|
Konu Kimliği: Konu Sahibi MERVE DEMİR,Açılış Tarihi: 07 Nisan 2009 (21:22), Konuya Son Cevap : 07 Nisan 2009 (21:22). Konuya 0 Mesaj yazıldı |
| LinkBack | Seçenekler | Değerlendirme |
07 Nisan 2009, 21:22 | Mesaj No:1 |
Levhi mahfuz nedir ve hakkında bilgi verirmisiniz Levhi mahfuz nedir ve hakkında bilgi verirmisiniz Ata ve Levh-i mahv ve isbat nedir? Levh-i mahv isbat levhasının hikmeti nedir? Levhi mahfuz nedir ve ne icin kullanılır? Olmuşların ve olacakların, zamandaki bütün anların ve mekandaki bütün varlıkların, kısacası, her şeyin yazılı bulunduğu bir “levha”dır bu alem İlahi ilmin aynası, kaderin defteri, kainatın programıdır Bilgilerin korunduğu bu alemin insandaki küçük örneği, “hafıza”dır Şehadet aleminde mercimek kadar küçük bir et sembolüyle temsil edilen hafıza, başımızdan geçen olayları, gördüğümüz yerleri, tanıdığımız insanları, duyduğumuz sesleri, tattığımız tatları, hayatımız boyunca edindiğimiz bütün intibaları, öğrendiğimiz bütün bilgileri içine alır, ama yine de dolmaz Dağlar, denizler, ovalar, gökyüzü, yıldızlar, büyük küçük her şey ondadır Bütün bu işler, o mercimek küçüklüğündeki et parçasının marifeti olabilir mi hiç! Hafıza, zekanın hazinesi, tefekkürün sermayesi, benliğimizin tarihidir Ruhumuza takılan en değerli cihazlardan biridir Hafızasız bir zeka işimize yaramaz Çünkü biz, eskiden öğrendiklerimize dayanarak düşünürüz Hafızanın bir de ebedi hayatımıza bakan yönü vardır Hafıza, bir senet, bir vesika, bir belgedir Ahiretteki muhasebe vaktinde, dünyada işlediğimiz sevapları ve günahları göstererek bize şahitlik eder “levh-i mahfuz”un küçük bir misalidir bize verilen Nasıl insanın başından geçenler bütün olaylar hafızasında yazılıyorsa, kainattaki bütün olmuş, olan ve olacak olaylar d o büyük hafızada yazılıdır Her iki “levha”da da rabbimizin “hafiz” ismi tecelli eder Ata, Kaza ve Kader münasebeti: İ'lem Eyyühel-Aziz! Cenab-ı Hakk'ın atâ, kaza ve kader namında üç kanunu vardır Atâ, kaza kanununu, kaza da kaderi bozar Meselâ: Bir şey hakkında verilen karar, kader demektir O kararın infazı, kaza demektir O kararın ibtaliyle hükmü kazadan afvetmek, atâ demektir Evet yumuşak bir otun damarları katı taşı deldiği gibi, atâ da kaza kanununun kat'iyyetini deler Kaza da ok gibi kader kararlarını deler Demek atânın kazaya nisbeti, kazanın kadere nisbeti gibidir Atâ, kaza kanununun şümulünden ihraçtır Kaza da kader kanununun külliyetinden ihracıdır Bu hakikate vâkıf olan ârif: "Ya İlahî! Hasenatım senin atâ'ndandır Seyyiatım da senin kaza'ndandır Eğer atâ'n olmasa idi, helâk olurdum" der (Mesnevi-i Nuriye, 206) Yani, Ata, bir şey hakkında verilen kararın iptali ve hükmün kaza edilmekten afvedilmesi, şeklinde tarif edilmektedir Ata denilince, o Rahîm-i Kerim'in ve Gafûru'r-Rahîm'in af ve ihsanı anlaşılır Atanın Kaza kanununu, Kazanın da Kaderi bozmasını şöyle açıklayabiliriz: Bir padişahın umumî kanunları yanında bir de belli günlerde tatbik ettiği af ve ata kanunu vardır Padişah o günlerde, suçlulardan bir kısmını afveder, diğer bir kısmının cezalarını hafifleştirir, bir kısım raiyetinin ise rütbelerini yükseltir ve maaşlarını artırır İşte, daha önce umumî kanunla takdir edilen ceza, rütbe ve maaşlar bu ata kanunuyla yürürlükten kaldırılmış olur Meselâ, bir şakinin işlediği bir suça karşılık on yıl hapis yatması takdir edilmiş olsun Ata kanunuyla bu cezanın afvedilmesi halinde artık ceza infaz edilmez ve ata, kaza kanununu bozmuş olur Cezanın kaza edilmemesiyle de kader kanunu, yâni onun suçuna mukabil takdir edilen on yıllık hapis cezası bozulmuş olmaktadır İşte, bu misâl gibi, insanların işledikleri günahlara karşılık, kendilerine takdir edilen uhrevî cezalar Cenâb-ı Hakk'ın Ata kanunuyla, yâni O'nun af ve ihsanıyla kaza edilmekten alıkonmakta ve böylece Ata kanunu Kaza kanununu bozmaktadır Aynı şekilde, Kazanın bozulmasıyla Kader kanunu da bozulmuş, takdir edilen ceza değişikliğe uğramış olmaktadır Bir başka misal, kul bir günah yerine gitmek niyet ve meyliyle evden çıkar O bu niyetle irâde düğmesine dokunduğu için, Allah da meylinin neticesini yaratacak ve onu irâde ettiği yere götürecektir Fakat, o kulun güzel bir hali, Allah (cc)’ın hoşuna gidecek bir tarafı, sözgelimi gecesinin zülüfünde iki damla gözyaşı ya da arabasıyla bir-iki arkadaşını bir sohbete götürüşü vardır da, bunlar Rahmet-i İlâhî'yi ihtizaza getirmiştir ve Allah (cc) da yolda o kulun karşısına kendisini günah mahalline değil de gülzâra götürecek bir arkadaş çıkarır ve kulun iradesiyle hak ettiği hükmü değiştirir İşte, Allah (cc)’ın sebepli sebepsiz kulu hakkındaki bir hükmü veya bir kazâyı onun lehinde değiştirmesi, O’na ait bir atâdır Diğer taraftan, Ata, Kaza kanununun şümulünden ihraçtır, denmektedir Şöyle ki, bir günah için takdir edilen ceza külli bir kanun iledir Yâni, şu suçu işleyene şu ceza verilir, şeklindeki takdir, küllidir Sözkonusu suçu işleyen bir kimsenin tevbe etmesi halinde, günahının afvedilmesi ile Kaza kanununun şümulünden bir ihraç durumu hâsıl olmaktadır Bu ise aynı zamanda, Kader kanununu külliyetinden bir ihraç mânâsındadır Yukarıda açıklamaya çalıştığımız kaide, kaderin değişip değişmediği sorusunu hatıra getirmektedir Bu nokta: da şunu ifâde edelim ki, İlm-i İlâhî'nin değişmesi muhaldir Ezelden ebede kadar olmuş ve olacak bütün hâdiseler gibi, Ata kanununun tatbikatı da o ilmin şümûlündedir Bu kader değişmez Değişiklikler sabit ve derin olan Levh-i Mahfûz'un daire-i mümkinatta bir defteri ve yazar bozar tahtası hükmündeki Levh-i Mahv ve isbat'ta olmaktadır Önce takdir edilen nice cezalar, daha sonra tevbe vesilesiyle ve ata kanunu ile afvedilmekte, Levh-i Mahv ve isbat'tan silinmekte ve kaza edilmemektedir Nitekim bir âyet-i kerîmede şöyle buyurulmaktadir: Allah dilediği şeyi mahveder ve dilediğini isbat eder Nezdinde kitabın aslı olan Levh-i Mahfuz vardır (Ra'd sûresi, 39) LEVH-İ MAHV İSPAT Eşyanın yazılıp silindiği zaman sayfası Bediüzzaman’ın ifadesiyle, “Levh-i Mahv-İsbat ise, sabit ve daim olan Levh-i Mahfuz-u A’zam’ın daire-i mümkinatta, yani mevt ve hayata, vücud ve fenaya daima mazhar olan eşyada mütebeddil bir defteri ve yazar bozar bir tahtasıdır ki, hakikat-ı zaman odur” Cenab-ı Hak, ilmindeki manalardan bir kısmını zamanın sayfasında yazmakta, daha sonra ölüm kanunuyla bunları silip yenilerini göstermektedir Eşyanın Allah’ın ilmindeki halinde zaman söz konusu değildir Ezel- ebed beraberdir Bunların vücuda gelmeleri belli bir tertip ve sıra iledir, böylece zaman ortaya çıkmaktadır Ezbere bildiğimiz bir şiirin başı ve sonu ilmimizde beraberce bulunur Ama bunu söylemeye veya yazmaya başladığımızda belli bir sıra ortaya çıkar Bir insanın ömrü boyunca geçireceği devreler, nutfede mevcuttur ama kitab-ı mübin dediğimiz bu alemde daha geniş ve ayrıntılı görüntüler var ayrıca levh-i mahv ve ispat dediğimiz levhada şartların yerine gelip gelmediği de kontrol edilmektedir yani bir adamın başına gelecek şeylerin tayin ve tespiti levh -i mahv ve ispatta gerçekleşir İlm-i İlâhî'nin değişmesi muhaldir Ezelden ebede kadar olmuş ve olacak bütün hâdiseler gibi, Ata kanununun tatbikatı da o ilmin şümûlündedir Bu kader değişmez Değişiklikler sabit ve derin olan Levh-i Mahfûz'un daire-i mümkinatta bir defteri ve yazar bozar tahtası hükmündeki Levh-i Mahv ve isbat'ta olmaktadır Önce takdir edilen nice cezalar, daha sonra tevbe vesilesiyle ve ata kanunu ile afvedilmekte, Levh-i Mahv ve isbat'tan silinmekte ve kaza edilmemektedir Nitekim bir âyet-i kerîmede şöyle buyurulmaktadir: "Allah dilediği şeyi mahveder ve dilediğini isbat eder Nezdin-de kitabın aslı olan Levh-i Mahfuz vardır" Ra'd sûresi, âyet: 39 Levh i mahv isbat niçin var: Levh i mahfuz ezel ilmidir zamansızdır Levh i mahv ise insanların anlayışına daha yakın olan şimdiki zamanda vucut bulur Yani levh i mahfuzun şimdiki zamanda kaydediliyor olması da diyebiliriz Levh i mahv isbat hadiselerin ortaya çıkışının aynı zamanında oluşur Levh i mahv isbat zamanla kayıtlı olup levh i mahfuzu insanların anlaması için bir basamak gibidir Hadiselerin oluşuna şartlara göre şekillenmektedir Burada her türlü değişikliğin olması insanın, iradesinin varlığını anlaması için önemlidir sorularlaislamiyet | |
Konu Sahibi MERVE DEMİR 'in açmış olduğu son Konular Aşağıda Listelenmiştir | |||||
Konu | Forum | Son Mesaj Yazan | Cevaplar | Okunma | Son Mesaj Tarihi |
Başbakan Recep Tayyip ERDOĞAN ülke tv Canlı... | Videolar/Slaytlar | Medine-web | 1 | 2887 | 23 Ağustos 2013 00:41 |
İran Emperyalizmi | Makale ve Köşe Yazıları | Medine-web | 6 | 3628 | 26 Ocak 2013 22:53 |
gerekli gereksiz bir şiir.. | Makale ve Köşe Yazıları | MERVE DEMİR | 0 | 3272 | 06 Aralık 2012 10:48 |
olmamış kayınbiradere mektup :) | Komik Paylaşımlar | Allahın kulu_ | 10 | 7736 | 03 Kasım 2012 23:19 |
İslamın kurtuluşu bilinçlenme ile mümkündür | Makale ve Köşe Yazıları | Esadullah | 11 | 7222 | 02 Ekim 2012 21:16 |
Konuyu Toplam 1 Kişi okuyor. (0 Üye ve 1 Misafir) | |
Benzer Konular | ||||
Konu Başlıkları | Konuyu Başlatan | Medineweb Ana Kategoriler | Cevaplar | Son Mesajlar |
Kimler Levhi Mahfuz'u okuyabilir? Keşif ve ilhamlardaki yanılmalar | kul coşkun | Risale_i Nur (Said Nursi) | 0 | 08 Temmuz 2017 20:12 |
Cin kelimesi nedir cinler hakkında bilgi verirmisiniz | MERVE DEMİR | Soru Cevap Arşivi | 0 | 08 Nisan 2009 11:34 |
Benlik hakkında bilgi verirmisiniz mahiyeti nedir? | MERVE DEMİR | Soru Cevap Arşivi | 0 | 08 Nisan 2009 08:58 |
Bayram nedir dini bayramlar nelerdir hakkında kısaca bilgi verirmisiniz | MERVE DEMİR | Soru Cevap Arşivi | 0 | 07 Nisan 2009 22:29 |
Tabiat nedir hakkında genel bilgi verirmisiniz | MERVE DEMİR | Soru Cevap Arşivi | 0 | 07 Nisan 2009 21:55 |
.::.Bir Ayet-Kerime .::. | .::.Bir Hadis-i Şerif .::. | .::.Bir Vecize .::. |
|