[YASEMİN ATAMAN]

Hayatımızda ki Terör

Hayatımızda ki Terör

Latince “terrere” den gelen terör sözcüğünün, “korkutmak, dehşete düşürmek, korkup kaçırmak, caydırmak” gibi anlamları vardır. Türkçe’ deki karşılığı, “korkutma, yıldırma ve tedhiş” anlamına gelmektedir.
Hemen hemen her gün teröre can verenler medyada yazılıyor gündeme geliyor.İnsanlar sokaklara dökülüyor , analar feryad ediyor.

Acaba terör sadece ülkemizin topraklarını saran bir kara bulut mu? Vatanımızın köyleri kasabalarını yakıp yıkan masum insanları dağa kaldıran,acımasız katliamlar yapan çözülmez yara mı?
Evet öyle…

Fakat mümin kardeşlerimizin daha büyük terör sorunu var!
Müminlerin tüm bedeni ruhuna yapılan terör eylemine kim çare bulacak , kim dur diyecek? Kalpler bu terör baskısıyla kararmış, taş kesilmiş,kardeşlik unutulmuş,esir olmuş birilerine..
Düşünün bakalım terör baskıysa, korkutmaksa, caydırmaksa; mümin kardeşlerimizin başörtüsüne uzanan eller, okul kapısında gözyaşı akıttıran vicdansızlar, medeniyetsiz cahillik diplomasını uygun görenler acaba hangi TERÖR örgütüdür?


Medyada teröristlerin zülmü anlatılıyor, kızların,erkeklerin dağa kaldırılması; acaba sokaklarımıza baktığımızda aynı tablolar yok mu? Diskoteklere, genelevlere,barlara ve daha yazmayacağım ama sizleri düşünmeye davet ettiğim yerlere acaba sebep olan hangi TERÖR düşüncesi?

Dağlarda askerimize bir kere kurşun sıkılıyor fakat evlerimizdeki terör düşüncesine bağlı kurşunlar her dakika bizi vuruyor.Nasıl mı kardeşim?
Hangi televizyon kanalını açarsanız açın müminin bakmaması gereken sahneler konuşmalar. ahlaksız muhabbetler ve sohbetler öyle hayatımıza girmiş ki,artık yanlış olduğunu hayatımıza girmemesini bildiğimiz halde eşimizin çocuklarımızın hatırı için ses çıkarmıyoruz.Kurşunlarını sinsice atan medya kısa zamanda aile bireylerimizi ele geçiriyor.
Düşünün bakalım siz veya tanıdıklarınız namaza durunca dizi geçecek diye acaba ne kadar samimi rabbimizin huzurunda oluyorsunuz?
Veya ben bunların gerçek hayatta olmadığını biliyorum diyen çocuğunuz ileri ki günlerde onların hal ve hareketini sergilemiyor mu?
Dağlarda terörist var diyoruz evet var. Bazen düşünüyorum da o teröristler sadece can alıyor. Oysa içimizde yaşayan insan haklarını, özgürlüğü, dillerinden düşürmeyen medeni teröristler canımızdan daha değerli olanı alıyor.

İmanımızı,inancımızı,düşüncemizi, hayat modelimizi, özgürlüğümüzü Allah’ü Tealanın bize verdiği tüm yetkiyi elimizden aldıkları gibi,inancımızın içinde farklı farklı kurşun sıkıyorlar.

. Allah'a karşı yalan uydurup
iftira düzenden veya O'nun ayetlerini yalanlayandan daha zalim kimdir?
Hiç şüphesiz o zalimler kurtuluşa eremezler.
(En'am Suresi, 21)

Başörtülü kızlar okula giremiyor ,sınava giremiyor, bu benim hakkım dedirtilmiyor, çünkü kafirin müşriklerin ve hatta münafıkların YASAK KURŞUNU yağıyor.

Bizler,benim çocuğum dinini yaşayacak öğrenecek deyip müslüman’ca ortaya çıkamıyoruz, neden ? Belli bir yaşın üstünde dinini öğrenecekmiş, tabi öyle olmalı bu onlara göre doğru. Ya bu çocuklar küçük yaşta imanlarını oturtup yarın öbür gün bir sahabe gibi ortaya çıkarlarsa ? Korkuyorlar! Ağaç yaşken eğileceği için onlar gençlik çağına bırakmak istiyor çocuğa o zaman bu eğitim aşılanmayacağını düşünüyorlar. KURŞUNLARIN hedefini iyi biliyor kafir ehli…Ahmed Kalkan Hocamızın dediği söz ne kadar güzel,” onlar, eliyle (veya buna gücü yetmiyorsa) diliyle, kalemiyle kendilerini taşlayan mü’minin akîdesinden çekiniyor, korkuyor.; tevhid bilincine sahip insan da imanı oranında kâfirlerin korkulu rüyası olmaktadır.”

Sokaklar ,caddeler, insanlarda bir modernlik terörü var. Yarışırcasına paraya, mala ,kılık kıyafete alış verişe koşanlar.Bütün bunları yaparken KURŞUNLARDAN biri olan dünya sevgisi yağıyor üstümüze. Allah’a olan kulluk görevimizi unutturuyor,ölümü unutturuyor, kendimizi unutturuyor.Oysa ki Rabbimiz dünya için şöyle demektedir:

Dünya hayatı ancak bir oyun ve eğlenceden ibarettir…..”diyerek dünyanın gerçek yüzünü ayetin ilk bölümünde ifade etmiş,devamında ise kurtuluşumuzu bize göstermiştir. “ Eğer siz iman eder ve (küfürden) sakınırsanız, (Allah ahirette) size mükâfatlarınızı verir. O, sizden mallarınızın tamamını da istemez.(Muhammed-36).
Muttakilere rehber olarak gelen bir kitabın iman edenleri olarak bizler,beşere ait bir eylem olan,ilahi olandan uzak düşünce ve pratiği temsil eden terörün her türlüsünden uzak durmalı mücadele etmek için gereken bütün gayreti göstermeliyiz.

Teröristin attığı kurşunla belki ölürüz ;Fakat üzerimize terör kurşunu gibi yağan bunca şey varken sadece ölmüyoruz ahiretimizi insanlığımızı inancımızı kaybediyoruz.Adeta bir fitne tufanında yüzüyoruz.Rabbimiz fitne hakkında katilde beterdir diyerek bizleri sakındırmaktadır.(Bakara-191)

Aslında düşünecek olursak,Allah’ı zikretmeyen her kalbin,bütün fitnelere açık olduğu gibi,terör fitnesine de açık olarak yaşadığını görebiliriz.
Eğer birer insan olarak, terör diye ağlayacaksak, sokaklara döküleceksek önce gelin
Sokaklarımızda ki, okullarımızda ki hayatımızda ki teröre baş kaldıralım. Kadınlarımızın üzerine yağan yasak terörü ile başörtülerini almaya çalışanlara dur demeyi öğrenelim.

Evlerimizde edepsizlik, ahlaksızlık,vb. kavramları taramalı tüfek gibi atan , aile hayatlarımızı elimizden sinsice alan medya terörüne baş kaldıralım.

Düşünce özgürlüğü ,kılık kıyafet özgürlüğü deyip baskıyla, korkutarak kendi istediği kalıba sokmak isteyen baskıcı teröre baş kaldıralım.

Bu konuda hiçbir zalime arka çıkmayalım,sevgi göstermeyelim,desteklemeyelim.

Hz.Musanın dediği gibi
,”Rabbim verdiğin nimetlere and olsun ki,hiçbir mücrime arka çıkmayacağim.”(Kasas-17)
Bu mücadelemizin nedeni ise imanımızın bizi yönlendirmesinden kaynaklanmakta ve yine mükafatı bize Rabbimiz tarafından ödenmektedir.

"İman edip salih amellerde bulunanların ecirleri eksiksiz ödenecektir.
Allah, zalim olanları sevmez."
(Ali İmran Suresi, 57)

Allah ın hükmünü tanımayanlara, O’nun emir ve yasaklarını bize yaşattırtmamaya çalışanlara, çocuklarımızı ailemizi kardeşlerimizi cehenneme sürükleyenlere baş kaldıralım.Bunları yapanlar, yaptırtanlar terör kurşununu acımasızca gözü dönmüşçe üzerimize sıkıyorlar.

Terör, dağlarda olduğu kadar,şehirlerde,sokak aralarında evlerde iş yerlerinde,kalplerde yer bulmuş kendine.Zamane Ebu Cehilleri,insanları dönüştürme zorlama ve yasaklama konusunda 1500 yıl önce yaşayan Ebu Cehilden çok daha mahir ve beceriklidirler. Terör, aldığımız her nefesle, kalbimize bedenimize kadar işlemiş. Allah; iman etmeyen bir topluma hidayet vermeyeceğini söylüyor şimdi düşünelim biz hayatımızda gördüğümüz hiçbir yanlışa “LA” diyemiyorken acaba ne kadar samimi kuluz?
Tağut'a kulluk etmekten kaçınan ve Allah'a içten yönelenler ise;
onlar için bir müjde vardır, öyleyse kullarıma müjde ver.
(Zümer Suresi, 17)


Yasemin ATAMAN