihanetlerin asi doruklarına… Alnımın nura hasret ızdırabını İlmek ilmek işliyorum senden kalan yadigâra Bir neyin iniltisinde Ebu Bekir(r.a) misali geceler giydiriyorum Mahcup edalı günahlarıma Sırf senin ellerin değdi diye Hiç çekmiyorum ellerimi Siması seni andıran seccademden Bir tek o anlıyor beni… Nefessiz kaldım hicranın ağaran günlerinde Ruhumda alıngan fırtınalar Tutundum eteklerine Nereye savurursa savursun yetimliğimi Affı yasakladı kırgın yüreğim İsmini düşürmediğim dilime. Bin ah etsem de duymaz ki vefamı Kar yağdı bu aşkın haziranına. Bak güneşi getirdim mısralarıma Sen üşüme… Hayalin sislerin mateminde kayboluyor Gölgemi bile bulamıyorum Yitip gidiyor ansızın Geçmişin fotoğrafından düşen son damla Umut ediyorum çizdiğim her karede Yorgun dallarından topluyorum Dileklerimin… Sessizce ağlıyor içimde Pamuk şekerini çaldığın o hüzünlü çocuk Sus diyorum katmerleme acımı Dermansızım… Derin susuşlar konuğum şehri nihanımda Senden kalan yıkık dökük yanımla. Şimdi bu hüznün saklı masalında Yapayalnızım… Dilerim Bir lahza yıkanır ruhun Merhamet denizinin kıyısında Avuçlarından içtiğim gün ışığı gibi Yeniden doğarsın sabahlarıma... Yazan: Züleyha Özbay Bilgiç Yorumlayan: Can Demiryel Züleyha Özbay Bilgiç 4 ocak 2011 kendime ait seslendirmeyi kaldırdım biraz da bu güzel yorumu dinleyelim. Şükranlarımı sunuyorum Can Demiryel’e Kütahya [Linkler Ziyaretçilere Kapalıdır.Giriş Yap Veya Üye Olmak için TIKLAYIN...] [YT]l6Omn475Yik[/YT] |
29 Kasım 2012, 13:58 | Mesaj No:16 |
Durumu: Medine No : 5879 Üyelik T.:
28 Aralık 2008 | Cevap: Can Demiryel (Seslendirdiği Şiirler) Gel Ey Yar Gel Ey Yar. . . Yüreğinden Yüreğime Köprü Ol Gel. .. Birlikte Atılacağımız Kuyular Buldum. . . Bağrı Yanık Yusuf Ol Gel. . . Aklımdan Sana Geçen Nehirlerim Taştı. . . İğfal Edilen Sadece Nehirlermiydi? Yitik Sensizliğin Kefaretini Öderken Suya Battı Kağıttan Gemilerim… Sağa Sola Savrulan Düşlerime Lisasn Aldım Gel. . . Gel Ey Yar.. . Çarmığa Gerilen Bileklerim ol Gel. . . Ayrılığın Darağacına Asılmak Hiç Acıtmadı Canımı. . . Kefensiz Sorgulanıyorum ,Diz Çöküyorum Ölümüne Ey Kimsesizliğimin Yar’asını Saran Sevgili. . . Avuç Avuç Amin’leyip Yüzüme Sürdüğüm. . Azrail’le Kaç Kez Buluştum Biliyormusun Köşe Başlarında? Her Gece Nöbet Bekler Oldum. . Kalbime Sancılı Telaşlar Dökülüyor Gözlerine Her Baktığımda. . Gel Ey Yar. . . Yırt Gönlümün Perdelerini. . . Gözlerini Bahşet Gözlerime. . . Ey Gözlerimin Kevser Çeşmesi. . Ciğerimi Püryan eden yar. . . Günlerdir Parmaklarıma Çarpıp Kaçıyor. . . Bir Azrail Nöbeti. . . Gel Ey Yar. . . Kelamlarımın Arasında Dilimle İkrar Eyledim Seni. . . Tamir Ettiğin Her Kırık Cümlemde Sevdim … Ey Suretine Aşk’la Baktığım. . . Gözlerimin İmdadı Ol Gel. . . Senin Bu Ayrılık İhtiyacı Duyduğun… Benim Bağlılık İnancımla Örtüşmedi. . . Yağmurlarla Süsledim Her Gecemi. . . Gel Ey Yar. . . Söylenmemiş Sözcüklerim Var Daha Öylesine Doydumki Yokluğuna. . . Sindirmek İçin Sırt Üstü Uzanıyorum. . . Gelde Gecenin Kara Çarşafını Yak. . Kırmızı Gül Olan Ateşi Getir Soluğunda. . . Gel Ey Yar. . . Ne Hüznüm Biter Nede Yürek Sancım. . . Azığım iki Damla Göz Yaşı bir Parça Yürek Sancısı Iftar Menüsü Akşama. . . Gelllllll Ey Yarrrr. . . Şimdi Bu Canı Ben Nereye Gömeyim Sensiz Kefenim Yakar Canımı. . . Diyorya Türkü’de Bülbüller Güllere Gündüzler Gece’ye Nasıl Muhtaç İse Muhtacım Öylece. . . Sevdiğim Sevgine İhtiyacım Var. . . Sevdiğim Sevgine İhtiyacımmm Var. . .. Yazan: Zeynep Ece Eren SAĞNAK Yorumlayan: Can Demiryel [Linkler Ziyaretçilere Kapalıdır.Giriş Yap Veya Üye Olmak için TIKLAYIN...] [Linkler Ziyaretçilere Kapalıdır.Giriş Yap Veya Üye Olmak için TIKLAYIN...] |
29 Kasım 2012, 14:03 | Mesaj No:17 |
Durumu: Medine No : 5879 Üyelik T.:
28 Aralık 2008 | Cevap: Can Demiryel (Seslendirdiği Şiirler) Bulutların Ağladığı Mevsimdeyim Ben sevdaların firakında yudumladım acıyı Bulutların ağladığı mevsimlerden düşüyorum Sevgiye ihanetlerin asi doruklarına… Alnımın nura hasret ızdırabını İlmek ilmek işliyorum senden kalan yadigâra Bir neyin iniltisinde Ebu Bekir(r.a) misali geceler giydiriyorum Mahcup edalı günahlarıma Sırf senin ellerin değdi diye Hiç çekmiyorum ellerimi Siması seni andıran seccademden Bir tek o anlıyor beni… Nefessiz kaldım hicranın ağaran günlerinde Ruhumda alıngan fırtınalar Tutundum eteklerine Nereye savurursa savursun yetimliğimi Affı yasakladı kırgın yüreğim İsmini düşürmediğim dilime. Bin ah etsem de duymaz ki vefamı Kar yağdı bu aşkın haziranına. Bak güneşi getirdim mısralarıma Sen üşüme… Hayalin sislerin mateminde kayboluyor Gölgemi bile bulamıyorum Yitip gidiyor ansızın Geçmişin fotoğrafından düşen son damla Umut ediyorum çizdiğim her karede Yorgun dallarından topluyorum Dileklerimin… Sessizce ağlıyor içimde Pamuk şekerini çaldığın o hüzünlü çocuk Sus diyorum katmerleme acımı Dermansızım… Derin susuşlar konuğum şehri nihanımda Senden kalan yıkık dökük yanımla. Şimdi bu hüznün saklı masalında Yapayalnızım… Dilerim Bir lahza yıkanır ruhun Merhamet denizinin kıyısında Avuçlarından içtiğim gün ışığı gibi Yeniden doğarsın sabahlarıma… Yazan: Züleyha Özbay BİLGİÇ Yorumlayan: Can Demiryel [Linkler Ziyaretçilere Kapalıdır.Giriş Yap Veya Üye Olmak için TIKLAYIN...] [Linkler Ziyaretçilere Kapalıdır.Giriş Yap Veya Üye Olmak için TIKLAYIN...] |
11 Şubat 2013, 16:05 | Mesaj No:18 |
Durumu: Medine No : 5879 Üyelik T.:
28 Aralık 2008 | Cevap: Can Demiryel (Seslendirdiği Şiirler) EL METİN Ey Din Gününün Sahibi olan Rabb'im! Ey yerin göğün Sahibi Rabb'im! Ey dağların gücünü Elinde Tutan Rabb'im! Ey rüzgârın gücünü; Ey güneşin gücünü; Ey ay'ın gücünü Elinde Tutan Rabb'im! Ey ulu arşın Sahibi! Ey eşsiz güç ve kudret Sahibi! Ey güç ve kudret Membaı! Ey Metîn! Ey ALLAH! Din Günü'nün sahibi Sensin Rabb'im! Yerin göğün Sahibi Sensin! Rabb'im! Sen dağların gücünü Elinde Tutansın! Rüzgârın gücünü; güneşin gücünü Elinde Tutansın Sen! Sen ki; gökleri kuvvetiyle Elinde tutansın Rabb'im! Sen ki ulu arşın Sahibisin! Dinimizin direği Namaz için kuvvet ver bize Metîn Adınla! Metîn Adınla Rabb'im! La ilahe illALLAH zikri için kuvvet ver bize! Kalbimiz ve dilimiz Senden gafil olmasın tek bir an bile! Tek bir an bile Müslüman olmanın gücü eksilmesin üzerimizden! Resulullah'ın (SallALLAHu aleyhi ve sellem) diliyle şahitlik ederim Sana Rabb'im: "ALLAH'tan başka ilah yoktur, ortağı yoktur. ALLAH en büyüktür. ALLAH'a çok hamd olsun. Güç ve kuvvet aziz ve hâkim olan ALLAH'a aittir." Resulullah'ın (SallALLAHu aleyhi ve sellem) diliyle dua ediyorum Sana Rabb'im; duamı kabul et Dergâhında! "Ey göklerin ve yerin Rabbi! Ey ulu arşın Rabbi! Ey bizim ve her şeyin Rabbi Olan ALLAH'ım! Ey tohumu ve çekirdeği yaratan! Ey Tevrat'ı, İncil'i ve Kuran'ı İndiren! İdaresi Elinde olan her şeyin şerrinden Sana sığınırım! Sen İlksin; Senden önce kimse yok! Sen Sonsun; Senden sonra kimse yok! Sen Açıksın; Senden açık kimse yok! Sen Gizlisin; Senden öte kimse yok! Borcumuzu öde! Bizi fakirlikten kurtar!" Resulullah'ın (SallALLAHu aleyhi ve sellem) diliyle dua ediyorum Sana Rabb'im; duamı kabul et Dergâhında! "ALLAH'ım, Senin kolaylaştırdığından başka kolay yoktur. Ancak Sen istersen zoru kolaylaştırırsın. Ey gerçek hayat Sahibi ve kâinatı ayakta tutan ALLAH'ım! Senden medet dilerim. Bütün işlerimi düzelt ve beni göz açıp kapayıncaya kadar da olsa nefsime bırakma! ALLAH'ım! Senden faydalı ilim, temiz rızık ve makbul amel isterim. Ey kalpleri evirip çeviren ALLAH'ım Kalbimi dinin üzre sabit eyle!" Din Gününde de Rabb'im, Senin huzurunda duracak güç ver bize Metîn Adınla! Anadan evlada fayda gelmeyen O Gün'de Sen! Yalnız Sen Sahip çık bize! Huzurunda bizi; Ne olur Rabb'im, Boynu bükük Bırakma! Âmin! Âmin! Âmin! V'el hamdülillahi Rabbi'l âlemin! [YT]2gX9PXzwwM0[/YT] |
11 Şubat 2013, 17:24 | Mesaj No:19 |
Durumu: Medine No : 5879 Üyelik T.:
28 Aralık 2008 | Cevap: Can Demiryel (Seslendirdiği Şiirler) Sensiz Seviyorum Nurettin Rençber - Can Demiryel - Eylül Meva Bütün kalabalıkları aşıp en sensiz tebessümle, bir dirhem sen diye ellerin semaya uzanıp geceler hasretine mahcup kalacak sevgili. lekesi kalmış ayrılıkları hesapsızca idam edip, tehlikeli sevdalardan geçip bürüneceğim saçlarına... savruluyorum bilinmezlik gönüllerde , nerdesin.... [YT]hhHXj_4JIi8[/YT] |
11 Şubat 2013, 17:55 | Mesaj No:20 |
Durumu: Medine No : 5879 Üyelik T.:
28 Aralık 2008 | Cevap: Can Demiryel (Seslendirdiği Şiirler) Eser: Züleyha Güzellemesi Yorum: Can Demiryel YUSUF’UN PEŞİNE düşmek için Züleyha olmak gerekir. Züleyha aşk öykülerindeki tek mücadeleci kadın figürüdür. Ne Leyla, ne Aslı, ne de Şirin aşık atabilir onunla. Züleyha Mısır’ın nilüferi. Nilüfer, kadınların asırlardır kapıştığı bir rayiha, nam-ı diğer Lotus çiçeği, Züleyha’nın kokusu. Bugün hala Kahire’nin göbeğinde duran lotus kulesiyle Yukarı Mısır’ın sembolü. Züleyha, Yusuf’un mana-i ismiyle de olsa değerini bilmiş ve uğruna makamını, şöhretini, itibarını, mal ve mülkünü, saltanat sahibi eşini, ve dahi ömrünü feda etmiş kadın. Yusuf için değmez mi? Züleyhalar tüm varlıklarıyla savaşırlar. ‘Yusuf’suz dünya tar-ü mar olsun! ’ anlayışını bir kadına yakıştıramayanlar, dağları delen Ferhat’a, çöllere düşen Mecnun’a destanlar yazanlar, dilerlerse Züleyha’yı yerden yere vursunlar. O bunlara bir omuz silkip geçer. Hakikatte o hepsinden daha kahramandır. Zira kadın olmanın zayıflığı içinde aşkı için dağları delmemiş, çölleri aşmamış ama göz göre göre kendini yakmıştır. Ona insanlar arası söylence ve masalların değil, Kutsal Kitabın aşk kahramanı olmak lütfu bahş edilmiştir. Evet, insanların dilinde öykülerinde aşkın kahramanı hep erkekler olsa da, İlahi metinde bu böyle değildir. Kahramanlar da insandır, zaaflar taşırlar. Kanaatimce insani zaafların en anlaşılır olanları, aşıkların zaaflarıdır. Züleyha’nın zaafı Yusuf’tur. İnsan bir yerde düşecekse, bir kuyuya yuvarlanacaksa Yusuf’tan âlâ düşecek yer mi bulunur? Yahut Yusuf kuyusuna bir düşen, bir daha ordan çıkmak ister mi? Bilinmez. Züleyha öyle ele avuca gelmez, iyi mi kötü mü karar verilemez bir karakterdir ki, insan onun üstünü bir kalemde çizemez. Kalem onu çizemez zira ondan çıkan kara mürekkep de Züleyha’nın sevgilisidir. Mürekkep dahi Züleyha’nın Yusuf’a bakan gözlerine bir sürme olmak emelindedir. O ne Nuh’un karısı, Lut’un karısı gibi tenkide medardır, ne Meryem ve Âsiye gibi övgüye. O bu ikisinin arasında bir yerlerde bir iyiye bir kötüye salınır durur. Züleyha’yı bu kadar bizden yapan da kanımca budur. Züleyha ile hayalde yahut gerçekte karşılaşan bir adam onunla ne yapacağını bilemez. Öyle kararlı, öyle kendinden emin, aşkında öyle sebatkardır ki ona ardını dönemez, öyle tehlikeli, öyle imkansız, öyle anlaşılmazdır ki korkar da onu bağrına basamaz. Züleyha kelâmı dize getiren kadındır. Kelâm onun dilinde, aleyhine dönmüş kadınları da, makam sahibi eşini de teshir eden bir büyüdür. Züleyha’nın bir sözü insanı hapseder, bir sözü insanı azad eder. Züleyha’nın adı yoktur. Kıssada salt kadın oluşu nazara verilir. Bu öyle anlamlıdır ki, hem her kadında bir Züleyha gizlidir iması taşır, hem de Züleyha’nın diğer insani sıfatların hepsini aşkın ateşiyle yakıp kül eden ve sadece kadın sıfatıyla yalınkat ortada kalan mahiyetini anlatır. O kadındır, sadece kadın, ne anne, ne eş, ne arkadaş, ne evlat, sadece kadın. Tüm sıfatlardan soyununca her kadın Züleyha olur. Züleyha’ya çare-i necat, sair sıfatları yeniden giyinmekle mümkündür. Züleyha’nın salt kadın oluşunu anlamayanlar, kıssada kadın nefsinin nasıl tasvir edildiğini de ayırt edemezler. Bir kadın için en mühim şey hemcinsleri tarafından onaylanmaktır. Kadınlar kadınlara arka çıktığında kadınların önünde durabilecek ne bir aziz, ne de Yusuf kalmamıştır. Sair kadınlar cadı kazanları kaynattıklarında, Züleyha gibi güçlü bir kadın imgesinin seçtiği yol, hiç şüphesiz daha büyük bir cadı kazanını kaynatıp tüm kadınlara yemek olarak sunmasıdır. Züleyha’nın sofrasından kalkan Züleyha olur. Gerçek şu ki, kadınların ekseriyeti de biraz cadıdır. Cadılık, belki de bir kadının vicdanından kaçıp kurtulmuş nefsinin adıdır. Hak verin ya da vermeyin! Fark etmez. Züleyha’yı bir kez gönül kulağıyla dinleyen, onun Yusuf’a tutkusuna bitimsiz mazeretler bulur.Onun bakarak ya da konuşarak ikna edemeyeceği insan yoktur. Yusuf müstesna! Züleyha’nın gücü ve nüfuzu, iş Yusuf’a gelince tuzla buz olur. Belki de Züleyha’nın aşkının sebebi budur. Kadınlar genellikle hükümlerinin geçmediği erkeklere aşık olurlar. Ben onun kadın oluşunu kınamam, sair sıfatlardan azat oluşunu da anlarım, Yusuf’un güzelliğiyle kör eden bir güneş, ilmi ve hikmetiyle nefes kesen bir melek olduğunu da bilirim, ancak Züleyha’yı Yusuf’u yakışıyla kınarım. Onun en büyük günahı budur. O Yusuf’u zindana attırmıştır. Varlığına, ama onun olmayışına tahammül edememiştir. Züleyha’nın en büyük suçu, kendine değil Yusuf’a kıyışıdır. Aşkın tehlikeli salınımları. Cazibe dafia, tutku nefret… Zannım odur ki insan mecazi aşktan çıkamazsa, hele de Yusuf gibi çok kuvvetli bir sebebe takılıp kaldıysa artık iflah olmaz. Ondan her şey beklenir. Öyle ya birini put edinirseniz ondan kurtulmanın tek yolu o putu kırmaktır. Kim bilir belki putperest bir kültürün ferdi Züleyha’nın yaptığı da sadece budur. Ya tapacaksınız, ya kıracaksınız, mecazi aşk için başka yol yoktur. Yusuf zâhirde mahpus, bâtında hür. Züleyha zâhirde özgür, bâtında Yusuf’a müebbet mahkum. Yusuf Züleyha’yı “HAYIR! ” demesiyle hapsetmiştir, Züleyha Yusuf’u “Götürün! ” demesiyle. Züleyha ahlakında da Âdem soyundandır. Âdem gibi günahkar, onun gibi tevbekar. Günah işleyip tevbe eden. Böylece uzaklaştığı rahmete geri dönen. Bir kez gözden uzak olsun diye hapsettirdiği adamı, temize çıkaran da o olmuştur. Sevdanın karası gibi günahın karasını da yüklenmiş, Yusuf’u aklamıştır Züleyha. “Yusuf yanlış yapmamıştır.O korunmuştur” Yusuf temizdir, Züleyha suçlu. Yusuf temize çıkmadan zindandan çıkmayacak kadar onurlu, bir suçluyu affedecek kadar merhametli. Züleyha tüm toplumun huzurunda söylemiştir suçunu, tüm eşrafın nazarında yere çalmıştır şerefini. Yanlışını sonunda düzeltmiş, toplum önünde adına kara çalınsa da, aşkın önünde temize çıkmıştır. Bu yüzden gayrın nazarında hor ve zelil de olsa, aşıklar nazarında şerefli ve azizdir Züleyha. O çok çetin bir sınavdan, zorlu bir savaştan düşe kalka, yaralı ama muzaffer çıkmıştır. Yusuf el- Vedud aynası, el- Vedud seven ve sevilen, bu yüzden Züleyha’nın muhabbeti ya Yusuf’tan ya Yusuf’un Sahibinden muhakkak karşılıklı. Bilenler için tartışmaya hacet yoktur, hikayenin sonunda istiğfar olmasından daha mutlu bir son da olamaz. Zaten Allah’ın böyle bir tevbeye cevap vermemesi düşünülemez. Allah Züleyha’yı affeder! Buna apaçık delil şudur ki, Züleyha, sonu nasıl olursa olsun, Yusuf’la anılır olmuştur. Kıssaların en güzelinde insanların en güzeline adı bitişmiş, onunla beka bulmuştur. Ona bundan güzel ödül mü olur? Öyle ya Yusuf’a fâni dünya dardır, ona ancak dâr-ı bekada kavuşulur. [YT]eesB2O23ML8[/YT] |
Konuyu Toplam 1 Kişi okuyor. (0 Üye ve 1 Misafir) | |
Benzer Konular | ||||
Konu Başlıkları | Konuyu Başlatan | Medineweb Ana Kategoriler | Cevaplar | Son Mesajlar |
Bende Kalsın - Can Demiryel & M.İslamoğlu 2014 | enderhafızım | İlahiler/Ezgiler | 3 | 26 Aralık 2018 22:57 |
Aşk - Can Demiryel (Söz Mp3 Video) | enderhafızım | İlahiler/Ezgiler | 1 | 05 Aralık 2013 10:23 |
Kurşun Yemek Orucu Bozar mı? (Can Demiryel) 2013 | enderhafızım | Videolar/Slaytlar | 1 | 03 Ağustos 2013 15:19 |
Can Demiryel - Esma-ül Hüsna Duaları 2013 | enderhafızım | İlahiler/Ezgiler | 0 | 28 Mart 2013 13:03 |
Güzel Şiirler | Verda_Naz | Şiirler ve Şairler | 1 | 11 Mart 2008 14:14 |
.::.Bir Ayet-Kerime .::. | .::.Bir Hadis-i Şerif .::. | .::.Bir Vecize .::. |
|